Siyanür, bir karbon ve ona üçlü bağ ile bağlanmış bir azot içeren C≡N grubuna sahip kimyasal bileşiklere verilen addır. Bu grup aynı zamanda siyano grubu olarak da bilinir. Organik ve inorganik çeşitleri bulunan siyanürler özellikle endüstride kullanılmaları için üretilmektedir. İnorganik siyanüre örnek olarak çok zehirli potasyum siyanür, organik siyanüre örnek olarak da düşük toksisiteli asetonitril verilebilir. Her siyanür yüksek oranda zehirli değildir.
Kömür, katmanlı tortul çökellerin arasında bulunan katı, koyu renkli, karbon ve yanıcı gazlar bakımından zengin kayaçtır. Taşkömürü torkugillerden oluşur. Kömür çoğunlukla diğer elementlerin değişken miktarlarda bulunmasıyla oluşur. Asıl bileşeni karbondur; bunun yanında değişken miktarda hidrojen, kükürt, oksijen ve azot içerir. Isı için yakılan bir fosil yakıt olan kömür dünyanın birincil enerjisinin yaklaşık dörtte birini ve elektriğinin beşte ikisini sağlar. Bazı demir ve çelik üretimi yapan işletmeler ve diğer endüstriyel faaliyetler kömürü yakar. Kömürün ekstraksiyonu ve kullanımı birçok erken ölüme ve çok fazla hastalığa neden olur. Kömür'den her yıl binlerce kişi erken ölüyor.
Kireç taşı genellikle mercan, foraminifera ve yumuşakçalar gibi deniz canlılarının iskelet parçalarından oluşan bir karbonat tortul kayaçtır. Başlıca maddeleri kalsiyum karbonatın farklı kristal formları olan kalsit ve aragonit minerallerdir. Yakından ilişkili bir kaya, yüksek oranda mineral dolomit içeren dolomittir. Eski USGS yayınlarında, dolomit magnezyum kireç taşı olarak anılırdı, artık magnezyum eksikliği olan dolomitler veya magnezyum açısından zengin kalkerler olarak ayrılmıştır.
Maden cevheri ya da kısaca maden ya da cevher, yer kabuğunda iç ve dış doğal etkenlerle oluşan, ekonomik yönden değer taşıyan minerallere verilen ad. Her mineral cevher değeri taşımaz. Bir mineralin cevher değeri taşıması için piyasa şartları gibi birtakım ekonomik etkenlerce belirlenen Tenör değerlerine sahip olması gerekir. Maden sözcüğü aynı zamanda "maden ocağı" anlamında da kullanılır.
Hidroklorik asit, hidrojen ve klor elementlerinden oluşan, oda sıcaklığı ve normal basınçta gaz hâlinde olan hidrojen klorürün sulu çözeltisine verilen ad. Halk arasında tuz ruhu olarak da bilinir. 9. yüzyılda simyacı Câbir bin Hayyân tarafından keşfedildi ve sonrasında simya alanında kullanıldı. Sanayi Devrimi sırasında, sanayideki önemi keşfedilen asit, önce Leblanc işlemi, sonrasında Solvay işlemi ile sanayi alanında üretilmeye başladı. Hidroklorik asit, tarihte yeni kolaylıkların keşfinde önemli roller üstlendi. Günümüzde PVC'den demir-çeliğe, organik madde üretiminden gıda sektörüne kadar hemen hemen tüm alanlarda hidroklorik asit kullanılmaktadır.
Nitrik asit, HNO3 kimyasal formülüne sahip oldukça aşındırıcı bir inorganik asittir. Kezzap olarak da bilinir. Saf hâldeki bileşik renksizdir. Ancak uzun süre bekleyen eski asitler azot oksitleri ve suya ayrışması nedeniyle sarı renge dönebilme özelliğindedirler. Piyasada bulunan nitrik asitlerin çoğu % 68'lik bir konsantrasyona sahiptir. Çözelti, %86'dan fazla HNO3 içerdiğinde, dumanlı nitrik asit olarak adlandırılır. Mevcut azot dioksit miktarına bağlı olarak, dumanlı nitrik asit ayrıca %86’nın üzerindeki konsantrasyonlarda kırmızı dumanlı nitrik asit veya %95’in üzerindeki konsantrasyonlarda beyaz dumanlı nitrik asit olarak tanımlanır.
Türkiye'deki madencilik kazaları, geçmiş yıllardan günümüze kadar Türkiye'nin çeşitli bölgelerindeki kömür ve diğer maden ocaklarında meydana gelen kazalardır. 1941 yılından bu yana 3 binden fazla insan maden kazalarında ölmüştür. 100 binden fazla insan ise yaralanmıştır. Madenlerde en çok görülen kaza sebepleri ise grizu patlaması, göçük ve yangınlardır. Türkiye'de geçmişten günümüze kadar birçok kaza yaşanırken, bu kazaların en çok görüldüğü il ise Zonguldak olmuştur. Cumhuriyet tarihinden beri yaşanan en büyük maden kazası, 13 Mayıs 2014 tarihinde Manisa'nın Soma ilçesinde meydana gelmiş ve 301 kişi ölmüştür. Türkiye İstatistik Kurumu'nun yaptığı bir araştırmada, Türkiye'de maden ve taş ocakçılığı iş kazalarının en fazla yaşandığı sektör olmuştur.
Skelmersdale, Birleşik Krallık'a bağlı İngiltere'nin Kuzey Batı İngiltere bölgesinde idari bakımdan birinci seviyeli yerel idare olan Lancashire kontluğuna bağlı olan West Lancashire (borough) ikinci seviyeli metropoliten-olmayan yerel idare bölgesinde bulunan bir küçük bir "yeni kent"dir.
Drenaj sistemini belli bir drenaj havzasında dere, nehir ve göller oluşturmaktadır. Drenaj sistemi içerisinde bulunan sert veya yumuşak kayaların olup olmadığı, arazi eğimi ve topografyası önemlidir. Jeomorfolog ve hidrologlar akarsuları drenaj havzasının bir parçası olarak görmektedirler. Bir drenaj havzasındaki yer altı ve yer üstü suların akışlarını topografya belirler. Drenaj havzaları birbirlerinden topografik engellerle ayrılırlar. Drenaj havzasını bütün akış kolları temsil eder. Sayıları ve uzunlukları topografyaya bağlı olarak havzayı genişletebilir ve şeklini değiştirebilir. Drenaj sistemini en son denize veya göle dökülen nehir temsil eder.
Yüzme, bir kişinin su veya başka bir sıvı üzerinde genellikle rekreasyon, spor, egzersiz veya hayatta kalmak için hareket etmesidir.
Nitrozilsülfürik asit, NOHSO4 formülüne sahip bir kimyasal bileşiktir. Endüstriyel olarak kaprolaktam üretiminde kullanılan renksiz bir katıdır. Daha önce sülfürik asit üretmek için öncü oda işleminin bir parçasıydı. Bileşik, sülfürik asit ve nitröz asidin karışık anhidritidir.
Bu liste, insan faaliyetlerinin, biyofiziksel çevre üzerindeki zararlı etkilere sebep olan çevre sorunlarının bir listesidir. Genel anlamda; sorunlar, etkileri ve hafifletici unsurlar olarak sınıflandırılırlarsa da, etkilerin birbirine bağlı olduğu ve yeni etkilere neden olabilecekleri gözden uzak tutulmamalıdır.
Bromöz asit, HBrO2 formülüne sahip bir inorganik bileşiktir. Konjugat bazının -bromitlerinin- tuzları izole edilmiş olmasına rağmen, kararsız bir bileşiktir. Asidik çözeltide, bromitler broma ayrışır.
İzosiyanik asit, 1830'da Liebig ve Wöhler tarafından keşfedilen HNCO formülüne sahip bir kimyasal bileşiktir. Kaynama noktası 23.5 °C olan uçucu ve zehirli renksiz bir maddedir. İzosiyanik asit, organik kimya ve biyolojide en yaygın olarak bulunan dört element olan karbon, hidrojen, azot ve oksijen içeren en basit kararlı kimyasal bileşiktir.
Tarımsal hidroloji, tarımsal su yönetimine, özellikle sulama ve drenaja müdahale eden su dengesi bileşenlerinin incelenmesidir.
Çökme, zemin yüzeyinin çok az yatay hareketle veya hiç yatay hareketle aniden batması veya kademeli olarak aşağı doğru çökmesidir veya iç güçlerin etkisiyle, yer kabuğunun bir bölümünün asal durumunu yitirerek alçalması. Çökme kavramı sadece aşağı doğru hareketin büyüklüğü veya alanı ile ölçülemez. Doğa ve insan kaynaklı oluşabilir. Birincisi çeşitli karst fenomenleri, permafrostun çözülmesi, konsolidasyon, organik toprakların oksidasyonu, yavaş kabuk çözgüsü, normal faylanma, kaldera çökmesi veya katı bir kabuğun altından sıvı lavlarının çekilmesi içerir. İnsan faaliyetleri, yeraltı madenciliği veya yeraltı sıvılarının ekstraksiyonunu, örnek petrol, doğalgaz veya yeraltı suyu. Zemin çökmesi jeologlar, jeoteknik mühendisleri, sörveyörler, mühendisler, şehir planlamacıları, toprak sahipleri ve genel olarak halk için küresel bir endişe kaynağıdır.
Tkvarçeli Abhazya'da yer alan bir kasabadır. Kasaba içinde bir bölge olan Akarmara, 1990'ların başında gerçekleşen Abhazya Savaşı nedeniyle (1992-3) ıssız hale gelen terk edilmiş apartman ve fabrikalara sahip bir hayalet şehirdir.
Maden atıkları, bir cevherin ekonomik olmayan kısmından değerli fraksiyonu ayırma işleminden sonra arta kalan malzemelerdir. Artıklar, bir cevher veya mineral gövdesinin üzerinde yer alan ve madencilik sırasında işlenmeden yer değiştiren atık kaya veya diğer malzemeler olan aşırı yükten farklıdır. Maden atıkları, insanlığın ürettiği en büyük atık miktarıdır.
Mefenamik asit, antranilik asit türevleri nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID'ler) sınıfının bir üyesidir ve hafif ile orta şiddette ağrıyı tedavi etmek için kullanılır. Diğer NSAİİ'lere kıyasla yan etkileri ve yüksek maliyeti nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri'nde yaygın olarak kullanılmamaktadır.
Maden kazası, minerallerin veya metallerin çıkarılması sürecinde meydana gelen bir kazadır. Sert kaya madenciliğinde de kazalar meydana gelse de, her yıl binlerce madenci maden kazalarında, özellikle de yer altı kömür madenciliğinde ölmektedir. Düz kaya tabakaları, genellikle dayanımsız kayaçlar, metan gazı ve kömür tozu varlığı nedeniyle kömür madenciliğinin sert kaya madenciliğinden çok daha tehlikeli olduğu kabul edilir. Günümüzde ölümlerin çoğu, gelişmekte olan ülkelerde ve gelişmiş ülkelerin emniyet önlemlerinin tam olarak uygulanmadığı kırsal kesimlerinde meydana gelmektedir. Bir madencilik felaketi, beş veya daha fazla ölümün gerçekleştiği maden kazalarıdır.