
Mars, Güneş Sistemi'nin Güneş'ten itibaren dördüncü gezegeni. Roma mitolojisindeki savaş tanrısı Mars'a ithafen adlandırılmıştır. Yüzeyindeki yaygın demir oksitten dolayı kızılımsı bir görünüme sahip olduğu için "Kızıl Gezegen" olarak da bilinmektedir.

Phobos Mars'ın iki uydusundan biridir. Yunancada Phobos Korku anlamına gelir. Mars'ın diğer uydusu Deimos'dan hem daha büyüktür, hem de Mars'a daha yakındır. Güneş Sistemi'ndeki tüm diğer uydular içinde gezegenine en yakın konumlanmış uydudur. Yörüngesi Mars yüzeyinden sadece 6000 km yüksekliktedir ve ortalama çapı 22 km'dir.

Ganymede, Jüpiter'in doğal uydularından biridir. Jüpiter'in ve aynı zamanda Güneş Sistemi'nin en büyük uydusudur. Merkür gezegeninden çap olarak daha büyüktür, ancak kütlesinin yalnızca yarısı kadardır. Ganymede'nin yoğunluğu çok daha azdır. 7 Ocak 1610 tarihinde Galileo Galilei tarafından bulunmuş ve o dönemde tanımlanan 4 Galilei uydusu arasında gezegene yakınlık açısından üçüncü sırada bulunması nedeniyle Jüpiter'in 'III' numaralı uydusu olarak adlandırılmıştır. Galile Uyduları grubuna Io, Europa ve Callisto da dahildir.

Callisto, Jüpiter'in doğal uydularından biridir. Büyüklükte Jüpiter'in uyduları arasında ikinci, Güneş Sistemi'ndeki tüm uydular arasında üçüncü sırayı alır. 7 Ocak 1610 tarihinde Galileo Galilei tarafından bulundu ve o dönemde tanımlanan 4 Galilei uydusu içinde gezegene en uzaktaki olması nedeniyle Jüpiter'in 'IV' numaralı uydusu olarak adlandırılmıştır. Diğer Galilei uyduları ile yörüngesel rezonansda olmayan tek Galilei uydusudur. Güneş Sistemi'nde, üzerinde en çok krater bulunan gök cismidir. Yüzeyi son 4 milyar yıldır hiç değişmemiştir.

Mimas, Satürn'ün William Herschel tarafından 1789 yılında keşfedilen doğal uydusudur. Diğer bir adı da Satürn I'dir. Güneş Sistemi'ndeki diğer uydularla kıyaslandığında çapının büyüklüğü açısından yirminci sırada yer alır.

Deimos, Mars'ın iki doğal uydusunun daha küçük ve en dışta olanıdır, diğeri Phobos'tur. Deimos'un ortalama yarıçapı 6,2 km'dir ve Mars'ın yörüngesinde attığı bir tur 30,3 saat sürer. Deimos, Mars'tan 23.460 km (14.580 mi), Mars'ın diğer ayı olan Phobos'tan çok daha uzakta. Adını, Antik Yunan tanrısı ve korku ve terörün kişileştirilmesi olan ve aynı zamanda Ares ve Afrodit'in oğlu ve Phobos'un ikiz kardeşi olan Deimos'tan almıştır.

Oberon, Uranüs'ün önemli uydularının en dışta olanıdır. Ortalama 760 km çapıyla Uranüs'ün ikinci en büyük uydusudur. 1787 yılında William Herschel tarafından keşfedilmiştir. Adı William Shakespeare'in A Midsummer Night's Dream adlı oyununda perilerin kralı olan Oberon'dan gelir. Oberon'un yörüngesi kısmen Uranüs'ün Manyotosferinde bulunmaktadır.Dış yüzeyi ile çekirdek arasındaki sınırda Sıvı su tabakası mevcut olabilir. Dış yüzeyinde çok sayıda çarpma kraterleri bulunur, yaklaşık olarak 210 kilometre çapında çarpma kraterlerinin olduğu düşünülüyor.

Mars'ın uyduları Phobos ve Deimos adında iki küçük uydu olup nasıl oluştukları ve Mars'ın yörüngesine ne zaman geçtikleri bilinmemektedir. Fakat Mars'ın kütleçekim alanına kapılmış asteroitler oldukları düşünülmektedir.

Doğal uydu, en yaygın kullanımıyla, bir gezegenin, cüce gezegenin veya küçük bir Güneş Sistemi cisminin yörüngesinde dönen astronomik bir cisimdir.

Heinrich Louis d'Arrest, Alman astronom. İsmi bazen Heinrich Ludwig d'Arrest olarak bilinir.

Ananke Jüpiter'in düzensiz uydularından birisidir. Seth Barnes Nicholson tarafından 1951 yılında keşfedildi ve mitolojik ihtiyaç, zorunluluk ve kader Tanrıçası Ananke'nin ismi verildi. Günümüzdeki ismini 1975'te almıştır. Daha önceden Jupiter XII olarak biliniyordu, şu anda Jüpiter'in başka bir uydusu olan "Adrastea" olarak da adlandırılırdı.

Pandora, Satürn'ün iç uydusudur. Voyager 1 sondasının 1980 yılında çekmiş olduğu fotoğraflar ile keşfedildi ve geçici olarak S/1980 S 26 ismi verildi. 1985 yılı sonlarında Yunan mitolojisinden Pandora resmi isim olarak seçildi. Ayrıca Saturn XVII olarak da belirtilmiştir.

Bianca Uranüs'ün iç uydularından biridir. 23 Ocak 1986'da Voyager 2 tarafından çekilen görüntüler sayesinde keşfedildi ve geçici olarak S/1986 U 9 olarak adlandırıldı. Daha sonra uyduya, Shakespeare'in Hırçın Kız adlı oyunundaki Katherine'in kız kardeşinin ismi verilmiştir. Ayrıca Uranüs VIII olarak da bilinir.

Rosalind, Uranüs'ün iç uydularından biridir. 13 Ocak 1986'da Voyager 2 tarafından çekilen görüntülerden keşfedilmiş ve geçici olarak S/1986 U 4 adı verilmiştir. William Shakespeare'in Size Nasıl Geliyorsa adlı oyununda sürgüne gönderilen Dük'ün kızı olan Rosalind'in adını almıştır.

Telesto, Satürn'ün bilinen 146 uydusundan on altıncısı ve en küçüklerinden biridir. Smith, Reitsema, Larson ve Fountain tarafından 1980 yılında yer tabanlı gözlemlerle keşfedilmiş ve geçici olarak S/1980 S 13 belirtmesiyle adlandırılmıştır. Takip eden aylarda birkaç başka tezahürü daha gözlemlenmiştir: S/1980 S 24, S/1980 S 33, ve S/1981 S 1.

Tarvos veya Saturn XXI, Satürn'ün doğrusal yönlü bir düzensiz uydusudur. B. J. Gladman ve arkadaşları tarafından 23 Eylül 2000 tarihinde keşfedildi ve geçici olarak S/2000 S 4 adı verildi. Ağustos 2003'te verilen ad, Galya mitolojisinde sırtında üç turna kuşu taşıyan bir boğa tanrısı olarak tasvir edilen Tarvos'tan gelmektedir.

Marslı, Mars gezegeninin yerlisi. Mars'ta yaşam arayışlarının sürmesine rağmen, pek çok bilimkurgu yazarı Mars üzerinde Dünya dışı yaşamın nasıl olabileceği ile ilgili eserler üretti. Bazı yazarlar ayrıca Marslı ifadesini Mars'ı kolonileştiren insanları tanımlamak için kullanmaktadır.

Eugène Michel Antoniadi Yunan astronomdur. Anadolu'da doğmuştur. Camille Flammarion tarafından Fransa'ya davet edilmiş ve ömrünün kalanını byrada geçirmiştir. İsmi Eugenios Antoniadis, Eugène Michael Antoniadi ya da yanlış biçimde Eugène Marie Antoniadi olarak da bilinir.

Hindistan Uzay Araştırma Organizasyonu merkezi Bengaluru şehrinde bulunan Hint hükümeti'nin uzay ajansıdır. Vizyonu, uzay bilimi araştırması ve gezegensel araştırmayı takip ederken "ulusal kalkınma için uzay teknolojisini kullanmaktır".

Moloz yığını, astronomide yerçekiminin etkisi altında bir araya gelen çok sayıda moloz parçasından oluşan bir gök cismini tanımlamaktadır. Moloz yığınlarının yoğunluğu, onları oluşturan çeşitli parçalar arasında bulunan büyük boşluklar nedeniyle düşüktür.