İçeriğe atla

Artdamaksıl genizsil ünsüz

Artdamaksıl genizsil ünsüz
[ŋ]
Ses örneği
noicon

Artdamaksıl genizsil ünsüz sürekli, tonlu, art damak ünsüzüdür. IPA'da [ŋ] olarak ifade edilir. Genellikle <ñ> harfiyle gösterilir. Türkçede hâlâ yaşayan bir sestir ancak Türkiye Türkçesinde gösterimi yoktur. Kazak Türkçesi, Türkmen Türkçesi gibi çoğu Türk dilinde gösterilir. Kiril Abecesi kullanan Türk dillerinde n sesine karşılık gelen harfe kuyruk çizilmesi ile (Ң) gösterilir.

Türk dillerinde bu ses tamlama eki olan +ıñ/+nıñ ekinde ve belirli sözcüklerde bulunur. Bu sözcüklere birkaç örnek aşağıdaki başlıklarda verilmiştir.

Anadolu Türkçesinde ŋ sesi

Osmanlı Türkçesinde bu sesi göstermek için kef harfinin değiştirilmiş (üç noktalı) bir biçimi (ڭ, nef, kâf-ı nûnî) kullanılmıştır. Ancak, o zamanlar matbaalarda bu harfin kalıbı bulunmadığı zaman yerine kef konduğu görülür. Örnegin deñiz sözcüğü دكز (sağdan sola /d/+/k/+/z/) olarak yazılabiliyordu.

Osmanlı Türkçesinde ŋ sesi içeren birkaç sözcük

Ana madde: Osmanlıcadaki ŋ sesli sözcükler.
Yazıçevrimi olarak Türkiye Türkçesinde Osmanlı Türkçesinde
deñiz[1]deniz دڭز
biñ[1]bin (1000) بيڭ

Mersin Ağzında ŋ sesi içeren birkaç sözcük

Ana madde: Mersin Ağzında ŋ sesli sözcükler.
Mersin Ağzında İstanbul Ağzında Anlamı ve derlendiği bölge
añdaç[2]andaç hatıra, armağan (Ayvagediği, Erçel/ Mersin; Karadiken/ Tarsus; Çiğrin Mah., Sütlüce, Gülnar/ Çamlıyayla)
ay aydıñ[2]ay aydın besbelli, açık seçik (Dayıcık/ Gülnar)
yiñi[2]yeni yeni (Çömelek/ Mut)

Eski Türkçede (Göktürk ve Uygur) ŋ sesi

Orhun yazıtlarında bu sesi göstermek için Göktürk abecesindeki tamgası kullanılmıştır. Bu tamga, ideografik olarak "yükseklik/büyüklük gösteren bir adam" biçiminde yorumlandığında gerçekten bu tamganın tek başına kullanımını veren "büyük, yüksek olan" anlamı ile örtüşür. Çağdaş Türkçede bu sözcük/tamga "en" pekiştirme sıfatı olarak varlığını sürdürür.

Göktürk abecesinde ŋ sesi içeren birkaç sözcük

Ana madde: Orhun yazıtlarındaki ŋ sesli sözcükler.
Yazıçevrimi olarak Türkiye Türkçesinde Eski Türkçede
en (pekiştirme sıfatı)
teñri tanrı
teñiz deniz

Ön Türkçede ŋ sesi

Ön Türkçede de, başka abeceler kullanılmasına karşın bu ses bulunur. Örneğin Hunlar, Çin yazısı kullanmışlardır. []

Çin yazısıyla yazılmış ŋ sesi içeren birkaç Hunca sözcük

Ana madde: Huncadaki ŋ sesli sözcükler.
Çin'in kuzeyinde Han sülalesi döneminde (M.Ö. 206 ile M.S. 220 arası) yedi yüzyıl süren bir imparatorluk olan Hunlar (Hsiung-nu'lar), Çin kaynaklarında Çin yazıçevrimiyle geçmiş sözcükler bırakmıştır. Bu sözcüklerin tanınınıp anlaşılması zordur, çünkü Çin yazısında /l/ ve /r/ ünsüzleri ayırsanamaz, /ö/ ve /ü/ ünlüleri de bulunmaz.
Ön Türkçe Türkçede Eski Türkçe Çin yazısından çevrim Çin yazısında
täñri[3]tanrı, gök teñri ç'eñ-li
talıkıñ[3]çıkın! (emir tümcesi) taşıkıñ 't'iei-lied-kañ
kiñ-lak[3]Ye Uyg kıñırak (kıngrak, geniş bıçak) kıñrak kiñ-lu

Dış bağlantılar

Tuğrul Çavdar Kişisel sayfası - Türkçede nazal n içeren sözcüklerin bir listesi

Kaynakça

  1. ^ a b Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk, 1927 baskısı (Arap harfli) 1. cilt.
  2. ^ a b c Gülseren Tor, Mersin Ağzı Sözlüğü, Türk Dilleri Araştırmalaır Dizisi: 38, Yayımcı: Mehmet Ölmez, İstanbul 2004. ISBN 975-7981-24-9
  3. ^ a b c Talat Tekin, Hunların Dili, Doruk Yayınları, 1. Baskı, ISBN 975-553-043-6

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Türk alfabesi</span> Türkçenin yazımında kullanılan alfabe

Türk alfabesi, Türkçenin yazımında kullanılan Latin alfabesi temelli alfabedir. 1 Kasım 1928 tarihli ve 1353 sayılı yasayla tespit ve kabul edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Türkçe</span> Türk halkının Oğuz Türkçesi dili

Türkçe ya da Türk dili, Güneydoğu Avrupa ve Batı Asya'da konuşulan, Türk dilleri dil ailesine ait sondan eklemeli bir dildir. Türk dilleri ailesinin Oğuz dilleri grubundan bir Batı Oğuz dili olan Osmanlı Türkçesinin devamını oluşturur. Dil, başta Türkiye olmak üzere Balkanlar, Ege Adaları, Kıbrıs ve Orta Doğu'yu kapsayan eski Osmanlı İmparatorluğu coğrafyasında konuşulur. Ethnologue'a göre Türkçe, yaklaşık 90 milyon konuşanı ile dünyada en çok konuşulan 18. dildir. Türkçe, Türkiye, Kuzey Kıbrıs ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nde ulusal resmî dil statüsüne sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Orhun Yazıtları</span> 8. yüzyıla tarihlenen Göktürk yazıtları

Orhun Yazıtları, Göktürk Yazıtları ya da Köktürk Yazıtları, Eski Türkçe (𐰆𐰺𐰴𐰣∶𐰖𐰔𐱃𐰞𐰺𐰃) olan, Türklerin bilinen ilk alfabesi olan Orhun alfabesi ile II. Köktürk Kağanlığı döneminde Göktürkler tarafından yazılmış yapıtlardır. Birçok kişi ilk Türkçe yapıt olarak bilse de ilk Türkçe yapıt Çoyr Yazıtıdır. Orhun yazıtları Türkçenin tarihsel süreçteki gramer yapısı ve bu yapının değişimiyle ilgili bilgiler verdiği gibi Türklerin devlet anlayışı ile yönetimi, kültürel ögeleri, komşuları ile soydaşlarıyla olan ilişkileri ve sosyal yaşantısıyla ilgili önemli bilgiler içermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Arap harfleri</span> Arap alfabesini temel alan yazı sistemi

Arap harfleri, 7. yüzyılın üçüncü çeyreğinden itibaren Emevi ve Abbasi imparatorlukları aracılığıyla Orta Doğu merkezli geniş bir alana yayılma olanağı bulmuş İslam dininin benimsendiği coğrafyalarda kabul gören, kökeni Arap alfabesine dayalı, ünsüz alfabesi türünde bir yazı sistemidir. Dünyada Latin alfabesinden sonra en çok kullanılan yazı sistemidir.

Türk dilleri alfabeleri veya çağdaş Türk yazı dilleri alfabeleri çağdaş dönem Türk yazı dilleri için kullanılan çeşitli alfabelerdir. Uzun tarihî dönemler içinde kullanılmış olan Türk yazı sistemlerinin sonrasında, bazılarının terki, bazılarının devamı ile günümüzde kullanımda olmuşlardır.

<span class="mw-page-title-main">Eski Türk yazısı</span> Türk dillerinin yazılması için kullanılmış ilk yazı düzeni

Orhun, Göktürk ya da Köktürk alfabesi, Göktürkler ve diğer erken dönem Türk kağanlıkları tarafından kullanılmış, Türk dillerinin yazılması için kullanılmış ilk yazı sistemlerinden biridir. Alfabe, 4'ü ünlü olmak üzere 38 damga (harf) içermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Kiril alfabesi</span> Slav dillerinin kullanımında rol oynayan bir alfabe

Kiril alfabesi, Avrasya'da çeşitli dillerin yazımı için kullanılan alfabedir. Çeşitli Slav, Kafkas, Moğol, Ural, ve İranî dillerinin resmî alfabesidir. En eski Slav kitaplarının yazıldığı iki alfabeden biri olan Kiril yazısı, Aziz Kiril ve kardeşi Metodius tarafından 9. yüzyılın ilk çeyreğinde oluşturulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Uygurca</span> Uygur Türkçesi

Uygurca veya Yeni Uygurca, Uygurlar tarafından konuşulan, Türk dillerinin Uygur grubunda yer alan bir dil.

K-k, Türk alfabesinin 14. harfidir. Türkçede bu harfin işaret ettiği ses ke denilerek isimlendirilir. Sıklıkla, harfin işaret ettiği ses ka denilerek isimlendirilir, ancak TDK'ye göre bu isimlendirme yanlıştır. Bu durumda sesin ince ve kalın şekilleri vardır. Fonetik bakımdan kalın seslilerle birlikte art damak, ince seslilerle birlikte ön damaktan çıkarılan süreksiz ve sert bir sessiz harf olduğundan sesli-sessiz uyumunu gerektirir. Türkçe kelimelerde bu harfin kullanım sıklığı % 4,71'dir. Arap alfabesine dayalı Göktürk, Uygur ve Osmanlı alfabelerinde iki ayrı harf ve ses olarak kaf ve kef yerine bugünkü Türkçede k kullanılmaktadır.

Eski Türkçe, Türk yazı dilinin ilk dönemidir. Dönem Orhun Türkçesi ve Eski Uygur Türkçesi olmak üzere iki altdönemde incelenir. Orhun Türkçesinin kesin tarihlere dayandırılabilir ilk belgesi olan ve VIII. yüzyılın ortalarına tarihlenen Orhun Yazıtlarından Uygur Türkçesinin tarihe karıştığı XIII. yüzyıla değin sürer. Doğu Asya'dan Doğu Avrupa'ya dek önemli bir coğrafyada konuşulduğu anlaşılmaktadır. İlk dönemlerinde yabancı etkilerden epey uzak ve dönemin diğer dillerine göre oldukça yalın olduğu, Uygur çağında git gide zenginleştiği ve yabancı dillerden etkilendiği anlaşılmaktadır. Dil XIII. yüzyılda ölse de türlü Türk toplulukları tarafından yazı dili olarak kullanıldığı XVII. yüzyıla tarihlenen Altun Yaruk nüshasından anlaşılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Başkurtça</span> Kıpçak grubundan, Başkurdistanın resmi dili

Başkurtça veya Başkırca, çağdaş Türk yazı dillerinden biridir ve Kıpçak grubuna bağlıdır. Çoğunluğu Başkurdistan'da yaşayan Başkurtlarca konuşulur.

Tse, Rus Kiril Alfabesi'nin yirmidördüncü harfidir. Ötümsüz dişyuvasıl patlamalı sürtünmeli ünsüz (dinle) sesini göstermek için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Ayırıcı im</span>

Ayırıcı im, fonetik işaret veya diyakritik; telaffuz, ton ve diğer ayırıcı unsurları belirtmek için gliflere eklenen imdir. Örneğin Latin harflerine geçiş döneminde Türkçedeki ötümsüz artdişyuvasıl sürtünmeli ünsüz sesini karşılamak için yeni arayışlara gidilmiş ve mevcut S harfine sedil eklenerek Ş harfi elde edilmiştir. O > Ö veya A > Â ya da Y > Ý gibi harflerde ayırıcı imlere örnekler görülebilir.

Ñ modern Latin alfabesinin, diyakritik tilde işaretiyle birleşmiş N harfinden oluşan harfidir. En sık olarak İspanyolcada kullanılır. karakterinin nazal biçimi olarak da kullanıldığı gibi, İspanyolcada ise ny harf bileşiğidir. Örneğin Español (İspanyolca) sözcüğü "Espanyol" diye okunur. Bu harf kendi başına ise enye sesini çıkarır.

GökTürkçe, Göktürk Türkçesi, Köktürk Türkçesi veya KökTürkçe, Türkçenin bilinen ve yazılı metinleri ele geçirilebilen en eski dönemine verilen isimdir. Eski Türkçe adlı dönemin ilk kısmını oluşturur. Devamında Eski Uygur dönemi yaşanmıştır.

Kaynaştırma ünsüzü veya yardımcı ünsüz, Türkçede iki ünlü harf yan yana gelemeyeceği için, ünlü ile biten bir kök veya gövdenin sonuna eklenen ve yine bir ünlü ile başlayan ekin önüne gelen ünsüzü belirtir. Sadece Türkiye Türkçesi için değil, bütün tarihî ve çağdaş Türk yazı dillerinde temel kaynaştırma ünsüzü veya yardımcı ünsüz /y/ ve /n/ sesleridir. Bu ünsüz; kök+ek veya ek+ek durumlarında, iki ünlü yan yana geldiğinde kullanılır.

Eski Anadolu Türkçesi veya Eski Türkiye Türkçesi, 13. yüzyılın başlarında oluşup sonrasında Anadolu ve Rumeli'de kullanılan Oğuz Türkçesi temelindeki ölü dildir. Batı Türkçesinin ilk dönemini teşkil eden Eski Anadolu Türkçesine Batı Türkçesinin bir oluş, bir kuruluş devresi olarak bakılmaktadır. Batı Türkçesini Eski Türkçeye bağlayan birçok bağlar bu devrede henüz kendisini iyice hissettirmektedir. Bu devreden sonraki Türkçede görülen birçok yeni şekiller bu devrede henüz Eski Türkçedeki eski şekillerinin izlerini taşımaktadırlar.

Latinizasyon (Romanizasyon) tabiri genel olarak Latin alfabesi dışındaki ses sistemlerinin Latin alfabesine çevrilmesini ifade eder. Arapçanın Latin alfabesine çevirisi yapılırken bu uygulamaların hiçbirinde (fonetik alfabeler hariç) ortak bir uygulama geliştirilememiştir. Çünkü her ülke kendi harflerini esas alan bir çeviri sistemi benimsemiştir. Fakat yine de ana hatlarıyla genel kabul görmüş bazı sesler ve simgeler tercih edilmeye başlanmıştır. Ortak Türkçe alfabesi esas alınarak yapılan bir işaret sistemi büyük oranda geliştirilmiş durumdadır. Fakat yine de çeşitli ülkelerin, sesleri simgelerken kullandıkları harflerin değişik olması nedeniyle farklılıklar ortaya çıkmaktadır.

Ortak Türk Alfabesi, Türk dillerindeki asal sesler esas alınarak ve aynı kaynaktan çıkanlar sınıflandırılarak tüm harflerin gösterildiği bir sistemdir. Henüz ortak bir biçime ulaşılamamış olmasına rağmen büyük oranda şekillenmiştir.

Çengel işareti, dil biliminde ve çoğu dilde kullanılan bir diyakritik işarettir. Türkçede yalnız sessiz harflerde kullanılan ve harflerin ses değerlerini değiştiren bir göstergedir.