Arnavutluk-Sovyetler Birliği ilişkileri
Arnavutluk-Sovyetler Birliği ilişkileri, Sovyetler Birliği ile Arnavutluk ve 1944'te ilan edilen Arnavutluk Sosyalist Halk Cumhuriyeti arasındaki diplomatik ilişkilerdir.
Tarihçe
II. Dünya Savaşı ve sonrası
1912 yılında bağımsız olan Arnavutluk, 1917-1920 arasında İtalyan himayesine girdi, II. Dünya Savaşı'nda 1939 yılında Faşist İtalya, 1943'te de Nazi Almanyası tarafından işgal edilene kadar Prenslik, Cumhuriyet ve Krallık oldu. 1944 yılında Arnavutluk'ta işgal sona erdi ve Enver Hoca ile Emek Partisi önderliğinde Arnavutluk Sosyalist Halk Cumhuriyeti kuruldu. II. Dünya Savaşı döneminde Kızıl Ordu Arnavutluk'a girmemiş, Arnavutlar kendi ulusunu Nazi Almanyası işgalinden kendileri kurtarmıştır. Bu dönemde Arnavutluk Yugoslavya ile iyi ilişkiler geliştirmişti ve özellikle savaş sonrası ilişkileri çok iyiydi.
Enver Hoca, Sovyetler Birliği ile ticaret anlaşması yapmak ve Stalin ile daha fazla görüşmelerde bulunmak için Temmuz 1947'de Moskova'ya gitti. Şubat 1949'da Arnavutluk, komünist blokun ekonomik planlamayı koordine etme örgütü olan Karşılıklı Ekonomik Yardımlaşma Konseyi'ne (COMECON)üye oldu. Kısa süre sonra Polonya Halk Cumhuriyeti, Çekoslovakya Sosyalist Cumhuriyeti, Macaristan Halk Cumhuriyeti, Romanya Sosyalist Cumhuriyeti ve Sovyetler Birliği ile ticaret anlaşmalar imzaladı. Sovyet ve Doğu Avrupa teknik danışmanları Arnavutluk'ta ikamet ettiler. Sovyetler Birliği Arnavutluk'a askeri danışmanlarını gönderdi ve Sazan Adası'nda bir denizaltı tesisi inşa etti. Mayıs 1959'da Sovyet lider Nikita Kruşçev, bir Rus liderin ülkeye yaptığı ilk ziyarette başkent Tiran'ı ziyaret etti. Ziyaretin amacı, Arnavutluk'u Yugoslavya-Arnavutluk ve Sovyet-Arnavutluk ilişkileri oluşturmaya yönelik görüşmelerde bulunmaktı.[1][2]
İlişkilerin kötüye gidişi
Destalinizasyon sonrasında oluşan Çin-Sovyet ayrılığı sırasında Arnavutluk Çin'i destekledi ve Sovyetler Birliği ile arasına diplomatik mesafe koydu. Böylece Arnavutluk-Sovyet ayrılığı başladı. Ekim 1961'de Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin 20. Kongresi'nde Sovyet ve Çinli delegeler arasında Arnavutluk üzerinde sert tartışmalar geçti. Sovyetler Birliği Aralık ayında Arnavutluk ile diplomatik ilişkilerini kesti. Moskova daha sonra Kültür Sarayı'nda çalışanlar da dahil olmak üzere ülkedeki tüm Sovyet ekonomik danışmanlarını ve teknisyenlerini geri çekti ve hâlihazırda bulunan ekipmanlara yönelik yedek parça ve malzeme sevkiyatlarını durdurdu. Buna ek olarak, Sovyetler Birliği, ilişkilerin kesilmesinden önce başlayan süreçle Sazan Adası'ndaki denizaltı tesislerini sökmeye devam etti. 1 Temmuz 1952'ye kadar 824 Sovyet vatandaşı Arnavutluk'tan Sovyetler Birliği'ne geri gönderildi.[3]
Çin, Sovyetler Birliği'nin vadettiği parçaların, gıda maddelerinin ve diğer malların yaklaşık %90'ını sağlayarak Arnavutluk'u Sovyet ekonomik desteğinin kaybından dolayı destekledi. Çin, Arnavutluk'a Sovyetlerden daha uygun şartlarda para verdi ve Sovyet danışmanlarının aksine Çinli teknisyenler Arnavut işçilerle aynı şekilde maaş aldı. Bu teknisyenler Arnavut halkının yaşadığı konutlara benzer konutlarda yaşadı. Çin ayrıca Tiran'a yıllarca Josef Stalin, Enver Hoca ve Mao Zedong'un politikalarını öven söylemleri barındıran güçlü bir radyo iletim istasyonu kurdu. Arnavutluk Emek Partisi bayrağına Stalin'in fotoğrafını koydu. Arnavutluk, Çin'e Avrupa'da bir sahile konuşlanma teklif etti ve Birleşmiş Milletler'de Çin Halk Cumhuriyeti'nin baş sözcüsü olarak görev yaptı. Arnavutluk Varşova Paktı faaliyetlerine veya COMECON anlaşmalarına katılmadılar. Bununla birlikte, diğer Doğu Avrupa'nın komünist ülkeleri Arnavutluk ile diplomatik ya da ticari bağlantıları koparmadı. 1964'te Arnavutluk Tiran'daki boş Sovyet büyükelçiliğini devraldı.[4][5]
Ekim 1964'te Enver Hoca, Nikita Kruşçev'in iktidardan düşürülmesini olumlu karşıladı ve Sovyetler Birliği'nin yeni liderleri Arnavutluk'a karşı olumlu sözler sarfetmeye başladı. Ancak kısa süre sonra, yeni Sovyet liderliğinin Arnavutluk'a uygun temel politikaları değiştirme niyetinde olmadığı anlaşıldı ve ilişkiler düzelmedi. Arnavutluk on yıllar boyunca Sovyet yetkililerini "hain revizyonistler" ve "komünizme ihanet edenler" olarak nitelendirmeye devam etti. 1964'te Enver Hoca, Arnavutluk'un uzlaşma şartlarının Sovyet yönetiminin özür dilemesi ve ülkeye verilen zararlardan dolayı tazminat verilmesi olduğunu açıkladı. Sovyet-Arnavutluk ilişkileri, Arnavutluk'un Varşova Paktı'nın Çekoslovakya'ya müdahalesi sonrası Pakt'tan resmen çekilmesiyle birlikte yeni seviyelere geldi. Çin-Arnavutluk arasındaki ilişkiler 1978'de kötü bir gidişata girdi ve sonrasında Çin-Arnavutluk ayrılığı oluştu. Ancak Arnavutluk bu ayrılık ortamında bile Sovyetler Birliği ile ilişkileri normalleştirmeyi reddetti ve ülkelerini dış dünyadan neredeyse tamamen izole ettiler.[6][7][8][9]
Kaynakça
- ^ Шеху Э.С. Влияние русского языка на албанский (на материале научно-технической литературы) // Известия Российского государственного педагогического университета им. А.И. Герцена. - 2012. - № 133.
- ^ Моисеенко Н.С. Чеканка иностранной монеты на Ленинградском монетном дворе в 1921 - 1961 гг. // Труды исторического факультета Санкт-Петербургского университета. - 2014. - № 17.
- ^ Земсков В.Н. Возвращение советских перемещенных лиц в СССР 1944 - 1952 гг. // Труды Института российской истории РАН. - 2013. - № 11.
- ^ Ash, W. (1974). Pickaxe and Rifle: The Story of the Albanian People. Londra: Howard Baker Press Ltd.
- ^ Freedman, R. O. (1970). Economic Warfare in the Communist Bloc. New York: Praeger Publishers.
- ^ Лямеборшай С.Х. Дружба между Россией и Албанией в прошлом и настоящем // Власть. - 2014. - № 1.
- ^ Griffith, W. E. (1963). Albania and the Sino-Soviet Rift. Cambridge, MA: The M.I.T. Press.
- ^ Halliday, J., (Ed.) (1986). The Artful Albanian: The Memoirs of Enver Hoxha. Londra: Chatto & Windus Ltd.
- ^ Held, J., (Ed.) (1992). The Columbia History of Eastern Europe in the Twentieth Century. New York: Columbia University Press.