
Arnavutluk, resmî adıyla Arnavutluk Cumhuriyeti, Balkanlar'da bir ülkedir. Komşuları kuzeyde Karadağ, kuzeydoğusunda Kosova, doğusunda Kuzey Makedonya ve güneyinde Yunanistan'dır. Ayrıca ülkenin batıda Adriyatik Denizi ve güneybatıda İyonya Denizi'ne kıyısı vardır. İyon Denizi ile Adriyatik Denizi arasındaki Otranto Boğazı'nın karşısındaki İtalya'ya uzaklığı 72 km'den (45 mil) daha azdır.

Arnavutlar veya Arnavudlar, ortak bir Arnavut soyunu, kültürünü, tarihini ve dilini paylaşan, Balkan Yarımadası'na özgü bir etnik gruptur. Çoğunlukla Arnavutluk, Kosova, Kuzey Makedonya, Karadağ, Sırbistan'ın yanı sıra Hırvatistan, Yunanistan, İtalya ve Türkiye'de yaşıyorlar. Ayrıca Avrupa, Amerika ve Okyanusya'da yerleşik çeşitli topluluklardan oluşan büyük bir diaspora oluşturuyorlar.

Avlonyalı İsmail Kemal Bey Arnavut bir diplomat, Osmanlı Meclis-i Mebusanı I. dönem Berat milletvekili, rilindas ve modern Arnavutluk'un kurucu babasıdır. Bağımsızlık bildirgesi'nin baş yazarı, daha sonra 1912'den 1914'e kadar olan dönemde Arnavutluk'un ilk başbakanı ve dışişleri bakanı olarak görev yaptı.

Priştine Kosova'nın başkenti ve en büyük şehri.

Arnavutluk-Türkiye ilişkileri, Türkiye'nin Arnavutluk'la sürdürdüğü uluslararası politikaları içerir.

Arnavutluk Katolik Kilisesi, Papa'nın ruhanî önderliğindeki ve Vatikan merkezli ökumenik Dünya Katolik Kilisesi'nin alt bölümlerinden birisidir.

Kaldırım veya tretuvar, sokaklarda ve caddelerde yayaların rahat ve güvenli hareket etmesi için ayrılmış yol. Özellikle trafik eğitim terminolojisinde yaya yolu kavramı da kaldırım anlamında kullanılır. Kaldırımlar genellikle taş yığınlarından ve araç yolundan yüksek şekilde inşa edilir.

İskender Bey, Arnavutların ulusal kahramanı. Arnavutluk'un feodal hanedanlıklarından Kastriyota Hanedanı'ndandır. Babası Con, Gergi'yi Osmanlı sarayına rehin olarak gönderdi. Edirne'de II. Murad'ın hizmetinde bir içoğlanı eğitimi gören Gergi Müslüman oldu ve İskender adını aldı. Osmanlı sarayına alındığı zaman 18-19 yaşlarındaydı. Osmanlı'da önemli askerî hizmetlerde bulundu, Anadolu ve Rumeli seferlerine katıldı. 1443 yılında Morava Muharebesi sırasında kaçıp sancak beyi olduğunu ilan eden sahte bir fermanla Kroya kalesini ele geçirdi. 1468'de ölümüne kadar Osmanlı Devleti'nin Arnavutluk'ta yerleşmesine karşı mücadele etti.

Büyük Arnavutluk, irredentist ve milliyetçi bir kavramdır, Arnavutların kendi ulusal vatanları olduklarının düşündükleri toprakları birleştirmeyi amaçlar. Arnavut nüfusunun bu bölgelerdeki günümüzdeki veya tarihsel varlığına ilişkin iddialara dayanmaktadır. Mevcut Arnavutluk'a ek olarak, terim komşu ülkelerdeki bölgelere ilişkin iddiaları içermektedir, alanlar arasında Kosova, Sırbistan'ın Preşova Vadisi, güney Karadağ'daki bölgeler, kuzeybatı Yunanistan, ve Kuzey Makedonya'nın bir batı kısmı yer alır.

Yugoslavya’nın dağılması, Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'nin Josip Broz Tito'nun ölümünden sonra artan etnik çekişmeler, ekonomik bunalım ve Doğu Avrupa'daki değişiklikler nedeniyle 1980'lerin sonlarından 2000'li yıllara kadar yaklaşık 20 yıl süren kanlı bir süreç sonunda yedi ayrı egemen ülkeye bölünmesidir.

Esad Toptani Paşa veya Toptani Esad Paşa, Osmanlı Arnavut asker ve siyasetçidir. Balkan Savaşları'ndan sonra Balkan Birliği'ne destek vererek, özellikle Sırbistan yardımıyla orta Arnavutluk'ta Dıraç merkezli Merkezi Arnavutluk Cumhuriyeti adı verilen bir devlet kurdu.
Arnavutluk tarih boyunca birçok devletin yönetimi altına girmiş, bu süreçte yalnızca siyasi veya askeri olarak değil, aynı zamanda kültürel açıdan da etkilenmiştir. Bu sebepten dolayı Arnavut mutfağı başta Türk, İtalyan ve Yunan mutfakları olmak üzere genel itibarıyla Akdeniz mutfağından izler taşımaktadır. Bugün Arnavut halkı tarafından sıkça tüketilen ve yapılan baklava, aşure, kadayıf gibi tatlılar; dolma, yaprak sarma, tarator gibi aperitifler ve ayran, siyah çay, Türk kahvesi gibi içecekler Osmanlı zamanından başlayarak Türk mutfağından Arnavut kültürüne geçen yiyecek ve içeceklerden bazılarıdır.

Arnavut direnişi, II. Dünya Savaşı sırasında komünist hareketinin Mihver Devletler'ine karşı vermiş olduğu mücadeledir. İlk mücadele İtalyanlar'a karşı verildi. İtalyanlar çıkarıldıktan sonra Almanlar geldi. Partizan hareketi Alman kuvvetlerine karşı verdikleri mücadele başarıya ulaştı. Komünistler aynı zamanda işbirlikçilere karşı mücadele vermiştir.
Arnavut kültürü Arnavutluk ve Arnavut halkıyla bağlantılı insan aktiviteleri ve sembolik desenlerdir. Arnavutluk tarihi ve coğrafyası tarafından şekillenmiştir.

Arnavutluk'ta İslam, esas olarak Osmanlı İmparatorluğu'nun hakimiyetinin başladığı dönemde yaygınlaşmıştır. Bu dönemde Arnavutların çoğunluğu zamanla İslam'a ve özellikle Sünni ve Bektaşi olmak üzere iki mezhebe mensup oldular.
Arnavutça, ait olduğu Hint-Avrupa Dil Ailesi'ne ait özellikler barındırmasına rağmen bulunduğu grup içinde yalıtılmış bir haldedir. Arnavutçanın dahil olduğu bu grupta konuşulmaya devam eden diğer diller Ermenice ve Yunancadır. Dilin kökeni hakkındaki ilk çalışmaları yapan ve Arnavutçanın Hint-Avrupa Dil Ailesi'ne mensup olduğunu kanıtlayan kişi Alman filolog Franz Bopp'dur. Arnavutçanın, eski zamanlarda Balkanlar'da konuşulan bir dil olan İlir diliyle bağlantısı olup olmadığı sıklıkla tartışılan bir konudur.

Arnavut Rivierası ; Arnavutluk'un güneybatısını oluşturan dikine sahil kesimine verilen özel bir isimdir. Bazen Bregdeti veya Bregu isimleri ile de anılır. Akdeniz'le bağlantılı bir deniz olan İyon Denizi'nin doğu sahillerinden başlar. Sarandë, Borsh, Himara, Dhërmi, Qeparo, Piqeras ve Lukovë yerleşimlerinin olduğu kıyı hattı boyunca uzanır. Ceraunian Dağları, bölgenin hinterlandını sahilden ayırır. Fakat Arnavut Rivierası, hem kuzeydeki Arnavutluk sahillerini hem de rivierayı içeren Arnavutluk kıyı şeridi ile karıştırılmamalıdır.
Arnavutluk; iki büyük siyasi partinin öncülüğünde, çok partili sistem ile yönetilen bir ülkedir. Merkezi Seçim Komisyonu'nun 2014 yılı verilerine göre mecliste toplam 124 siyasi partinin kaydı bulunmaktadır. Buna rağmen 2015 Yerel Seçimleri yalnızca 54 partinin katılımıyla gerçekleşmiştir.

Arnavut ciğeri, geleneksel olarak soğan ve maydanoz ile servis edilen, acı biber ve baharatlanmış yağda kızartılmış kuzu veya dana karaciğer küplerinden yapılmış bir Türk yemeğidir.

Yol yüzeyi, yol ve geçit gibi alanlara yerleştirilmiş dayanıklı yüzey malzemesidir. Geçmişte, çakıl, kaldırım taşı, arnavut kaldırımı ve granit setler yaygın olarak kullanılıyordu, ancak bunların yerini modern zamanda asfalt veya asfalt beton almıştır.