
Nükleer enerji, atomun çekirdeğinden elde edilen bir enerji türüdür. Kütlenin enerjiye dönüşümünü ifade eden, Albert Einstein'a ait olan E=mc² formülü ile ilişkilidir.

Enrico Fermi, dünyanın ilk nükleer reaktörü olan Chicago Pile-1'i inşa eden ve Manhattan Projesi'nin bir üyesi olarak tanınan, İtalyan ve daha sonra Amerikan vatandaşlığına kabul edilen bir fizikçiydi. Kendisine "atom çağının mimarı" ve "atom bombasının mimarı" adı verilmiştir. Hem teorik fizikte hem de deneysel fizikte üstün olan çok az fizikçiden biriydi. Fermi, nötron bombardımanı yoluyla indüklenmiş radyoaktivite üzerine yaptığı çalışmalar ve uranyum ötesi elementlerin keşfi nedeniyle 1938 Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldü. Fermi, meslektaşlarıyla birlikte nükleer enerjinin kullanımına ilişkin, tamamı ABD hükûmeti tarafından devralınan birçok patent başvurusunda bulundu. İstatistik mekaniğinin, kuantum teorisinin, nükleer ve parçacık fiziğinin gelişimine önemli katkılarda bulundu. Parlak bir öğrenciydi, henüz 21 yaşındayken Pisa Üniversitesi'nden fizik doktoru unvanını aldı.

Nükleer santral (NPP) veya atom santrali (APS), ısı kaynağının nükleer reaktör olduğu termik santraldir. Termik santrallerde tipik olduğu gibi, ısı, elektrik üreten jeneratöre bağlı buhar türbinini çalıştıran buhar üretmek için kullanılır. Eylül 2023 itibarıyla Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, dünya çapında 32 ülkede faaliyette olan 410 nükleer santral ve inşa halinde olan 57 nükleer santral olduğunu bildirdi.

Nükleer reaktör, zincirleme çekirdek tepkimesinin başlatılıp sürekli ve denetimli bir biçimde sürdürüldüğü aygıtlardır. Nükleer reaktörler bazen nükleer enerjiyi başka bir tür enerjiye çevrilen santraller olarak kullanılırlar.

Convair X-6, çizim tahtasından öteye geçememiş nükleer itkili deneysel uçak.

Los Alamos Ulusal Laboratuvarı, Los Alamos, New Mexico’da kurulu Los Alamos National Security, LLC (LANS),tarafından işletilip yönetilen, ABD Enerji Bakanlığı’na bağlı bir ulusal laboratuvardır. Laboratuvar dünyadaki en büyük çoklu disiplinin bir arada yer aldığı kurumdur ve kuzey New Mexico’da yaklaşık 12,500 LANS çalışanı ve 3,300 üstlenici firmaların çalışanı ile en büyük işverendir. Ayrıca yaklaşık olarak LANL’nin çalışmalarını federal açıdan gözetim altında tutan yaklaşık 120 kişilik bir üst kadro vardır.
Lawrence Livermore Ulusal Laboratuvarı 1952'de Kaliforniya Üniversitesi tarafından Livermore, Kaliforniya'da kurulan bilimsel araştırma laboratuvarıdır. Amerika Birleşik Devletleri Enerji Bakanlığı'nın finanse ettiği laboratuvar Kaliforniya Üniversitesi, Bechtel Corporation, Babcock and Wilcox, URS Corporation ve Battelle Memorial Institute ortaklığı Lawrence Livermore Ulusal Güvenlik (LLNS) tarafından yönetilir ve işletilir. 1 Ekim 2007'de LLNS, LLNL'nin yönetimini başlangıçtan beri 55 yıldır Laboratuvarı işleten ve yöneten Kaliforniya Üniversitesi'nden aldı.
Oak Ridge Ulusal Laboratuvarı (ORNL) Oak Ridge, Tennessee'de bulunan çok programlı bir bilim ve teknoloji ulusal laboratuvarıdır. UT-Battelle tarafından ABD Enerji Bakanlığı kapsamında yönetilir. ORNL'nin bilimadamları ve mühendisleri bilimsel bilgi ve teknolojik çözümler üretmek amacıyla temel ve uygulamalı araştırma ve geliştirme çalışması yürütmektedirler. Temiz ve bol enerji imkanlarının artırılması; çevrenin iyileştirilmesi ve korunması; ve ulusal güvenliğe katkı yapmak laboratuvarın amaçları arasındadır.

Nükleer yakıt, nükleer enerji elde etmek için kontrollü nükleer füzyon ya da nükleer fisyon yapmak amacıyla kullanılan maddelerdir. Nükleer yakıtlar tüm yakıtlar içinde enerji yoğunluğu en yüksek olanlarıdır.
Chicago Pile-1 (CP-1) dünyanın ilk yapay nükleer reaktörüdür. Chicago Üniversitesi yerleşkesi içinde terk edilmiş bir rackets alanına kurulmuştur. Kendi kendine yeten ilk zincirleme çekirdek tepkimesi burada gerçekleşmiştir.

Emilio Gino Segrè, İtalyan fizikçidir.

Atom Çağı ya da Atom Devri genellikle 16 Temmuz 1945 II. Dünya Savaşı'nda ilk nükleer (atom) patlamasından sonraki tarihi dönemi tanımlamak için kullanılan bir ifadedir. 1933 yılında nükleer zincir reaksiyonları hipotez olmasına rağmen ve ilk yapay kendi kendini imha edebilen nükleer zincir reaksiyonu Aralık 1942 yılında yer almıştı. Trinity testi ve onu takip eden Japonya'daki II. Dünya Savaşı'nı bitiren Hiroşima ve Nagazaki'ye atom bombası saldırısı nükleer teknolojinin ilk büyük ölçekli kullanımını temsil eder ve derin sosyo-politik düşünce değişikliklerini ve teknolojinin gelişimini başlatmıştır. Atom gücü ilerlemenin ve modernliğin bir özeti olarak görüldü. Ancak, nükleer rüya vadedildiğinden kısa sürdü çünkü nükleer teknoloji silahlanma yarışından Çernobil reaktör kazası ve Three Mile adası kazası, bomba tesisi temizleme ve bitki atık imhası gibi çözülmemiş bir dizi sosyal sorunlara neden oldu.

Erimiş tuz reaktörü veya Eriyik tuz reaktörü (MSR), baş nükleer reaktör soğutucusu ve yakıtının erimiş tuz olan IV. nesil nükleer reaktördür. MSR'ler daha yüksek bir termodinamik verimlilik için su soğutmalı reaktörlere göre daha yüksek sıcaklıklarda çalışabilmektedirler. Yüksek sıcaklıklarda çalışabildikleri için bu tip nükleer reaktörlerin ısıl verimi günümüzdeki nükleer reaktörlere göre oldukça yüksektir. Ayrıca şu anki nükleer reaktörler 150 ATM ve üzeri basınçta çalışırken, erimiş tuz reaktörleri atmosferik basınçta çalışırlar, bu da çok daha güvenli ve küçük olmalarını sağlar.
IV. Nesil III. Nesil reaktörlerin halefi olarak tasarlanan nükleer reaktör tasarımlarıdır. Birinci nesil sistemlerin çoğu kullanımdan kaldırıldığı için dünya çapında faaliyette olan reaktörlerin çoğu ikinci ve 3 nesil sistemlerdir. Generation IV International Forum, IV. nesil reaktörlerin gelişimini koordine eden uluslararası bir organizasyondur. V. Nesil reaktörler tamamen teoriktir ve henüz uygulanabilir olarak görülmemektedir.

Lawrence Berkeley Ulusal Laboratuvarı, Amerika Birleşik Devletleri Enerji Bakanlığı için Kaliforniya Üniversitesi tarafından işletilen bir bilim ve mühendislik araştırması laboratuvarıdır. 26 Ağustos 1931 tarihinde kurulmuş olup Kaliforniya'nın Berkeley kentinde yer almaktadır.

Brookhaven Ulusal Laboratuvarı, Amerika Birleşik Devletleri Enerji Bakanlığı'na bağlı bir bilim ve mühendislik araştırması laboratuvarıdır. 1947 yılında eski Amerika Birleşik Devletleri Ordusu üssü Camp Upton arazisinde kurulmuş olup adını yakınlarındaki Brookhaven kasabasından almaktadır.

Hanford Sahası, Amerika Birleşik Devletleri'nin Washington eyaletindeki Columbia Nehri üzerinde federal hükûmeti tarafından işletilen, çoğunlukla hizmet dışı bir nükleer üretim kompleksidir. 1943'te, Washington'da Hanford'ta Manhattan Projesi'nin bir parçası olarak kurulan saha, dünyanın ilk tam ölçekli plütonyum üretim reaktörü olan B Reaktörü'ne ev sahipliği yapıyordu. Tesiste üretilen plütonyum Trinity bölgesinde test edilen ilk nükleer bomba ve Nagasaki'ye atılan Fat Man'de kullanıldı.

Jane Hamilton Hall, Amerikalı fizikçidir. II. Dünya Savaşı sırasında Manhattan Projesi'nde çalıştı. Savaştan sonra Los Alamos Ulusal Laboratuvarı'nda çalışmaya devam etti ve Clementine nükleer reaktörünün yapımını ve işletmeye sokulmasını denetledi. 1958'de laboratuvarın müdür yardımcısı oldu. 1956'dan 1959'a kadar Atom Enerjisi Komisyonu Genel Danışma Komitesi sekreterliği yaptı ve 1966'dan 1972'ye kadar komite üyeliği yaptı.

Maurice Goldhaber, 1957'de nötrinoların negatif sarmallığa sahip olduğunu belirleyen Amerikalı fizikçidir.

Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Komisyonu (AEC), II. Dünya Savaşı'ndan sonra Amerika Birleşik Devletleri Kongresi tarafından atom bilimi ve teknolojisinin barış zamanındaki gelişimini de teşvik etmek ve kontrol altında tutmak için kurulan Amerika Birleşik Devletleri hükûmetinin bir kurumuydu. Başkan Harry S. Truman, 1 Ağustos 1946'da McMahon/Atom Enerjisi Yasası'nı imzalayarak, 1 Ocak 1947'den itibaren atom enerjisinin kontrolünü ordudan sivillere devretmiş oldu. Bu yasa Atom Enerjisi Komisyonu üyelerine savaş sırasında atom bombası üretmek için inşa edilmiş fabrikaların, laboratuvarların, ekipmanların ve personelin tam kontrolünü sağladı.