İnsanın evrimi, modern insanın evrimsel kökenini ve ne tür evrimsel süreçlerle ortaya çıktığını incelediği gibi insanın en eski atalarını ve atasal kökenlerini de konu edinir. Bunun yanında insanla ortak ataları paylaşan ve insan ile yakın akraba olan türlerin evrimini ve kökenini de araştırır. İnsan evrimi, konu olarak 1863 yılında T. H. Huxley tarafından oluşturulan bilim dalı primatolojiyi ve günümüz maymunlarının tüm canlılar ile onların eski atalarının fosillerini de dikkate almaktadır. Bunun yanında insanın evrimsel tarihi üzerindeki çalışma ve araştırmalar fiziksel antropoloji, paleoantropoloji, primatoloji, arkeoloji, dilbilim, genetik ve embriyoloji dâhil olmak üzere birçok bilimsel alanı de içerir.
Kambriyen, yaklaşık 538,8 milyon yıl önce başlayıp 485,4 milyon yıl öncesine kadar devam eden jeolojik dönemi ifade eder. Bu dönem, Farklı hayvan gruplarının karmaşıklaştığı, hayvanların çeşitlendiği bir dönemdir. Adını Galler'in Latince karşılığı olan Cambria'dan alan Kambriyen Dönem, yer kabuğundaki dikkate değer değişimler, deniz seviyelerinin yükselmesi ve iklim değişiklikleri gibi etkilerle şekillendi.
Homo floresiensis ya da Flores insanı Pleyistosen'de Flores Adası'nda yaşamış bir arkaik insan türüdür. Bu türe ait ilk fosillerin 2003 yılında keşfedilmesi ve çok az olması nedeniyle bu insanlar hakkındaki bilgiler oldukça azdır. İlk aşamada bu insanların kretenizm hastalığına sahip olan bir Homo sapiens alt türü olduğu düşünülse de Homo erectus'un küçülmüş bir versiyonu olduğu da ortaya atılmıştır. Yeni incelemeler ışığında Homo floresiensis fosillerinin, Homo sapiens'lere ait olmadığı kesinleşmiştir.
Australopithecus anamensis, yaklaşık 4,2 ila 3,8 milyon yıl önce yaşamış bir hominin türüdür, ve en eski Australopithecus türü olarak bilinir.
Australopithecus garhi; 2,5 milyon yıl önce, Erken Pleyistosen sırasında, Etiyopya'nın Afar Bölgesi'nde yaşamış, Bouri Oluşumundan bir australopitesine türüdür.
Hominina veya Australopithecina ya da australopitesinler, insanla (Homo) yaşayan diğer herhangi bir insansı maymundan daha yakın akraba olan, iki ayak üzerinde yürüyen (bipedal) insansıları tanımlamak için kullanılan bir hominin alt oymağıdır. "Hominin" veya "hominid" terimleri genellikle australopitesinleri ifade eder. Australopitesinlerin iki ayak üzerinde durabilme yetisi ve kafatası yapısı Homo türlerine benzer. Beyinleri ise Homo türlerine (650–1600 cm³) göre oldukça küçüktür – 400–500 cm³ aralığındadır. Gruplama genel olarak Australopithecus cinsine ait türleri içerir. Bununla birlikte bazı yazarlar, Sahelanthropus, Orrorin ve Ardipithecus cinslerini de bu gruplamaya dahil ederler.
Sahelanthropus tchadensis, yaklaşık 7 milyon yıl önce, Çad'da yaşamış bir temel hominin türüdür. Sahelanthropus'un şempanzeninkinden ayrılmış insan soy ağacının en eski temsilcisi olduğu düşünülmektedir. Dik yürümek, bu türün ormanlar ve otlaklar da dahil olmak üzere çeşitli habitatlarda hayatta kalmasına yardımcı olmuş olabilir.
Hominini veya homininler, Homininae ("hominineler") alt familyasının taksonomik bir oymağıdır. Hominini, mevcut Homo (insanlar) ve Pan cinslerini içerir ve standart kullanımda Gorilla (goriller) cinsini hariç tutar.
Homo gautengensis, biyolojik antropolog Darren Curnoe tarafından 2010 yılında tanımlanmış hominin türü. Güney Afrika'da, daha önceden Homo habilis, Homo ergaster veya Australopithecus'a ait olduğu sanılan fosillerin ayrı bir tür olduğu öne sürülmüştür.
Orrorin, Homininae içerisinde yer alan, primatların soyu tükenmiş bir cinsidir. Her ikisi de Kenya'da yer alan Miyosen tarihli Lukeino Oluşumu ve Pliyosen tarihli Mabaget Oluşumu'ndan çıkarılan örneklerinden bilinir. İki ayak üzerinde durabilen ilk hominidlerden olabileceği için paleoantropolojik açıdan önemli görülür.
İnsan evriminin fosil listesi, insanın evrimiyle ilgili birçok kayda değer primat fosilleri hakkında genel bir bakış sunmaktadır. Genellikle her ne kadar eksiksiz ve tam kafatasları veya bütün bir iskelet fosili nadir olarak bulunmasıyla beraber sadece birkaç kemik parçalarından veya dişten oluşan parçalar hâlinde binlerce fosil buluntular da mevcuttur. Bu liste eksiklikleri tamamlamaktan ziyade insan evriminde en önemli buluntulardan bazılarını göstermeyi amaçlamaktadır. Listede yer alan fosiller radyometrik tarihleme yöntemi veya bulundukları katmanların yaşlarının hesaplanmasıyla belirlenmiş olan tahmini yaşlarına göre sıralandırılmıştır. Listede gösterilen fosillerin çoğu Homo sapiens'in doğrudan atası olmamakla beraber insanın doğrudan atalarıyla yakın ilgilidir ve bu yüzden insan soy çizgisinin araştırılmasında önemlidir. Yalnızca insana şempanzeden daha yakın olan ya da daha yakın olabilecek türlere ait fosiller listelenmiştir.
Ardipithecus kadabba, iskelet kalıntıları ilk olarak 5,8 ila 5,2 milyon yıl öncesine ve daha sonra 5,77 ila 5,54 milyon yıl öncesine tarihlenen, Etiyopya'da yaşamış bir soyu tükenmiş bir hominid türüdür. İlk tanımlamasına göre fosiller, moleküler biyolojik tahminlere göre gelişim çizgileri 6,5 ila 5,5 milyon yıl önce ayrılan şempanzelerin ve insanların ortak atalarına yakındır.
Ardipithecus ramidus, 4.4 milyon yıl önce Etiyopya'nın Afar Bölgesi'nde yaşamış bir australopitesin türüdür. A. ramidus, modern hominidlerin aksine, hem iki ayak üzerinde yürüme hem de ağaçlarda yaşam (ağaçlık) için uyarlamalara sahiptir. Bununla birlikte, insanlar kadar iki ayaklılıkta veya insan olmayan büyük insansı maymunlar kadar ağaçlarda yaşamaya uygun bir anatomiye sahip değildi. Miyosen insansıları ile birlikte keşfi, günümüz şempanze, orangutan ve gorilleri gibi görünen şempanze-insan son ortak atası hakkındaki akademik anlayışı çağdaş bir anatomik kökene sahip olmayan bir canlı haline getirdi.
Denisova Mağarası, Rusya, Sibirya'daki Altay Dağları'nda bulunan bir mağaradır. Mağara büyük paleoarkeolojik ve paleontolojik öneme sahiptir. Denisova insanının kemik parçaları ve yaklaşık GÖ 40.000'e tarihlenen kalıntılar mağarada bulunmuştur. Mağarada 32.000 yıllık bir tarih öncesi at türü de keşfedilmiştir.
Paraves, Geç Jura Devri'nde ortaya çıkan yaygın bir teropod dinozor grubudur. Soyu tükenmiş dromaeosauridler, troodontidler, anchiornithidler ve scansoriopterygidlere ek olarak grup, aralarında on binden fazla canlı kuş türü olan avialanları da içerir. Paraves'in ilkel üyeleri, bazı türlerde yürürken yerden tutulan ayağın ikinci basamağında büyütülmüş bir pençe bulundurmaları ile iyi bilinir.
Juramaia, Çin'in batısındaki Liaoning'in Geç Jura yataklarından bilinen kök eteneli memelerin soyu tükenmiş bir cinsidir. Vücut uzunluğu yaklaşık 70–100 mm olan küçük fare benzeri bir memelidir, bu onun, modern De Winton'ın sivri faresine benzer boyutta olduğunu gösterir. Juramaia, tam dişlenme ile korunan tamamlanmamış kafatası da dahil olmak üzere, eklemli ve neredeyse eksiksiz bir iskelet olan BMNH PM1343 holotipinden bilinmektedir.
Paranthropus robustus, Güney Afrika'daki, İnsanlığın Beşiği'de Erken Pleistosen ve muhtemelen Orta Pleistosen döneminde yaklaşık 2,27 ila 0,87 milyon yıl önce yaşamış bir australopithecine türüdür. Kromdraai, Swartkrans, Sterkfontein, Gondolin, Cooper's ve Drimolen Mağaralarında tespit edilmiştir. İlk olarak 1938'de keşfedildi, tanımlanan ilk erken homininler arasındaydı ve Paranthropus cinsi için tip tür haline geldi. Bununla birlikte, bazıları tarafından Paranthropus'un geçersiz bir gruplama olduğu ve Australopithecus ile eşanlamlı olduğu iddia edilmiştir, bu nedenle tür genellikle Australopithecus robustus olarak da sınıflandırılır.
Selam (DIK-1/1), kemikleri ilk olarak 2000 yılında Etiyopya'nın Dikika kentinde bulunan ve sonraki yıllarda bulunan üç yaşındaki dişi Australopithecus afarensis fosilleşmiş kafatası ve diğer iskelet kalıntılarıdır. Sık sık Lucy'nin bebeği olarak adlandırılsa da, örnek 3,3 milyon yıl öncesine tarihlendirildi, "Lucy"den yaklaşık 120.000 yıl daha eskidir.
Apidima Mağarası, Güney Yunanistan'da, Mani Yarımadası'nın batı kıyısında yer alan ve dört küçük mağaradan oluşan bir komplekstir. Mağaranın sistematik olarak incelenmesi sonucunda Paleolitik çağa ait Neandertal ve Homo sapiens fosilleri ortaya çıkarıldı.
Laetoli ayak izleri, Tanzanya'nın Arusha Bölgesi'ndeki Laetoli'de yer alan tarih öncesi bir arkeolojik sitedir. Bölge Pliyo-Pleyistosen dönemine tarihlenen volkanik kül içinde korunmuş Hominina ayak izleri ile ünlüdür. Laetoli ayak izlerinin bulunduğu alan, Olduvai boğazının 45 km güneyinde yer almaktadır. Konumu ve izleri 1976'da arkeolog Mary Leakey ve ekibi tarafından keşfedilmiş ve 1978'de kazılara başlanmıştır. Ayak sesi izlenimlerinin analizine dayanan "Laetoli Ayak İzleri", Pliyosen Hominina'daki iki ayaklılık teorisi için ikna edici kanıtlar sağlayarak bilim adamları ve halk tarafından önemli ölçüde tanınmıştır. 1998'den bu yana, Tanzanya Ulusal Müzesi'nden Amandus Kwekason ve New York Üniversitesi'nden Terry Harrison'ın önderliğinde paleontolojik keşifler devam ederek bir düzineden fazla yeni Hominina bulgusunun kurtarılmasına ve aynı zamanda fosillerin kapsamlı bir şekilde yeniden inşasını sağladı. Site, Tanzanya'nın tescilli Ulusal Tarihi Yerleri'dir.