Aptera
Aptera (Grekçe: Ἄπτερα[1] ya da Ἀπτερία[2]) bazen Apteron[3] batı Girit'te Suda Körfezi'nin güneyinden bir kilometre içeride yer alan antik bir şehir, arkeolojik bir sit.
Konum
Hanya'nın 13 km doğusunda bulunan antik şehir deniz seviyesinden 150 metre yüksekte kayalıklı bir platoda yer almaktadır. Arazide zeytinlikler arasında hala kalıntılar görülebilmektedir. Eski kale duvarının bazı kısımları, özellikle batı ve doğuda kesiminde hala görülebilmektedir. Konum olarak kuzeyde Souda Körfezi ve Akrotiri Yarımadası, güneyde Lefka Ori (Beyaz Dağlar), doğuda Kalives ile Türk dönemi İzzeddin Kalesi manzarasına hakimdir. Batıdaki Hanya şehri ise pek görülmemektedir.
Tarihi
Plato, Tunç Çağı'ndan Hristiyanlık dönemine kadar sürekli olarak yerleşim görmüştür. Knossos'ta bulunan ve MÖ 14-13. yüzyıllara tarihlenen Linear B tabletlerinde (A-pa-ta-wa) adı geçmektedir. Coğrafi konumundan ötürü, Minos'tan Helenistik dönemlere kadar güçlü olduğu belli olan şehir devleti, Roma döneminde ve erken Bizans döneminde önemli bir şehir olmaya devam etmesine rağmen, yavaş ve kademeli olarak gerilemiştir. Bölgenin Tunç Çağı Minos yerleşimi Aptera'ya yaklaşık 1.5 km. uzaklıkta, modern Stilos yerleşiminin olduğu kesime denk gelmektedir.[4] Aptera gelişen bir nakliye ve ticaret kasabasıydı ve limanı Kalives yakınlarında yer alan Kissamo idi.
MÖ 3. yüzyılda Aptera, Girit'in kuzeybatısındaki önemli bir antik kenti olan Kidonya ile savaş halindeydi.[5] Yunan Arkaik Döneminin büyük bir bölümünde Aptera şehri Kidonya'nın kontrolü altında idi.[5] MÖ 220'deki Littos Savaşı sırasında Knossos ile ittifak halindeydi, ancak daha sonra bir kuşatma sonrası Polirinialılar tarafından onlara karşı olmaya zorlandı.[6]
MS 3. yüzyıldan itibaren, Aptera terkedilmeye başlarken, Cissamos ve Kidonya gibi yakındaki şehirler zenginleşmekteydi. Bu düşüş, Girit'te ve kuzeydoğu Afrika'nın Akdeniz kıyısındaki birkaç şehri yok eden ve İskenderiye'de büyük hasara ve binlerce ölüme neden olan 365 Girit depremi ile hızlandı. 6. yüzyıl Bizans coğrafyacısı Hierokles'in belirttiğine göre şehirde yerleşim devam etmekteydi. Öyle ki Bizans döneminden bazı piskoposların Aptera'da doğmuştur ve Aptera başpiskoposluk makamı olmuştur. Arkeologlar, zemininde mezar barındıran 7. veya 8. yüzyıldan kalma bir kilisenin temellerini buldular. Şehir nihayet 7. yüzyıldaki ikinci bir deprem ve onu takip eden dönemde 823'te Sarazen korsanlar tarafından yağmalanması sonucu tümden terk edilmiştir.
Araştırma tarihi
Harabelerin Aptera şehrine ait olduğunu anlayan ilk modern bilim adamı, bölgede bulunan madeni paraları inceleyen İngiliz gezgin Robert Pashley olmuştur. İlk kazılar 1862 ve 1864 yıllarında Fransız Carle Wescher tarafından yapılmıştır. 1942'de Girit'i işgal eden Almanlar daha kapsamlı kazılar yaptılar. 1986-1987 ve 1992-1995 yıllarında da sürdürülen başka kazı kampanyaları olsa da, arazi hala tamamen kazılmış olmaktan uzaktır.
Arkeolojik kalıntı ve harabeler
MÖ 7. yüzyılda bir depremle yıkılmış olan yerleşim yakınlarında 12. yüzyılda Aziz İoannis Theologos'a adanan ve 1964'e değin faaliyetini sürdüren bir manastır inşa edilmiştir. Manastır duvarları içerisinde bir şapel ve iki katlı bir keşiş hücresi bloğu bulunmaktadır.[7]
Alan günümüzde Yunanistan Kültür Bakanlığı, Eski Eserler Dairesi tarafından yönetilmektedir.[8] Bölgede bulunan kalıntılar şunlardır:
- Bereket tanrıçası İlithiya'ya adanmış bir tapınağın kalıntıları
- Bir 1958'de keşfedilmiş bir Dor tapınağı kalıntıları
- MÖ 3. yüzyıla tarihlenen doğuda büyük poligonal taşlardan batıda büyük dörtgen taşlardan yapılma 4 km uzunluğundaki sur duvarları (en kalın olduğu yer 2,8 m). Surlarla çevrili antik yerleşimin iç kısmı tarıma da elverişli idi.
- MÖ 1. yüzyılın başlarından kalma Apollon ve Demeter tapınağı kalıntıları
- Üç nefli ve tonozlu büyük bir Roma sarnıcı
- Roma hamamları
- Orkestra ve cavea iyi durumda günümüze ulaşabilmiş bir Roma tiyatrosu
- Peristilli bir Roma villası
- Erken Bizans dönemine ait evler
- Doğu kenarında 1867 yılında inşa edilmiş iyi korunmuş siperleri ile etkileyici bir panorama sunan bir Osmanlı dönemi kalesi, Koule Kalesi
Mitoloji
Yunan mitolojisinde Aptera, sirenler ve müzlerin arasındaki efsanevi yarışmanın yeriydi. Müzlerin zaferi sonrası, sirenler kanatlarının tüylerini kaybetmiş ve böylece beyazlaşıp kendilerini denize atmışlardır. Şehrin adı kelimenin tam anlamıyla "kanatsız" anlamına gelmektedir. Hemen yakında bulunan adanın ismi olan Leucae de "beyaz" anlamına gelmektedir.[9]
- Bayard Taylor, Travels in Greece and Russia: With an Excursion to Crete, 1863, G.P. Putnam, 426 pages
- C. Michael Hogan, Cydonia, The Modern Antiquarian, Jan. 23, 2008 8 Eylül 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- R. Pashley, Travels in Crete (1837, repr. 1970) 36-60, II.1;
- C. Wescher, “Fouilles d'Aptère. Découvertes d'inscriptions crétoises,” RA NS 10 (1864) 75-78;
- C. Wescher, Archives des missions scientifiques et littéraires 2d ser. 1 (1865) 433, 439-43;
- T.A.B. Spratt, Travels and Researches in Crete II (1865) 127-30;
- L. Mariani, MonAnt 6 (1895) 208-10I;
- Hirschfeld, “Aptera (1),” RE II (1896) 286-87;
- H. van Effenterre, La Crète et le monde grec de Platon à Polybe (1948);
- H. Drerup, “Paläokastro-Aptara,” in: F. Matz, ed., Forschungen auf Kreta, 1942 (1951) 89-98MI;
- H. Drerup, “Zweizelliges Heiligtum in Aptara,” ibid., 99-105PI; BCH 83 (1959) 749-53;
- S. G. Spanakis, Kriti, II (n.d.) 64-70 (Yunanca).
Dipnotlar
- ^ Steph. B., s.v. Ἄπτερα
- ^ Ptol. iii. 17. §. 10.
- ^ Plin. iv. 20.
- ^ "(PDF) The Minoan Settlement of the Northern Part of the District of Apokoronas and Minoan Apatawa. | Athanasia Kanta - Academia.edu". 31 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Ocak 2022.
- ^ a b Hogan, 2008
- ^ Pol. iv. 55.
- ^ Taylor, 1863
- ^ Most information in this paragraph is taken from the Ministry of Culture's informational sign at the site.
- ^ Steph. B. s. v.