Yelken, rüzgâr gücünden yararlanarak geniş yüzey oluşturacak biçimde yan yana dikilen ve teknenin direğine uygun biçimde takılarak onu hareket ettiren kumaş veya şeritlerin tümü.
Pupa, denizcilikte yelkenli teknelerin seyirlerinden birinin adı. Pupa sözcüğü geminin kıç kısmı anlamına gelir. Pupa seyir buradan yola çıkarak, "arkadan esen rüzgâr ile seyir" anlamına gelir.
Orsa veya rüzgâra dönüş, bir yelkenli teknenin rüzgârın geldiği yöne doğru yakın seyretme işlemidir. Eski kitaplarda Borina seyri olarak da geçer. Günümüzde Borina seyri sıkı orsa gitmek yani en dar açı ile gidilen orsa seyri anlamına gelmektedir. Rüzgâr sabit olarak tek bir yönden esmeyip değişkenlik gösterdiği için orsa seyri yelkenciliğin en teknik, heyecanlı ve stratejik seyridir. En çetin mücadeleler bu seyir esnasında gerçekleşir. Ayrıca rüzgâr üstüne doğru teknenin burnunun (başının) döndürülmesi işlemine "orsalamak" denir. Rüzgâr altına doğru dönmek kafayı açmak anlamına gelir.
Boca, bir yelkencilik terimi olup, yelkenli teknenin rüzgara karşı pozisyon almasıdır. Bocalayan tekne yerinde durur, hatta çok yavaş olmak kaydıyla geriye seyir halinde olabilir.
Boca yelkeni indirmek için de yapılan genel bir manevradır. Çünkü rüzgara karşı duran tekne, yelkenin yapraklama yapması sayesinde katlanarak toplanabilir.
Salma omurga ya da işler omurga, yelkenli teknelerin altında bulunan, temelde denge sağlamaya yarayan ağırlıktır. Yelkenlerin yarattığı kuvvete dengeleyici bir ters kuvvet üretmesi gerektiğinden genelde kurşundan yapılır. Zira eğer yeteri kadar ağır olmazsa tekne sert bir rüzgârda alabora olabilir. Salmanın bir diğer önemli işlevi de yandan gelen rüzgârın tekneyi rüzgâr altına sürüklemesine engel olmaktır. Bu iki işlevinden ötürü salma, yelkenli teknelerin temel parçalarından biridir.
Geniş apaz, bir denizcilik deyimi olup, yelkenli teknelerin seyirlerinden biridir. Geniş apazla giden bir tekne rüzgârı 45 dereceye yakın bir açıyla arkadan alır. En hızlı yelken seyiridir. Centerboard'larda ve ufak teknelerde salma 1/3 kadar yukarı çekilir.
Küpeşte teknelerin, iskele ve sancaktaki üst yüzeyine denir. Yelkenciler bu yüzeyde oturarak veya trapez pozisyonu alarak teknenin seyir esnasındaki dengesini sağlar.
Balıkçılık; denizlerde, göllerde ve akarsularda balıkların ve diğer deniz ürünlerinin çeşitli yöntemlerle avlanmasıdır. Balığın yanı sıra midye, karides, ıstakoz, pavurya, istiridye ve ahtapotun hatta balina gibi deniz memelilerinin avlanması da balıkçılık kapsamına girer. Gölet, havuz ya da denizlerdeki suni tesislerde balık ve diğer deniz hayvanlarının üretilmesi de balıkçılığın bir parçasıdır. Amatör balıkçılık, ticari balıkçılık, zanaatkar balıkçılık, rekreasyonel balıkçılık, kültür balıkçılığı gibi balıkçılık yöntemleri bulunur.
James Cook İngiliz denizci ve kâşif. Özellikle Büyük Okyanus'ta yaptığı seyirleri ve bu seyirlerde yaptığı ada keşifleri ile ünlüdür. Yeğeni Tahora, Osmanlılı din alimi Ebubekir Efendi ile evliydi.
Dar apaz, yelkenli teknelerin seyirlerinden biridir. Dar apaz giden bir tekne, rüzgârı ön çaprazdan alır. Tekne, orsa giden bir tekne kadar olmasa da rüzgâr üstüne doğru gider, lakin yelkenin rüzgârı alma açısı yüzünden daha hızlıdır.
Gemi dünya denizlerini, okyanuslarını, nehir, göl ve diğer yeterince derin su yollarını dolaşan, mal ve yolcu taşıyan veya savunma, araştırma ve balıkçılık gibi özel görevleri yapan büyük bir deniz taşıtı’dır. Gemiler genellikle boyut, şekil, yük kapasitesi ve amaca göre teknelerden ayrılır. Yelken çağı'nda "gemi", en az üç Kabasorta arma‘lı direkleri ve tam cıvadra yelken planıyla yelkenli gemi olarak tanımlanır.
Fırtına rüzgârın hızlı bir şekilde esmesine denir. Rüzgâr hızı 27 knot üzerine çıktığında, yani 7 bofor ve üzeri olduğunda fırtınamsı rüzgâr, 34 knot üzerine çıktığında, yani 8 bofor ve üzeri olduğunda rüzgâra artık fırtına denir.
Rüzgâr sörfü genellikle iki ile beş metre arasında yüzer bir tahta ve hareketini tek bir yelken ile sağlayan su üzerinde yapılan bir yelken sporu dur. Yelken grubu tahtaya her yönde serbestçe dönebilen esnek bir mafsal ile bağlıdır. Dümen ile yönlendirilen bir yelkenli den farklı olarak rüzgâr sörfü direk ve yelkeni döndürülerek, eğilerek ve tahtasının üzerine basılarak yönlendirilir.
Balistik füze denizaltısı, balistik füzeler (SLBM) fırlatmak için donanmış bir denizaltı türüdür.
Mersin Deniz Müzesi, Mersin'in Yenişehir ilçesinde bulunan bir müze. 16 Eylül 2009 tarihinde inşaatına başlanan müze 15 Ekim 2010 tarihinde geçici kabul ile ziyaretçilere açılmış, 14 Temmuz 2011 tarihinde ise resmî açılış töreni yapılmıştır. İstanbul, Çanakkale ve İskenderun'un ardından açılan dördüncü deniz müzesi olan Mersin Deniz Müzesi; İzmir ve Gölcük'te de deniz müzeleri açılması sonrası Türkiye'deki altı deniz müzesinden biri olarak faaliyet göstermektedir.
MARTI-İTÜ, Türkiye'de inşa edilen ilk hidrojenli teknedir. İstanbul Teknik Üniversitesi'nin çeşitli mühendislik bölümlerinde eğitim gören 32 öğrenci ve danışman akademisyenler tarafından tasarlanmış olan tekne, Türk tersanelerinde inşa edilmiştir. Teknenin adı, Türk Deniz Kuvvetleri envanterindeki Doğan sınıfı hücumbotlardan biri olan TCG Martı (P-341) gemisinin adından ve martının İstanbul'un simgelerinden biri olmasından esinlenerek verilmiştir. 14 Aralık 2011 tarihinde İstanbul Teknik Üniversitesi Ayazağa Yerleşkesi'nde bulunan yapay gölette suya indirilmiş ve deneme sürüşleri yapılarak çeşitli basın kuruluşlarının katılımıyla kamuoyuna tanıtılmıştır.
Askerî gemi, Deniz kuvvetleri ve donanma tarafından kullanılan gemi veya botlara verilen genel isimdir. Deniz savaşı için yaratılmıştır. Yapıları ve amaçlarıyla sivil gemilerden farklıdırlar. Askerî gemiler genellikle hasar kontrol sistemi ve silahlarla donatılmış şekilde seyir ederler. Bazı personel taşıma gemilerinde bu donanımlar hafiftir veya bulunmayabilir. Askerî gemiler, inşaat veya amaca göre sivil gemilerden farklıdır. Günümüzde dünya donanmalarında birçok farklı gemi var. Bu gemilerde uçak, helikopter, askerî araç ve askerî teknoloji'ler taşınabilir. Hepsinin farklı uygulamaları vardır ve bazı sınıflandırmalar belirli ülkelere özeldir. Farklı ülkeler çabalarını farklı gemi türlerine harcadılar ve bazıları neredeyse hepsine yatırım yaptı.
Deniz kum saati, 14. yüzyıldan beri bilinen denizcilik aleti olan basit bir saat.
Yatçılık, rekreasyonel teknelerin, yat ve gemilerin yarış veya seyir için kullanılmasıdır. Yatlar, esas olarak boş zaman amaçları özelliklerine göre çalışan gemilerden ayrılırlar. Yelkenli teknelerde faaliyete yelkencilik, motorbot'larda ise motorbot sporu denir.
Sefer başı, nehir ağzının üzerinde gemilerin gezinebileceği en uzak noktadır. Bu nokta, seyir için düşünülen geminin boyutuna ve mevsimsel su seviyesine göre büyük ölçüde değişebileceğinden, sefer başının belirlenmesi birçok nehirde öznel olabilir. Diğerlerinde, bir şelale, asma köprü olmayan alçak bir köprü veya seyir kilitleri olmayan bir baraj nedeniyle oldukça nesneldir. Bir bölgedeki birkaç nehirdüşüş çizgisi adı verilen bir çizgi boyunca yön bulma noktalarına sahip olabilir.