İçeriğe atla

Antonio Canova

Canova'nın kendi portresi, 1792.

Antonio Canova (d. 1 Kasım 1757 – ö. 13 Ekim 1822), özellikle nü vücutları nazikçe betimleyen mermer heykelleriyle tanınmış bir İtalyan heykeltıraştır. Neoklasik tarzın bir simgesi olan eserleri Barok heykelin teatral aşırılığından sonra klasisizmin saflığına dönüşü yansıtır.

Possagno ve Venedik'te çocukluğu ve gençliği

Antonio Canova Venedik Cunhuriyeti'nin Alplerin eteğinde Asolo tepelerinde yer alan Possagno köyünde doğmuştur. Üç yaşında anne ve babasını kaybetmiştir. Bakımını büyükbabası ve büyükannesi üstlenmiştir.

Asolo yakınlarında Possagno'da yer alan Museo Canoviano.

Babası ve büyükbabası taş ustasıydı ve bu iş ailedede nesiller boyudur devam etmekteydi. Canova'nın eli kalem tutmaya başlar başlamaz büyükbabası tarafından çizim ilkeleri öğretilmeye başlanır. Büyükbabası hem çizim hem de mimari konusunda bilgiliydi ve özellikle dekorasyon konusunda zevk sahibiydi. Sanata çok düşkün olan büyükbabası, Canova'yı hem soyadını hem de sanatını sürdürecek bir torun olarak görüyordu.

Canova'nın ilk yılları ve gençliği çalışarak geçti. Aklında heykeltıraşlık yatıyordu ve büyükbabasının atölyesinde bu isteğini gerçekleştirebilmek için gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Dokuz yaşında Carrara mermerinden iki küçük sunak yapmıştır ve bunlar günümüze kadar gelmiştir. Bu dönemin hemen ardından büyükbabası ile birlikte çalışmaya başlamıştır. Büyükbabasının hamileri arasında Venedikli Falier ailesi bulunuyordu ve genç Canova bu şekilde daha sonra en büyük hamisi olacak olan Senatör Falier ile tanışma fırsatı bulmuştu.

Senatörün genç oğlu Giuseppe Falier ile yaşamı boyunca sürecek bir dostluk başladı. Senatör Falier onu hemen koruması altına aldı. İtalyan bir yazar tarafından anlatıldığı ve çeşitli biyografi yazarları tarafından da tekrar edildiği üzere Falier, Canova'nın tereyağından bir aslan heykeli yapmasıyla ilgilenmeye başlamıştır. Bu anekdotun doğru olup olmadığı bilinmemektedir. Hamisi tarafından Canova önemli bir heykeltıraş olan Bernardi'nin ya da genel olarak bilindiği adıyla Giuseppe Torretto'nun yanına çırak olarak girmiştir.

Bu Canova on üç yaşındayken olmuştur ve iki yıl boyunca Torretto ile çalışmaya devam ederek kayda değer bir gelişme sağlamıştır. Venedik'e dönen ustası burada ölür ancak ölmeden önce çırağından iyi bir şekilde sözettiği Falier, Canova'yı Venedik'e gönderir. Burada Torretti'nin bir yeğeni ile bir yıl boyunca çalışmaya devam eder.

Bundan sonra kendi adına çalışmaya başlar ve hamisinden Orpheus ve Eurydice heykelini sipariş olarak alır. İlk figür Eurydice'yi alevler ve duman arasında Hades'ten ayrılırken tasvir eder ve on altıncı yaşgününe yakın bir zamanda tamamlanmıştır. Hamisi ve arkadaşları tarafında oldukça saygı gören bu çalışmaları sonrası Canova artık daha büyük bir kitlenin önüne çıkmaya hazırdır.

Psyche Revived by Love's Kiss, (Aşk'ın öpücüğüyle canlanan Psyche) Louvre.

Bazı keşişlerin nezaketi boş bir manastır odası olan ilk atölyesine girmeyi sağladı. Burada dört yıl boyunca çok sıkı bir şekilde çalışmalarını sürdürdü. Aynı zamanda birçok ödül kazandığı akademiye de devam ediyordu. Ama daha çok doğa üzerine çalışmaya ve taklit etmeye zaman ayırıyordu. Zamanının büyük bir kısmı da, sanatın sırrı olarak gördüğü anatomi çalışarak geçiyordu. Eğlence yerlerine de giderek burada oyuncuların hareketlerini ve ifadelerini inceliyordu. Aldığı bir karar sonucu uzun yıllar bir desen çizmeden uyumamaya başladı. Heykel konusunda ilerlemesini sağlayacak ne varsa büyük bir arzuyla çalıştı. Arkeolojik çalışmalara özel bir dikkat gösterdi. Hem antik hem de modern tarih ile yakından ilgilendi ve Kıta Avrupası'nda konuşulan dilleri öğrenmeye başladı.

Herhangi bir eser vermeden üç yıl geçirmişti. Artık hamisi için çalıştığı grubu tamamlamaya başladı ve yarattığı Orpheus gösterdiği ilerlemeyi gözler önüne serdi. Bu çalışması evresnel olarak takdir gördü ve ününün temelini oluşturdu. Bu çalışmasının ardından içlerinde çıraklık döneminin en tanınmış eseri olan Daedalus ve Icarus da olan çeşitli gruplar yarattı. Tarzının özlüğü ve doğaya sadık kalarak benzetimi çok büyük ilgi gördü. Ünü arttıkça düşünceleri Adriyatik sahillerinden Tiber kıyılarına döndü ve yirmi dört yaşında Roma'ya gitti.

Sanatçının Roma'daki kariyeri

Roma'ya gitmeden önce arkadaşları Venedik Senatosuna bir maaş bağlanması ve böylece sıkıntı çekmeden çalışmalarına devam edebilmesi için başvuruda bulundular. Başvuru sonunda kabul edildi ve maaş bağlandı. Üç yıl boyunca üç yüz düka verilmesine karar verildi. Canova, sanatsever Venedik büyükelçisi Cavaliere Zulian'a tanışmak için bir referans mektubu aldı ve çok iyi karşılandı.

Theseus ve Minotaur, V&A, Londra

Roma'ya geldiği 28 Aralık 1780, hayatından yeni bir dönemin başlangıcıdır. Burada antik dönemlerin şaheserlerini çalışarak sanatını mükemmelleştirebilecek ve yaşayan ustalar ile rekabete girerek yeteneğini deneyebilecekti. Roma'da tanındığı ilk eseri şimdi Londra'da Victoria ve Albert Müzesi'nde bulunan Minotaur'u yenen Theseus olmuştur. Muzaffer Theseus, canavarın cansız bedeni üzerine oturmuş olarak tasvir edilmiştir. Tüm vücudunu saran bitkinlik giriştiği mücadelenin korkunç doğasını ortaya koyar. Basitlik ve doğal ifade Canova'nın tarzını ortaya koymuştur ve bunlara artık büyüklük ve gerçeklik kavramları da eklenmiştir. Theseus çok büyük bir ilgi görmüştür.

Canova'nın bir sonraki eseri Papa XIV. Clement onuruna bir anıt olmuştur. Ancak başlamadan, maaş aldığı için bağlı olduğunu düşündüğü Venedik Senatosundan,z,n almak istemiştir. Bu nedenle şahsen giderek izin almış ve Roma'ya dönerek Via del Babuino yakınında ünlü stüdyosunu açmıştır. İki yıl boyunca durmadan çalışarak papanın mezarı için tasarımlarını düzenledi ve modellerini yerleştirdi. Bunlar tamamlandıktan sonra iki yıl boyunca eseri bitirmeye çalıştı ve 1787 yılında eserin açılışı yapıldı. Bu eser sanatçının modern zamanların ilk sanatçısı olarak birçok sanat eleştirmeni tarafından değerlendirilmesini sağlamıştır.

The Three Graces, Hermitage

Beş yıl süren yoğun çalışmadan sonra bu sefer Papa XIII. Clement anısına bir başka mezar daha yaptı ve ününü artırdı. Eserlerini artık daha hızlı yapabiliyordu. Bunların arasında sol eline konmuş kelebeğin kanatlarını sağ eliyle tutan Psyche bulunur. İnsanın ruhani parçasını kişileştiren bu figür hemen hemen her açıdan kusursuzdur ve Canova'nın eserleri arasında bir klasik sayılır. İki farklı grupta ve zıt ifadelerle heykeltıraş Cupid ve gelinini ayakta ve yaslanmış olarak tasvir etti. Bu ve diğer eserleri ününü öyle artırdı ki Rusya sarayından Sankt-Peterburg'a gelmesi için teklif geldi. Bu teklifleri reddetti ama en iyi eserlerinin çoğu Hermitage Müzesine gitti. Bir arkadaşına şöyle yazar: "İtalya benim vatanım - sanatın vatanı. Onu terkedemem; benim çocukluğum burada beslendi. Eğer benim nâçizane yeteneğim başka topraklarda yararlı olacaksa İtalya'ya bir faydası dokunmalı; onun isteği diğerlerinden daha üstün tutulmamalı mı?"

1795-1797 yılları arasında birçok eser yaratır, bunların çoğunluğu önceki yapıtlarının reprodüksiyonlarıdır. Bunlardan biri ünlü Venüs ve Adonis'in ayrılışıdır. Bu ünlü röprodüksiyon Napoli'ye gönderilir. Artık Fransız Devrimi etkisini İtalya'da göstermeye başlamıştır. Canova karanlıkta kalmayı ve doğduğu Possagno'da dinlenmeyi tercih eder. 1798'de buraya gelir ve bir yıl boyunca daha çok resim ile ilgilenir. Siyasi sahnede olaylar biraz durulunca tekrar Roma'ya gelir. Ama sağlığı yoğun çalışmadan biraz etkilenmiştir. Arkadaşı Prens Rezzonico ile Almanya'nın bir bölümünde seyahat eder. Seyahatten dinlenmiş ve iyileşmiş olarak döndükten sonra tekrar arzu ve heves ile çalışmaya başlar.

Kaynakça

  • zu Dohna, Yvonne (2006). Canova und die Tradition. Bern: Lang. 
  • Lauren Keach Lessing (2006). Presiding Divinities: Ideal Sculpture in Nineteenth-Century American Domestic Interiors. Ph.D. tezi: Indiana University. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Michelangelo</span> İtalyan sanatçı, mimar ve şair (1475–1564)

Michelangelo di Lodovico Buonarroti Simoni, İtalyan rönesans dönemi ressam, heykeltıraş, mimar ve şairidir.

<span class="mw-page-title-main">Neoklasisizm</span> Antik Yunan ve Antik Romanın "klasik" sanat ve kültüründen ilham alan sanat hareketleri

Neoklasisizm, Antik Yunan ve Antik Roma dönemine ait tarzların yeniden canlandırılmasıyla ortaya çıkan bir akımdır. Bu akımın en önemli özelliklerinden biri önceki dönemlerdeki Barok ve Rokoko sanatındaki aşırı süslemeciliğe duyulan tepkinin ortaya konulmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Raffaello Sanzio</span> İtalyan ressam ve mimar (1483–1520)

Raffaello Sanzio da Urbino, kısaca Rafael olarak bilinen Rönesans döneminin İtalyan ressamı ve mimarıdır. Çalışmaları, şekillerin belirginliği, eserlerinin zenginliği ve insan ihtişamın neoplatonic fikirlerinin ifadesindeki görsel başarıları sebebiyle takdir görmektedir. Michelangelo ve Leonardo da Vinci ile birlikte, bu dönemin geleneksel üçlüsü olarak büyük üstatlarını oluşturmaktadır.

François-Auguste Rodin, Fransız heykeltıraş.

<span class="mw-page-title-main">Osgan Efendi</span>

Oskan Efendi ya da Yervant Osgan, (1855-1914) Osmanlı-Ermeni heykeltıraş ve müzeci.

<span class="mw-page-title-main">Pietro Canonica</span> İtalyan heykeltıraş (1869-1959)

Pietro Canonica, İtalyan heykeltıraş, ressam ve besteci.

Albrecht Dürer, Alman ressam, matematikçi ve matbaacı. Geç gotik Flaman sanatı uygular. Rembrant ve Goya ile birlikte eski basımların en önemli isimlerinden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Alessandro Algardi</span>

Alessandro Algardi, İtalyan heykeltıraş. Eserlerinin çoğunluğu Roma'dadır. Gian Lorenzo Bernini'nin en önemli rakibi oldu.

<span class="mw-page-title-main">San Marco Bazilikası</span> Bazilika

San Marco Bazilikası, San Marco Meydanı'nda yer alan Bizans mimarisi sanatının en iyi bilinen örneklerinden biri olarak şehrin en meşhur kilise yapılarından biri olan bir katedraldir. Yapı Düka'nın Sarayı'na bitişik ve bağlantılıdır. Orijinal olarak yapı Venedik dükalarının şapelidir ve şehrin katedrali değildir. 1807 yılından beri Venedik Patriği'nin, Venedik piskoposluk ruhani dairesi Roma Katolik Başpiskoposunun ikâmetgâhıdır.

<i>Faun başı</i>

Faun başı, Michelangelo'nun ilk çalışması olarak bilinir, 15-16 yaşındadır ve antik çalışmanın küçük bir değişiklikle bir kopyasıdır. Heykel kayıptır.

(Albert) Bertel Thorvaldsen Danimarkalı / İzlandalı heykeltıraş

<span class="mw-page-title-main">Alberto Giacometti</span>

Alberto Giacometti Paris Ekolü'ne dahil olan İsviçre asıllı heykeltıraş, ressam, resim çizimcisi ve estamp 5 Eylül 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. hazırlayıcısı. Alberto Giacometti Ekim 1901'de İsviçre'nin İtalyanca konuşulan bölgesinde doğmuştur. Babası tanınmış bir post-empresyonizm akımına bağlı bir ressamdı. Alberto ailenin dört çocuğundan en büyüğü idi; diğer kendinden küçük kardeşi Diego ile hayatında her zaman çok yakın olmuştur ve diğer bir kardeşi ise bir mimardır. Alberto çocukluğundan beri sanata büyük ilgi göstermiştir. Alberto sanat öğrenimini İsviçre'de Cenevre Güzel Sanatlar Okulu'nda yapmakla beraber önemli çalışmalarını Paris'te yapmış ve burada gelişen önemli sanat akımları olan Sürrealizm, Ekspresyonizm, Kübizm, Formalizm akımlarında önemli katkılarda bulunmuştur.

Igor Mitoraj, Polonyalı heykeltıraş. Krakow Sanat Okulu'nda ve Krakow Sanat Akademisi'nde, Tadeusz Kantor'un eğitmenliğinde resim okumuştur. Mezuniyetinden sonra, bazı sergilere katılmış ve 1967 yılında Krzysztofory Galeri, Polonya'da ilk kendisine ait sergisini açmıştır. 1968 yılında eğitimine National School of Art 'da devam etmek için Paris'e taşınmıştır. Kısa bir süre sonra gezi ve resim amaçlı gittiği Meksiko'da bir yıl boyunca Latin Amerika kültürü ve sanatı ile ilgilenmiştir ve bu tecrübesi ile heykele yönelmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Joseph Chinard</span> Fransız heykeltıraş (1756 – 1813)

Joseph Chinard Natüralizm ve neoklasik akımın temsilcisi Fransız heykeltıraş.

<span class="mw-page-title-main">Giorgio Vasari</span>

Giorgio Vasari, İtalyan ressam, yazar, tarihçi ve mimar.

<span class="mw-page-title-main">Ölen Galyalı</span> antik dönemden kalan bir heykel

Ölen Galyalı MÖ 230-220 yılları arasında Pergamon kralı I. Attalos tarafından Anadolu’da Kelt asıllı Galatlara karşı kazandığı zaferi kutlamak amacıyla yaptırılmış olduğu düşünülen heykelin Roma döneminde yapılan mermerden kopyasına verilen isimdir. Eserin kimin tarafından yapıldığı bilinmemekle beraber Pergamon sarayının heykeltıraşı Epigonus tarafından yapılmış olma ihtimali yüksektir.

<span class="mw-page-title-main">Ernst Fuchs</span>

Ernst Fuchs, Viyana fantastik gerçekçilik okulunun kurucularından biri olan Avusturyalı ressam, grafiker, heykeltıraş, mimar, sahne tasarımcısı, besteci, şair, şarkıcı. 1972 yılında mimar ve şehir planlamacısı Otto Wagner'ın villasını satın almıştır. Villa 1988 yılında Ernst Fuchs Müzesi olarak hizmete açılmıştır.

<i>Laocoön ve oğulları</i>

Laocoön ve oğulları heykeli çok ünlü antik bir sanat eseridir. 1506 yılında yapılan kazılar sırasında Roma'da bulunmuş ve Vatikan'da halka açık bir şekilde sergilenmektedir. Şaheser kalitesindeki eserde gerçek hayat ölçülerinde bir grup insan temsil edilmiştir. Eserdeki kişiler Truvalı rahip Laocoön ve oğulları Antiphantes ve Thymbraeus'dur, deniz sürüngenlerinin saldırısına maruz kalmaktadırlar. Batı sanatında bu eserde resmedilen grup, insanoğlunun çektiği acıları çok iyi tarif etmesiyle öne çıkarılır. O dönemler imparator Titus'un sarayında yer alan eser Gaius Plinius Secundus tarafından Rodoslu üç heykeltıraşa atfedilir: Agesander, Athenodoros ve Polydorus. Ancak eserin yapıldığı dönem ve sanatçılar konusunda genel bir uzlaşı bulunmamaktadır. Toprak altından çıkan bir eser için neredeyse mükemmel bir konumda olsa da eserin bazı kısımları eksiktir. Eserin aslı Vatikan Müzeleri'nde görülebilir.

<i>Aziz Petronius</i> (Michelangelo) Michelangelonun heykeli

Aziz Petronius Heykeli, Michelangelo tarafından 1494 ile 1495 yılları arasında mermerden yapılmıştır. Yüksekliği 64 santimetre (25 in) uzunluğundadır. Bologna'daki San Domenico Basilikas'nda yer almaktadır. Konusu Bologna piskoposu Saint Petronius'tur.

<i>Cupid’in Öpücüğü ile Yeniden Canlanan Psyche</i> Antonio Canovanın iki versiyonlu heykeli

Cupid'in Öpücüğü ile Yeniden Canlanan Psyche, İtalyan sanatçı Antonio Canova'nın ilk olarak 1787'de Albay John Campbell tarafından yaptırılan bir heykelidir. Neoklasik heykel sanatının başyapıtlarından biri olarak kabul edilen eser, mitolojik aşıkları büyük bir duygu yoğunluğu içinde gösterir ve Romantizm akımının karakteristik özelliklerini de taşır. Cupid'i, cansız Psyche'yi bir öpücükle uyandırdıktan hemen sonra, aşkın ve şefkatin doruğunda tasvir eder. Cupid ve Psyche'nin hikâyesi Lucius Apuleius'un Latince romanı The Golden Ass'den alınmıştır ve sanatta popüler olmuştur.