II. Dünya Savaşı, 1939'dan 1945'e kadar süren küresel savaştır. Savaşa dönemin büyük güçleri ve dünya ülkelerinin büyük çoğunluğu katıldı, Müttefikler ve Mihver olmak üzere iki karşıt askerî ittifak kuruldu. 30'dan fazla ülkeden gelen 100 milyondan fazla personelin doğrudan katıldığı bu topyekûn savaşta, savaşın büyük tarafları tüm ekonomik, endüstriyel ve bilimsel kapasitelerini savaş için seferber ettiler. 70 ila 85 milyon ölümle sonuçlanan II. Dünya Savaşı, insanlık tarihindeki en ölümcül savaştı ve savaş boyunca askerî personelden daha çok sivil kayıp verildi. Milyonlarca insan soykırımdan, planlanmış açlık ölümlerinden, katliamlardan ve hastalıklardan öldü. Tanklar, zırhlı araçlar, savaş uçakları, stratejik bombardımanlar, uçak gemileri, radar ve sonar, nükleer silahların geliştirilmesi ve roketler gibi birçok savaş teknolojisi savaşta önemli rol oynadı.
Sparta Antik Yunanistan'ın Lakonya bölgesindeki öne çıkan bir şehir devletiydi. Söz konusu şehir devleti, antik dönemde Lakedemon olarak bilinirken, Sparta ismi Peloponez'in güneydoğusunda bulunan Lakonya bölgesindeki Evrotas Nehri'nin kıyısındaki ana yerleşim bölgesi için kullanılan bir isimdi. Sparta, MÖ 650'lerde Antik Yunanistan'daki baskın askeri kara kuvveti hâline gelmiştir.
Pasifizm, uyuşmazlıkların çözümü ya da çıkar sağlama aracı olarak savaşa ve şiddete karşı olmak demektir. Pasifizm, uluslararası uyuşmazlıklara barışçıl yollarla çözüm bulunabileceği ve bulunması gerektiği inancından; askeri ve savaş kurumlarının ortadan kaldırılmasına yönelik çağrılara; toplumun herhangi bir şekilde devlet gücü aracılığıyla örgütlenmesine karşı olmaya ; politik, ekonomik ya da toplumsal amaçlara ulaşmak için fiziksel şiddet kullanılmasının reddedilmesine; barış davasını savunmak için mutlaka gerekli durumlar dışında güç kullanılmasının mahkûm edilmesine (pasifisizm); kendini ve başkalarını savunmak dahil, her türlü koşul altında şiddete karşı olmaya dek uzanan, geniş bir düşünce yelpazesini kapsar.
Askeriye veya ordu, ağırlıklı olarak savaşa yönelik, toplu olarak silahlı kuvvetler olarak da bilinen, ağır silahlı, son derece organize bir güçtür. Genellikle egemen devlet tarafından resmi olarak yetkilendirilir ve muhafaza edilir, üyeleri farklı askerî üniformalarıyla tanımlanabilir. Bir ordu, donanma, hava kuvvetleri, uzay kuvvetleri, deniz kuvvetleri veya sahil güvenlik gibi bir veya daha fazla askerî şubeden oluşabilir. Ordunun ana görevi genellikle devletin savunulması ve dış silahlı tehditlere karşı çıkarları olarak tanımlanır.
Faşizm, ilk olarak İtalya'da Benito Mussolini tarafından oluşturulan, otoriter devlet üzerine kurulu radikal bir aşırı milliyetçi politik ideolojidir. İlkeleri ve öğretileri, La dottrina del fascismo adı altında Giovanni Gentile tarafından yazılmıştır. Benito Mussolini'nin kurucusu olduğu Ulusal Faşist Parti'nin İtalya'da iktidara gelmesinin ardından, faşizm birçok milliyetçi ideolojiye örnek olmuştur. Hitler'in nasyonal sosyalizmi ve Franco'nun falanjizmi, faşizmden çok etkilenmişlerdir.
Sosyal demokrasi, reformist ve aşamalı yöntemlerle laissez-faire kapitalizminin yarattığı eşitsizlikleri ortadan kaldırmayı hedefleyen politik bir ideolojidir.
Demir Muhafızlar, 1927'den II. Dünya Savaşı'nın erken dönemlerine kadar Romanya'daki aşırı milliyetçi, kökten dinci, aşırı sağcı, anti-semitist, faşist bir harekete ve de siyasi partiye verilen isimdir.
Milis, genel olarak silahlı sivillerden oluşturulmuş paramiliter ve düzensiz askeri kuvvettir.
Brejnev Doktrini, Soğuk Savaş dönemi sırasında Sovyetler Birliğinin dış politikasını belirleyen bir doktrindir.
Sağcılık, toplumsal hiyerarşiyi veya toplumsal eşitsizliği kabul eden veya destekleyen siyasal duruş veya etkinliktir. Toplumsal eşitsizlik, sağcılar tarafından; ya milletsel/ırksal farklılıklardan, ya dini ve inançsal farklılıklardan, ya kültürel ve sosyal farklılıklardan ya da piyasa ekonomisindeki rekabetten kaynaklandığı için kaçınılmaz, doğal, normal veya cazip bulunur. Sağ ve sol isimli siyasal kavramlar, Fransız Devrimi (1789-1799) zamanında, ayrı görüşteki siyasetçilerin Fransız parlamentosunun sağında veya solunda oturmalarından esinlenilerek oluşturulmuştur; parlamento başkanının sağındaki koltuklarda oturanlar, çoğunlukla monarşist Ancien Régime destekçilerinden oluşmuştur.
Cemal Abdünnâsır Hüseyin, 1954'ten 1970'teki ölümüne kadar Mısır'ın ikinci cumhurbaşkanı olarak görev yapan Mısırlı bir subay ve politikacıydı. Nâsır, 1952 Mısır Devrimi'ne öncülük etti ve ertesi yıl geniş kapsamlı toprak reformlarını başlattı. 1954'te bir Müslüman Kardeşler üyesinin suikast girişiminin ardından örgüte baskı uyguladı. Kendisine karşı yapılan bir suikast girişimine adı karışan Devlet Başkanı Muhammed Necib'i ev hapsine aldı ve idari görevi üstlendi. Haziran 1956'da resmen başkan seçildi.
Trinity bir nükleer silah için yapılmış ilk nükleer test teknolojisidir. 16 Temmuz 1945'te, New Mexico'daki Socorro'nın 56 km kadar güneydoğusunda şu an üzerinde komuta merkezi Alamogordo'da bulunan White Sands Missile Range'in bulunduğu yerde yapılmıştır. Trinity bir iç patlamalı plütonyum bombanın testidir. Aynı tipte tasarlanmış olan Fat Man isimli bomba bu denemeden birkaç hafta sonra Japonya'daki Nagasaki'ye atılmıştır. Trinity patlamasının gücü 20 kiloton TNT'nin oluşturduğu şiddete eştir ve bu deneme ile Atom Çağı'nın başladığı kabul edilmektedir.
Ekonomik milliyetçilik, ekonominin, emeğin ve sermaye oluşumunun ülke içinde kontrolü gibi politikalarla, emeğin, malların ve sermayenin hareketine gümrük vergisi ve diğer kısıtlamaların uygulanmasını gerektirip gerektirmediği de dahil olmak üzere, devlet müdahaleciliğini diğer piyasa mekanizmalarına tercih eden bir ideolojidir. Ekonomik milliyetçiliğin temel inancı, ekonominin milliyetçi hedeflere hizmet etmesi gerektiğidir.
Doktrin veya öğreti, belirli bir konu ya da inanç sistemine ilişkin kabul, ilke ve kurallar bütünü.
Tagma tabur ya da alay büyüklüğünde askerî birlik.
Yeni muhafazakârlık 1960'lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri'nde doğmuş bir siyasal akımdır.
Cynthia Cockburn, İngiliz akademisyen, feminist ve aktivisttir.
Nükleer karşıtı protestolar veya anti-nükleer protestolar askeri alanda nükleer teknolojinin kullanılmasına karşı gerçekleştirilen protesto gösterileridir. Amerika Birleşik Devletleri ile Sovyetler Birliği önderliğindeki kutuplar arasında süren Soğuk Savaş'taki nükleer savaş durumu bu protestoların oluşmasına ana etken olmuştur.
Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanması, I. Dünya Savaşı'nı takiben Kasım 1918'de İstanbul'un Britanya, Fransa ve İtalya askerleri tarafından işgal edilmesinin ardından başlayan jeopolitik bir süreçti. Parçalanma, özellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun Almanya ile ittifak kurmasının ardından yapılan Sykes-Picot Anlaşması gibi İtilaf Devletleri'nin savaşın ilk safhalarında yaptığı birtakım anlaşamalar üzerinden planlanmıştı. Eskiden Osmanlı İmparatorluğu'nu oluşturan büyük topraklar ve halklar, birkaç yeni devlete bölündü. Osmanlı İmparatorluğu; jeopolitik, kültürel ve ideolojik yönden önde gelen İslam devletiydi. Osmanlı'nın savaşın ardından parçalanması, Britanya ve Fransa gibi Batılı güçlerin Orta Doğu'ya hâkim olmasına sebep oldu ve modern Arap dünyası ile Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasına yol açtı. Anadolu Hareketi tarafından bu Batılı güçlere direnilse de, Osmanlı'nın ardıl devletleri kapsamında böylesi bir direniş II. Dünya Savaşı'nı takip eden hızlı dekolonizasyon sürecine kadar görülmedi.
Pasifisizm, barış davasını ilerletmek için gücün kesinlikle gerekli olduğu durumlar dışında, şiddete veya savaşa karşı etik muhalefeti ifade eden genel terimdir. Pasifizm ile birlikte barışseverlik geleneği ve tutumundan doğmuştur. Pasifizm savaşın desteklenmesini koşulsuz olarak reddedilmesini, mutlak pasifizmi içerirken, pasifisizm savaşın önlenmesini görev olarak görmekle birlikte, bu amaca ulaşmak için kontrollü bir silahlı güç kullanımını kabul eder. Martin Caedel'e göre, pasifisizm ya da pasifisist tutum liberalizm, sosyalizm ya da feminizm gibi belirli bir politik konum ya da ideolojiden kaynaklanır.