İçeriğe atla

Anlatı

Rivayet, Anlatı veya kıssa; roman, hikâye, masal, senaryo vb. kurgusal veya kurgusal olmayan edebî türlerde bir olay dizisini anlatma biçimidir. Anlatı insan yaratıcılığının ve toplumu etkileme sanatının bir yüzüdür.

Bazen "hikâye" sözü "anlatı"'nın eş anlamlısı olarak kullanılabilir. Ama aynı zamanda tasvir edilen olaylar dizisi de bir anlatıdır. Anlatı, bir karakterin anlatım tarzına göre geniş bir çeşitlilik gösterebilir. Hikâyeciliğin önemli bir parçası ise anlatıcıdır. Anlatıcının kullandığı iletişim yöntemleri dizisi, hikâyeleme diye isimlendirilen bir süreci geliştirir.

Anlatılar tema ve stil açısından birkaç bölüme ayrılabilir;

  • Tarihsel olayların yapay karakterlerle anlatılması (Kıssacılık); Anekdotlar, mitoloji ve masallar; Toplumları ve inanç yapılarını etkileyen bu türden çok sayıda anlatılar bulunur. Bu anlatılar belirli tarihsel veya yarı mitolojik kişilikler ve mekanlar üzerine kurgulanıp anlatılır. Ayrıca aynı amaçla (ders verme, ibret, korkutma) anlatılan, bazı araştırmacılar tarafından zaman, mekan, kişiler ve olay örgüsünün yeniden kurgulanması dışında birbirinin devamı kabul edilen hikâyeler günümüze kadar anlatılagelmektedir. Örneğin, Habil ve Kabil, tufan, Ashab-ı Kehf, Karun hikâyeleri gibi.
  • Yapay gerçeklik; Şiir ve dramalarda da yer alabilen kısa hikâye ve hikâyeler, roman, senaryo vb.
  • Yapay olmayanlar (non fiction); Yeni gazetecilik, yaratıcı non fiction, biografi, historiografi

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Roman</span> bir kişi ya da bir grup insanın başından geçenleri, onların iç ve dış yaşantılarını belli bir kronolojik, mantıksal, duygusal ya da sanatsal ilişkiyi gözeterek öyküleyen uzun kurgusal anlatı

Roman, genellikle düzyazı biçiminde yazılan, kurgusal, görece uzun, insanın (ya da insan özellikleri atfedilen varlıkların) deneyimlerini bir olay örgüsü içinde aktaran ve genellikle kitap halinde basılan bir edebî tür. Uluslararası ve akademik platformlarda beşinci sanat olarak kabul gören edebiyatın bir alt türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Meddah</span> belirli zaman ve mekânlarda güldürü içerikli öykü anlatan anlatıcı

Meddah, kıssahan veya şehnâmehân. Meddahın sözcük anlamı çok öven olup ilk başlarda İslam Peygamberi Muhammed zamanını öven kişileri ifade ederken zamanla topluluk önünde halk hikâyesi anlatan kişi anlamına dönüşmüştür. Araplarda bu kimselere “kāss”, “kassâs, İranlılarda ve Osmanlı Türklerinde ise “kıssahân” ve “şehnâmehân” denmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Masal</span> kurgusal bir hikaye içeren folklorik fantezi karakterler

Masal ya da erteği esas itibarıyla sözlü anonim halk edebiyatı ürünü, kahramanları arasında olağanüstü kişi veya yaratıkların bulunabildiği, anlatılan olayların tamamen gerçek dışı olduğu, yer ve zaman ögesinin ise daima belirsiz olduğu bir anlatı türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Hikâye</span> gerçek ya da tasarlanmış olayları ilgiyi çekecek bir biçimde anlatan, genellikle beş on sayfadan oluşan düzyazı türü

Hikâye ya da öykü, gerçek ya da gerçeğe yakın bir olayı aktaran kısa, düzyazı şeklindeki anlatıdır. Kısa oluşu, yalın bir olay örgüsüne sahip olması, genellikle önemli bir olay ya da sahne aracılığıyla tek ve yoğun bir etki uyandırması ve az sayıda karaktere yer vermesiyle roman ve diğer anlatım türlerinden ayrılır.

Destanların nazım şekli ve türünü, hem Halk Edebiyatı hem de Âşık Edebiyatı bünyesinde bulmak mümkündür.

Efsane ya da söylence, hem anlatıcı hem de dinleyiciler tarafından insanlık tarihinde yer aldığına inanılan veya öyleymiş gibi algılanan insan eylemlerinin yer aldığı bir anlatıdan oluşan bir folklor türüdür. Efsanelerde anlatılan olaylar bazen doğaüstü olabilir ama çoğunlukla gerçek olaylara ve gerçekten yaşamış kişilere dayanır. Bu öykülerin çoğu kahramanca işler yapmış kişilerle ilgilidir. Eski alcıklarlı şair Gizem tanrıçası, ecem Eski Yunan ve Odysseia adlı destanlarında krallara ve kahramanlara ilişkin söylencelerden yararlanmıştır. Kral Arthur ve şövalyeleri ile ilgili birçok öykünün kaynağı söylencelerdir. Efsaneler nesilden nesile aktarılır. Efsaneler belirsizdir, katılımcılar tarafından asla tamamen inanılmaz, aynı zamanda kararlı bir şekilde şüphe edilmez.

Ayla Kutlu, Türk yazardır.

Üstkurmaca, klasik anlamdaki tüm kurmaca türlerine atıfta bulunan bir kurmaca türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Saga</span> düz yazı türü

Saga, Orta Çağ'da Viking, Cermen ve İzlanda edebiyatında düz yazı anlatım türlerinden biridir. Geniş olarak ele alındığında "saga" terimi, her türlü düzyazı öykü veya tarihî anlatıyı kapsar. Daha dar anlamda ise yazarın, geçmişte yaşanan olayları, hayâl gücüyle yeniden kurguladığı ve okuyucularına estetik bir şekilde aktardığı tarihsel öykülerdir.

<span class="mw-page-title-main">Keloğlan</span> Türk ve Altay mitolojisi ve kültüründe adı geçen saçsız masal kahramanı

Keloğlan, özellikle Türk ve Altay mitolojisinde, masal, fıkra ve benzer halk anlatılarında adı geçen saçsız masal kahramanıdır.

Serim ; Oyun, roman, hikâye, masal, senaryo vb. anlatı türlerinde kişilerin ve çevrenin tanıtıldığı, konunun, olayın anlatılmaya başlandığı bölümdür.

<span class="mw-page-title-main">Tanrısal anlatıcı</span>

Tanrısal anlatıcı, bir öykünün, öyküdeki tüm detayları bilen bir üçüncü şahıs tarafından anlatıldığını belirten bir edebiyat terimidir. Anlatıcı tüm karakterlerin duygu ve düşüncelerini bilen, "tanrı gibi" bir kişidir.

<span class="mw-page-title-main">Güvenilmez anlatıcı</span>

Güvenilmez anlatıcı, edebiyatta, filmlerde ya da tiyatro oyunlarında güvenilirliği ciddi anlamda riskli olan anlatıcı. Terim, 1961 senesinde Wayne C. Booth'un The Rhetoric of Fiction eserinde ortaya çıkmıştır. Bu tarz bir anlatım yöntemi yazar tarafından belirli nedenlerle seçilmiş olabilir. Bu genelde seyirciyi ya da okuyucuyu kandırmak içindir. Bu tarzda anlatıcı genelde birinci şahıs anlatıcıdır. Aynı zamanda üçüncü şahıs anlatıcının da güvenilmez anlatı olarak kullanıldığı olur.

Odak karakter, herhangi bir anlatıda seyircinin ilgisinin ve dikkatinin büyük ölçüde onda olduğu karakter. Odak karakter genelde protagonist karakter yani baş karakterdir. Bununla beraber "odak karakter" ve "protagonist" karakterin ayrı olduğu zamanlarda vardır. Bu tür anlatılarda odak karakterin duyguları ve tutkuları izleyici tarafından protagonist karaktarinkiler kadar empati edilemez. Bu aynı zamanda iki karakter arasındaki ana farklardan birisidir. Odak karakter, ana karakterin seyirci ile duygusal bağlaması için gerekli bir şey olmasa da, basitçe söylenirse genelde hikâyeye "heyecan" katmaktadır. Odak karakter, diğer karakterlerden daha çok sahne ışıklarının odaklandığı, dikkat merkezi ve ekrana hakim biri gibi tepki veren bir karakterdir.

Psikolojik gerilim, karakterlerin dengesiz duygusal durumlarının gizem ile birlikte sürekli olarak değiştiği bir gerilim türüdür. Gerilim türünün özelliklerini göstermekle birlikte, gizem ve drama türlerini de içinde barındırır. Drama ve gizeme ek olarak, pek çok psikolojik gerilim türü, çoğunlukla psikolojik korku türlerinin en üst sıralarında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Kıssa</span>

Kıssa ya da mesel, ders çıkarılması gereken, eğitici hikâye veya masallara verilen addır. Kıssalar dinleyenler için ders, eğlence, bilgi edinme aracı olabileceği gibi, anlatan açısından dinleyicileri etkisi altına alma, eğlendirme, güdüleme, yönlendirme ya da kişisel manevi tatmin aracı olarak değerlendirilebilir. Kıssalarda ayrıntılı anlatımlara rağmen nesnel-tarihi gerçeklik unsuru aranmaz. Hikâyenin yer, zaman ve kahramanları yanında olay örgüsü gibi unsurları zaman içerisinde değişimler geçirir. Kıssa anllatan kişilere kıssas, kıssahan veya meddah adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">Zaman ve mekân</span> kurgusal hikayenin geçtiği mekan ve zaman

Zaman ve mekân, kurgu yahut kurgu olmayan bir anlatının hangi zamanda ve nerede geçtiğine dair kavram. Edebî unsur olarak hikâyeyi bir zemine oturtmaya ve geçtiği dönemin atmosferini anlamaya yardımcı olur. Kültür, tarihî dönem, coğrafya ve saat gibi hikâyenin geçtiği dünyayı anlamaya yarayacak her türlü bilgi zaman ve mekân bağlamında değerlendirilir. Plan, karakter, ana fikir ve stil ile birlikte zaman ve mekân da kurgunun temel bileşenlerinden biri olarak kabul edilir.

Bin Hüzünlü Haz, 1999 yılında yazar Hasan Ali Toptaş tarafından yayınlanan bir postmodern romandır. Hasan Ali Toptaş, romanda var olan bir gerçek dünyayı değil, kendisinin yarattığı bir dünyayı sunmaktadır. Hasan Ali Toptaş, bu roman için Doğu ve Batı masallarına kadar derin bir okuma yaptığını, masallardan çağdaş romanlara kadar olan her türlü anlatıdaki dünyayı ve anlatının yapısını anlamaya çalıştığını belirtmiştir. Büyük bir hazırlık döneminden geçmiş olan roman, her postmodern romanda olduğu gibi Doğu ve Batı anlatılarını alt metninde taşımaktadır.

Plot twist, bir kurgu eserde planda yapılan radikal bir değişiklik içeren edebi tekniktir. Hikâyenin sonuna yakın olduğunda sürpriz son olarak bilinir. İzleyicinin önceki olaylara ilişkin algısını değiştirebilir veya onu farklı bir bağlama yerleştiren yeni bir çatışma ortaya çıkarabilir. İzleyiciyi belli bir duruma hazırlamak amacıyla olay örgüsünün habercisi olarak kulllanılabilir. İzleyiciden bilgi saklama veya belirsiz veya yanlış bilgilerle onu yanıltma gibi olay örgüsünü değiştirmek için kullanılan çeşitli yöntemler vardır.

Bir anlatı tekniği olarak geriye dönüş, anlatımın mevcut sahneyi zamansal bir devamlılık olmadan kesip geçmiş bir zamana dönmesidir. Geçmişe dönüşler, genellikle ana hikâyenin arka planını doldurmak, tutarsızlıkları engellemek ya da yeni bir hikâye akışı kazanmak için yapılır. Geriye dönüş tekniğinin aksine zaman atlaması tekniğinde gelecekte yaşanacak olaylar ortaya çıkarılır veya îmâ edilir. Hem geriye dönüş hem de zaman atlaması tekniği; karakter gelişimini sağlamak, tutarlı hikâyeler oluşturmak ve yeni hikâye yapıları oluşturmak için kullanılan tekniklerdir. Anlatı tekniklerinde; içsel geriye dönüş, daha önce anlatıda geçen bir olaya dönmek iken dışsal geriye dönüş ise daha önce anlatıda olmayan bir olaya dönmek anlamına gelmektedir.