İçeriğe atla

Angola-Küba ilişkileri

Angola-Küba ilişkileri ilişkileri
Haritada gösterilen yerlerde Angola ve Cuba

Angola

Küba

Angola – Küba ilişkileri, iki ülke arasındaki diplomatik, askeri, sosyal ve ticari ilişkileri kapsar. Angola ve Küba arasındaki ikili ilişkiler oldukça gelişkindir. Angola İç Savaşı sırasında Küba Silahlı Kuvvetleri Marksist MPLA iktidarının korunması için UNITA, FNLA ve Güney Afrika Cumhuriyeti Ordusuna karşı savaşmıştır.

Sovyetler Birliğinin dağılması ve Soğuk Savaşın sona ermesiyle iktidardaki MPLA marksizmi benimseme yolundan ayrılarak kapitalist piyasa prensiplerini benimsemiş ve çok partili seçimlerin yapılmasına izin vermiştir. Ekonomik olarak bu dönemde Küba en önemli ticari ilişki kurulan ülke konumunu yitirmiştir. Angola yönetimi bir zamanlar ülkeden atmak için savaştığı ırkçı Güney Afrika rejiminin devrilmesnden sonra başa gelen yeni Güney Afrika yönetimiyle yoğun ticari ve ekonomik ilişkiler içindedir.

Tarihçe

1960’lar

Küba'nın Angola ile ilişkileri Küba Devriminden sonra başlar. Bu dönemden önce iki ülke arasında herhangi kaydedeğer ilişki olmamıştır. 1959 yılında iktidara gelen Fidel Castro ve 26 Temmuz Hareketi özellikle ABD tarafından düzenlenen Domuzlar Körfezi Çıkartmasının başarısız olmasından sonra Sovyetler Birliğine yakınlaşacaktır. Küba'da gerçekleştirilmeye başlanan sosyalist dönüşümler Latin Amerika ve komşu ülkelere de ihraç edilmek istenir. Bu kapsamda Fidel Castro tarafından “İkinci Devrim” hareketi ilan edilir. Hareketin amacı özellikle yüzyıllardır sürmüş olan köle ticareti nedeniyle akraba olan Afrika ve Latin Amerika yerel halklarının kardeşliğinden hareket ederek sömürge konumundaki Afrika uluslarının bağımsız olması ve marksist bir iktidarla yönetilmelerinin sağlanmasıdır.

Bu açıdan bakıldığında Küba ilk denemesini Zaire'da yapacak ancak bu ülkedeki gerillalara yardım etmek için gönderilen Ernesto Che Guevara dahil olmak üzere çok sayıda Kübalı üst düzey yönetici başarısız olacaktır.[1] Zaire'de tecrübe edilen zorluklar bundan sonra diğer Castro yönetiminin Afrika ülkeleri ve gerilla hareketleriyle ilişkilerinde temel görevini görecektir.

Sonradan UNITA örgütünü kuracak olan Jonas Savimbi 1965 yılında bölgede bulunan Castro'nun silah arkadaşı Ernesto Che Guevara ile görüşür. Guevara hazırladığı raporda Savimbi'ye güvenilmemesi gerektiğini bildirir.[2] Bunun sebebi Savimbi'nin marksist olmaması hatta sosyalizm karşıtı olmasıdır. Bölgede bulunan Kübalı temsilciler MPLA lideri Agostinho Neto'nun Savimbi'nin tersine güçlü bir marksist eğilime sahip olduğunu görürler. 1960'lı yıllarda Küba, MPLA'ya asker destek vererek Angola'daki Portekiz yönetimine karşı verilen bağımsızlık mücadelesine yardım edecektir.

1975

Portekiz'de meydana gelen Karanfil Devrimi sonucu başa geçen devrimci iktidar Salazar yönetiminin uyguladığı sömürgelerdeki ulusal bağımsızlık hareketlerinin silah yoluyla bastırılması siyasetini terk edecek ve sömürgelerden çekilecektir. Bu kapsamda direniş örgütleriyle görüşmeler yapılıp yönetim bunlara bırakılacaktı.

Bu önemli gelişmeler yaşanırken Küba, Angola'nın yanı sıra en güçlü Portekiz karşıtı silahlı direniş geleneğinin olduğu Gine-Bissaulu gerilla örgütü olan PAIGC ile temas sağlamıştı. Ayrıca Mozambik'deki FRELIMO ile de yakınlık sağlanmıştı. Portekiz sömürgeleri arasında en çok dikkat çekeni ise zengin yeraltı ve yerüstü kaynakları ile petrol yataklarına sahip olan Angola idi. Ülke üzerine çok sayıda farklı özne plan yapmaktaydı.

Portekiz yönetimiyle Angola'daki direniş örgütleri olan MPLA, UNITA ve FAPLA arasında yapılan görüşmelerde Angola'nın 11 Kasım 1975 gününde bağımsızlığını ilan etmesi öngörülür. Başkent Luanda MPLA kontrolünde olsa da diğer bölgelerde UNITA ve FPLA silahlı olarak varlığını korumakta ve MPLA için ölümcül tehdit konumunda bulunmaktadır. Angola'ya durumu incelemek için giden Küba heyetinden Binbaşı Raúl Diaz Arguelles Küba'da bulunan Binbaşı Raúl Castro'ya gönderdiği 11 Ağustos 1975 tarihli raporda MPLA'nın özellikle FNLA ve Zaire'de iktidarda bulunan Mobutu Sese Seko tarafından sıkıştırıldığını bildirir. Raporda ABD yanlısı bu güçlerin Kasım ayında planlanan Angola'nın bağımsızlık törenlerinin MPLA tarafından gerçekleşmesini engellemek niyetinde oldukları belirtilir. Ayrıca raporda Neto'nun Sovyetler Birliği ve Doğu Bloku ülkelerinden gelen yardımın azlığından şikayetçi olduğu da vurgulanır. Arguelles Neto'nun Angola'da yaşanan iç savaş sürecinde tarafların çok net bir şekilde ayrıldığı konusundaki fikirlerine katılır ve emperyalist güçlerin desteğindeki UNITA ve FNLA örgütlerine karşı yurtsever ve marksist MPLA'nın desteklenmesi gereğini bildirir.

11 Kasım tarihi yaklaşırken her üç örgüt de yurtdışından desteklenmektedir. UNITA, ABD ve Batı Avrupa ülkelernce, FNLA Çin ve Batı Avrupa ülkelerince, MPLA ise Sovyetler Birliği, Küba ve Doğu Bloku ülkelerince desteklenmektedir. Bağımsızlıktan önce üç örgüt arasında yapılan Alvor Antlaşması da başarısız olunca ülke iç savaşa sürüklenir.

Başkente sahip olan örgütün çok büyük üstünlük sağlayacağı iç savaş çok hızlı bir şekilde yayılır. Luanda'yı kontrolü altında tutan MPLA, yabancı ülkelerden aldıkları destekle iki farklı yönden ilerleyen UNITA ve FNLA'ya karşı savunmaya çekilir. Konunun aciliyetini gören Fidel Castro, Küba Silahlı Kuvvetlerini ve Küba Hava Kuvvetlerini alarma geçirerek MPLA'nın ne pahasına olursa olsun savunulmasını sağlamak için seferberlik ilan eder. Sovyetler Birliği ise Soğuk Savaş ortamında rakibi ABD'yi doğrudan bölgeye dahil etmemek kaygısıyla Castro'ya engel olmaya çalışsa da başarılı olamaz. Brejnev, Castro'nun askeri yardım planına karşı çıksa da engel olmayacak ve ileriki aşamada muharip güç desteği sağlamasa da teknik personel, silah ve teçhizat yardımı gerçekleştirecektir.

Küba, ülkedeki komutan Arguelles'i Angola'daki Küba birliklerinin komutanı ilan eder ve acilen General Abelardo Colom Ibarra ve beraberindeki 480 askeri Angola'ya gönderir.[3] Kübalıların doğrudan yetkin komutan ve asker desteği ile birlikte edinilen modern teçhizat MPLA'yı Angola'da askeri olarak öne çıkartır. Sovyet yapımı silah ve teçhizatın Angola'ya vardığını gözlemleyen UNITA lideri Savimbi, Batılı ülkelere ve ABD'ye çağrıda bulunup yardım ister. Durumun farkında olan CIA, yasal olarak ilan edilmemiş bir savaşı desteklemenin zorluklarıyla karşılaşsa da ABD yasalarını delerek paralı askerler sayesinde Angola'daki anti-komünist UNITA'ya destek vermeye başlar. Bu dönemde ırkçı rejim tarafından yönetilmekte olan Güney Afrika ile de temasa geçen CIA yetkilileri bölgedeki Küba varlığına karşı yardım talebinde bulunur. Bu dönemde Angola'nın güney komşusu durumunda olan Namibya, ırkçı Güney Afrika yönetiminin sömürgesi durumundadır. Namibya'nın Caluque sulama sisteminin bağlı olduğu Angola'daki nehirlerin denetimi Güney Afrika için hayati öneme sahipti.[4]

Sovyetler Birliği Angola'ya Güney Afrika müdahalesinin istihbaratını aldıktan sonra MPLA'ya verdiği desteği artıracak ancak Küba yönetiminden kesinlikle Angola İç Savaşına dahil olmamasını bütün müdahalesini Güney Afrika yayılmacılığının önünü kesmek için kullanmasını ister.[5] Sovyet talimatlarına kulak asmayan Küba yönetimi Angola İç Savaşına doğrudan dahil olacak ve asker seviyesi en yoğun dönemde 35 bin civarında olacaktır.

1975 ve 1976 yıllarında Küba dışında çok az yabancı kuvvet Angola'da kalır. Portekiz Ordusunun son kalıntıları da ülkeyi terk edecektir. ABD, özellikle ülke içi siyasi durum nedeniyle doğrudan dahil olamadığı Angola'dan Güney Afrika kuvvetlerinin çıkmasını telkin eder. Küba'nın Angola'daki asker sayısı ise giderek artar; Aralık 1975'te 5 bin olan sayı Şubat 1976'da 11 bine çıkar.[6] FNLA örgütü MPLA-Küba ortak harekâtıyla 30 Ocak 1976 itibarıyla tamamen ezilir.

Angola'da emperyalistler bu kolonilerinin özgürlüğüne kavuşacağını gördüklerinde hemen kendi hareketlerini oluşturmaya koyuldular. Angola'nın Cabinda bölgesi petrol bakımından çok zengin, bu yüzden emperyalistler Angola'ya hakim olmak istiyorlardı. FNLA örgütünü CIA desteğinde kurdular (...) Bazı emperyalistler kendi aralarında soruyorlar, Küba neden Angola'ya yardım ediyor, burada ne gibi bir çıkarı var diye. Bir ülkenin diğerine ancak petrol, elmas, bakır veya başka bir doğal kaynak için yardım yapması düşüncesine alışmışlar. Hayır! Bizim hiçbir maddi kazancımız yok ve emperyalistlerin mantığı bunu almıyor. Onların düşünüş biçimi şovenist, milliyetçi ve egoisttir. Küba Angola halkına yardım elini uzatarak enternasyonalist görevini yapmaktadır!

Fidel Castro, 1975 Küba Komünist Partisi toplantısı, Küba[7][8]

1977

Angola hükûmeti ve Küba birlikleri 1977 yılına gelindiğinde ülkenin çoğunluğunda denetimi sağlamış durumdadır ancak özellikle güney bölgesinde UNITA yollarda sürekli saldırılar düzenlemektedir. Savimbi MPLA ile uzlaşmaya istekli görünse de olası bir birlik hükûmetinin kurulabilmesi için Küba birliklerinin ülkeden çekilmesini şart koşar. Savimbi “Küba sömürgeciliği” olarak tanımladığı Küba askeri varlığının sona ermesini talep eder. Güney Angola'da UNITA'nın hakim olduğu bölgede yaşanan çatışmalardan kaçan binlerce Angolalı güneydeki Namibya'ya veya doğudaki Zambiya'ya kaçarak büyük bir mülteci sorununu beraberlerinde getirirler.

Shaba seferleri

Angola'nın komşusu Zaire ile olan sıkıntılı ilişkileri 1977 yılında patlak verecektir. Kongo Ulusal Kurtuluş Cephesi (FNLC) adlı örgüt 7 Mart 10977 1500 askerle Angola'nın doğusundan girerek Zaire'nin Shaba bölgesini işgal eder. FNLC örgütünün amacı Zaire'deki Mobutu yönetimini devirmektir. Angola İç Savaşı sırasında uzun süre Zaire desteğindeki FNLA ile mücadele etmek zorunda kalan MPLA yönetimi sınırlarından Zaire'ye geçen bu örgüte destek vermese de engel de olmaz. FNLC Zaire'nin ekonomik kalbi olan Kolwezi'yi alamasa da Kasaji ve Mutshatsha kentlerini alır. FNLC, Zaire Ordusunu rahatlıkla yenerek ilerlemektedir. Bu durumda Mobutu Afrika Birliği Örgütüne başvurarak yardım talebinde bulunur. Fransa hükûmeti Mobutu'nun yardım çağrılarına cevap verir ve 1500 Fas askerini Kinşasa'ya indirir. Zaire Ordusuyle beraber savaşan bu birliğe Angola'daki FNLA örgütü ve Fransız Mirage savaş uçaklarını kullanan Mısırlı pilotlar da destek verince FNLC püskürtülür. Geri çekilen FNLC askerleri ve çatışmadan uzaklaşmaya çalışan bölge halkı Angola ve Zambiya'ya kaçarlar.[9][10][11][12]

Mobutu, ülkesine yapılan saldırıdan sorumlu olarak Angola, Küba ve Sovyetler Birliğini sorumlu tutsa da kendisi Angola'daki anti-komünistlere yoğun şekilde yardım yapan Mobutu'nun bu iddiaları etkili olmadı. Küba'nın doğrudan Zaire'ye müdahale etmediğini bilen ABD'deki Carter yönetimi Mobutu'yu dikkate almayacak ve Zaire'nin askeri yardım için Fransa'ya yakınlaşmasına sebep olacaktı.[13] Krizin aşılmasından sonra Angola ile Zaire 22 Temmuz 1977 günü sınır antlaşması imzalarlar.

Nitista ayaklanması

Neto'nun içişleri bakanı olan Nito Alves, Angola Bağımsızlık Savaşı sırasında çeşitli ayaklanmaları bastırmıştı. MPLA içindeki hizipler 1975 yılında Neto'nun iktidarını tehdit eder hale gelince Alves yeniden göreve çağrılır. Alves MPLA'daki konumunu da kullanarak ülkenin gazetelerini ve ulusal televizyonu kontrol etmeye başlar. Alves Sovyetler Birliği'ni Ekim 1976'da ziyaret eder. Döndüğünde Neto'nun kendisinin etki alanını daraltıcı müdahalelerde bulunduğunu görür.[14]

FAPLA 8. Tugayına bağlı on adet zırhlı araç São Paulo Hapishanesine 27 Mayıs sabahı saat 04 sularında saldırarak 150'ye yakın Nito taraftarını serbest bırakır. Askerî birlik daha sonra saat 07'de Luanda'daki radyo istasyonuna el koyar. Grup kendisini MPLA Eylem Komitesi olarak tanıtarak darbeyi duyurur. Birlik mensupları yaptıkları yayında halktan destek isteyerek halkı devlet başkanlığı sarayının önünde gösteri yapmaya davet eder. Darbeciler Neto yandaşı generaller Bula ve Dangereaux'u tutuklarlar. Neto bunu öngörerek kendi komuta merkezini Savunma Bakanlığına taşımıştır.

Artık iyice Angola içişlerine müdahil olmuş olan Küba birlikleri Neto'nun isteği üzerine başkanlık sarayını ele geçirip radyo istasyonuna doğru ilerlerler. Bir saatlik çatışmanın ardından radyo istasyonu ele geçirilir. Küba birlikleri daha sonra isyancıların askerî birliklerine doğru ilerler ve burayı da 13.30'da ele geçirirler. Ayaklanmacılar ise bu sırada hükûmette yer alan yedi lideri kaçırmış ve altısını öldürmüştür.

Ayaklanmanın iki ucunda olan Alves de Neto da Sovyetler Birliğinin Neto değil Alves'den yana olduğunu tahmin etmektedir. Ancak Küba Ordu komutanı Raúl Castro yolladığı ek 4 bin askerle birlikte MPLA safları içindeki ayaklanma olasılığını bastırır ve sonrasında ülkeye yaptığı ziyaretle Neto'ya olan güveni tazeler. Buna karşılık Neto'nun Sovyetler Birliğine olan güvensizliği artacaktır.

Cabinda

Angola topraklarından ayrı olan Cabinda, ayrı bir Portekiz sömürgesiyken bağımsızlık görüşmeleri sırasında Angola tarafından kapsanmıştır. Cabinda'nın zengin petrol kaynaklarının bölge için kullanılmasını savunan bazı Cabindalılar ayrılıkçı bir gerilla hareketi başlatarak buradaki Küba askeri üssüne saldırır. Küba birlikleri bu ayaklanmayı bastıracak ve petrol üretiminin aksamaması için bölgeye 2 bin asker göndereceklerdir.

1980’ler

Bu dönemde Küba'nın Angola ile ilişkileri değişecek, askeri komuta çoğunlukla Sovyet komutanlara devredilecek ve yoğunluklu olarak insanî yardım ve altyapı çalışmalarına ağırlık verlecektir. Bu süre zarfında Küba, Angola'daki MPLA iktidarının gerçek bir sosyalist devlet olabilmesi için özveriyle yardım edecektir. Küba, çok sayıda doktor, öğretmen, mühendis ve uzman getirecektir. Küba'nın tıp alanındaki yardımı o kadar büyük boyuttadır ki Angola'da tıp dili İspanyolca olmuştur. Sağlık alanında iki ülke arasında kurulan bağ bugün hala geçerliliğini korumaktadır. Küba Angola'ya eknik personel sağlamanın yanı sıra çok sayıda Angolalı gençe burs vererek eğitimlerini Küba'da sürdürme imkânı tanımıştır.

Ancak iki ülke halkları arasında meydana gelen ufak çaplı hadiseler bazı huzursuzluklara da yol açmıştır. Angolalılar kendi ülkelerinde Kübalıların birinci sınıf kendilerinin ise ikinci sınıf muamele gördüklerini ileri sürmüştür. Angola – Küba ikili ilişkilerinin önemli ticari boyutu olan bir yanı da Angola'nın ihraç ettiği petroldü. Özellikle Sovyetler Birliği ve Angola'dan petrol ihtiyacını sağlayan Küba 1980'li yıllarda petrol fiyatlarının düşmesiyle birlikte Angola'da bulunan askeri ve diğer personelinin giderlerini karşılayamaz olacaktır. Angola ise düşen petrol fiyatlarından ötürü neredeyse iflas etmek üzeredir.

Angola İç Savaşı bu dönemde sürmekte ve UNITA ile Güney Afrika Ordusu MPLA iktidarını zorlamaktadır. Güney Angola'ya 1987 yılında yapılan FAPLA seferi sonucu Cuito Cuanavale Muharebesi yaşanacak ve Güney Afrika Ordusuna önemli bir darbe indirilecektir. Küba'nın Angola'daki yoğun askeri varlığına onurlu bir şekilde son verilmesi için beliren bu fırsat kaçırılmayacak ve New York Antlaşması sonucunda hem Güney Afrika hem de Küba Ordularının Angola'dan çıkması karar altına alınacak, Güney Afrika'nın sömürgesi olmuş olan Namibya'nın da bağımsızlığı kazanılacaktır. Soğuk Savaş'ın sona ermesi ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla beraber Küba, sosyalist blokun dağılmasıyla en önemli ticari ortaklarını kaybedecek ve çok zorlu bir döneme girecektir.

Antlaşmadan sonra ilişkiler

Antlaşmadan sonra Güney Afrika ve Küba birliklerinin boşalttığı Angola'da UNITA ABD tarafından desteklenmeye devam edecektir. Güney Afrika o döneme kadar yenilmez olan ordusunun aldığı mağlubiyet ve elinden çıkan Namibya'dan sonra ırkçı rejimin yaşadığı çelişkiler keskinleşecek ve birkaç yıl sonra bu rejim devrilecektir. Küba ise Sovyetler Birliği ve sosyalist blokun dağılmasından sonra yalnız başına ayakta kalmaya çalışacağı "Özel Dönem”e girer.

Angola'daki MPLA yönetimi sosyalist blokun yenilmesinden sonra kapitalist ekonomiler arasında ayakta kalabilmek için yeni bir siyasi ve ekonomik bir hat belirler. Partinin marksist-leninist hattı tek edilerek kapitalist ekonomi ve çok partili demokrasi rejimi benimsenir. UNITA ile masaya oturma ve seçimlerin yapılması kararı başarılı olamayacak, UNITA'nın silahlı mücadeleden vazgeçmemesi iç savaşın düşük şiddetle de olsa sürmesine sebep olacaktı.

Uluslararası kamuoyu ve ABD tarafından tanınan Angola yönetimi UNITA'yı yalnızlaştıracak ve en sonunda 2002 yılında Jonas Savimbi'nin öldürülmesiyle UNITA silah bırakacaktır.

Günümüzde ilişkilerin durumu

İç savaşın sona ermesinden sonra Angola barışçıl bir kalkınma içine girmiştir. Küba'nın günümüzde Angola ile ilişkileri daha çok Küba'nın Angola halkına yaptığı tarihî yardımın hatırlanmasına indirgenmiştir.[15] Küba'nın Angola'ya tıp, tarım ve inşaat alanında uzman personel yardımı sürmekteyse de Angola'nın kıtadaki en önemli ticari ortağı yeni Güney Afrika Cumhuriyetidir. Angola ve Namibya'nın bağımsızlığının kazanılmasında özellikle ırkçı Güney Afrika yönetimine karşı verdiği savaşla destek veren Güney Afrika Komünist Partisi ve Mandela'nın Afrika Ulusal Kongresi ANC günümüzde Angola ve Güney Afrika ilişkilerinin gelişmesini sağlamıştır.

Küba, Angola'nın kurtuluşu için tarihte pek az görülür bir özveriyle mücadele etmiş ve zafer kazanılmasına katkıda bulunmuş da olsa 1970'li yıllarda öngörülen ve Afrika kıtasına sosyalizmin taşınması mümkün olamamıştır. Bugün iki ülke arasındaki ilişkiler yeniden gelişmekte ve dostluğa dayanan bir arka planda ilerlemektedir.[16]

Ayrıca bakınız

Konuyla ilgili yazılan eser

Kaynakça

  1. ^ Mobutu’nun devrilmesinden sonra başa gelen Laurent Kabila, Che ile beraber savaşan gerillalardandı.
  2. ^ Kukkuk, Leon (2005). Letters to Gabriella, s. 156
  3. ^ Bu grup, silahsız olarak ve turist görünümünde Havana-Lizbon-Luanda üzerinden tarifeli uçakla Angola’ya gelecektir. Bkz. George, Edward (2005). The Cuban Intervention in Angola, 1965-1991: From Che Guevara to Cuito, s. 65–70
  4. ^ Güney Afrika Namibya’nın bağımsızlığı için mücadele eden SWAPO örgütünün Angola’daki MPLA tarafından desteklenmesini gerekçe göstererek Angola İç Savaşına UNITA lehine katılacak ve 1988 yılındaki Cuito Cuanavale Muharebesindeki yenilgiye kadar müdahil olacaktır.
  5. ^ Westad, Odd Arne (2005). The Global Cold War: Third World Interventions and the Making of Our Times, s.230–235
  6. ^ Mazrui, Ali Al 'Amin (1977), The Warrior Tradition in Modern Africa, s. 227
  7. ^ Metnin İspanyolca hali:
    "Ellos están acostumbrados a pensar que cuando un país hace algo es porque está buscando petróleo, o cobre, o diamante, o algún recurso natural ¡No! Nosotros no buscamos ningún interés material, y los imperialistas lógico no lo entiendan. Porque se guían por criterios exclusivamente chovinistas, nacionalistas, egoístas. Estamos cumpliendo un elemental deber internacionalista cuando ayudamos al pueblo de Angola."
  8. ^ Fidel Castro tarafından yapılan konuşma 24 Mayıs 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İspanyolca) 24 Mayıs 2021 tarihinde erişilmiştir
  9. ^ Schraeder, Peter J. (1999). United States Foreign Policy Toward Africa: Incrementalism, Crisis and Change. s.87–88
  10. ^ Danopoulos, Constantine Panos; Watson, Cynthia Ann (1996). The Political Role of the Military: An International Handbook. s.451
  11. ^ Ihonvbere, Julius Omozuanvbo; Mbaku, John Mukum (2003). Political Liberalization and Democratization in Africa: Lessons from Country Experiences. s.228
  12. ^ Tanca, Antonio (1993). Foreign Armed Intervention in Internal Conflict. s.169
  13. ^ Vine, Victor T. Le (2004), Politics in Francophone Africa, s. 381
  14. ^ Edward, s.127-128
  15. ^ 11 Aralık 2009 tarihli Prensa Latina haberi, 18 Ocak 2010 tarihinde erişilmiştir[]
  16. ^ 05 Şubat 2009 tarihli Prensa Latina haberi, 18 Ocak 2010 tarihinde erişilmiştir[]

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Angola</span> Güneybatı Afrikada bulunan bir ülke

Angola, resmî adıyla Angola Cumhuriyeti, Afrika kıtasının güneybatı bölümünde yer alan bir ülkedir. Kimbundu, Umbundu ve Kikongo dillerinde Ngola olarak adlandırılan ülkenin komşularını güneyde Namibya, kuzeydoğuda Kongo DC, doğuda Zambiya oluşturmakta olup, ülkenin batısında Atlas Okyanusu yer almaktadır. Angola'ya bağlı olmasına rağmen anakara ile fiziki bağlantısı bulunmayan ve ülkenin kuzeyinde Atlas Okyanusu kıyısında yer alan Cabinda bölgesi de Kongo Cumhuriyeti'nin yanı sıra yine Kongo DC ile sınıra sahiptir. Resmi dili Portekizcedir.

<span class="mw-page-title-main">Fidel Castro</span> 1959dan 2008e kadar Kübanın lideri

Fidel Alejandro Castro Ruz ( söylenişi), Kübalı Marksist-Leninist devrimci ve Küba Devrimi'nin önderi. Yaşamı boyunca ve ölümünden sonra çeşitli liderler ve muhalif kesimlerce diktatör olarak da nitelendirilmiştir. Devrim sonrasında, 1959-76 arasında Küba başbakanlığı, 1976-2008 arasında da Küba devlet başkanlığı yaptı. 1961 ile 2011 yılları arasında da Küba Komünist Partisi Birinci Sekreterliği görevini yürüttü. Uluslararası alanda ise 1979-1983 ve 2006-2008 yılları arasında Bağlantısızlar Hareketi'nin Genel Sekreterliğini yaptı. Lakabı İspanyolcada At anlamına gelen "El Caballo"dur.

<span class="mw-page-title-main">Zaire</span> 1971 yılından 1997 yılına kadar bugünkü Kongo DC sınırları içerisinde kurulan devlet

Zaire veya resmî adıyla Zaire Cumhuriyeti, 1971 yılından 1997 yılına kadar bugünkü Kongo Demokratik Cumhuriyeti sınırları içerisinde kurulan devlet.

<span class="mw-page-title-main">MPLA</span> Angolayı 1975 yılındaki bağımsızlığından sonra yöneten siyasi parti

MPLA, Angola'yı 1975 yılındaki bağımsızlığından sonra yöneten siyasi partidir. 1961-1975 yılları arasında bağımsızlık için Portekiz ile savaşmış, 1975-2002 yılları arasında ise çıkan iç savaşta UNITA ve FNLA ile savaşmış ve zafer kazanmıştır.

Angola İç Savaşı yeni bağımsızlığını kazanmış olan Angola'nın Portekiz himayesinden Nisan 1974'te çıkmasından sonra oluşmuş bir ihtilaftır. Afrika'nın en uzun süren anlaşmazlığıdır. 2002 yılında resmen biten ve 27 yıl süren savaş, bitene kadar 500,000 insanın ölümüne ve binlerce insanın da göçüne sebep olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Mobutu Sese Seko</span> 2. Zaire devlet başkanı

Mobutu Sese Seko Nkuku Ngbendu wa za Banga, daha çok Mobutu ya da Joseph Mobutu-Sese Seko olarak tanınır. Doğduğunda adı Joseph-Désiré Mobutu idi. 32 yıl boyunca (1965–1997) o zamanki adıyla Zaire, günümüzdeki adıyla Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin Devlet Başkanlığını yapmıştır. Bu göreve önceki Devlet Başkanı Joseph Kasavubu'yu devirdiği darbeden sonra gelmiştir. Toplam 32 yıl demir yumrukla ülkeyi yönetmiştir. Çok değerli yeraltı ve yer üstü kaynaklara sahip olan Kongo, yönetim zafiyetleri ve zimmet suçlamalarıyla dünyanın en fakir ülkelerinden biri haline gelmiştir. Başlangıçta zengin batılı devletlerce iktidarı desteklenen ve hatta darbesi Amerikan destekli olan Mobutu, son zamanlarında bu desteği kaybetmiş ve bundan kısa bir süre sonra da iktidardan düşmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Agostinho Neto</span> Angolanın ilk devlet başkanı, siyasetçi, doktor ve şair.

António Agostinho Neto, Angolalı doktor, şair ve siyasetçi. Neto, Afrika ülkesi Angola'nın bağımsızlığını kazandığı 1975 yılından itibaren 1979 yılındaki ölümüne kadar Cumhurbaşkanı olarak görev yapmıştır. Ülkesinin kurtuluş savaşına önderlik eden lider olarak görülen Neto'nun doğum günü Angola'da Ulusal Kahramanlar Günü olarak kutlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Angola Bağımsızlık Savaşı</span>

Angola Bağımsızlık Savaşı, 1961-1976 yılları arasında yapılmış bağımsızlık savaşı. Portekiz'in şiddete dayalı diktatörü António de Oliveira Salazar'ın ülkesinin Afrika'daki kolonileri kontrol etme konusunda vazgeçme gibi bir niyeti yoktu. Ancak olaylar tam tersi şekilde gerçekleşmişti. Şubat 1961'de Portekiz Batı Afrika'sındaki Marksist eğilimli Angola'nın Bağımsızlığı İçin Halk Hareketi (MPLA) grubu, başkent Luanda'daki baskıcı sömürgecilere karşı bir ayaklanma başlattı. Yaklaşık bir ay sonra kuzey vilayetlerinde ılımlı Angola Halklar Birliği (UPA) tarafından yönetilen hükûmet-karşıtı bir gerilla savaşı başladı. Asiler, acımasız bir şekilde bastırılmıştı ve tahminen 20.000 siyahi Afrikalı çatışmalar sırasında öldü. Ancak MPLA faaliyetlerin yönünü komşu ülke Zambiya'daki üslerinde gerilla seferleri düzenlediği ülkenin doğu kesmine doğru kaydırdığında, ayaklanma içten içe devam etti. 1966 yılında Batı yanlısı Sosyalist Angola Ulusal Kurtuluş Cephesi (FNLA) ve gerilla harekâtlarını güney-merkez bölgesine yönlendirmiş olan ileri Batı Angola Topyekün Bağımsızlık Millî Birliği (UNITA) olmak üzere ikiye ayrıldı. Hükûmet karşıtı gerillalar, faaliyetlerini pusular ve vurkaçlar ile sınırlı tutuyordu. Ancak gerillalar oldukça ısrarlıydılar ve büyük bir Portekiz gücünü de püskürtmüşlerdi. 1960'lı yıllarda Portekiz millî gelirinin yarısı bu savaşa yönlendirildi. Portekizli genç ordu mensupları sonunda zorlu çarpışmaların ardından, gerilemeye başladılar. Ayrıca bu kayıplardan huzursuz olan Portekiz ordusu 1974'te hükûmeti devirdi ve Angola'dan çekilme kararı aldı.

Clark Ek Maddesi, Demokrat Parti Iowa Senatörü Dick Clark tarafından gündeme getirilen ve 1976 tarihli Silah Dışsatımı Denetimi Yasası'na eklenen bir maddedir. Ek madde, Angola'da askeri ve yan askeri araçlarla etkili olan özel öbeklere yardım edilmesini yasaklamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Portekiz Sömürge Savaşları</span> Portekiz Ordusuyla Portekiz’in Afrika’daki sömürgeleri arasında 1961-1974 yılları arasındaki yaşanmış savaşlar

Portekiz Sömürge Savaşları, aynı zamanda Denizaşırı Savaş ve Kurtuluş Savaşı olarak da bilinir, Portekiz Ordusuyla Portekiz'in Afrika'daki sömürgeleri arasında 1961-1974 yılları arasındaki savaşların adı. Soğuk Savaş döneminde Afrika kıtasındaki belirleyici ideoloji ve silahlı çatışmalardır. Portekiz, diğer Avrupa uluslarının aksine 1950 ve 1960'lı yıllarda Afrika'daki sömürgelerini bırakmamıştır. 1960'lı yıllarda sayısız silahlı kurtuluş örgütü ülkelerdeki komünist hareketin de gelişmesiyle bağımsızlık savaşı vermeye başlayacaktır. Bölgede ABD, Çin ve aparthayd yönetimindeki Güney Afrika desteğinde örgütlenen anti-komünist silahlı kuvvetlerle bağımsızlık yanlıları arasında iç savaşa varacak çatışmalar yaşanacaktır. Bölgedeki Portekiz'e karşı en belirgin kurtuluş savaşı veren ülkeler Angola, Mozambik ve Gine-Bissau olacaktır. Angola'da MPLA, Gine-Bissau'da PAIGC, Mozambik'de FRELIMO koordineli verdikleri silahlı mücadele karşısında Portekiz yönetimi zorlansa da öldürücü darbeyi 1974 yılında Lizbon'da gerçekleşen Karanfil Devrimi indirecektir. Portekiz Ordusu içerisinde örgütlenen Movimento das Forças Armadas Afrika'da sürmekte olan kanlı sömürge savaşları ve Salazar yönetiminden genel olarak kamuoyunun rahatsızlığı nedeniyle halkı da arkasına alarak darbe yapmış ve devrim sürecini başlatmıştır. Ülkedeki siyasal yapıda çok önemli değişiklikler gerçekleştiren yeni yönetim sömürgelerde kalan askerî birlikleri hızla geri çekecek ve Afrika'daki sömürgelerde iktidar yerel örgütlere hızla bırakılacaktır. Nisan 1974'te Lizbon'da gerçekleşen Karanfil Devriminin sömürge savaşını sona erdirmesinin ardından sömürge ülkelerindeki yüzbinlerce Portekiz vatandaşı ülkeye geri dönmeye başlamış, askerî personelin yanı sıra değişik etnik kökenden Afrikalı-Portekiz dönmüştür. Bu devasa göçten sonra özellikle Angola ve Mozambik'de uzun yıllar sürecek olan iç savaşlar çıkmıştır. Eski sömürge ülkeleri bağımsızlıklarını ilan ettikten sonra ciddi sorunlarla karşılaşacak, ekonomik ve sosyal gerilemenin yanı sıra, yolsuzluk, yoksulluk, eşitsizlik ve merkezi planlama eksikliği bağımsızlık dönemi üzerine kurulan beklentileri yerine getirmeye engel olacaktır. Afrika'da ilk sömürge sahibi olan Avrupalı ülke olan Portekiz, sömürgelerini de en son terkeden ülke olacaktır. Eski sömürgelerdeki ülkeler olan Angola'da Agostinho Neto, Mozambik'de Samora Machel, Gine-Bissau'da ise Luis Cabral devlet başkanı olacaklardır.

<span class="mw-page-title-main">Samora Machel</span> Mozambik devlet başkanı (1975-1986)

Samora Moisés Machel, Mozambikli askeri komutan, devrimci ve siyasetçi. Machel, Afrika ülkesi Mozambik Halk Cumhuriyeti'nin 1975 yılında bağımsızlığını kazanmasında büyük rol oynamış, 1975 yılında üstlendiği devlet başkanlığını 1986 yılındaki ölümüne kadar yürütmüştür. 1986 yılında devlet başkanlığı uçağı Mozambik, Esvatini ve Güney Afrika Cumhuriyeti sınırlarının olduğu dağlık bölgede yere çakılmış ve Machel ölmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Gine ve Yeşil Burun’un Bağımsızlığı için Afrika Partisi</span>

Gine ve Yeşil Burun'un Bağımsızlığı için Afrika Partisi veya PAIGC, Gine-Bissau'yu 1973 yılındaki bağımsızlığından 1990'lı yılların sonuna dek yöneten ve 2004 yılından 2005 yılına kadar iktidarda olan siyasi parti. Parti, halihazırda Ulusal Halk Meclisinde çoğunluğa sahiptir. 2007 yılında iktidardaki koalisyonun bir parçası olmuş, 2008 yılında görevden ayrılana kadar PAIGC üyesi Martinho Ndafa Kabi, başbakan olarak görev yapmıştır.

Küba İstihbarat Teşkilatı (İspanyolcası: Dirección de Inteligencia, DI), Küba hükûmetinin asıl istihabarat birimidir. DI, 1959 Küba Devrimi'nden sonra 1961 yılında Küba İçişleri Bakanlığının bünyesinde kurulmuştur. Teşkilat tüm yabancı istihbaratın toplanmasından sorumludur ve iki bölüme ayrılmıştır; Operasyon Bölümü ve Destek Bölümü. Teşkilatın ilk başkanı Manuel Piñeiro olmuştu. Teşkilatın önemli başkanlarından birisi de 1989 yılında yaşanan Ochoa Olayından sonraki tasfiye sonucu Ordu İstihbaratının başındayken Küba İstihbarat Teşkilatı başkanlığına getirilen General Jesus Bermudez Cutiño'dur. Teşkilatın başında şu anda General Eduardo Delgado Rodriguez bulunmaktadır.

Arnaldo T. Ochoa Sánchez, Kübalı general, 1989 yılında vatana ihanet suçundan suçlu bulunarak kurşuna dizilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Cuito Cuanavale Muharebesi</span>

Cuito Cuanavale Muharebesi, 1987 yılı Kasım ayı ile 1988 yılı Mart ayı arasında Angola'daki Cuito Cuanavale bölgesinde gerçekleşen muharebe. 1975-2002 yılları arasında yaşanan Angola İç Savaşının en önemli muharebesidir. Muharebede Küba ve Angola Orduları, Güney Afrika Cumhuriyeti Orduları ile karşı karşıya gelmiştir. İki tarafın da galip geldiklerini ilan ettiği muharebe sonucunda Angola İç Savaşında dönüm noktasına gelinmiştir: Taraflar arasında yapılan antlaşmaya göre Angola ve Namibya'da bulunan yabancı ordular çekilmiş ve Namibya bağımsız olmuştur. Ayrıca bu muharebenin Güney Afrika Cumhuriyetindeki ırkçı rejimin 1992 yılından itibaren başlayarak çökmesine de katkısı bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Küba Devrimci Silahlı Kuvvetleri</span>

Küba Devrimci Silahlı Kuvvetleri, Küba Cumhuriyeti'nin anayasal ordusudur. Kökenleri Fulgencio Batista rejimine karşı savaşan İsyancı Ordudan gelir. 2 Aralık 1956 tarihinden Küba Devriminin zafere ulaştığı 1 Ocak 1959 tarihine kadar bu silahlı kuvvet başarıyla mücadele vermiş ve iktidarın alınmasından sonra düzenli orduya dönüşmüştür.

Abelardo Colomé Ibarra Kübalı devrimci, asker ve devlet adamı. Küba Devrimci Silahlı Kuvvetlerinde general ve Küba Komünist Partisi kurucusu, Politbüro ve Merkez Komite üyesidir. 2015 yılına dek Küba İçişleri Bakanı ve Devlet Konseyi Başkan Yardımcısı görevinde bulunmuştur. Çok sayıda muharebeye girmiş bir askerdir. Küba Cumhuriyeti Kahramanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Angola Halk Cumhuriyeti</span> 1975 ilâ 1992 arasında bugünkü Angola Cumhuriyeti sınırları içerisinde hüküm sürmüş devlet

Angola Halk Cumhuriyeti 1975 yılından 1992 yılına kadar bugünkü Angola Cumhuriyeti sınırları içerisinde kurulan devlet.

<span class="mw-page-title-main">Reagan Doktrini</span> Soğuk Savaşın sonuna kadar Amerikan stratejisi

Reagan Doktrini, Amerika Birleşik Devletleri başkanı Ronald Reagan'ın Soğuk Savaş'ın son yıllarında Sovyetler Birliği ve komünistlerin dünya üzerindeki etkisini kırmayı amaçlayan bir dış politika stratejisydi. Doktrin her ne kadar 10 yıldan az bir süre uygulandıysa da 1980'lerden Sovyetler Birliği'nin dağıldığı 1991 yılına kadar ABD dış politikasının merkezindeydi.

<span class="mw-page-title-main">Cabinda Yerleşimi Kurtuluş Cephesi</span>

Cabinda Yerleşimi Kurtuluş Cephesi,, Angola eyaleti Cabinda'nın bağımsızlığı için savaşan bir gerilla ve siyasi harekettir. Eskiden Portekiz yönetimi altında, Angola'nın 1975'te Portekiz'den bağımsızlığını kazanmasıyla, bölge yeni bağımsız Angola'nın eksklav eyaleti oldu. FLEC, eski Kakongo, Loango ve N'Goyo krallıklarının işgal ettiği bölgede Cabinda Savaşı'na karşı savaşıyor.