
İbn Haldun, modern tarihyazımının, sosyolojinin ve iktisatın öncülerinden kabul edilen 14. yüzyıl düşünürü, devlet adamı ve tarihçisidir. Ayrıca İslam aleminde Liberalizm ilkelerini kitaplarında bulunduran ilk Müslüman düşünür. Köklü bir aileden geldiği için iyi bir eğitim aldı. Tunus ve Fas'ta devlet görevlerinde bulunduktan sonra Gırnata ve Mısır'da çalıştı. Kuzey Afrika'nın o dönem istikrarsız ve entrikalarla dolu siyasal yaşamı 2 yıl hapiste yatmasına neden oldu. Bedevi kabilelerini çok iyi tanımasından dolayı aranan bir devlet adamı ve danışman oldu. Mısır'da 6 defa Maliki kadılığı yaptı. Şam'ı işgal eden Timur ile görüşmesi bir fatih ile bir bilginin ilginç buluşması olarak tarihe geçti.

Johann Wolfgang Von Goethe, Alman hezarfen; edebiyatçı, siyasetçi, ressam ve doğabilimcidir. 1776 yılından itibaren, Weimar dukalığının bakanı olarak çeşitli idari ve siyasi görevlerde bulunmuştur.

Feminizm, kadınların haklarını tanıyarak bu hakların korunması amacıyla eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik çeşitli ideolojiler, toplumsal hareketler ve kitle örgütlerinden oluşan hareket. Sözcüğün köken olarak Latince "femina" ve onun Fransızca türevi olan "féminisme" sözcüğünden geldiği ve Türkçe eş anlamlısının hatunculuk olduğu belirtilmektedir. Kadın hareketi doğrudan kadınları ilgilendiren ve dolaylı olarak kültürü ilgilendiren konularda bilinç uyandırır. Feminizmin temel amaçları; eğitim, iş, çocuk bakımı, yönetim gibi konularda eşit haklara sahip olmaktan, yasal kürtaj hakkından, kadın sağlığı konusunda ilerlemelere, tacizin ve tecavüzün engellenmesinden lezbiyen haklarına kadar uzanır.

John Ronald Reuel Tolkien, İngiliz yazar, şair, filolog ve akademisyen. Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi gibi fantastik kurgu eserleriyle tanınır.

Frankenstein ya da Modern Prometheus, İngiliz yazar Mary Shelley (1797–1851) tarafından yazılan ve genç bir bilim insanı olan Victor Frankenstein'ın yarattığı alışılmışın dışında bir bilimsel deneyde garip şekilli ama akıllı bir yaratığın hikâyesini ele alan romandır. Shelley, hikâyeyi 18 yaşındayken yazmaya başladı ve romanın ilk baskısı, 1 Ocak 1818'de yazar 20 yaşındayken Londra'da isimsiz olarak yayımlandı. Yazarın adı ilk kez 1823'te Fransa'da yayımlanan romanın ikinci baskısında yer aldı.

Peyami Safa, Türk yazar ve gazeteci. Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Matmazel Noraliya'nın Koltuğu ve Yalnızız gibi psikolojik türdeki eserleriyle Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatında ön plana çıktı. Yaşamı ve fikrî hayatındaki değişimlerini eserlerine de yansıttı. Server Bedi takma adıyla birçok roman kaleme aldı. Cingöz Recai tiplemesini Fransız yazar Maurice Leblanc'ın Arsen Lüpen karakterinden esinlenerek yarattı. Aynı zamanda çeşitli kurumlarda gazetecilik mesleğini sürdürdü ve ağabeyi İlhami Safa ile birlikte Kültür Haftası gibi çeşitli dergiler çıkardı.

Orhan Veli Kanık, daha çok Orhan Veli olarak tanınan Türk şairdir. Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile birlikte yenilikçi Garip akımının kurucusu olan Kanık, Türk şiirindeki eski yapıyı temelinden değiştirmeyi amaçlayarak sokaktaki adamın söyleyişini şiir diline taşıdı. Şair otuz altı yıllık yaşamına şiirlerinin yanı sıra hikâye, deneme, makale ve çeviri alanında birçok eser sığdırdı.

Nâzım Hikmet, Türk şair ve yazardır. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.

Kara film, öncelikle, kahramanlarını çürümüş ve itici algılanabilecek bir dünyanın içine yerleştiren Hollywood suç filmlerini tanımlamak için kullanılan bir sinema terimidir. Hollywood'un klasik kara film dönemi, 1940'ların başından 1950'lerin sonuna kadar uzanır. Bu dönemin az ışıklı, siyah beyaz çekilmiş kara filmleri, Alman Dışavurumcu sinemasından etkilenmiştir. Diğer taraftan ilk örnek teşkil eden hikâyeler ve klasik kara filmlere yönelik tutum, Büyük Bunalım döneminde Amerika Birleşik Devletleri'nde ortaya çıkan suç filmlerinden doğmuştur.

Tuva Halk Cumhuriyeti, 1921-1944 yılları arasında Güney Sibiryada şimdiki Tuva Cumhuriyeti topraklarında bağımsız yaşamış bir Türk cumhuriyetidir. 11 Ekim 1944'te SSCB'ye bağlanmıştır. Kuruluşta Tandı Uranhay ülkesindeki Tañnı Tuva Cumhuriyeti adı sonra Tuva Halk Cumhuriyeti olarak değiştirilmiştir. Tuva meclisinin ilk başkanı Buyan Badırgıdır.
Çizgi roman'da modern çağ, genellikle 1980'lerin sonlarından günümüze kadar sürmüş Amerikan çizgi romanları kültürüne verilen gayriresmî isimdir. Bu dönemde, çizgi roman karakterleri daha karanlık ve zihinsel olarak daha karmaşık, yaratıcıları daha tanınmış ve endüstriye yön verir durumda olmuşlar, çizgilerin gösterişinden bağımsızdırlar ve baskılar için daha büyük mekanlar seçilmesiyle sektör daha fazla ticarileştirilmiştir.

Antikomünizm ya da komünizm karşıtlığı, kapitalist görüşlere karşı olan ve aksinin gerçekleşebileceğini öneren komünizm düşüncesine karşı olarak komünist sistem ve görüşlerin yayılımını engelleme çalışmalarıdır. Bununla birlikte Marksist-Leninist politikaların 20. yüzyılda dünya üzerine söz sahibi olması üzerine, bu politikalara karşı olan görüşleri ifade eden bir terimdir.

Olympia, Fransız ressam Édouard Manet'nin 1863 yılında tamamladığı tablosudur. Gerçekçilik akımının bir örneği olan eser, şu anda Paris'teki Orsay Müzesinde sergilenmektedir.
Stepan Sarıgool (Kasım 17, 1908 yılı - Mayıs 27, 1983 yılı) — roman yazarı, şair, oyun yazarı, mütercim, Tıva ulusunun ulusal yazarı. Tıva Sovyet Sosyalist Özerk Cumhuriyeti'nin edebiyat ve sanatının ünlü kalemidir. Tıva Sovyet Sosyalist Özerk Cumhuriyeti'nin Yüksek Şura'sının milletvekili olmuştur. Çağdaş Tıva edebiyatının kurucularının arasında yer alır.
Oleg Sagan-ool — Tıvalı şair, nesir ustası, yazar, oyun yazarı.
Anton Üyerjaa Batı Hemçik yöresindeki Höndelen'de doğmuştur. Tıvalı şair, manzum ustasıdır.
Şomaadır Kuular Süthöl yöresinde Hör-Tayga'da doğmuştur. Tıva Türklerinden gazeteci-yazar, romancı.
Kuular Arakçaa Tıva Arat Cumhuriyetinin Uluğhem kojuun idaresine bağlı Çaa-Höl beldesinin Kaşpal köyünde doğmuştur. Tıva Türklerinden bilim insanı, ilk Tıva Türk'ü profesörü, filolog, yazar. Tuva Devlet Üniversitesi'nin Tıva dili ve edebiyatı bölümünün kurucusu ve ilk bölüm başkanı.

Nazilerin Sovyet savaş esirlerine karşı işledikleri suçlar, Nazi Almanyası'nın II. Dünya Savaşı'nın Doğu Cephesi'ndeki çatışmalar sırasında 1941-1945 yılları arasında teslim olan veya zorla yakalanan Sovyet savaş tutsaklarına karşı kasıtlı olarak kötü muamele uygulamasıdır. Bu uygulamaların sonucunda esir alınan yaklaşık 5,7 milyon Kızıl Ordu askerinden 3,1 ila 3,5 milyon arası kişi yaşamını yitirdi.
Norveç edebiyatı, Norveç'te veya Norveç halkı tarafından bestelenen edebiyattır. Norveç edebiyatının tarihi, Bragi Boddason ve Eyvindr Skáldaspillir gibi şairlerle birlikte 9. ve 10. yüzyılların pagan Eddaik şiirleri ve skaldik mısralarıyla başlar. 1000 yılı civarında Hristiyanlığın gelişi, Norveç'i Avrupa Orta Çağ öğrenimi, menajerlik ve tarih yazımı ile temasa geçirdi. Yerli sözlü gelenek ve İzlanda etkisi ile birleşen bu, 12. yüzyılın sonlarında ve 13. yüzyılın başlarında aktif bir edebiyat üretimi dönemine dönüşecekti. O dönemin başlıca eserleri arasında Historia Norwegie, Thidreks saga ve Konungs skuggsjá sayılabilir. Norveç'in en eski edebiyatı, Viking Çağı'nda taş üzerine yapılmış runik yazıtlardan ve çoğunlukla sözlü olarak aktarılan ve yalnızca daha sonraki İzlanda el yazmalarından yazılı olarak bilinen aliterasyonlu şiirden oluşur. 13. yüzyılın İzlanda destanları da İzlanda'daki Norveçli yerleşimciler arasında devam eden bir Norveç sözlü nesir geleneğinin olduğunu gösterir. Hristiyanlık Norveç'e geldiğinde, misyoner rahipler ve rahipler yanlarında hem yazı teknolojisini hem de büyük ölçekli metinlerin oluşturulmasını sağlayan alfabeyi getirdiler. Yüksek Orta Çağ boyunca, hem kraliyet mahkemesi hem de dini liderlerin ikametgâhları ile ilgili yazı gelenekleri vardı; örneğin, Kral Sverre Sigurdsson'i hayatının bir destanının bestelenmesi için ayarladı. Orta Çağ Norveç'inden en iyi edebi metin, 1250 civarında yazılmış olabilecek ve Magnus VI Lagabøte'nin yasama çalışmalarını etkilemiş gibi görünen Konungs skuggsjå adlı krallar için bir el kitabıdır. Ancak Kara Ölüm'ün gelişiyle birlikte, Norveç nüfusunu o kadar çok kaybetti ki, yerli edebi gelenek neredeyse hiçbir şeye gerilemedi.