İçeriğe atla

Amy Barr

Amy Barr
Doğum1970 Bunu Vikiveri'de düzenleyin
MeslekGezegen jeofizikçisi
İşverenGezegen Bilimi Enstitüsü

Amy Barr Mlinar, buzlu cisim oluşumu çalışmaları ile tanınan Amerikalı bir gezegen jeofizikçisi. Ulusal Akademiler Astrobiyoloji ve Gezegen Bilimi Daimi Komitesi'nin bir üyesi, NASA'nın Avrupa Görüntüleme Sistemi ve REASON cihazları konusunda ortak araştırmacıdır.[1][2][3][4]

Erken dönemi ve eğitimi

Amy Barr, Palo Alto'da doğdu. lisans derecesi için Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'ne katıldı ve 2000 yılında gezegen bilimi alanında lisans derecesi aldı. 2002'de yüksek lisans eğitimini Colorado Boulder Üniversitesi'nde tamamladı, 2004 yılında ise doktorasını tamamladı.[1][2]

Kariyeri ve araştırmaları

2005 yılında Washington Üniversitesi St. Louis'de doktora sonrası araştırmacı olarak akademik kariyerine başladı, ardından 2006'da Southwest Araştırma Enstitüsü'ne geçiş yaptı ve burada 2011 yılına kadar kaldı. Daha sonra Brown Üniversitesi'nden iş teklifi aldı. 2015 itibarıyla Gezegen Bilimi Enstitüsü'nde görev yapmaya başladı ve 2016'da tecrübeli bir bilim insanı oldu. Araştırmaları, Callisto'nun oluşumu, Enceladus'taki sismik aktivite ve Geç Dönem Ağır Bombardıman üzerine odaklanmaktadır.[1][2]

Konuyla ilgili yayınlar

  • Barr (24 Ocak 2010). "Origin of the Ganymede–Callisto dichotomy by impacts during the late heavy bombardment". Nature Geoscience. 3 (3): 164-167. doi:10.1038/ngeo746. 
  • Barr, Amy C.; McKinnon, William B. (27 Şubat 2007). "Convection in ice I shells and mantles with self-consistent grain size". Journal of Geophysical Research. 112 (E2): E02012. Bibcode:2007JGRE..112.2012B. doi:10.1029/2006JE002781. 
  • Pappalardo, Robert T.; Barr Mlinar, Amy (2004). "The origin of domes on Europa: The role of thermally induced compositional diapirism". Geophysical Research Letters. 31 (1): L01701. Bibcode:2004GeoRL..31.1701P. doi:10.1029/2003GL019202. 

Kaynakça

  1. ^ a b c "Dr. Amy C. Barr Mlinar | Planetary Science Institute". www.psi.edu. 2 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Haziran 2016. 
  2. ^ a b c "Amy Barr | News from Brown". news.brown.edu. 18 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Haziran 2016. 
  3. ^ "Planetary Science Institute Researchers to Study Jupiter's Moon Europa | Planetary Science Institute". www.psi.edu. 29 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Haziran 2016. 
  4. ^ "Does Icy Pluto Have a Hidden Ocean? New Horizons Offers New Clues". Smithsonian. 11 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Haziran 2016. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Uranüs</span> güneş sisteminin 7. gezegeni

Uranüs, Güneş'e yakınlık bakımından yedinci gezegendir. Gazlı, camgöbeği renginde bir buz devidir. Gezegenin büyük bir kısmı, astronominin "buz" ya da uçucu maddeler olarak adlandırdığı maddenin süperkritik fazındaki su, amonyak ve metandan oluşur. Gezegenin atmosferi karmaşık katmanlı bir bulut yapısına sahiptir ve tüm Güneş Sistemi gezegenleri arasında 49 K ile en düşük minimum sıcaklığa sahiptir. Gezegenin 82,23°'lik belirgin bir eksenel eğimi ve 17 saat 14 dakikalık bir geriye dönüş periyodu vardır. Bu, Güneş etrafındaki 84 Dünya yıllık bir yörünge döneminde kutuplarının yaklaşık 42 yıl sürekli güneş ışığı aldığı ve ardından 42 yıl sürekli karanlık olduğu anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Gezegen</span> bir yıldız veya yıldız kalıntısının yörüngesinde dolanan gök cismi

Gezegen, genellikle bir yıldızın, yıldız kalıntısının veya kahverengi cücenin yörüngesinde bulunan, yuvarlak hâle gelmiş bir astronomik cisimdir. Uluslararası Astronomi Birliğinin (IAU) tanımına göre Güneş Sistemi'nde sekiz gezegen bulunur. Bunlar, karasal gezegenler Merkür, Venüs, Dünya ve Mars; dev gezegenler Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün'dür. Gezegen oluşumu için bilimsel açıdan mevcut en iyi teori, bir bulutsunun kendi içine çökmesi sonucu bir yıldızlararası bulut meydana getirdiğini ve yıldızlararası bulutun da bir önyıldız ve bunun yörüngesinde dönen bir öngezegen diski oluşturduğunu öne süren bulutsu hipotezidir. Gezegenler bu disk içinde, kütleçekiminin etkisiyle maddelerin kademeli olarak birikmesi sonucu, yığılma (akresyon) olarak adlandırılan süreçte büyürler.

<span class="mw-page-title-main">Ganymede (uydu)</span> Jüpiterin uydusu

Ganymede, Jüpiter'in doğal uydularından biridir. Jüpiter'in ve aynı zamanda Güneş Sistemi'nin en büyük uydusudur. Merkür gezegeninden çap olarak daha büyüktür, ancak kütlesinin yalnızca yarısı kadardır. Ganymede'nin yoğunluğu çok daha azdır. 7 Ocak 1610 tarihinde Galileo Galilei tarafından bulunmuş ve o dönemde tanımlanan 4 Galilei uydusu arasında gezegene yakınlık açısından üçüncü sırada bulunması nedeniyle Jüpiter'in 'III' numaralı uydusu olarak adlandırılmıştır. Galile Uyduları grubuna Io, Europa ve Callisto da dahildir.

<span class="mw-page-title-main">Callisto (uydu)</span> Jüpiterin uydusu

Callisto, Jüpiter'in doğal uydularından biridir. Büyüklükte Jüpiter'in uyduları arasında ikinci, Güneş Sistemi'ndeki tüm uydular arasında üçüncü sırayı alır. 7 Ocak 1610 tarihinde Galileo Galilei tarafından bulundu ve o dönemde tanımlanan 4 Galilei uydusu içinde gezegene en uzaktaki olması nedeniyle Jüpiter'in 'IV' numaralı uydusu olarak adlandırılmıştır. Diğer Galilei uyduları ile yörüngesel rezonansda olmayan tek Galilei uydusudur. Güneş Sistemi'nde, üzerinde en çok krater bulunan gök cismidir. Yüzeyi son 4 milyar yıldır hiç değişmemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Triton (uydu)</span>

Triton, Neptün gezegeninin en büyük doğal uydusudur. 10 Ekim 1846'da İngiliz gök bilimci William Lassell tarafından keşfedilen ilk Neptün uydusuydu. Güneş Sistemi'nde, gezegeninin tersi yönünde bir yörüngeye sahip tek büyük uydudur. Ters yön yörüngesi ve Plüton'a benzer kompozisyonu nedeniyle Kuiper kuşağından yakalanan bir cüce gezegen olduğu düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">İapetus (uydu)</span>

Iapetus, tahmini 1469 km çap ile Satürn'ün üçüncü, Güneş Sistemi'nin 11. büyük uydusudur. İsmini Yunan Mitolojisi'nde bir Titan olan Iapetos'tan alır. Giovanni Domenico Cassini tarafından 1671 yılında keşfedildi.

<span class="mw-page-title-main">Neptün'ün uyduları</span>

Neptün'ün bilinen 16 uydusu vardır. Bunların içinde açık farkla en büyüğü; William Lassell tarafından, Neptün'ün keşfinden sadece 17 gün sonra gözlenen, Neptün etrafında dönen toplam kütlenin %99.5'ini oluşturan, ve ayrıca küresel şekle sahip olabilecek kadar kütleye sahip tek gök cismi olan, Triton'dur. İstisnai olarak, Güneş Sistemi'ndeki diğer tüm uydulara göre ters yönde bir yörüngeye sahiptir. Bu özelliği onun olduğu yerde oluşmadığını, Neptün tarafından yakalandığını gösteriyor. Eski bir Kuiper kuşağı cüce gezegeni olabilir. Triton yörüngesinde eş zamanlı olarak döner, yani Neptün'e hep aynı yüzü dönüktür. Gelgit ivmelenmesi nedeniyle de gezegenine gitgide yaklaşmaktadır, 3.6 milyar yıl sonra Roche limitine ulaştığında da parçalanarak yok olacaktır. 1989'da yaklaşık −235 °C sıcaklığıyla Triton,. Güneş Sistemi'ndeki en soğuk gök cismiydi.

<span class="mw-page-title-main">Rhea (uydu)</span>

Rhea, Satürn'ün ikinci en büyük ayı ve Güneş Sistemi'ndeki çapına göre dokuzuncu en büyük uydudur. Güneş Sistemindeki kesin ölçümlerin hidrostatik denge ile uyumlu bir şekli doğruladığı en küçük cisimdir. 1672'de Giovanni Domenico Cassini tarafından keşfedildi.

<span class="mw-page-title-main">Güneş Sistemi'nin oluşumu ve evrimi</span>

Güneş Sistemi'nin oluşumu ve evrimi, yaklaşık 4,5 milyar yıl önce dev bir moleküler bulutun küçük bir parçasının yerçekimi etkisiyle çökmesiyle başladı. Çöken kütlenin çoğu, merkezde toplanarak Güneş'i oluştururken, geri kalanı düzleşerek gezegenlerin, uyduların, asteroitlerin ve diğer küçük gök cisimlerinin oluştuğu bir proto-gezegen diskine dönüştü.

<span class="mw-page-title-main">Galatea (uydu)</span> Neptünün 5. uydusu

Galatea Neptün'ün en büyük beşinci uydusudur 152 km'lik ene sahiptir ve geçici adı S/1989 N4 idir. Neptün VI olarak da bilinir ve gezegen etrafında 13 saatte bir dolanır. 1989'da keşfedilmiştir ve düzensiz bir şekle sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">486958 Arrokoth</span>

486958 Arrokoth (geçici atama 2014 MU69; eski takma adı Ultima Thule), Kuiper Kuşağı'nda bulunan bir Neptün ötesi cisimdir. Arrokoth, NASA uzay sondası New Horizons'un 1 Ocak 2019 tarihinde uçuş yaparak bir uzay aracı tarafından ziyaret edilen Güneş Sistemi'ndeki en uzak ve en ilkel cisim olmuştur. Arrokoth, iki gezegenimsi cisimden oluşan, 36 km (22 mi) uzunluğunda bir kontak ikilidir. Bu iki cisim, 21 ve 15 km (13 ve 9 mi) çaplarındadır ve büyük eksenleri boyunca birleşik bir yapıdadır. Yörünge süresi yaklaşık 298 yıl olan ve düşük bir yörünge eğikliği ve dış merkezliğe sahip olan Arrokoth, soğuk klasik Kuiper Kuşağı cismi olarak sınıflandırılır.

Bu, Güneş Sistemi'ndeki en yüksek dağların bir listesidir. Liste, önemli dağların tespit edildiği tüm gök cisimlerini içermektedir. Bazı gök cisimleri için farklı ölçüm türlerinde farklı zirveler verilmiştir. Güneş sisteminin en yüksek dağı, muhtemelen Mars'taki 21,9 ila 26 km yüksekliğindeki büyük kalkan volkanı Olympus Mons'tur. Vesta asteroidi üzerindeki Rheasilvia'nın merkezi zirvesi de, zirveden tabana kadar 20 ila 25 km arasında tahmin edilen yüksekliğiyle en yüksek adaylardan biridir.

<span class="mw-page-title-main">16 Psyche</span> Asteroit

16 Psyche, İtalyan gök bilimci Annibale de Gasparis tarafından 17 Mart 1852'de keşfedilen ve Yunan tanrıçası Psyche'den adını alan büyük bir M-tipi asteroittir. "16" ön eki, keşfedilme sırasına göre on altıncı küçük gezegen olduğunu belirtir. M-tipi asteroitlerin en büyüğü ve en kütleli olanıdır ve en büyük on iki asteroitten biridir. Ortalama çapı yaklaşık 220 km 'dir (140 mi) ve asteroit kuşağı kütlesinin yaklaşık yüzde birini içerir. Eskiden bir öngezegennin açığa çıkmış çekirdeği olduğu düşünülüyordu, fakat son gözlemler bu varsayımı sorgulamaktadır. Psyche, NASA tarafından aynı adı taşıyan bir uzay aracıyla araştırılacak. Bu, insan yapımı bir nesnenin metalik bir asteroide yolculuk ettiği ilk sefer olacak. Uzay aracı 13 Ekim 2023'te fırlatıldı ve 2029 yılında asteroide ulaşması bekleniyor.

<span class="mw-page-title-main">Yetim gezegen</span> Doğrudan bir yıldızın yörüngesinde bulunmayan gezegen kütleli bir cisim

Yetim gezegen doğrudan bir yıldızın yörüngesinde bulunmayan gezegen kütleli bir cisimdir. Bu tür cisimler, kendi başına oluşmuş veya herhangi bir yıldıza veya kahverengi cüceye yerçekimsel olarak bağlı olmadıkları bir gezegen sisteminden fırlatılmıştır. Samanyolu tek başına milyarlarca yetim gezegene sahip olabilir.

Amerikan jeofizik birliği, 144 ülkeden 62.000'den fazla üyeden oluşmaktadır. Dünya, atmosfer, okyanus, hidrolojik, uzay ve gezegen bilimcilerinden oluşturulan ve kar amacı gütmeyen kuruluştur. Amerikan jeofizik birliği'nin faaliyetleri, dünya ve uzay bilimleri dahilindeki disiplinlere, uluslararası alanlarda bilimsel bilgilerin düzenlenmesine ve yayılmasına odaklanmıştır. Jeofizik bilimleri dört temel alanı içerir: atmosfer bilimleri, okyanus bilimleri, katı dünya bilimleri, hidrolojik bilimler ve uzay bilimleri. Merkez binası Washington D.C.' deki Florida Caddesi'nde bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Güney Kutbu-Aitken Havzası</span>

Güney Kutbu-Aitken Havzası, Ay'ın uzak yüzünde bulunan bir çarpma krateridir. Yaklaşık 2.500 km çapında ve 6,2 ila 8,2 km derinliğinde, Güneş Sistemi'ndeki bilinen en büyük çarpma kraterlerinden biridir. Ay'da tanınan en büyük, en eski ve en derin havzadır. 4,2 ila 4,3 milyar yıl önce, Nektar Öncesi dönemde oluştuğu tahmin edilmektedir. Adını, bir uçta Ay'ın Güney Kutbu ve kuzey ucunda Aitken krateri olmak üzere havzanın zıt taraflarındaki iki özelliğinden almıştır. Bu havzanın dış kenarı, Dünya'dan Ay'ın güney kolunda yer alan ve bazen gayri resmi olarak "Leibnitz Dağları" olarak adlandırılan devasa bir sıradağ olarak görülebilir.

<span class="mw-page-title-main">Büyük Çarpışma Hipotezi</span> Ayın kökenini açıklayan bir varsayım

Büyük Çarpışma Hipotezi, Ay'ın yaklaşık 4,5 milyar yıl önce, Hadeen üst zamanında Erken Dünya ile Mars büyüklüğünde bir gezegenin çarpışması sonucu uzaya fırlayan kalıntıdan oluştuğunu öne sürer. Dünya ile çarpışan gök cismi Ay tanrıçası Selene'nin annesi olan efsanevi Antik Yunan titanının adı olan Theia ile anılır. 2016 tarihli bir raporda yayınlanan Ay kayaçlarının incelemesi, çarpışmanın doğrudan gerçekleşmiş olabileceğini ve her iki gök cisminin bütünüyle karışmasına neden olabileceğini öne sürmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Satürn'ün manyetosferi</span>

Satürn'ün manyetosferi, güneş rüzgarının akışı içinde gezegenin içsel manyetik alanı tarafından oluşturulan boşluktur. 1979 yılında Pioneer 11 uzay aracı tarafından keşfedilen Satürn'ün manyetosferi, Güneş Sistemi'ndeki en büyük ikinci manyetosferdir ve sadece Jüpiter'in manyetosferinden daha küçüktür. Satürn'ün manyetosferi ile güneş rüzgarı arasındaki sınır olan manyetopoz, gezegenin merkezinden yaklaşık olarak 20 Satürn yarıçapı uzaklıktadır, manyetik kuyruğu ise onlarca Satürn yarıçapı boyunca uzanır.

<span class="mw-page-title-main">Gezegen kütleli cisim</span>

Gezegen kütleli cisim, gök cisimlerinin jeofiziksel tanımına göre hidrostatik dengeyi sağlayacak kadar kütleli, fakat bir yıldız gibi çekirdek füzyonunu sürdürecek kadar kütleli olmayan herhangi bir gök cismidir.

<span class="mw-page-title-main">Gezegen kütleli uydu</span>

Gezegen kütleli uydular, gezegen kütlesine sahip olan ancak aynı zamanda birincil başka bir gezegenin doğal bir uydusu olan gök cisimleridir. Şekilsel olarak oldukça büyük,elipsoit ya da küreseldirler. Uydular, kimi durumlarda bir yüzey altı okyanus oluşumu meydana getirebilecek gelgit veya radyojenik ısıma sebebiyle hidrostatik denge noktasında olabilirler. Güneş sisteminde yer alan iki doğal uydu olan Ganymede ve Titan, Merkür gezegeninden daha az kütleli olmakla birlikte daha büyüktür. Aynı zamanda cüce gezegenler Plüton ve Eris'ten daha büyük ve kütleli olan yedi adet doğal uydu bulunmaktadır.