
İnsomnia ya da uyuyamama hastalığı, bir uyku sorunudur. Uykuya dalamama ya da gece boyunca sürekli uyuyamama sorunlarını barındırır. Hastalar genel olarak, gözlerini birkaç dakikadan fazla kapalı tutamamaktan ya da yatakta bir o yana bir bu yana dönerek uyuyamamaktan yakınırlar.

Antibiyotik, bakterilere karşı aktif olan bir tür antimikrobiyal maddedir. Bakteriyel enfeksiyonlarla savaşmak için en önemli antibakteriyel ajan türüdür ve antibiyotik ilaçlar bu tür enfeksiyonların tedavisinde ve önlenmesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bakterileri öldürebilir ya da büyümelerini engelleyebilirler. Sınırlı sayıda antibiyotik de antiprotozoal aktiviteye sahiptir. Antibiyotikler soğuk algınlığı veya gribe neden olan virüsler gibi virüslere karşı etkili değildir; virüslerin büyümesini engelleyen ilaçlar antibiyotik yerine antiviral ilaçlar veya antiviraller olarak adlandırılır. Mantarlara karşı da etkili değildirler; mantarların büyümesini engelleyen ilaçlara antifungal ilaçlar denir.

Süt, dişi memelilerin yavrularını beslemek için memelerinden gelen, besin değeri yüksek olan beyaz bir sıvıdır. Ayrıca bazı bitkilerin türlü organlarında bulunan beyaz renkte öz suya ve erkek balığın tohumuna da süt denir.

Farmakoloji ya da eczabilim günümüzdeki anlamıyla canlı organizmadaki ilaç etkilerini ve canlı organizmaya alınan ilaçların yapısını inceleyen bir bilim dalıdır. Yeni sentezlenmiş veya bitkilerden ayrıştırılmış maddelerin etkilerini biyolojik yapısını laboratuvar çalışmaları ile deney hayvanlarında, klinik araştırmalar ile insanlarda inceleyerek ilaç geliştirme çalışmalarına katkı veren bir tıp ve eczacılık bilimidir. Diğer bir deyişle, ilaçların yapımından, kullanıma sunulmasına, ilaçlar ile biyolojik dizgeler arasındaki etkileşimleri inceleyen bilim dalıdır. Farmakoloji, deneyleri ve canlılar üzerindeki araştırmalardan klinik uygulamaya değin uzanan bu karmaşık ve yoğun süreci birçok alt dalı ve yardımcı bilim dalları ile yakından bağlantılı yürütür.

Fermantasyon, hücre içinde oksijen yokluğunda meydana gelen metabolik bir faaliyet olarak ‘NAD+'yi yeniden oluşturmak için glikozun glikoliz yoluyla kısmi oksidasyonunu takip eden metabolik adımlar’ şeklinde tanımlanmaktadır. Fermantasyon anaerobik şartlarda, yani oksidatif fosforilasyon olamadığı durumlarda, glikoliz yoluyla ATP üretimini sağlayan önemli bir biyokimyasal süreçtir. Biyokimyanın fermantasyonla ilgilenen dalı zimolojidir.

Amino asitler, proteinleri oluşturan temel yapı taşlarıdır.

Ribozom, tüm canlı hücrelerde bulunan karmaşık moleküler yapıya sahip ve protein oluşturma sürecinde hayati bir rol oynayan bir organeldir. Bu süreç, mRNA çevirisi olarak bilinen bir biyolojik mekanizma aracılığıyla gerçekleşir. Kısaca ribozomlar, haberci RNA (mRNA) molekülleri tarafından sağlanan talimatları takip ederek amino asitleri birbirine bağlar ve polipeptit adı verilen amino asit zincirlerini oluşturur.

Öksürük ilacı öksürük ve öksürükle ilgili durumların tedavisinde kullanılan ilaçlara verilen isimdir. Öksürük ilaçları ikiye ayırılabilir: kuru öksürüklerin tedavisinde kullanılan öksürük dindirici antitussifler ve balgam üreten öksürüklerin tedavisinde kullanılan ekspektoranlar.

Enzimler, kataliz yapan biyomoleküllerdir. Neredeyse tüm enzimler protein yapılıdır. Enzim tepkimelerinde, bu sürece giren moleküllere substrat denir ve enzim bunları farklı moleküllere, ürünlere dönüştürür. Bir canlı hücredeki tepkimelerin neredeyse tamamı yeterince hızlı olabilmek için enzimlere gerek duyar. Enzimler substratları için son derece seçici oldukları için ve pek çok olası tepkimeden sadece birkaçını hızlandırdıklarından dolayı, bir hücredeki enzimlerin kümesi o hücrede hangi metabolik yolakların bulunduğunu belirler.

Huzursuz bacak sendromu (HBS), uyku ya da istirahat esnasında bacaklarda hissedilen rahatsızlık, huzursuzluk, hareket ettirme ihtiyacı, uyuşma, karıncalanma bazen de tam olarak tanımlanamayan bir histir.

Antidepresanlar, majör depresif bozukluk gibi bazı duygudurum bozukluklarını, bazı anksiyete bozukluklarını ve bazı kronik ağrı durumlarını tedavi etmek için kullanılan ilaçlardır. Antidepresanların yaygın yan etkileri arasında ağız kuruluğu, kilo alımı, baş dönmesi, baş ağrısı, cinsel işlev bozuklukları ve duygusal körelme bulunur. Antidepresanlar, çocuklar, ergenler ve genç yetişkinler tarafından alındığında intihar düşüncesi ve davranışı riskinde artışa neden olabilir. Antidepresanların özellikle ani bir şekilde kesilmeleri sonucunda, antidepresan yoksunluk sendromu ortaya çıkabilir.

Ferid Murad, Arnavut asıllı Amerikalı doktor ve farmakolog, 1998 yılı Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü sahibi. Aynı zamanda Kosova Sanat ve Bilimler Akademisi fahri üyesi.

Robert Bruce Merrifield Amerikan biyokimyager ve akademisyen. Önceden belirlenmiş bir sıralamaya göre amino asit zincirleri ya da polipeptit sentezlenmesine yönelik geliştirdiği metot sayesinde 1984 yılında Nobel Kimya ödülünün sahibi olmuştur.

Amerika Birleşik Devletleri'nde Hispanik ve Latino Amerikalılar, İspanya ve Hispanik Amerika'dan veya bazen Portekiz ve Brezilya'dan Amerika Birleşik Devletleri'ne göçmüş veya sığınmış insanların torunu olan Amerikalılardır.

Ecdysozoa, bir protostom hayvan grubu olup Arthropoda'nın da içinde bulunduğu, Nematoda ile birkaç küçük şubeyi içerir. İlk olarak Aguinaldo ve ark. 1997'de, esas olarak 18S ribozomal RNA genleri kullanılarak inşa edilen filogenetik ağaçlara dayanıyordu. Dunn ve ark. tarafından 2008'de yapılan büyük bir çalışma, Ecdysozoa'yı bir klad, yani ortak bir atadan ve onun tüm soyundan gelen bir grup olarak güçlü bir şekilde destekledi.
Anatomik Terapötik Kimyasal (ATC) Sınıflandırma Sistemi, ilaçların etkin maddelerini etki ettikleri organ veya sisteme ve terapötik, farmakolojik ve kimyasal özelliklerine göre sınıflandıran bir ilaç sınıflandırma sistemidir. Amacı, ilaç kullanımını izlemek ve kaliteli ilaç kullanımını iyileştirmek için araştırmalara yardımcı olmaktır. İlaç tavsiyesi veya etkinliği anlamına gelmez. Dünya Sağlık Örgütü İlaç İstatistikleri Metodolojisi İşbirliği Merkezi (WHOCC) tarafından kontrol edilmektedir ve ilk olarak 1976 yılında yayınlanmıştır.

Diğerlerinin yanı sıra Sevorane markası altında satılan Sevofluran, genel anestezinin başlatılması ve sürdürülmesi için inhalasyon anestezisi olarak kullanılan, hoş kokulu, yanıcı olmayan, yüksek oranda florlanmış bir metil izopropil eterdir. Desflurandan sonra etkisi en hızlı ortaya çıkan volatil anesteziktir.

Triklofos, uykusuzluğun tedavisinde nadiren kullanılan sakinleştirici bir ilaçtır.

Enfluran, halojenli bir eterdir. 1963 yılında Ross Terrell tarafından geliştirildi ve ilk kez 1966 yılında klinik olarak kullanıldı. 1970'li ve 1980'li yıllarda inhalasyon anestezisi için giderek daha fazla kullanıldı ancak artık yaygın olarak kullanılmamaktadır.

Tranilsipromin, bir momoamin oksidaz inhibitörüdür. Daha spesifik olarak, tranilsipromin seçici olmayan ve geri dönüşümsüz bir enzim inhibitörü olarak monoamin oksidaz enzimini tahrip eder. Klinik tedavilerde bu ilaç, duygudurum ve anksiyete bozukluğu olan hastalarda antidepresan ve anksiyolitik ilacı olarak kullanılabilir. Ayrıca DEHB tedavilerinde de kullanılabilir.