Anadolu, Anadolu Yarımadası veya coğrafi olarak Asya Kıtası'nın tüm özelliklerini içerdiğinden Küçük Asya, Asya kıtasının en batısında Karadeniz, Akdeniz ve Ege denizi arasında kalan yaklaşık 755.000 km²'lik bir alanı kaplayan dağlık bir yarımadadır.
Agora, antik Yunan kentlerinde, şehirle ilgili politik, dini, ticari her türlü faaliyetin gerçekleştiği, tüm kamu binalarının etrafında sıralandığı halka ait geniş açık alan olup, Helenistik dönemde şekillenip Roma İmparatorluğu’nda ortaya çıkan forumların öncülüdür.
Fenikeliler, Antik Çağ'da yaşamış Sami dillerine mensup bir dil konuşan Akdenizli kavimdir. Bereketli Hilal'in Akdeniz'e bakan kıyılarında gelişen bu uygarlık, talassokrasik bir yapıda şekillenmiştir. Fenikeliler, Doğu Akdeniz'den tüm Akdeniz kıyılarına hatta Atlas Okyanusuna yayılarak en bilineni Kartaca olan çeşitli şehir devletleri kurmuştur.
Pontus Karadeniz'in güney kıyısında, günümüz Türkiye'sinin Doğu Karadeniz Bölgesi'nde yer alan bir bölgedir. Bu ad bölgenin kıyıları ve iç kesimlerinde yer alan dağlar için, Arkaik Dönem itibarıyla burayı kolonileştiren Grekler tarafından Karadeniz'in Grekçe ismi olan: Πόντος Εὔξεινος, Pontos Eukseinos 'dan türetilerek verilmiştir. Daha sonra Eshilos'un Persler eseri ve Herodot'un Herodot Tarihi eseri dönemlerinde sadeleşerek Pontos adı kullanılmıştır.
Sardis, Manisa'nın Salihli ilçesine bağlı Sart kasabası yakınlarında bulunan ve Lidya (Lydia) devletine başkentlik yapmış antik kent. MÖ 1300'de kurulup MS 1200'de yıkılmıştır. Salihli merkezine 9 km, İzmir'e 82 km uzaklıkta olup, İzmir-Ankara karayolunun iki yanına yayılmıştır.
Antik Yunanistan, bugünkü Yunanistan toprakları ile Küçük Asya'da (Anadolu) yaşayan toplumların kurduğu devlet ve uygarlıkların, MÖ 756 ile MÖ 146 tarihleri arasında hüküm sürdükleri bölgenin adı.
Siraküza veya Sırakuza, İtalya'nın Sicilya Özerk Bölgesi'de Antik Yunan çağında bir koloni devlet olarak kurulmuş, günümüzde Siraküza ilinin merkezi olan kent.
Klazomenai, İzmir Körfezi'nin güney sahil şeridi üzerinde, İzmir'in 38 km batısında, Urla belediyesi sınırları içinde bulunan tarihi İyonya kenti. On iki İyonya kenti arasında anılır. Urla'nın doğusunda uzanan sahil şeridi için kullanılan Kilizman ismi, bu antik kentten kaynaklanmaktadır.
Antik Yunanistan'da mutfak kültürü, yalınlığı ve dönemin tarımsal yetersizliklerini yansıtmasıyla bilinir. Bu dönemde beslenme alışkanlıkları, Akdeniz mutfağının üç ana ögesi olan buğday, zeytin yağı ve şarap üzerine kuruludur.
Kolhis ya da Kolhis Krallığı, Karadeniz'in doğu kıyılarında, bugünkü Gürcistan'ın batısında kurulmuş Antik Çağ krallığıdır.
Dolium, Antik Roma'da içerisine hasat zamanı şarap, zeytinyağı, buğday, incir konulan büyük bir kap formu. Bu tür kaplar Minos döneminde Girit'te yaygın biçimde kullanılıyordu. Bazılarının boyu 3 metreye ulaşıyordu. Tornada çekilemeyeceklerine göre, özel bir fırında yapıldıkları sanılmaktadır.
Kizikos, günümüz Erdek ilçesi yakınlarında, Marmara Denizi kıyısındaki Misya antik kentidir. Aslen Marmara Denizi'nde bir ada olduğu söylenen ve eskiden anakaraya ya yapay yollarla bağlanan klasik dönemde Arctonnesus adıyla anılan bugünkü Kapıdağ Yarımadası'nın güney kıyı tarafında bulunuyordu.
Taşucu Arslan Eyce Amfora Müzesi, Mersin ilinde antik dönem amforalarının sergilendiği bir müzedir.
Bosporos Krallığı, ayrıca Kimmer Bosporos olarak da bilinir, bugünkü Ukrayna'nın güneyindeki Kerç Boğazı üzerinde kurulmuş Antik Yunan-İskit devleti. İlk kez Yunan yazarı Diodorus'un sözünü ettiği krallık MÖ 438'e doğru kuruldu. Gücünün doruğuna MÖ 4. yüzyılda ulaştı. En önemli kenti Pantikapaion İÖ 480-438 arasında Arkhainaks, İÖ 438-110 arasında da Spartokos hanedanları tarafından yönetildi. Bu iki hanedan, Pantikapaion'a Nymphaion'u ve bölgede İÖ 7-6. yüzyıllarda kurulmuş öteki Yunan kolonileri de kattılar. İÖ 5. yüzyılın ikinci yarısından sonra Bosporos kentlerinde Atina etkisi güçlendi. Atinalılar İÖ 404'e değin yerel ticareti denetim altında tutuyorlardı, İÖ 4. yüzyıl boyunca da Bosporos'un baş müşterisi oldular. Karadeniz'de korsanlığı önleyen Spartokosların hububat, balık ve köle ticaretini başarıyla yönetmesi sayesinde Bosporos zenginleşti. Bosporos Krallığı'nda yönetim ve maliye alanında çöküş İÖ 3. yüzyıl ortalarında başladı. İÖ 115'e doğru İskitler'e karşı koyamayan hükümdar Parisades, Pontus Kralı VI. Mithridatis'i yardıma çağırdı ve ülkesini ona bıraktı. İÖ 110'dan sonra Pontus kralları bölgenin denetimini ele geçirdiler. Mithridatis'in öldürülmesinden sonra, Pompeius onun oğlu olan Pharkanes'i Bosporos Kralı ilan etti. Böylece MS 1. yüzyılda kurulan bu yeni hanedan Roma İmparatorluğu'nun koruması altında 300 yıl hüküm sürdü. MS 342'den sonra ülke, Got ve Hun akınlarında toprakların bir bölümü elden gitti. I. Justinianos döneminde krallığın geri kalan bölümü Bizans'ın denetimine girdi.
Mazotos Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Larnaka kazasında bulunan bir köydür. 2011 yılı nüfus sayımına göre 832 sakini vardı.
Sinop Arkeoloji Müzesi veya Sinop Müzesi, Sinop'ta bulunan ve şehir içinde ve çevresinde bulunan arkeolojik eserlerin sergilendiği ulusal bir müzedir.
Parion Bronz Amforası, Parion antik kenti kazılarında bulunmuş, M.Ö. 4. yüzyıl sonlarına tarihlenen bronz amforadır.
Geometrik sanat, büyük ölçüde vazo resimlerindeki geometrik motiflerle karakterize edilen bir Yunan sanatı evresidir ve Yunan Karanlık Çağı'nın sonlarına doğru ve biraz sonrasında, y. M.Ö. 1050–700 yılları arasında gelişmiştir. Merkezi Atina'daydı ve buradan stil, Ege'nin ticaret şehirlerine yayıldı. Yunan Karanlık Çağları'nın yaklaşık MÖ 1100'den 800'e kadar sürdüğü düşünülmektedir ve Knodell'in (2021) Knodell'in (2021) Prehistorik Demir Çağı olarak adlandırdığı Protogeometrik dönemden Orta Geometrik I dönemine kadar olan evreleri içerir. Vazoların Yunan toplumunda çeşitli kullanımları veya amaçları vardı; bunların arasında cenaze vazoları ve sempozyum vazoları da bulunuyordu, ancak tabii ki bunlarla sınırlı değildi.
Monte Testaccio, diğer adlarıyla Monte Testaceo ve Monte dei Cocci, Roma'da tamamen testae, yani neredeyse tamamı Antik Roma döneminden kalma kırık seramik parçalarından oluşan yapay bir tepedir. Bu seramiklerin büyük kısmı, tituli picti ile etiketlenmiş ve her biri yaklaşık altmış litre kapasiteli, elli üç milyon zeytinyağı amforalarından oluşmaktadır. Antik dünyada bulunan en büyük moloz yığınlarından biri olan bu tepe, tabanında 2 hektar alan kaplar ve yaklaşık 580.000 metreküp hacme sahiptir; içerdiği amfora sayısının yaklaşık 53 milyon olduğu tahmin edilmektedir. Tepenin çevresi neredeyse bir kilometre uzunluğunda olup, yüksekliği 35 metre olarak ölçülmüştür, ancak antik çağlarda muhtemelen çok daha yüksekti. Tepenin, Tiber Nehri'nin doğu kıyısına kısa bir mesafede, MS 2. yüzyılın sonlarında devlet kontrolündeki zeytinyağı rezervlerinin saklandığı Horrea Galbae yakınında yer aldığı bilinmektedir. Bu tepe, daha sonra hem dinsel hem de askeri açıdan öneme sahip olmuştur.