Amoeba Andrew S. Tanenbaum ve diğerleri tarafından Vrije Universiteit Amsterdam'da geliştirilen bir dağıtık işletim sistemi'dir. Amoeba projesinin amacı, tüm bir bilgisayar ağının kullanıcıya bir tek makine olarak görünmesini sağlayan bir zaman paylaşımı sistemi oluşturmaktı. Vrije Universiteit'teki geliştirme durduruldu: en son sürümün (5.3) kaynak kodu en son 30 Temmuz 1996'da değiştirildi.

Aspendos veya Belkıs, Antalya ili Serik ilçesinde bulunan Belkıs köyünde yer alan antik tiyatrosuyla meşhur bir antik kenttir. Pamfilya'nın en zengin şehirlerinden birisidir.

İki yaşamlılar ya da iki yaşayışlılar, amfibiler, amfibyumlar, amniyotik yumurtaya sahip olmayan, değişkensıcaklı, derisi çıplak ve nemli, göğüs kemiği hiçbir zaman kaburgalarla bağlanmamış, çoğu ses çıkarabilen, omurgalı hayvan sınıfı. Sınıf, Gymnophiona, Anura ve Caudata olmak üzere 3 takımdan oluşur.

Plankton, suda bulunan ve hareket yeteneği akıntıya bağımlı olan canlılara verilen genel isimdir. Genellikle mikroskobik boyutta ve tek hücreli oldukları varsayılsa da, denizanaları veya kopmuş yosunlar da okyanusbilimciler tarafından plankton olarak tanımlanır. Bitkisel planktonlara fitoplankton, hayvansal olanlarına ise zooplankton adı verilir. Göllerde, denizlerde ve akarsularda, hatta belirli şartlar altında buzullarda bulunabilirler. Dünyadaki fotosentez ile üretilen oksijenin büyük çoğunluğunu plankton üretir, diğer kısmını bitkiler üretir.

Rhizopoda ya da Sarcodina; tekhücreli heterotrof canlılardır. Büyük çoğunluğu kamçılılardan köken alır, bazı gelişim aşamalarında kamçı bulundururlar. Hareket organeli yalancı ayaklar (pseudopod)lardır. Kamçılılara ve sillilere göre daha az organel taşıdıkları için daha ilkel yapıdadırlar. Vücutlarının üzerinde "pelikula" denen örtü yoktur. Bazılarında kabuk görülür. Çoğalmaları eşeyli ya da eşeysizdir. Yaklaşık 11.500 yaşayan türü ve 33.000 kadar da fosil türü bulunan Protista aleminin bir sınıfıdır.

Naegleria fowleri, Naegleria cinsine bağlı bir protist türüdür. Halk arasında "beyin yiyen amip" olarak bilinen Naegleria fowleri, şekil değiştiren bir amipoflagellat ekskavattır. Patojenik olabilen, serbest yaşayan, bakteri yiyen bir mikroorganizmadır ve naegleriasis veya primer amipli meningoensefalit (PAM) adı verilen son derece nadir, ani, şiddetli ve genellikle ölümcül bir beyin enfeksiyonuna neden olur. Bu mikroorganizma tipik olarak göletler, göller, nehirler, kaplıcalar, endüstriyel veya enerji santrallerinden gelen sıcak su deşarjı, jeotermal kuyu suyu, kötü bakımlı veya minimum klorlu yüzme havuzları, su ısıtıcıları, toprak ve musluk suyuna bağlı borular gibi ılık tatlı su kaynaklarında bulunur. Amoeboid ya da geçici kamçılı evrede görülebilir.

Entamoeba gingivalis apatojen bir protozoondur. İnsanda yerleştiği bildirilen ilk amip türüdür. Genellikle ağızda gingival ceplerde ve diş etrafındaki dokularda yerleşir. Gingivit ve periodontit olana hastalarda sık gözlenir fakat oral hijyen önemlidir. Kist formu yoktur. Öpüşme veya aynı beslenme araçlarını kullanma yoluyla insandan insana bulaşabilir. Yalnızca 10-35 boyutlarında trofozoit formu vardır. Yuvarlak çekirdeği 2-4 mikrometre çapındadır ve merkezi bit endozomu vardır. Pseudopodları ile hızlıca yer değiştirebilir. Stoplazmasında çok sayıda besin vakoülü içerir. Besin atıklarını, bakterileri, kan hücrelerini fagosite edebilir.

İkikamçılılardan bir cinstir. Vücut yüzeyleri ya çıplaktır ya da ince bir selüloz zarla örtülüdür. Üzerindeki yatay ve düşey doğrultudaki olukların içerisinde şerit biçimindeki kamçıları bulunur. Genellikle denizlerde yaşayan bu tek hücreliler, sayıları aşırı arttığında suya kırmızı bir renk verirler. Ayrıca o sularda yaşayan midye ve balıkların ölümüne ve midyeleri yiyen insanların da zehirlenmesine yol açarlar.

Akar Mite, Mayt tarihsel olarak Acari ya da Acarina, örümceğimsiler (Arachnida) alt sınıfından küçük eklembacaklıları kapsayan, parafiletik bir grup. Akarları inceleyen zooloji dalına akaroloji denir. Akarlar grubunda çok fazla türde canlı vardır ve fosil kayıtları Devoniyen dönemine kadar bilinir. Bu nedenle akarologlar akarların doğru sınıflandırılabilmeleri için karmaşık bir taksonomik sınıflandırma sistemi önermişlerdir.

Toz pusu, atmosferdeki kuru toz ve tuz parçacıkları nedeniyle oluşan ve ufkî görüşü kısıtlayan fenomen. Meteorolojide İngilizce haze sözcüğünden gelen HZ kısaltması ile gösterilir. Toz pusuna neden olan parçacıklar yaklaşık 0,1 mikron (0,0001 mm) çapındadır ve çıplak gözle görülmez.

Partikül, havada asılı katı veya sıvı maddelerin mikroskobik parçacıkları olup en tehlikeli hava kirliliğidir.

Paradeniz, Göksu Deltası'nda, Mersin ili sınırlarında bulunan lagün gölüdür. Deltada bulunan dört gölden birisidir.
Karıncanın Su İçtiği, Yaşar Kemal’in 2002'de yayımlanan romanıdır. Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana (1997), Tanyeri Horozları (2002) ve Çıplak Deniz Çıplak Ada (2012) kitaplarıyla birlikte Bir Ada Hikâyesi dörtlemesini oluşturmaktadır. Romanda, Karadeniz ve diğer Anadolu bölgelerinde yaşayan insanların I. Dünya Savaşı ve sonrasındaki dönemlerde yapmış oldukları göçler konu edilmektedir.
Bir Ada Hikâyesi, Yaşar Kemal'in 1997-2012 yıllarında yazdığı dört romandan oluşan serisidir. Seri, Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana (1997), Karıncanın Su İçtiği (2002), Tanyeri Horozları (2002) ile Çıplak Deniz Çıplak Ada (2012) romanlarından oluşmaktadır. İlk üçü Adam Yayınları'ndan çıkarken sonuncusu ise Yapı Kredi Yayınları tarafından basılmıştır. Seride mübadele ve göç olgusu ele alımaktadır.

Naegleriasis, serbest yaşayan tek hücreli ökaryot Naegleria fowleri tarafından beynin neredeyse değişmez bir şekilde ölümcül bir enfeksiyonudur. Belirtiler menenjit benzeri olup baş ağrısı, ateş, bulantı, kusma, boyun tutulması, konfüzyon, halüsinasyonlar ve nöbetleri içerir. Belirtiler yaklaşık beş gün içinde hızla ilerler ve ölüm genellikle belirtilerden sonraki bir ile iki hafta içinde gerçekleşir.

Tane boyutu münferit tortu tanelerinin çapı veya kırıntılı kayaçlardaki lithified parçacıklardır. Terim ayrıca diğer zerre şekilli malzemelere de uygulanabilecektir. Bu, bir parçacık veya tahıl içindeki tek bir kristalin boyutunu ifade eden kristalit boyutundan farklıdır. Tek bir tane birkaç kristalden oluşabilir. Granül malzeme çok küçük kolloidal parçacıklardan kil, silt, kum, çakıl ve parke taşlarından kayalara kadar değişebilir.

Yakalı kamçılılar ya da choanoflagellatlar (Choanoflagellatea), özgür durumda ya da koloni durumunda yaşayan, tek hücreli, kamçılı ökaryottur. Filozoa grubunda bulunan bu canlıların en yakın akrabaları hayvandır. Yakalı kamçılılar, bir kamçının tabanında birbirine bağlı mikrovillilerden huni biçiminde bir yakaya sahiptir. Hem eşeysiz hem de eşeyli üreme yeteneğine sahiptir. 30-40 mikrovilluslu bir yaka ile çevrelenmiş tepedeki tek bir kamçı ile 3-10 µm (mikrometre) çapında yumurtamsı ya da küresel bir hücre gövdesi ile ayırt edilen ayrı bir hücre biçimine sahiptirler. Kamçının devinimi, özgür yüzen yakalı kamçılıları su sütunu boyunca itebilen, bakterileri ve döküntüleri bu besin maddelerinin yutulduğu mikrovilli yakasına karşı yakalayabilen su akımları yaratır. Bu besleme, küresel karbon döngüsü içinde besin zinciri düzeylerini birbirine bağlayan yaşamsal bir bağlantı sağlar. Yakalı kamçılılar, yaşamsal çevresel rollerine ek olarak, hayvanlarda çok hücreliliğin kökenlerini inceleyen evrimsel biyologlar için özel bir ilgi alanıdır. Hayvanların yaşayan en yakın akrabaları olan yakalı kamçılılar, hayvanların son tek hücreli atalarının yeniden canlandırması için yararlı bir model görevi görür.

Holomycota veya Nucletmycea, Holozoa'nın kardeş grubu olan temel bir Opisthokont klanıdır. Cristidiscoidea ve mantar (fungi) aleminden oluşur. Holomycota'nın en eski soyu olarak nükleeriidlerin, tek hücreli serbest yaşayan fagotrofik amiplerin konumu, hayvanların ve mantarların bağımsız olarak ortak bir tek hücreli atadan karmaşık çok hücreliliği edindiğini ve ozmotrofik yaşam tarzının daha sonra ortaya çıktığını göstermektedir. bu ökaryotik soyun ayrışmasında. Opisthosporidians, aphelidleri, Microsporidia ve Cryptomycota, üç endoparazit grubunu içeren yakın zamanda önerilen bir taksonomik gruptur.
Mikroalgler veya mikrofitler, çıplak gözle görülemeyen mikroskobik alglerdir. Tipik olarak tatlı su ve deniz sistemlerinde bulunan, hem su sütununda hem de tortuda yaşayan fitoplanktonlardır. Bireysel olarak veya zincirler veya gruplar hâlinde var olan tek hücreli türlerdir. Türlere bağlı olarak boyutları birkaç mikrometreden (μm) birkaç yüz mikrometreye kadar değişebilir. Yüksek bitkilerden farklı olarak mikroalglerin kökleri, gövdeleri veya yaprakları yoktur.