Mors alfabesi veya mors kodu, kısa ve uzun işaretler ile bunlara karşılık gelen ışık veya sesleri kullanarak bilgi aktarılmasını sağlayan yöntem. 1832'de telgraf ile ilgilenmeye başlayan Samuel Morse tarafından 1835 yılında oluşturuldu. 1837'de kullanılmaya başladı. 1840 yılında patent için başvuruldu.
Osilatör (salıngaç), elektronik devrelerde, sinüs, kare, testere ve üçgen elektrik sinyallerini veren elektronik düzenektir.
Birinci Marconi Markizi Guglielmo Marconi, İtalyan mucit ve elektrik mühendisidir. Uzun mesafeli radyo iletişimi, Marconi yasası, telsiz telgraf sistemi üzerine yaptığı çalışmalarıyla ünlüdür. Marconi, radyonun mucidi olarak bilinir ve kablosuz telgrafın gelişimine katkılarından ötürü Karl Ferdinand Braun ile 1909 Nobel Fizik Ödülü'nü paylaşmıştır. Girişimci, iş insanı ve daha sonra Marconi Şirketi adını alan ve 1897 yılında İngiltere'de kurulan "The Wireless Telegraph&SignalCompany"nin kurucusu olan Marconi, kendinden önce gelen fizikçi ve araştırmacıların çalışmalarını kullanarak ve değişiklikler yaparak radyonun ticari bir başarı kazanmasını sağlamıştır. 1929 yılında İtalya kralı Markoni’ye Markiz unvanıyla asalet bahşetmiştir.
Radyo Frekansı ile Tanımlama (RFID) teknolojisi, radyo frekansı kullanarak nesneleri tekil ve otomatik olarak tanıma yöntemidir. RFID, temel olarak bir etiket ve okuyucudan meydana gelir. RFID etiketleri Elektronik Ürün Kodu (EPC) gibi nesne bilgilerini almak, saklamak ve göndermek için programlanabilirler. Ürün üzerine yerleştirilen etiketlerin okuyucu tarafından okunmasıyla tedarik zinciri yönetimi ile ilgili bilgiler otomatik olarak kaydedilebilir veya değiştirilebilir.
Wi-Fi, kişisel bilgisayar, video oyunu konsolları, dijital ses oynatıcıları ve akıllı telefonlar gibi cihazların kablosuz olarak birbirlerine bağlanmasını sağlayan teknolojidir.
Telsiz, haberleşmede kullanılan alıcı-verici bir radyo. Kabloya ihtiyaç duymadan, radyo dalgaları ile haberleşme yapılmasına imkân veren cihazlardır. Normal radyo alıcılarından farkı, cihazın aynı zamanda yayın yapma kapasitesine sahip olmasıdır. Bu nedenle bazı dillerde "iki yönlü radyo" olarak adlandırılır.
Elektronik savaş veya elektronik harp, askerî terminolojiye radyo dalgalarının kullanımı ve bir ordunun taktik teknolojik üstünlüğünün savaşın sonucunda belirleyici rol oynamaya başlaması ile girmiş bir harp terimidir. Genel olarak, çeşitli tekniklerin kullanımı ile elektromanyetik tayfın düşman güçlerince kullanımını tamamen engellerken bir taraftan dost güçlerce kullanımını askerî amaçlara en uygun şekilde, azami yararı sağlayacak hale getirmeyi hedefler. Elektronik savaş kendi içinde üç ana bölümde incelenebilir; elektronik destek, elektronik saldırı ve elektronik savunma.
Aşırı düşük frekans (ADF) ya da ELF frekans aralığı 3 ile 30 Hz arasında değişen radyo dalgası bandıdır. Amerika Birleşik Devletleri Donanması ve Sovyet/Rus Donanması tarafından dalışa geçmiş denizaltılarla iletişimde kullanılmıştır.
Radyo frekansı yayıncılıkta bir bilgi sinyali ile modüle edilmiş olan taşıyıcı sinyal anlamına gelir. Ancak, bu isim zamanla modüle edilsin, edilmesin, yüksek frekans anlamına da kullanılmaya başlanmıştır.
Aktarıcı, radyo ve televizyon yayıncılığında bir önceki istasyondan aldığı yayını değişik bir radyo frekansla yeniden yayınlayan yardımcı vericilere verilen addır. "Aktarıcı" terimi TRT kurumunda 1970'li yıllarda Fransızca transposer kelimesinin karşılığı olarak kullanılmaya başlamıştır. Buna karşılık halk arasında kullanılan yansıtıcı terimi yayıncılıkta kullanılmaz.
Radyolink iki nokta arasında elektromanyetik dalgalarla iletişim için kurulan düzenektir. Bu düzenekle sadece iki nokta arasında iletişim sağlanır. Yani radyo ve televizyon vericilerinin aksine yapılan yayın dar bir koridor içinde yönlendirilmiş yayındır ve bu dar koridor dışında izlenemez. Düzenek genellikle telefon santralleri arasında veya radyo televizyon stüdyoları ile radyo televizyon vericileri arasında kurulur.
Amatör telsizcilik veya Amatör radyo, dünya üzerinde organize olmuş, hiçbir menfaat gözetmeksizin kendilerine ayrılmış frekans bandlarında ve yapılan sınavlarda başarı göstermiş kişilerce yürütülen amatör bir hobi faaliyetidir. Amatör telsizciler; "radyo amatörü", "Hams" veya "amatör telsizci" olarak isimlendirilir.
DX'cilik, Amatör telsizcilerin uzak mesafelerden yayınlanan radyo ve televizyon sinyallerini saptayıp bu yayınların yapıldığı istasyonları tanımlamaları ve onlarla iletişim kurmalarına dayalı hobilerini tarif eden terimdir.
Radyo galaksisi ve yakınları, radyo yüksek sesle kuazarlar ve blazarlar, aktif galaksi türleridirlerdir ki, bunlar 10 MHz ile 100 GHz ve 1039 W arasında aydınlanma veren radyo dalgalarıdır. Radyo emisyonu sinkrotron işleminden kaynaklanmaktadır. Radyo emisyonunda gözlemlenen yapı relativistik ışımanın etkilerince modifiye edilmiş ikiz jetler ile dış ortam arasındaki etkileşim ile belirlenir. Ev sahibi galaksiler neredeyse sadece büyük eliptik galaksilerdirler. Radyo yüksek aktif galaksiler ilginçliği sadece kendileri açısından olmayıp, uzun mesafelerden tespit edilebildiklerinden dolayı ayrıca da gözlemsel kozmoloji açısından bir değer teşkil etmektedirler. Son zamanlarda, özellikle galaksi grupları ve kümelerindeki galaksilerarası ortamda bulunan bu cisimlerin etkileri üzerine oldukça fazla çalışmalar yapılmaktadır.
Amplifikatör veya yükselteç, elektronik sinyalleri artırmak için kullanılan elektronik cihazlardır. Amplifikatörler bu işlemi bir güç sağlayacısından alıp bu çıkış sinyallerinin şeklini eşleştirerek yaparlar. Yani, bir amplifikatör güç sağlayıcısından aldığı sinyalleri düzenler.
Döngü veya çerçeve anten, uçları dengeli bir iletim hattına bağlı olan döngü şeklinde bir kablo, boru sistemi veya diğer elektriksel iletkenden oluşan bir radyo antenidir. Fiziksel tanımı içerisinde iki belirgin anten tasarımı vardır: boyutu bir dalga boyundan çok daha küçük olan küçük döngü anteni veya çevresi yaklaşık olarak dalga boyuna eşit olan salınım yapan döngü anteni.
Türkiye'de radyo, Türkiye'de ilk radyo yayını 6 Mayıs 1927'de yapıldı. İlk amatör radyo denemesi Fransız'ların hediye ettiği telsiz ile 19 Mart 1923 tarihinde denenmiş fakat bu deneme başarılı olmamıştır.
İletim ortamı, telekomünikasyon amaçları için sinyallerin yayılmasına aracılık edebilen bir ortamdır. Sinyaller tipik olarak seçilen ortam için uygun bir tür dalgaya empoze edilmektedir. Örneğin, veriler sesi modüle edebilir ve sesler için bir iletim ortamı hava olabilir, ancak katılar ve sıvılar da iletim ortamı olarak işlev görebilmektedir. Vakum veya hava, ışık ve radyo dalgaları gibi elektromanyetik dalgalar için iyi bir iletim ortamı oluşturmaktadır. Elektromanyetik dalgaların yayılması için maddi madde gerekli olmasa da, bu tür dalgalar genellikle içinden geçtikleri iletim ortamından, örneğin ortamlar arasındaki arayüzlerde absorpsiyon, yansıma veya kırılma ile etkilenmektedir. Bu nedenle, dalgaları iletmek veya yönlendirmek için teknik cihazlar kullanılabilmektedir. Bu nedenle, iletim ortamı olarak bir optik fiber veya bir bakır kablo kullanılmaktadır.
Tekrarlayıcı, bir düğmeye basılmasıyla saatleri ve genellikle dakikaları çalan mekanik saat veya saat’deki komplikasyon’dur. Sadece saat sayısını vuran basit tekrarlayıcıdan saat, çeyrek saat ve dakika için ayrı ses tonlarını kullanarak zamanı dakikaya kadar vurarak belirten dakika tekrarlayıcı’ya kadar birçok tekrarlayıcı tipi vardır. Karanlıkta zamanın öğrenilmesi için yapay aydınlatmadan önce ortaya çıktılar, ve görme engelli’ler tarafından da kullanıldılar. Artık saat meraklıları tarafından çoğunlukla pahalı bir yenilik olarak değerlendirilir. Tekrarlayıcılar isteğe bağlı olarak değil yalnızca düzenli aralıklarla çalan vurmalı saatlerle karıştırılmamalıdır.
Amatör telsizcilikte Görüşme ya da Çağrı, iki farklı amatör telsiz istasyonununun arasındaki iletişime, bilgi alışverişine denmektedir. QSO olarak da ifade edilmektedir. En basit haliyle QSO'lar iki radyo operatörünün; çağrı işaretlerini, mevki bilgilerini, anlaşılabilirlik ve sinyal bilgilerini birbirlerine iletmeyi içerir. Görüşme sonrası görüşmeleri belgelemek için geçmişten gelen bir gelenek olan QSL kart değiş-tokuş'u gerçekleşir. Günümüzde e-QSL de görüşmeleri belgelemek için kullanılır.