Grunge 1980'lerin ortasında Amerika'nın Washington eyaletinde çoğunlukla da Seattle bölgesinde alternatif rockın bir alt türü olarak ortaya çıkmıştır. İlk grunge oluşumları Seattlelı bağımsız plak şirketi Sub Pop etrafında şekillenmiştir, 1990'lı yılların başında da popülaritesi hızla artarak, Kaliforniya ve birçok Amerikan eyaletine yayılarak daha çok hayran kitlesi toplamış ve büyük plak şirketlerinin ilgisini çekmiştir.
Rock, 1950'lerde ABD'de "rock and roll" olarak doğan, 1960'larda ve sonrasında farklı tarzlara ayrılarak özellikle İngiltere ve ABD'de gelişen bir müzik türüdür. Kökleri 1940'ların ve 1950'lerin rock and roll'una dayanır. Rock and roll ise blues, rhythm and blues ve country müzikten yoğun biçimde esinlenmiştir. Rock müzik; electric blues ve folk, caz, klasik müzik gibi diğer müzik kaynaklarından da esinlenir.
Hard rock veya heavy rock, kökenleri 1960 başları garaj rock'ı ve psikedelik rock'a dayanan bir rock and roll tarzıdır. Elektro gitar, bas gitar ve davulların sert şekilde kullanılması tipik özelliğidir. Hard rock terimi, genellikle punk rock, grunge ve alternatif metal gibi pop rock radyo müziklerinden daha sert olan rock tarzlarını tek bir çatı altında toplayan ana kategorilerdendir. Ayrıca rock, Blues'tan türemiş bir müzik türüdür. Günümüzde rock müziğin en çok dinlenen türlerinden birisidir.
New wave, müzik alanında pek çok gelişmeyi tanımlamakta kullanılsa da, en yaygın olarak 1970'lerin sonlarında ve 1980'lerin başlarında Batı popüler müziğinde punk rock hareketinden esinlenerek ortaya çıkan müzik akımının adıdır. Bu müzik türü, 1980'ler boyunca popülerliğini sürdürmüş ve 2000'lerde tekrar bunu elde etmiştir. Başlangıçta punk rock'tan esinlenen New Wave; Funk, Disco, Reggae ve Ska türlerinin de bir karışımıdır.
Hardcore punk, 1970'lerin sonunda ortaya çıkan bir punk rock müzik tarzı ve kültürü. Hardcore tarzı genel olarak normal punk rock'tan daha hızlı ve ağırdır. Her ne kadar "hardcore punk" teriminin kökeni belirsiz olsa da Vancouver kökenli D.O.A.'nın 1981'de çıkan albümü Hardcore '81'in terimi popülerleştirdiği düşünülmektedir. Hardcore müzik tarihçisi Steven Blush ayrıca "hardcore" teriminin dönemin punk ve new wave türlerine karşı bir "bıkkınlık" hissi belirttiğini söylemiştir.
Post-punk, 1970'lerin ortasındaki punk rock'ın popülaritesinin ardından yükselişe geçen bir rock müzik hareketidir. Bu türün her ne kadar kökeni punk rock'a dayansa da bu tür daha içe dönük, karışık ve deneysel bir yapı göstermektedir. Post-punk, bağımsız müziği ve punk rock'ı yaygınlaştırmış, Krautrock'tan synthesizer kullanımı ve tekrar öğelerini alarak alternatif rock'ın doğuşuna zemin hazırlamıştır. Post-punk aynı zamanda Jamaika dub müziğinden ve Amerikan funk'ından etkilenmiş; stüdyo çalışmalarında deneyselliği ön plana çıkarmıştır.
Sludge metal doom metal ve hardcore punk tarzlarını birleştiren bir ekstrem metal türü. Swans'ın ilk dönem işlerinden ve endüstriyel müzik ile noise rock gibi tarzlardan öğeler taşıyan tarz, bu türlerin deneysel ve gürültülü özelliklerini de içermektedir. Genel olarak ağır ve sert olmakla beraber hardcore punk tarzı gürültülü brutal vokaller, distorsiyon ve değişen tempolar içermektedir. Her ne kadar Washington'lı grup Melvins sludge metal ile grunge türlerinin kökenini 1980'li yıllarda oluşturmuş olsa da ayrı bir tarz olarak sludge 1990'lı yıllarda New Orleans, Louisiana'da ortaya çıkmıştır. Eyehategod, Crowbar ve Acid Bath gibi bu bölgenin yerel grupları aynı zamanda Southern rock'dan etkilenmiştir. Daha sonra gelen bazı gruplar ise stoner rock ile post-metal tarzlarına kaymışlardır.
Endüstriyel rock, kökeni 1970'lerdeki post-punk gruplarına dayanan, endüstriyel müzik ve alt türlerinin karışımıyla ortaya çıkmış olan bir müzik türüdür. Klavye kullanımı yaygındır ve çalgılara çoğunlukla distortion uygulanır. Rock müziğe deneysel ve sert bir bakış açısıyla yaklaşan bu tür, noise rock'tan ses patlamaları, endüstriyel müzikten de avangart bir altyapı ile kışkırtıcı temalarını almıştır.
Post-endüstriyel müzik, 1980'li yılların başında, çeşitli müzik stillerinden alınan elementlerin endüstriyel müzikle karıştırılması sonucu ortaya çıkan müziğe verilen genel bir addır. "Endüstriyel" terimi ilk olarak 1970'lerde Industrial Records sanatçılarını tanımlamak için ortaya çıkmış olmakla birlikte, daha sonraları çeşitli plak şirketleri ve sanatçıları da tanımlamak için kullanılmıştır. Bu kuruluşlar, endüstriyel müziği noise, ambient, folk ve elektronik dans müziği gibi çeşitli müzik türüyle karıştırmaya başlamıştır. Bu müzik kültürü tüm dünyaya yayılmakla birlikte, en önemli örnekleri Avrupa, Kuzey Amerika ve Japonya'dan çıkmış; endüstriyel metal en başarılı türü olmuştur.
Krautrock, Batı Almanya'da 1960'ların sonu 1970'lerin başında psikedelik rock, elektronik müzik ve çeşitli Avangart esinlenmeleri harmanlayan sanatçılar tarafından oluşturulmuş geniş bir deneysel rock türüdür. Bu sanatçılar kendilerini geleneksel Anglo-Amerikan rock müziğinin blues etkilerinden ve şarkı yapısından uzak tuttular, bunun yerine hipnotik ritimler, elektro-akustik müzik teknikleri ve erken synthesizer'lar kullandı. Krautrock etiketi ile ilişkili önemli gruplar arasında Neu!, Can, Faust, Kraftwerk, Cluster, Ash Ra Tempel, Popol Vuh, Amon Düül II, Tangerine Dream, and Harmonia. vardı.
Alternatif dans ya da indie dans rock alttürleri ile elektronik dans müziğinin bir karışımıdır. Her ne kadar belli bir süreye kadar bu müzik türü sadece British Isles'ta barınmış olsa da, 1980'lerde New Order ve 1990'larda The Prodigy ile Amerika ve dünyanın geri kalanında üne kavuşmuştur.
Noise rock punk sonrası rock müziğin 1980'lerde ünlü olan bir türüdür. Noise rock'ta her ne kadar geleneksel rock müzik enstrümanları kullanılsa da, bu müzik türünde ahenksizlik, disonans ve gürültü esas kılınmıştır. Aynı zamanda noise rock müzisyenleri çoğunlukla deneysel şarkı yazımı tekniklerinden faydalanırlar.
Post hardcore, punk rock'ın bir alt türüdür. Hardcore punk'ın agresifliğini ve "kendin yap" etiğini benimseyen bu tarz, buna karşın hardcore punk'ın aksine post punk ve noise rock gibi tarzların öğelerini ve deneyselliği de benimser. "Post hardcore" terimi, tarz olarak geniş bir yelpazedeki grupları betimlemek için kullanılmıştır.
Shoegazing 1980'lerin sonunda Birleşik Krallık'ta ortaya çıkan bir alternatif rock alttürü. My Bloody Valentine, Slowdive ve Ride gibi gruplar tarafından öncülüğü yapılan shoegazing, 1990-91 yıllarında zirve noktasına ulaşmakla birlikte 1990'ların ortasına kadar popülaritesini sürdürdü ve 2010'lu yıllarda yeniden dirildi. NME ve Melody Maker başta olmak üzere Britanya müzik medyası bu tarza "shoegazing" ismini vermiştir çünkü bu tarzı icra eden müzisyenler konserlerde genelde dinleyici kitlesinden kopuk bir şekilde durup yere bakarak şarkılarını çalmışlardır. Müzisyenlerin bu şekilde çalmasının nedeni ise büyük ölçüde efekt pedalları kullanmaları olmuştur.
Dream pop, 1980'lerin ortasında Birleşik Krallık'ta ortaya çıkan bir alternatif rock alt türüdür. İlk olarak 1980'lerde Alex Ayuli tarafından grubu A.R. Kane'in müziğini tasvir etmek için kullanılan terim, New York kökenli müzik gazetecisi Simon Reynolds'ın terimi Britanyalı shoegazing gruplarını tanımlamak için kullanması ile ün kazanmış, Reynolds da bu terimi kullanan ilk profesyonel gazeteci olmuştur. 1990'larda ise "shoegazing" ve "dream pop" terimleri bölgelere göre birbirinin yerine kullanılmıştır.
No wave, 1970'lerde New York şehrinde ortaya çıkan bir müzik, bağımsız sinema, video sanatı ve modern sanat akımıdır. "No wave" terimi ise punk kültürü tarafından dönemin popüler New Wave müzik türü ve bu türün ticari öğelerini hicvetmek için ortaya atılmıştır. Bu müzik tarzı özellikle Talking Heads gibi plak şirketleri ile anlaşan new wave gruplarına ve bu tarzdaki gruplar tarafından sıklıkla kullanılan Chuck Berry gitar riff'lerine karşı doğmuştur. Terim, merkezi New York'un sanat jargonuna Diego Cortez'in küratörlüğünü yaptığı 1981 yılındaki "New York/No Wave" performansı ile katılmıştır. Aynı zamanda "no wave"'in Fransız Yeni Dalga öncüsü yönetmen Jean-Luc Godard'dan da esinlendiği düşünülmektedir. Akım her ne kadar kısa sürmüş olsa da, müzik, bağımsız sinema, görsel sanat ve moda dallarını büyük ölçüde etkilemiştir.
Barok pop pop ve rock müziğin 1960'larda Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık'ta çıkan bir alt türüdür. Pop rock'ın klasik müzik, barok müzik ve sörf müziği ile füzyonu olarak ortaya çıkmıştır. Chamber pop ve chamber rock terimleri yerine kullanılmaktadır.
Post-grunge, 1990'ların ortasında grunge'ın türevi olarak ortaya çıkmış bir alternatif rock alttürü. Estetik olarak grunge'dan beslenen ve türün distorsiyonlu gitar melodilerini bulundursa da, post-grunge grunge'a göre daha anaakım ve ticaridir. Tarz, Foo Fighters, Nickelback, Matchbox Twenty, Alanis Morissette ve Bush gibi sanatçı ve gruplarla birlikte 1990'ların sonunda ve 2000'lerin başında büyük popülariteye ulaşmıştır.
Dans-rock post-disko türüne bağlı, pop rock ve post-punk ile daha az R&B etkileri ile etkileşim içinde olan bir müzik türüdür ve ilk olarak 1980'lerin başında çıkmıştır. Devamını punk ve disko türleri getirmiştir.
Bu liste rock müzik tarzlarının bir listesidir.