
Vergi, ekonomik birimlerden siyasi cebir altında ve karşılıksız devlete kaynak (para) olarak aktarılmasıdır. Kamu hizmeti yapmak durumunda olan devlet, bunu yaparken mal ve hizmet üretiminde bulunur. Gerekli üretim faktörlerini sağlarken kamu fonlarını kullanır. Bu fonlar içerisinde vergi gelirlerinin oranı yüksektir. Sanayileşmiş toplumlarda %100'e ulaşmaktadır. Devlet, belirtilen temel amaç dışında kamu faaliyetlerine paralel diğer bazı fonksiyonları da vergilere yükleyebilir. Bu arada gelir dağılımının kontrolü, piyasada fiyat istikrarının sağlanması gibi fonksiyonlar da kısmen vergiye yüklenebilir.

Kentleşme, kentsel yaşam biçimlerinin gelişimi olarak tarif edilmektedir. Başka bir deyişle, dar bir alana yerleşen büyük nüfus birikimi, yeni fiziksel ve sosyal oluşum, karmaşık ilişkiler ağı, iş dallarının farklılaşması ve kendine özgü bir kültürel sistemin ortaya çıkması olarak tanımlanmaktadır. Kentleşme, kente göç eden bireyin ya da kentte ikamet eden nüfusun değişim sürecini oluşturur ve sosyal, kültürel, ekonomik özellikleri ile ele alınır. Kentlileşme sosyal bakımdan, kente özgü tavır ve davranış biçimlerinin benimsenmesi ile gerçekleşirken kırsal alanlarda yaşayanlar daha farklı ekonomik ve sosyo-kültürel yaşam biçimine sahiptir.
Millî gelir ile ilgili iki temel kavram vardır. Bunlar Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) ve Gayri Safi Millî Hasıla (GSMH) kavramlarıdır. GSYİH, bir ülkenin sınırları içerisinde hem o ülkenin yurttaşları hem de yabancılar tarafından elde edilen gelir, GSMH ise bir ülkenin yurttaşları tarafından o ülkenin sınırları içerisinde ve sınırları dışında elde edilen geliri ifade eder.
Resesyon ya da durgunluk, ekonomik faaliyetlerde genel bir düşüş olduğunda ortaya çıkan bir iş döngüsü daralmasıdır. Durgunluklar genellikle harcamalarda yaygın bir düşüş olduğunda ortaya çıkar. Bu durum finansal kriz, dış ticaret şoku, olumsuz arz şoku, ekonomik balonun patlaması veya büyük ölçekli insan kaynaklı veya doğal afet gibi çeşitli olaylar tarafından tetiklenebilir.

İşçi sınıfı, sosyolojide ve gündelik konuşma dilinde kullanılan terim. Marksist terminolojide proletarya kavramıyla karşılık bulur.
Toplumsal sınıf toplumlar veya kültürler içindeki bireyler veya gruplar arasında hiyerarşik farklılığı ifade etmektedir. Genellikle bireyler sınıf içinde ekonomik konumlarına ve katmanlaşma sistemi içinde benzer siyasi ve ekonomik ilgilerine göre gruplaşmaktadırlar.

Toplum biliminde ve diğer sosyal bilimlerde, toplumsal tabakalaşma kavramı hiyerarşik bir düzene ve toplum içerisindeki güç ve refahın bölümlenmesine, bireylerin bu bölümlenmedeki konumlarına atıfta bulunur. Kavram, sosyo-ekonomik bir içerik taşıyan sınıf kavramıyla ilişkilidir ve ekonomik, toplumsal, siyasi ve ideolojik eşitsizlikler ya da farklılıklar temelindeki sosyo-ekonomik koşulların farklı görüngüleri üzerine kuruludur.

Refah devleti veya sosyal devlet, minimum düzey ötesinde vatandaşlarının refahı için birincil sorumluluk kabul eden devlet kavramı olup devletin vatandaşlarının iktisadi ve sosyal esenliklerinin korunması ve teşvik edilmesinde ana rol oynamasını önerir. Müdahaleci, düzenleyici, yeniden dağıtıcı, girişimci ve bireylere hak ve özgürlüklerin sağlanması bakımından pozitif bir devlet anlayışıdır. Bu şekil devlet kavramı fırsat eşitliği, servetin eşit şekilde dağılması ve nispeten rahat bir hayat sağlamak için gerekli asgari şartlara yetişemeyen kişiler için kamu mesuliyeti prensiplerine dayanır. Bu genel yaklaşım bir ülkenin çok değişik şekilde iktisaden ve sosyal bakımdan organize edilmesini mümkün kılar.

Gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH), bir ülke veya ülkeler tarafından belirli bir zaman diliminde üretilen ve satılan tüm nihai malların ve hizmetlerin piyasa değeri’nin parasal bir ölçü’südür.

Sandalet, giyicinin ayağına üst kısmından ve bazen topuğundan kayışlarla tutunan, tabandan oluşan açık tip dışarı ayakkabısı. Sandalet ve diğer ayakkabılar arasındaki fark bazen bulanık da olsa, genel anlayış sandaletin ayağın çoğu üst kısmını, özellikle ayak parmaklarını açık bırakmasıdır.
Siyasi yelpaze, siyasi pozisyon veya politik spektrum, farklı siyasi pozisyonları birbirine göre tanımlamak ve sınıflandırmak amacıyla kullanılan bir sistemdir. Bu pozisyonlar, bağımsız siyasi boyutları temsil eden bir veya daha fazla geometrik eksende yer alır. "Siyasi pusula" ve "siyasi harita" ifadeleri, özellikle popüler iki boyutlu modellerine atıfta bulunmak üzere, siyasi yelpazeyi ifade etmek için kullanılan terimlerdir.
Sosyal sağlık, genellikle iki farklı ama iç içe geçmiş kavramları ifade eden bir terimdir. Sosyal sağlık, bireyin sağlığına işaret eder ve başkalarıyla etkileşime girme ve sosyal durumlarda ilerleme yeteneğini vurgular. Aynı zamanda, tüm topluluğun sağlığına ve üyelerinin nasıl davrandığına bağlı olabilir.
Sınıf ayrımı, diğer adlarıyla sınıfçılık ya da sosyal sınıf ayrımcılığı, sosyal sınıf temelinde bir önyargı veya ayrımcılıktır. Üst sınıfın yararına ve alt sınıfın zararına yapılan bireysel tutum, davranış, politika sistemleri ve uygulamalarını içermektedir. Sosyal sınıf, refah, gelir, eğitim, meslek ve sosyal ağa dayalı bir hiyerarşideki bireylerin gruplandırılması anlamına gelir.
Sınıfsız toplum, toplumu oluşturan bireylerin statü,mülkiyet veya destekledikleri siyasi birlik gibi özelliklerle eşit olmayan konumlara dağılmadıkları toplum düzeni.
Toplumsal hareketlilik, bireylerin, ailelerin, grupların veya diğer kategorilerdekilerin bir toplumdaki sosyal sınıf içinde veya arasındaki hareketidir. Kişinin belirli bir toplum içindeki mevcut sosyal konumuna göre sosyal statüdeki bir değişikliktir. Bu hareket, açık bir toplumsal tabakalaşma sisteminde katmanlar veya katmanlar arasında gerçekleşir. Açık tabakalama sistemleri, bir toplumda ulaşılan statü özelliklerine en azından bir miktar değer verilen sistemlerdir. Hareket aşağı veya yukarı yönde olabilir. Eğitim ve sınıf gibi toplumsal hareketlilik belirteçleri, bir bireyin veya grubun toplumdaki hareketliliğini tahmin etmek, tartışmak ve daha fazla bilgi edinmek için kullanılır.

Sapma veya sapma sosyolojisi, resmi kuralları ihlal eden davranışları, eylemleri araştırmaktadır. Örnek olarak sapma sosyolojisi, toplum kuralların ihlalini, suç vb. durumları ele almaktadır.[3]Sapma teriminin olumsuz bir anlamı olsa da, sosyal kuralların çiğnenmesi her zaman olumsuz bir eylem oluşturmamaktadır. Bazı durumlarda kuralların ihlal edilmesine rağmen, davranış olumlu veya toplum tarafından kabul edilebilir olarak adlandırılabilir.
Topofobi, tıbbi açıdan anksiyete bozukluğu olarak kabul edilen; belirli yerlere, mekanlara, ortamlara karşı duyulan; huzursuzluk, öfke, kaygı ve korkulardır. Topofobi birey tarafından genellikle bilinç dışına itilmeye ve unutulmaya çalışılır. Topofobi'nin zıttı olan Topofili ise belirli yerlere, mekanlara, ortamlara karşı duyulan; sevgi ve hoşgörüdür.
Reel (Gerçek) harcama, bir ekonomide devletin mal ve hizmetlere veya üretim faktörlerine doğrudan talebiyle oluşan bir tür kamu gideridir. Devletler bu harcama türü ile kamu hizmetlerini görmek üzere personel istihdamı veya üretim faaliyetlerinde bulunur. Bu harcama ile üretim faktörü söz konusu olduğundan ötürü milli gelirde yükseliş olur, bu sebeple transfer harcamalarının tam tersi olarak nitelendirilebilir.
Hizmetçi servisi, temizlik servisi, apartman temizliği ve temizlik hizmeti, bireylere, işletmelere ve derneklerin yanı sıra konut tesislerine özel bir hizmet sağlayan, uzmanlaşmış bir dış hizmeti daha modern bir şekilde tanımlayan terimlerdir.
Marksist sınıf teorisi, bireyin sınıf hiyerarşisi içindeki konumunun üretim sürecindeki rolü tarafından belirlendiğini ileri sürer ve siyasi ideolojik bilincin sınıf konumu tarafından belirlendiğini savunur. Bir sınıf, otak ekonomik çıkarları paylaşan, bu çıkarların bilincinde olan ve bu çıkarları ilerletmek için kolektif eylemde bulunan kişilerdir. Marksist sınıf teorisi içinde, üretim sürecinin yapısı sınıf inşasının temelini oluşturur.