İçeriğe atla

Alprazolam

Alprazolam
Klinik verisi
Uygulama
yolu
Oral
Hukuki durum
Hukuki durum
  • Yeşil Reçete ile satılır
Farmakokinetik veri
Biyoyararlanım% 80-90
MetabolizmaHepatik
Eliminasyon yarı ömrü6-12 saat
BoşaltımRenal
Tanımlayıcılar
  • 8-chloro-1-methyl-6-phenyl-4H-
    [1,2,4]triazolo[4,3-a][1,4]benzodiazepine
CAS Numarası
PubChem CID
DrugBank
CompTox Bilgi Paneli (EPA)
ECHA Bilgi Kartı100.044.849 Bunu Vikiveri'de düzenleyin
Kimyasal ve fiziksel veriler
FormülC17H13Cl1N4
Mol kütlesi308,765

Alprazolam, kaygı-endişe giderici (anksiyolitik) olarak ve panik bozukluklarında kullanılan benzodiazepin türevidir. Myasthenia gravis, akut dar açılı glokomda kontrendikedir. Gebe ve emziren annelerde kullanılmamalıdır. Xanax® ismi Pfizer firmasının ticari markasıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nde bağımlılık riski ve kötüye kullanımı engellemek için yeşil reçete ile satılması zorunludur.[1]

Yaygın yan etkiler arasında uyku hali, depresyon, baş ağrısı, yorgun hissetme, ağız kuruluğu ve hafıza sorunları bulunur.[2] Sedasyon ve yorgunluğun bir kısmı birkaç gün içinde düzelebilir.[3] Yanlış kullanımla ilgili endişeler nedeniyle, bazı doktorlar alprazolamı panik bozukluğu için ilk tedavi olarak önermemektedir.[4] Yoksunluk ya da ribaund semptomları kullanım aniden azalırsa oluşabilir;[2] haftalar veya aylar içinde dozun yavaş yavaş azaltılması gerekebilir.[5] Diğer nadir riskler arasında inhibisyon kaybı nedeniyle intihar görülebilir.[6] Alprazolam, diğer benzodiazepinler gibi GABAA reseptörü üzerinde etki gösterir.[2]

Alprazolam etken maddesini içeren ilaçlar değişik ülkelerde farklı ticari adlarla veya etken maddenin adı ile pazarlanmaktadır.

Kullanım Şekli

Her hasta için optimum Xanax® dozu saptanmalıdır. Aşağıdaki günlük dozaj tablosu birçok hastanın gereksinimine uyabilir. Yüksek dozaj gerektiğinde, günlük dozlarından önce akşam dozları arttırılmalıdır. Günlük doz anksiyetede başlangıç için günde 3 kez verilmek üzere 0.25-0.5 mg ve daha sonra birkaç doza bölünmüş halde 0.5–4 mg; depresyonda başlangıç için günde 3 kez verilmek üzere 0.5 mg ve daha sonra birkaç doza bölünmüş halde 1.5-4.5 mg; geriyatrik hastalarda günde 2-3 kez verilmek üzere 0.25 mg, daha sonra birkaç doza bölünmüş halde 0.5-0.75 mg; panikle birlikte görülen hastalıklarda başlangıç için yatarken 0.5-1.0 mg ve daha sonra doz, yanıta göre ayarlanmalıdır, doz artırımları 3-4 günde 1 mg dan daha hızlı yapılmamalıdır.

Endikasyonları

Anksiyolitik etkilidir. Anksiyete durumları: Bu tür hastalarda görülebilen belirtiler; anksiyete, gerginlik, ajitasyon, uykusuzluk, korku, çabuk sinirlenme ve/veya çeşitli bedensel yakınmalarla beliren otonom sinir sistemi hiperaktivitesi. Karma anksiyete-depresyon durumları: Bu tür hastalarda anksiyete ve depresyon belirtileri birlikte bulunur. Nörotik ya da reaktif depresyon durumları: Bu tür hastalar, öncelikle depresif bir ruhsal durum ya da ilgi kaybı ve zevk alma duygusu kaybı göstermektedir. Bunlarda, genellikle anksiyete, psikomotor ajitasyon ve uykusuzluk vardır. Diğer karakteristik belirtiler arasında uyku bozuklukları, vücut ağırlığında değişmeler, bedensel şikayetler, kognitif bozukluklar, enerji azalması, değersizlik ya da suçluluk duyguları veya ölüm ve intihar düşünceleri vardır. Primer depresyon belirtisi psikomotor yavaşlama olan hastalarda; bipolar depresyon teşhisi konmuş hastalarda ve psikotik belirtiler gösterenlerde alprazolam kullanılmamalıdır. Başka hastalıklara eşlik eden anksiyete durumları, karma anksiyete-depresyon ya da nörotik depresyonlar: Bu tür hastalara örnek olarak, alkol abstinansının kronik aşaması, fonksiyonel ya da organik nitelikteki mide-barsak, kalp-damar ve deri hastalıkları gösterebilirler. Altı ayı aşan uzun süreli tedavilerde alprazolamın etkinliği, sistematik klinik denemeler yoluyla kanıtlanmamıştır. İlacın yararlılığı her hastada belli aralıklarla değerlendirilmelidir.

Kontrendikasyonları

Alprazolam, benzodiazepinlere aşırı duyarlılık gösterdikleri bilinen kişilerde kontrendikedir.

Uyarılar

Bağımlılık yapabilir. Alprazolamın primer teşhisin şizofreni olduğu hastalarda kullanılması öğütlenmemektedir. Alkolikler ve uyuşturucu alışkanlıkları gibi hastalar drog alışkanlığına ve bağımlılığına eğilim gösterdikleri için, bu tür hastaların benzodiazepinlerle tedavi altındayken, dikkatli bir denetim altında tutulması gerekir. SSS üzerine etki gösteren diğer ilaçlarda olduğu gibi, alprazolam kullanırken uyku hali veya baş dönmesi gelişmediği saptanıncaya kadar hastalara motorlu araç ya da tehlikeli makine kullanmamaları öğütlenmelidir. Diğer benzodiazepinlerde olduğu gibi, alprazolam tedavisini birdenbire durdurmaktan kaçınılmalıdır. Ani kesmenin sonuçlarını önlemek için dozaj tedricen azaltılmalıdır. İlacın ani bırakılması sonucu disfori, uykusuzluk, karın ve kas krampları, kusma, terleme, tremor ve bazen konvülziyonları kapsayabilen majör bir sendrom görülebilir. Bu belirti ve bulgulara, özellikle daha ciddi olanlarına genellikle uzun sürelerle aşırı dozlar alan hastalarda daha sık rastlanmaktadır. Yine de, terapötik düzeylerde benzodiazepinlerle tedavinin birdenbire kesilmesinden sonra da abstinans belirtilerinin geliştiği bildirilmiştir. Sonuç olarak, tedavinin birdenbire durdurulmasından kaçınılmalı ve dozaj tedricen azaltılmalıdır. Böbrek ya da karaciğer fonksiyonu bozukluğu olan hastaların tedavisinde geçerli önlemlere uyulmalıdır. 18 yaşından küçük çocuklarda alprazolamın etkinliği ve güvenliği kanıtlanmamıştır. Birçok incelemede, gebeliğin ilk 3 ayında minör trankilizanlara (klordiazepoksid, diazepam ve meprobamat) bağlı konjenital oluşum bozukluğu rizikosunda artışa değinilmiştir. Bu tür ilaçların kullanımında acil durumların söz konusu olması çok seyrek olduğundan. gebeliğin bu döneminde alprazolam kullanımından kaçınılmalıdır. Birçok ilaç anne sütüne geçebildiğinden, kural olarak, ilaç kullanan annelerin emzirmemeleri ögütlenmektedir.

Yan etkileri

Gelişebilecek yan etkiler genellikle tedavinin başlangıcında gözlenir ve çoğunlukla tedavinin devamı sırasında veya dozaj azaltıldığında kaybolur. Alprazolam tedavisi sırasında en yaygın olumsuz reaksiyonun uyku hali olduğu saptanmıştır. Daha az yaygın reaksiyonlar ise baş dönmesi, görme bulanıklığı, koordinasyon bozuklukları, çeşitli mide-bağırsak ve otonom sinir sistemi belirtileridir. Stimülasyon, ajitasyon, konsantrasyon güçlükleri, konfüzyon, halüsinasyonlar veya davranış üzerindeki başka olumsuz etkiler seyrek olgularda ve gelişigüzel bir biçimde görülmüştür.[7]

İlaç etkileşimleri

Alprazolam'ın da dahil olduğu tüm benzodiazepin tipi ilaçlar narkotik analjeziklerle, barbitüratlarla ya da alkolle birlikte kullanıldıklarında birbirilerinin etkilerini karşılıklı potansiyelize ettiklerinden, MSS üzerindeki mevcut etkileri arttırabilir ve ciddi solunum depresyonu yaratma riski yüksektir.

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 29 Mart 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 16 Kasım 2020. 
  2. ^ a b c American Society of Health-System Pharmacists (13 Kasım 2017). "Alprazolam Monograph for Professionals". Drugs.com. 7 Aralık 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Ekim 2018. 
  3. ^ Pavuluri MN, Janicak PG, Marder SR (2010). Principles and Practice of Psychopharmacotherapy (5.5erişimtarihi=9 Temmuz 2020 bas.). Philadelphia, PA: Wolters Kluwer Health/ Lippincott Williams & Wilkins. s. 535. ISBN 978-1-60547-565-3. 17 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  4. ^ Moylan S, Giorlando F, Nordfjærn T, Berk M (Mart 2012). "The role of alprazolam for the treatment of panic disorder in Australia" (PDF). The Australian and New Zealand Journal of Psychiatry. 46 (3): 212-24. doi:10.1177/0004867411432074. PMID 22391278. 22 Nisan 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Temmuz 2020. 
  5. ^ Verster JC, Volkerts ER (2004). "Clinical pharmacology, clinical efficacy, and behavioral toxicity of alprazolam: a review of the literature". CNS Drug Reviews. 10 (1): 45-76. doi:10.1111/j.1527-3458.2004.tb00003.x. PMC 6741717 $2. PMID 14978513. 
  6. ^ Dodds TJ (Mart 2017). "Prescribed Benzodiazepines and Suicide Risk: A Review of the Literature". The Primary Care Companion for CNS Disorders. 19 (2). doi:10.4088/PCC.16r02037Özgürce erişilebilir. PMID 28257172. 
  7. ^ "Arşivlenmiş kopya". 15 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Nisan 2015. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Seçici serotonin geri alım inhibitörü</span> Antidepresan ilaç sınıfı

Seçici serotonin geri alım inhibitörleri majör depresif bozukluk, anksiyete bozuklukları ve diğer psikolojik bozuklukların tedavisinde antidepresan olarak kullanılan bir ilaç grubudur. Yan etkilerinin az olması, etkinlikleri ve tolere edilebilirlikleri nedeniyle sıklıkla depresyon ve diğer birçok psikiyatrik bozukluk için birinci basamak ilaçlar olarak kullanılırlar.

<span class="mw-page-title-main">Pentotal</span>

Pentotal, kısa etkili anestezik etki sağlayan bir barbitürat türevi ilaç etken maddesidir. Preparat suda çözünür. %2,5'luk solüsyonunun pH'ı 10,5'tur. Buzdolabında 1-2 hafta stabil kalır.

<span class="mw-page-title-main">Panik atak</span> aniden başlayan yoğun korku ve endişe nöbeti

Panik atak; çarpıntı, terleme, titreme, nefes darlığı, uyuşma veya kötü bir şeyin olacağı hissiyle karakterize; aniden gelen yoğun korku dönemidir. Semptomların şiddeti dakikalar içinde yükselmektedir. Genellikle bir atak yaklaşık 30 dakika sürer, ancak bu süre saniyeler ila saatler arasında değişebilir. Atak sırasında kontrolünü kaybetme korkusu ve göğüs ağrısı da görülebilir. Panik ataklar kişiye fiziksel olarak herhangi bir zarar vermez.

<span class="mw-page-title-main">Fluoksetin</span> kimyasal bileşik

Fluoksetin başlıca santral nöronlarda serotonin seçici geri alımını inhibe eden bir antidepresandır. Fluoksetin, seçici olarak serotoninin geri alımını engeller; fakat noradrenalin ve dopamin geri alımını etkilemez. Fluoksetin; adrenalin, asetilkolin, serotonin, dopamin, histamin ve GABA reseptörleri ile etkileşim göstermez.

<span class="mw-page-title-main">Gabapentin</span>

Gabapentin [1-(aminometil), siklohekzanasetik asit; patent adı: Neurontin®], epilepsi tedavisinde GABA molekülünün taklidi olarak kullanılan bileşiktir.

<span class="mw-page-title-main">Sitalopram</span> Seçici serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) sınıfının antidepresanı

Sitalopram, Citalopram diye de geçebilir. Seçici serotonin gerialım inhibitörüdür (SSRI). Serotonine özgüllüğü en yüksek, en seçici moleküldür. Karaciğer sitokrom (CYP) enzim ailesiyle az etkileşir. Bu sayede ilaç etkileşimlerinden az etkilenir. Polifarmasiye uygundur. Özellikle geriyatrik popülasyonda daha çok tercih edilir.

<span class="mw-page-title-main">Diklofenak</span>

Diklofenak enflamasyonu azaltmak ve ağrıyı dindirmek için artrit ve akut sakatlanmalarda kullanılan bir non steroidal antiinflamatuar ilaçtır. Âdet sancısı ve ağrılı âdet görmede de kullanılır. Diklofenak en güçlü analjezik etkiye sahip narkotik olmayan bir ağrı kesicidir.

<span class="mw-page-title-main">Diazepam</span> benzodiazepin türevi ilaç

Diazepam, benzodiazepin türevi bir ilaç etken maddesidir. Diapam, Diazem gibi ticari isimlerle pazarlanır. Anksiyolitik, antikonvülsan, sedatif, kas gevşetici ve hafıza zayıflatıcı etkilere sahiptir. Anksiyete, uyuyamama, nöbetler, alkol yoksunluğu ve kas spazmları gibi hastalıkların tedavisinde kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Morfin</span> narkotik analjezik

Morfin, çok etkili bir opiat ağrı kesici ilaç etken maddesidir, opioidlerin tipik aktif maddesidir ve bu grubun prototipidir. Ham afyonda %10-12 oranında mevcuttur. Molekül DSÖ'nün Temel İlaçlar Listesi'nde yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Anksiyolitik</span> anksiyete tedavisinde kullanılan ilaçlar

Anksiyolitik anksiyeteyi azaltan ilaçlara verilen isimdir. Anksiyolitik ilaçlar, anksiyete bozukluklarına bağlı psikolojik ve fiziksel semptomların tedavisinde kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ketoprofen</span> Ağrı kesici ve ateş düşürücü etkiye sahip bir ilaç etken maddesi

Ketoprofen, ağrı kesici ve ateş düşürücü etkiye sahip bir ilaç etken maddesidir. Non steroidal antiinflamatuar ilaçların propiyonik asitler sınıfındandır.

<span class="mw-page-title-main">Benzodiazepin</span> benzen ve diazepin halkalarının çekirdek kimyasal yapısına sahip psikoaktif ilaç sınıfı

Benzodiazepin, temel kimyasal yapısı bir benzen halkası ve bir diazepin halkasının füzyonu olan psikoaktif ilaçlardır. Depresan etkiye sahip olan benzodiazepinler, insomnia, nöbet ve anksiyete bozukluklarının tedavisinde kullanılır. İlk benzodiazepin olan klordiazepoksidin (Librium®), Leo Sternbach tarafından 1955 yılında tesadüfen keşfedilmiş, 1960 yılında da Hoffmann–La Roche ilaç firması tarafından satışa sunulmuştur. 1977'de benzodiazepinler dünya çapında en çok reçete edilen ilaç oldu.

<span class="mw-page-title-main">Paroksetin</span> kimyasal bileşik

Paroksetin seçici serotonin geri alım inhibitörü olan bir antidepresan türüdür. Majör depresyon, obsesif-kompulsif bozukluk, panik bozukluğu, sosyal anksiyete bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, yaygın anksiyete bozukluğu ve vazomotor semptomlar durumlarının tedavisinde kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Depresan</span> nörotransmisyon seviyelerini düşüren ilaç veya endojen bileşik

Bir depresan veya merkezi depresan, beynin çeşitli bölgelerinde uyarılmayı veya stimülasyonu düşürmek veya azaltmak için nörotransmisyon seviyelerini düşüren bir ilaçlardır. Depresanlar ayrıca alındıklarında uyarılma seviyesini düşürdükleri için bazen "downers" olarak da adlandırılırlar. Uyarıcılar veya "sayaçlar" zihinsel ve/veya fiziksel işlevini arttırır, bu nedenle depresanların karşı ilaç sınıfı antidepresanlar değil, uyarıcılardır.

Duloksetin; majör depresif bozukluk, yaygın anksiyete bozukluğu, fibromiyalji ve nöropatik ağrıyı tedavi etmek için kullanılan bir ilaçtır. Ağız yoluyla alınır. Yaygın yan etkiler arasında ağız kuruluğu, mide bulantısı, yorgunluk hissi, baş dönmesi, ajitasyon, cinsel sorunlar ve terlemede artış bulunur. Şiddetli yan etkiler arasında intihar riski, serotonin sendromu, mani ve karaciğer sorunları sayılabilir. Kullanımı durdurulursa antidepresan yoksunluk sendromu ortaya çıkabilir. Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde kullanımın bebeğe zarar verebileceğine dair endişeler vardır. Bir serotonin-norepinefrin geri alım inhibitörüdür.Nasıl çalıştığı tam olarak net değildir. Duloksetin, 2004 yılında Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği'nde tıbbi kullanım için onaylanmıştır. Jenerik bir ilaç olarak mevcuttur. 2017'de, on altı milyondan fazla reçeteyle Amerika Birleşik Devletleri'nde en sık reçete edilen 46. ilaç olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Flunitrazepam</span> Benzodiazepin türevi bir ilaç

Rohypnol markası adı altında bilinen Flunitrazepam, şiddetli insomniyi tedavi etmek ve anesteziye yardımcı olmak için kullanılan benzodiazepin türevi bir ilaçtır. Diğer benzodiazepinlerde olduğu gibi, flunitrazepamın sadece kısa süreli kullanım için reçete edilmesi tavsiye edilmiştir.

Hipoventilasyon yeterince hava alınmadığında solunumda gerekli olan gaz değişimi için gerçekleşir. Artan bir karbondioksit konsantrasyonuna (hiperkapni) ve solunum asidozuna neden olur. Hipoventilasyon solunum durması ile eş anlamlı değildir. Solunumun durması hipoksiye daha sonrasında anoksiye neden olur. Anoksi sonucu dakikalar içerisinde ölüm gerçekleşir. Hipoventilasyon hipoksinin öncüsü olarak da değerlendirilebilir

Benzodiazepin bağımlılığı, DSM-IV'e göre kişinin tolerans, yoksunluk belirtileri, zararlı etkilere rağmen sürekli kullanım gibi ilaç arama davranışları ve uyumsuz madde kullanım modellerinden bir veya daha fazlasını geliştirdiği bir durumu tanımlar. Bununla birlikte, benzodiazepin bağımlılığı durumunda, sürekli kullanım, ilacın zevkli etkilerinden ziyade, hoş olmayan yoksunluk reaksiyonlarından kaçınma ile ilişkili görünmektedir. Benzodiazepin bağımlılığı, açıklanan bağımlılık davranışı olmadan, düşük terapötik dozlarda bile uzun süreli kullanımla gelişir.

Tolvon markası altında satılan Mianserin, özellikle Avrupa'da ve dünyanın başka yerlerinde depresyon tedavisinde kullanılan atipik bir antidepresandır. Tetrasiklik bir antidepresandır (TeCA). Mianserin, hem kimyasal olarak hem de etkileri ve etkileri açısından mirtazapin ile yakından ilişkilidir, ancak iki ilaç arasında önemli farklılıklar vardır.