İçeriğe atla

Almanya-Amerika Birleşik Devletleri ilişkileri

Alman-Amerikan ilişkileri
Haritada gösterilen yerlerde Almanya ve ABD

Almanya

ABD
Diplomatik Misyon
Almanya Büyükelçiliği, Washington, DCAmerikan Büyükelçiliği, Berlin
Temsilcilik
Büyükelçi Emily HaberBüyükelçi Richard Grenell

Almanya-Amerika Birleşik Devletleri, 1680'lerden beri süre gelen ticaret ve yatırımlar gibi ekonomik ilişkileri, demografi, göç ve kültürel ve entelektüel değişimleri de içermektedir.

Genel bakış

Almanya şansölyesi Olaf Scholz, Amerika Birleşik Devletleri başkanı Joe Biden ile (2023)

1900'den önce, Alman-Amerikan ilişkilerindeki ana faktörler, 18. ve 19. yüzyıl süresince Almanya'dan mültecilerin Amerikan eyaletlerine (özellikle Pennsylvania, Orta Batı ve orta Teksas) büyük hareketleridir.[1]

Öte yandan Amerikan düşüncesini önemli ölçüde etkilemiş felsefi fikir hareketleri de bulunmaktaydı. Devlet okullarının ve ileri eğitimdeki Alman başarıları, Amerikan eğitimcileri etkilemişti; ki Amerikan eğitim sistemi Prusya eğitim sistemini temel alıyordu. Özellikle bilim insanları ve tarihçiler olmak üzere, binlerce ileri seviye Amerikan öğrenci elit Alman üniversitelerinde okudu. Ters yönde hareket az miktardaydı: çok az sayıda Amerikan süresiz olarak Almanya'ya taşındı ve çok az Alman entelektüel 1933'ten önce Amerika'da okudu veya yaşadı. 1920'den önce ekonomik ilişkilerin büyük bir önemi yoktu. 1870'lerden önce ise diplomatik ilişkiler arkadaşçaydı ama yine önemi büyük değildi.[2]

1871'de Almanya'nın Birleşmesinden sonra, Almanya önemli bir dünya gücü haline geldi. Her iki ulus da dünya-sınıfı donanmalar kurmaya ve dünya çapında emperyalist genişlemeye başladılar. Bu durum Samoa adalarında küçük çaplı bir çatışmaya sebep verdi: İkinci Samoa İç Savaşı. Almanya ve ABD kimin kontrole sahip olduğu konusunda anlaşmazlıkta iken, kriz 1899 yılındaki Tripartite Kongresi'nde Samoa'nın iki devlet arasında bölünmesiyle bitti.[3]

1898'den sonra ABD uluslararası diplomaside çok daha fazla yer almaya başladı. Bazen Almanya ile anlaşmazsızlıklar yaşanmasına rağmen genelde anlaşma ve uzlaşma sağlandı. 20. yüzyılın başında Alman donanmasının yükselişi ve Latin Amerika ile Karayipler'deki rolü Amerikan askeri stratejistleri endişelendirdi.

1902-1903 arasında Venezuela krizi gibi durumlarda bazen ilişkiler gerginleşse de bütün olaylar barışçıl şekilde çözüldü.[4]

Her ne kadar ABD 1. Dünya Savaşı'nda bağımsız kalmaya çalışmış olsa da, zamanında Atlantik rotalarını kontrol eden Britanya ve İtilaf Devletlerine açık ara daha fazla ticari ve finansal yardımda bulundu. Almanya ise ABD'nin Meksika'daki ilgisini baltalamaya çalışıyordu. 1917'ye gelindiğinde, Almanya'nın Zimmermann Telgrafı aracığıyla Meksika'ya ABD'ye karşı bir askerî birlik teklifi göndermesi ABD'nin savaş kararı için bir etken oldu.[5] İngiliz gemilerinin, Alman denizaltılarının saldırısına uğraması özellikle de Lusitania adlı yolcu gemisinin yolcularının kaçış botlarına ulaşamadan batırılması, ABD kamuoyunda çok kötü karşılandı. Almanya saldırıların durdurulması için olan Amerikan taleplerini kabul etse de daha sonrasında 1917 yılında savaşı hızlıca kazanabilmek için, Amerikan ordusunun savaşta belirleyici olmak için çok güçsüz olduğu gibi yanlış bir düşünceye kapılarak, tekrar saldırılara başladı.

ABD kamuoyunun 1919 yılındaki cezalandırıcı Versay Antlaşması'na karşı çıkmasıyla birlikte, iki ülke 1921'de ayrı bir barış antlaşması imzaladı. 1920'lerde, Amerikan diplomatlar ve bankerler Alman ekonomisinin tekrar kurulabilmesi için büyük çaplı desteklerde bulundular. 1933'te Hitler ve Naziler başa geçince, Amerikan kamuoyunun düşüncesi gayet negatifti.

Fazlaca sayıda entelektüel, bilim insanı ve sanatçı Nazilerden kaçarak Amerika'ya sığındı ancak Amerika'nın mülteci politikası Yahudi mülteci sayısını önemli ölçüde sınırladı. ABD, İngiltere ve Fransa'ya büyük miktarda askeri ve finansal yardımda bulundu. Almanya 1941 yılı Aralık ayında ABD'ye savaş ilan etti ve Washington yönetimi Nazi Almanyası'nın mağlup edilmesini birinci önceliği haline getirdi. ABD'nin 1945'ten sonra Almanya'nın işgalinde ve yeniden yapımı sırasında rolü büyük oldu. Marshall Planı ile ABD, Batı Almanya'nın ekonomisini tekrar inşa etmek için milyarlarca dolar sundu. İki ülkenin ilişkileri demokratik idealler, anti-komünizm ve yüksek seviyedeki ekonomik ticaret gibi sebeplerle çok pozitif oldu.

Günümüzde ABD, Almanya'nın Avrupa Birliği dışındaki en yakın müttefiklerinden ve partnerlerinden biridir.[6] İki ülkenin halkı birbirini güvenilir müttefikler olarak görse de bazı temel konularda anlaşmazlıklar bulunmaktadır. Amerikanlar, Almanya'nın daha aktif bir askeri rolü bulunmasını istemesine rağmen Almanlar bu fikre karşı çıkmaktadır.[7]

Ülke karşılaştırması

1991'den beri Almanya ve ABD liderleri

George H. W. BushBill ClintonGeorge W. BushBarack ObamaDonald TrumpHelmut KohlGerhard SchröderAngela MerkelABDAlmanya

Tarihçe

Amerika Birleşik Devletleri'ne olan Alman göçü

Amerika Birleşik Devletleri nüfusunun kendi bildirdiği soylar (eyalet ve illere göre, 2001)
Amerika Birleşik Devletleri nüfusunun kendi bildirdiği en büyük soylar (2000)

Üç asırdan uzun süredir, Almanya'dan yapılan göçler Amerika'ya yapılan göçlerin büyük bir kısmını oluşturmaktaydı. 2000 yılı ABD nüfus sayımında, bütün Amerikalıların %20'sinden fazlası ve beyaz Amerikalıların %25'inden fazlası Alman soyuna sahip olduğunu bildirdi. Alman-Amerikanlar, ABD'deki politik yaşamı etkileyen asimile olmuş bir gruptur. Onlar, Kuzey ABD'de özellikle de Ortabatı eyaletlerinde öz raporlanan en büyük etnik gruptur. Florida ve Texas haricinde Güney'in çoğunluğunda Alman-Amerikanlar daha az bulunmaktadır.

1683-1848

Alman göçünün ilk kayıtları 17. yüzyıla ve 1683'te şu anda Philadelphia'nın bir parçası olan Germantown'un kuruluşuna dayanmaktadır. Almanya'dan göç, 1749 ve 1754 yıllarında 37.000 Alman'ın Kuzey Amerika'ya gelmesiyle ilk zirvesine ulaşmıştır.

1848-1914

1848'ten beri yedi milyona yakın Alman ABD'ye göç etti. Birçoğu Baltimore, Şikago, Detroit ve New York şehirlerine yerleşti.

Başarısız olan 1848-1849 Alman İhtilalleri (aynı yıllarda Avrupa'nın geri kalanında olan benzer başkaldırmalarla birlikte) Almanya'dan ve Alman Konfederasyonu'ndan olan göçleri hızlandırdı. İhtilaller sonucu Almanya'dan ayrılan Almanlara Forty-Eighters (Kırk-Sekizliler) dendi. İhtilal ve 1. Dünya Savaşı'nın başlaması arasında, yaklaşık 70 yılda, bir milyonun üstünde Alman ABD'ye göç etti. Aşırı kalabalık gemilerden dolayı sıkıntılar çektiler ve bu şartlarda gemilerde tifüs hızlıca yayıldı. Yaklaşık olarak, Almanların ABD'ye varması altı ay sürüyordu ve birçoğu yolculuk sırasında hayatını kaybetti.

1890 yılına gelindiğinde Cleveland, Milwaukee, Hoboken ve Cincinnati şehirlerinin yüzde 40'ından fazlası Alman kökenliydi. 19. yüzyılın sonunda, Almanlar ABD'de en büyük öz raporlanan etnik grubunu oluşturuyordu ve gelenekleri Amerikan toplumunda ve kültüründe güçlü bir unsur haline geldi.

Alman-Amerikalıların siyasi katılımı işçi hareketine katılım üzerine odaklandı. Amerika'daki Almanlar, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki işçi hareketi üzerinde güçlü bir etkiye sahipti. Yeni kurulan sendikalar Alman göçmenlerin çalışma koşullarını iyileştirmelerini ve Amerikan toplumuna entegre olmalarını sağladı.

1914'ten beri

Her iki dünya savaşı sırasında vatanseverlik ve Alman karşıtı duyguların bir araya gelmesi, Alman-Amerikalıların çoğunun eski bağlarını kesmelerine ve Alman kültürel ve tarihi gruplarının dağılmasıyla ana akım Amerikan kültürüne asimile olmasına neden oldu; liselerde, kolejlerde, üniversitelerde Alman dili ve tarihinin incelenmesi ve öğretimi ve Alman ile ilgili çeşitli anıtların ve yer adlarının kaldırılması. Nazi Almanyası ve Üçüncü Reich (1933–1945) sırasında, II. Dünya Savaşı (1939–1945) öncesinde ve sırasında, Almanya'da, Alman Yahudilerinin ve Nazi karşıtı politik mültecilerin Reich'ı hatta kıtayı terk etmesine takiben başka bir büyük göç hareketi oldu.

Bugün, Alman-Amerikanlar ABD'de öz raporlamaya dayanan en büyük soy grubunu oluşturmaktadır. Mamafih, Kaliforniya ve Pensilvanya en fazla sayıda Alman-Amerikanlara ev sahipliği yapmaktadır.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ A.B. Faust, The German Element in the United States with Special Reference to Its Political, Moral, Social, and Educational Influence. (2 vol 1909), vol 1..
  2. ^ Hans Wilhelm Gatzke, Germany and the United States, a "special Relationship?" (Harvard UP, 1980).
  3. ^ Paul M. Kennedy, The Samoan Tangle: A Study in Anglo-German-American Relations 1878–1900 (University of Queensland Press, 2013).
  4. ^ Holger H. Herwig, Politics of frustration: the United States in German naval planning, 1889–1941 (1976).
  5. ^ Thomas Boghardt, The Zimmermann telegram: intelligence, diplomacy, and America's entry into World War I (Naval Institute Press, 2012).
  6. ^ "United States of America". Federal Foreign Office. Ekim 2006. 23 Mart 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Nisan 2016. 
  7. ^ "Germany and the United States: Reliable Allies: But Disagreement on Russia, Global Leadership and Trade," Pew Research Center: Global Attitudes and Trends 7 May, 2015 18 Haziran 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri</span> Kuzey Amerikada bulunan ülke

Amerika Birleşik Devletleri, yaygın olarak Birleşik Devletler veya Amerika olarak bilinir. Kuzey Amerika kıtasında, Kanada ve Meksika arasında bulunan, elli eyalet ve bir federal bölgeden oluşan, federal anayasal cumhuriyet ile yönetilen bir ülkedir. Dünya'nın, 9,8 milyon km2 yüz ölçümü ile karasal alan bakımından dördüncü, toplam alan bakımındansa üçüncü en büyük ülkesi ve 334 milyonu aşan nüfusu ile de en kalabalık üçüncü ülkesidir. Ülkenin başkenti, aynı zamanda federal bölgesi olan Washington, DC'dir. En kalabalık şehri ise New York'tur.

<span class="mw-page-title-main">II. Dünya Savaşı</span> 1939-1945 yılları arasındaki küresel savaş

II. Dünya Savaşı, 1939'dan 1945'e kadar süren küresel savaştır. Savaşa dönemin büyük güçleri ve dünya ülkelerinin büyük çoğunluğu katıldı, Müttefikler ve Mihver olmak üzere iki karşıt askerî ittifak kuruldu. 30'dan fazla ülkeden gelen 100 milyondan fazla personelin doğrudan katıldığı bu topyekûn savaşta, savaşın büyük tarafları tüm ekonomik, endüstriyel ve bilimsel kapasitelerini savaş için seferber ettiler. 70 ila 85 milyon ölümle sonuçlanan II. Dünya Savaşı, insanlık tarihindeki en ölümcül savaştı ve savaş boyunca askerî personelden daha çok sivil kayıp verildi. Milyonlarca insan soykırımdan, planlanmış açlık ölümlerinden, katliamlardan ve hastalıklardan öldü. Tanklar, zırhlı araçlar, savaş uçakları, stratejik bombardımanlar, uçak gemileri, radar ve sonar, nükleer silahların geliştirilmesi ve roketler gibi birçok savaş teknolojisi savaşta önemli rol oynadı.

<span class="mw-page-title-main">Gdańsk</span>

Gdańsk, Polonya'da bulunan bir şehirdir.

<span class="mw-page-title-main">Amerikan Samoası</span> Okyanusyada yer alan A.B.D. denizaşırı bölgesi

Amerikan Samoası, Güney Pasifik Okyanusu kesiminde konuşlanmış bir ada ülkesidir. En büyük ve gelişmiş adası Tutuila adasıdır. Amerikan Samoası, Amerikalıların bu bölgeyi ve halkını dünyaya açmak için Mikronezya, Filipinler, Guam, Marshall adalarıyla birlikte yayılmacılıkta kullandığını söyleyebiliriz. Amerika Birleşik Devletleri'ne ait bir bölgedir.

<span class="mw-page-title-main">Almanlar</span> Almanya vatandaşları

Almanlar, Almanya'nın yerlileri veya sakinlerine ve bazen daha geniş olarak Almanca kökenli bir dili veya Almanca dilini anadili olarak konuşan kişilere denir. Almanya anayasası Almanya'da yaşayanları Alman vatandaşı olarak tanımlar. Bugün, Alman dili, Alman kimliğinin birincil kriteri olarak görülmektedir. Dünyadaki toplam Alman sayısına ilişkin tahminler 100 ile 150 milyon arasında değişmektedir ve çoğu Almanya'da yaşamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Doğu Almanya</span> 1949dan 1990a dek varlığını sürdürmüş sosyalist Alman devleti

Doğu Almanya veya resmî adıyla Demokratik Alman Cumhuriyeti, günümüzdeki Almanya'nın doğu kısmında bulunmuş, 1949 ile 1990 yılları arasında var olmuş sosyalist cumhuriyet. ADC; 1945'te II. Dünya Savaşı'nın Nazilerin yenilgisiyle son bulması ve Almanya'nın işgal bölgelerine ayrılmasının ardından 1949'da Almanya Sosyalist Birlik Partisi'nin Sovyet işgal bölgesindeki topraklarda sosyalist bir devlet kurmasıyla ortaya çıkmış ve 1989 sonbaharında gerçekleşen Barışçıl Devrim ile Batı Almanya'yla yeniden birleşmesine kadar varlığını sürdürmüştür. Devletin resmî ideolojisi, Marksizm-Leninizm idi. Hükûmetin anlatısı ise Doğu Almanya'yı "işçi ve köylülerin sosyalist devleti" ve "barış Almanyası" olarak tanımlıyor, ülkenin savaşın ve faşizmin kökünü kazıdığını öne sürüyordu; öyle ki, antifaşizm ülkede bir devlet doktriniydi. Diğer sosyalist Doğu Bloku ülkeleri gibi, Doğu Almanya ve hükûmeti de 40 yıl kadar süren varlığı boyunca Sovyetler Birliği ile yakın ilişkiler ve karşılıklı etki içerisindeydi ve Varşova Paktı'nın bir parçasıydı.

<span class="mw-page-title-main">Almanya'da müzik</span>

Orta Avrupa'nın Almanca konuşulan ülkelerinde yaşayan besteciler Orta Çağ'dan 20. yüzyılın ortalarına dek, Batı Sanatı Müzik Uygarlığının omurgası sayılan zengin ve çeşitli bir müzik üretmişlerdir. Açıkçası, diğer besteciler de önemli ve kendine özgü besteler yapmışlar ve Alman üslubunu etkilemişlerdir. Örneğin İtalya sadece opera alanında değil, enstrümantal sonatlar, konçertolar ve vokal şarkılar alanında da hatırı sayılır bir merkez olmuştur. Fransızlar, bu İtalyan biçimlerinin bazılarını kullanmışlar, bunlara saraya özgü bir şıklık vererek yerel motiflerle süslemişler ve Fransa'ya özgü temaları hemen göze çarpacak biçimde kullanmışlardır. İtalyan ve Hollandalı bestecilerle birlikte Fransız müzisyenler polifonik üslupta, bütündeki melodik parçaların kendiliğinden öne çıkmasının temellerini atmışlardır.

<span class="mw-page-title-main">Alfred Rosenberg</span> Alman mimar ve Nazi Partisi mensubu siyasetçi (1893-1946)

Alfred Rosenberg, Nazi Partisi'nin ideoloğu olarak bilinen Alman siyasetçidir.

<span class="mw-page-title-main">Meşale Harekâtı</span>

Meşale Harekâtı, Britanyalı-Amerikan birliklerin Vichy Fransası kontrolündeki Cezayir ve Fas'ı işgalidir.

ABD vatandaşı Almanların enterne edilmesi, I. Dünya Savaşı ve II. Dünya Savaşı sırasında ABD vatandaşı olan Alman asıllı kişilerin zorla enterne edilmeleridir. Bu kişilerden, ABD vatandaşı Japonların enterne edilmesi olayının tersine resmî olarak hiçbir şekilde özür dilenmemiş, tazminat ödenmemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Nazi kaçış rotaları</span>

Nazi kaçış rotaları, II. Dünya Savaşı'nın ardından mağlubiyete uğrayan Mihver Devletleri ve özellikle Nazi Almanyasındaki başta Naziler olmak üzere savaş suçluları ve işbirlikçilerinin Avrupa'dan kaçmak için örgütledikleri güzergâhları tarif etmek için kullanılan bir tâbirdir. Söz konusu rotalar, genellikle Latin Amerika ülkelerine doğru olmuş, kaçanlar özellikle Arjantin, Paraguay, Brezilya, Uruguay, Şili ve Bolivya'ya saklanmışlardır. Bazı kişilerin ABD, Kanada ve çeşitli Orta Doğu ülkelerine gittiği de bilinmektedir. İlk kaçış güzergâhı Almanya-İspanya-Arjantin, diğer güzergâh ise Roma-Cenova-Latin Amerika idi. Kaçış rotalarını örgütleyen çeşitli kişi ve kuruluşlar önce bağımsız hareket etseler de, zamanla örgütlü hareket etmeye başlamıştır.

Amerika Birleşik Devletleri'ne İsveçli göçü, 19. yüzyıl ve 20. yüzyılın başlarında yaklaşık 1.3 milyon İsveçli'nin İsveç'ten Amerika Birleşik Devletleri'ne göçü olayıdır. Göç halkasını başlatan temel nedenler düşük fiyatlar, Ortabatı eyaletlerindeki yüksek kalitede tarım arazileri ile Chicago, Minneapolis ve Worcester gibi birçok kentte ağır sanayide ödenen yüksek maaşlı işlerdir. Bu nedenlerin yanı sıra Birleşik Devletlerin sunduğu dinî özgürlük de göçün önemli nedenlerindendir. Ülkeye göçen kişiler İsveç'te bıraktıkları akraba ve arkadaşlarına verdikleri bilgi ve öneriler bu kişilerin de göçmesine neden olmuş ve göç dalgası zincirleme göç halini almıştır. Göçün İsveç'ten kaynaklanan temel nedenleri nüfus artışı ve tarım alanlarının azlığıdır. Göçü başlatan ilk etkenlere ek olarak verimsiz hasat, İsveç kentlerinde ağır sanayiye dayalı işlerin azlığı ve ülkede kurumsallaşmış bir yapı olan devlet kilisesinin otoritesinden kaçma isteği önemli rol oynar. 1870'lerden itibaren okyanus ötesi seyahatler ucuzlamış, 1880'lerde Amerikan demiryolu firmaları İsveç'te şubeler açarak aileler için tek yön paket seyahatler satmaya başlamıştır. 

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri-Çin ilişkileri</span> Çin ile ABD arasındaki diplomatik ilişkiler

ABD-Çin ilişkileri, genelde Amerika-Çin ilişkileri, Çin-Amerika ilişkileri ya da Sino-Amerikan ilişkiler olarak da bilinir, Çin ile Amerika Birleşik Devletleri'nin sürdürdüğü uluslararası politikaları içerir.

<span class="mw-page-title-main">Porajmos</span>

Porajmos, Roman Kırımı veya Çingene Soykırımı, II. Dünya Savaşı'nda Nazi yönetimince gerçekleştirilen Çingenelere yönelik soykırımdır. Kelime anlamı olarak yok etme ve yıkım anlamına gelen Porajmos veya Pharrajimos ve yine toplu katliam anlamındaki Samudaripen kelimeleri bu soykırımı ifade etmede kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Gürcü Lejyonu (1941-1945)</span>

Gürcü Lejyonu, II. Dünya Savaşı sırasında, Doğu Cephesi'nde Kızıl Ordu adına savaşıp Almanlara esir düşen Gürcülerden ve Avrupa'ya göç eden antikomünist Gürcüler'den oluşan lejyondur. Lejyonun komuyuna bildirilen amacı, Gürcistan'ın Sovyetler Birliği'nden bağımsızlığını sağlamaktı.

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri-Polonya ilişkileri</span> Polonya Cumhuriyeti ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki diplomatik ilişkiler

Amerika Birleşik Devletleri-Polonya ilişkileri ya da alternatif adıyla Leh-Amerikan ilişkileri, Amerika Birleşik Devletleri ile Polonya arasındaki diplomatik, sosyal, ekonomik ve kültürel ikili ilişkilere verilen addır.

<span class="mw-page-title-main">Atlantik Savaşı</span> Deniz Savaşı

Atlantik Savaşı, tarihteki en uzun, en büyük ve en karmaşık deniz savaşı olarak bilinir. Mücadele, II. Dünya Savaşı'nın patlak vermesiyle başlamış, Mayıs 1945'teki Alman teslimine kadar sürmüştür. II. Dünya Savaşı'nın ilerleyişine göre savaşa dahil olan ülkeler, deniz muharebelerinden geriye çekilmek durumunda kalan ülkeler olmuştur. Atlantik Savaşı'nın ilk dönemlerinde İngiltere, alman denizaltıları (U-bot) karşısında zorluk yaşamıştır, savaşa ABD'nin katılmasıyla ve teknolojik gelişmelerin muharebe sahasına uygulanmasıyla beraber U-bot saldırıları geriletilmiştir.

Konstantin Feodoseviç Şteppa Ukrayna asıllı tarihçi, eğitimci ve Bolşevik karşıtı anti-komünist. II. Dünya Savaşı sırasında Nazilerle işbirliği yapmış, geri çekilmeleri üzerine Almanya'ya sığınmış, sonrasında Batı Almanya ve ABD istihbarat çevreleriyle işbirliği yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Amerika Birleşik Devletleri-Sırbistan ilişkileri</span>

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile Sırbistan arasındaki ilişkiler ilk olarak 1882 yılında, yani Sırbistan'ın bir krallık olduğu dönemde, kuruldu. 1918 ile 2006 yılları arasında ABD, Yugoslavya Krallığı, Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti ve ardıl devleti Sırbistan olan Yugoslavya Federal Cumhuriyeti ile ilişkiler sürdürdü.

<span class="mw-page-title-main">Adolf Hitler'in kişilik kültü</span>

Adolf Hitler'in kişilik kültü, Nazi Almanyası'nın (1933–1945) öne çıkan bir özelliğiydi, ve 1920'lerde Nazi Partisi'nin ilk günlerinde başladı. Führerprinzip'e dayanarak, aralıksız Nazi propagandasının her zaman öne sürerek, liderin her zaman haklı olduğu ve Hitler'in Almanya'nın ekonomik sorunlarını çözmedeki bariz başarısıyla, İkinci Dünya Savaşı öncesinde dış politikadaki kan dökmeden elde ettiği zaferleriyle pekiştirildi ve savaşın başlarında Polonya ve Fransa'daki hızlı askeri başarıları, sonunda Alman halkının Nazi kontrolünün merkezi bir yönü haline geldi.