
Rüzgâr ya da yel, hava veya diğer gazların gezegen yüzeyine göre doğal hareketidir. Rüzgârlar, onlarca dakika süren fırtına’lardan, kara yüzeylerinin ısınmasıyla oluşan ve birkaç saat süren yerel meltemlere, Dünyanın iklim bölgeleri arasındaki güneş enerjisinin soğurulma farkından kaynaklanan küresel rüzgârlara kadar çeşitli ölçeklerde oluşur. Büyük ölçekli atmosferik dolaşımın iki ana nedeni, ekvator ve kutuplar arasındaki farklı ısınma ve dünyanın dönüşüdür. Tropik ve subtropik bölgelerde, arazi ve yüksek platolar üzerindeki alçak ısıl dolaşımlar muson sirkülasyonlarını yönlendirir. Kıyı bölgelerinde deniz meltemi/kara meltemi döngüsü yerel rüzgârları belirler. Değişken arazi yapılı bölgelerde dağ ve vadi meltemleri hakimdir.

Siklon (Cyclone), atmosferde bir alçak basınç alanı çevresinde hızla dönen rüzgârların oluşturduğu şiddetli fırtınadır. Siklonlar güney yarımkürede saat yönünde, kuzey yarımkürede aksi istikamette dönerler.

Hint Okyanusu, kuzeyde Asya, batıda Afrika ve Arabistan Yarımadası, doğuda Malay Yarımadası, Sunda Adaları ve Okyanusya tarafından çevrilen, dünyanın üçüncü büyük okyanusudur. Agulhas Burnu'nun güneyinde 20° Doğu boylamının geçtiği yerde Atlas Okyanusu'ndan; 147° Doğu boylamının geçtiği yerde de Pasifik Okyanusu'ndan ayrılır. En kuzeyde Basra Körfezi'nde, 30° enlemine kadar uzanır. Dünya sularının %20'sini kapsar. Afrika'dan Avustralya'ya kadar okyanusun genişliği 10.000 kilometre kadardır. Bu alanda yaklaşık olarak 73.566.000 km² yer kaplar. Hacminin yaklaşık olarak 292.131.000 km³ olduğu tahmin edilmektedir.

Ekvator ya da eşlek, kuzey ve güney yarımküreleri birbirinden ayıran hayalî dairesel hattır. Kuzey ve güney kutup noktalarına eşit uzaklıkta olan noktaların birleştirilmesiyle elde edilen çizgidir. Ekvatorun enlemi tanım gereği 0°dir. Yerkürenin Ekvator uzunluğu 40.076,4 km'dir.
- Paralel (enlem) dairelerinin başlangıcıdır. 0° paraleli dünyayı kuzey ve güney olmak üzere iki yarım küreye ayırır.
- Çizgisel hızın en fazla, yerçekiminin en az olduğu yerdir.
- Ekvator üzerinde meridyenlerin (boylamların) birbirlerine uzaklığı eşit ve 111 km'dir.
- Gine Körfezi'ndeki Greenwich meridyeni ile kesişiyor.
- Ekvatorun kuzeyinde bulunan 23°27' Kuzey enlemi olan Yengeç Dönencesi ve güneyinde bulunan 23°27' Güney enlemi olan Oğlak Dönencesi arası ekvatoral bölgedir.
- 21 Haziran günü 23°27' kuzey enlemi güneş ışınlarını tam dik açı ile alır. Yerin eksen eğikliğine ve yıllık hareketine bağlı olarak güneşin tam dik açıyla geldiği alan güneye doğru kaymaya başlar. 23 Eylül günü 0° enlemi olan ekvatora dik gelir ve güneye doğru kaymaya devam eder. 21 Aralık'ta ise 23°27' güney enlemine dik açı ile gelir. Bu tarihten sonra ise kuzeye kaymaya başlar. 21 Mart günü ise tekrar Ekvatora dik gelir.
- Ekvator enlemi güneş ışınlarını yılda iki kez tam dik açı ile alır. Diğer günlerde ise dike yakın açı ile alır. Buna rağmen üzerinde gece ve gündüz süreleri her gün eşittir. Çünkü aydınlanma dairesi her zaman ekvator çizgisini iki eşit parçaya böler.
- Tropikal alçak basınç alanıdır, 30° kuzey ve 30° güney enlemlerinde hâkim olan subtropikal yüksek basınç alanlarından Ekvatora doğru sürekli rüzgarlar olan alizeler eser.
- Ekvatoral iklimde sıcaklık bütün yıl boyunca 20 dereceden aşağı düşmez. Yıl içinde sıcaklık oynamaları sadece birkaç derecedir. Her mevsimi yağmurludur. Güneşin baş ucundan geçtiği iki defaya uyan iki bol yağmurlu zaman vardır. Bunlar arasındaki zamanlarda da yağmur yağar fakat biraz azalmış bulunur. Bununla ilgili olarak buralarda yerleşmiş olan Avrupalılar bol yağmurlu zamana kış mevsimi anlamına gelen "invierno" (İspanyolca) ve "hivernage" (Fransızca) adını vermiş, az yağmurlu zamanlara da yaz mevsimi anlamına gelen "verano" (Portekizce) demişlerdir. Gerçekte ise burada kış ve yaz mevsimleri, öbür ülkelerde bilinen biçimiyle yoktur.
- Ekvator çizgisi, dünyanın şeklinden dolayı gökyüzüne en yakın noktadır. Aynı zamanda deniz seviyesinin, dünyanın çekirdeğinden en uzak noktası yine Ekvator çizgisidir.
- Ekvatorun üzerinden geçtiği ülkeler:
- Afrika kıtasında Gabon, Kongo Cumhuriyeti, Kongo DC, Uganda, Kenya, Somali.
- Asya kıtasında Maldivler, Endonezya.
- Güney Amerika kıtasında Ekvador, Kolombiya, Brezilya.

Türkiye'de esen başlıca rüzgârlar iki gruba ayrılabilir;
- Yönlerine göre rüzgârlar
- Özel Rüzgârlar

Kasırga ya da tropikal siklon, büyük çaplı ve çok şiddetli, Beaufort ölçeğine göre saatte 118 km'den fazla hızla ve dönerek esen tropik rüzgârdır.

Enlem, Ekvator'un kuzeyindeki veya güneyindeki herhangi bir noktanın Ekvator'a olan açısal mesafesi. Enlemler, kuzey ve güney enlemleri olmak üzere ikiye ayrılırlar; derece, dakika ve saniye cinsinden ifade edilirler. Dünya üzerindeki aynı enleme sahip noktaların birleşmesi ile oluşan varsayımsal çemberlere ise paralel denir.

Yağış, hava kütlelerinin soğuk bir hava tabakası ile karşılaşarak, soğuk bir yerden geçerek ya da yükselerek soğuması sonucunda içerisindeki su buharının yoğuşarak sıvı veya katı halde yeryüzüne inmesi olayıdır. Plüvyometre adı verilen bir âletle ölçülür. Yıllık yağış miktarı mm, cm ve m olarak, günlük yağış miktarı ise kg/m² ile ifade edilir. Yıllık toplam yağış miktarının bir alanda oluşturduğu yükseklik baz alındığı için uzunluk birimleriyle ifade edilir. Birçok farklı formda meydana gelebilir, bunlar yağmur, kar, graupel, dolu ve sulusepkendir.

Siroko, Büyük Sahra çölünde oluşan ve Akdeniz'i geçerek Güney Avrupa'yı etkileyen sıcak ve kuru rüzgârdır.
Sıcak yerel rüzgârlar, Ekvator ve çevresinden kaynaklanan rüzgârlardır. Etkiledikleri alanlarda sıcaklığı yükselten rüzgârlardır. Kuzey yarımkürede güneyden, güney yarımkürede ise kuzeyden eserler. Hamsin, sirokko, samyeli dünyadaki sıcak yerel rüzgârlara örnek verilebilir. Türkiye'de ise lodos, kıble, keşişleme ve fön rüzgârları sıcak yerel rüzgârlardır.

Batı rüzgârları, 30° güney ve 30° kuzey paralellerinde bulunan dinamik yüksek basınç alanlarından, 60° kuzey ve 60° güney paralellerindeki dinamik alçak basınç alanlarına doğru esen rüzgârlardır.
Kutup rüzgârları, kutuplardaki termik yüksek basınç alanlarından, 60° enlemlerindeki, dinamik alçak basınç alanlarına doğru esen rüzgârlardır. Dünya kendi ekseni etrafında dönüşüne bağlı olarak Kuzey Yarım Küre'de kuzeydoğudan, Güney Yarım Küre'de güneydoğudan esen rüzgârlardır. Soğuk ve kuru oldukları için, etkili oldukları alanlarda sıcaklığı azaltarak kar yağışlarına neden olurlar. 60° enlemleri civarında Batı rüzgârları ile karşılaşarak cephe yağışlarına yol açarlar. Soğuk okyanus akıntılarının oluşumuna neden olurlar.
Fön (föhn) rüzgârları, dağ ve tepelerin yamaçları boyunca alçalan havanın hareketleri ile oluşan rüzgâr çeşididir.

Meltem, deniz kıyılarında, gündüzleri denizden karalara, geceleri ise karalardan denize doğru esen hafif şiddetli rüzgârlardır. Genellikle yazın ve orta enlemlerde etkilidirler. İklim üzerinde fazla etkileri yoktur. Günlük sıcaklık farkına bağlı oluşan basınç farklılığı sebebiyle oluşurlar. Esme süreleri kısa etki alanları dardır.

Orkoz ya da orkos, İstanbul Boğazı'nda görülen, güçlü bir ters akıntı türüdür. Orkozlar, başta lodos olmak üzere güneyden kuvvetli rüzgârların Marmara Denizi'nin sularını kuzeye yığmasından ötürü oluşur. Bu zamanlarda Boğaz'ın Marmara girişinde sular yarım metreye kadar yükselir. Bu olağandışı yükselme Boğaz'ın akıntı rejimini de değiştirir ve yüzeyde orkoz adı verilen ters akıntılar oluşur. Bu akıntının hızı zaman zaman 6-7 knota kadar çıkar ve Karadeniz'den Marmara'ya olan yüzey akıntısının hızına erişir. Orkozlar, yıl içinde birkaç kez görülür ve şehir hatları vapurlarının seferlerini iptal ettirecek kadar kuvvetli olabilirler.

Rüzgâr tarlası veya rüzgâr çiftliği, elektrik üretimi için kullanılan ve aynı yerde bulunan rüzgâr türbinleri grubudur. Özel türbinler orta gerilim güç sistemine ve ağ şebekesine bağlanır. Elektrik şebekesinin orta gerilimdeki elektrik akımını bir transformatör yardımıyla yüksek gerilim iletim hattına bağlar.

Fırtına dalgası, deniz yüzeyinin fırtına veya kasırga gibi bir alçak basınç sistemi nedeniyle kabarması. Fırtına dalgaları, başlıca rüzgârın deniz yüzeyini itmesi sonucu dalgaların deniz seviyesi üzerinde yuğulmasıyla oluşur. Bizzat alçak basınç ve suyun derinliği de fırtına dalgalarının oluşmasında etkilidir.

Hava sıcaklığı, atmosferi oluşturan gaz moleküllerinin ısı enerjisi ile gerçekleşen titreşimlerinin ortaya çıkardığı etki. İklimin en önemli elemanı, diğer elemanlardan nem-yağış ile basınç ve rüzgarın oluşum sebebi.

Muson rüzgârları, özellikle Asya kıtası ile Hint Okyanusunun, yaz ve kış mevsiminde farklı ısınmasına bağlı olarak oluşan mevsimlik (devirli) rüzgâr. Muson kelimesi Arapça mevsim kelimesinden türemiştir.