İçeriğe atla

Albert Ellis

Albert Ellis
insan
cinsiyetierkek Değiştir
vatandaşlığıAmerika Birleşik Devletleri Değiştir
ana dilindeki ismiAlbert Ellis Değiştir
ön adıAlbert Değiştir
soyadıEllis Değiştir
doğum tarihi27 Eylül 1913 Değiştir
doğum yeriPittsburgh Değiştir
ölüm tarihi24 Temmuz 2007 Değiştir
ölüm yeriNew York Değiştir
ölüm şeklidoğal sebepler Değiştir
ölüm nedeniböbrek yetmezliği Değiştir
defin yeriWoodlawn Cemetery Değiştir
konuştuğu, yazdığı dillerİngilizce Değiştir
mesleğibehaviour therapist, psikolog, cognitive scientist, sex educator, kurgu olmayan eser yazarı Değiştir
çalışma alanıklinik psikoloji Değiştir
öğrenim gördüğü okulColumbia Üniversitesi, Teachers College, City University of New York, New York Şehir Koleji, Baruch College Değiştir
hastalıkTip 1 diabetes mellitus Değiştir
akımıstoacılık, ateizm, hümanizm Değiştir
ödülleriHumanist of the Year, Zubin Award, Distinguished Scientific Achievement Award, APA Award for Distinguished Professional Contributions to Applied Research Değiştir
resmî sitesihttp://www.albertellis.info/ Değiştir

Albert Ellis, (27 Eylül 1913 - 24 Temmuz 2007) Amerikalı evlilik ve seks terapisi gibi alanlarda çalışmış Akılcı Duygusal Davranışçı Terapi'nin kuramcısı psikoterapist.

Hayatı

Çocukluğu ve Ailesi

Albert Ellis 27 Eylül 1913'te Pittsburgh (Pensilvanya, ABD)’da doğmuştur, New York'ta büyümüştür. Yahudi bir ailenin en büyük çocuğudur. Kendinden 19 ay küçük bir erkek kardeşi ve 4 yaş küçük bir kız kardeşi vardır. Babası Ellis’e göre gösterişli ve karizmatik bir adamdır; iş adamıdır ve yoğun bir iş yaşamı vardır. İş gezilerinden dolayı eve çok uğramamış ve ailesine çok vakit ayıramamıştır. Fakat Ellis babasını çok özlemediğini bu durumun onu çok etkilemediğini belirtmiştir.[1] Annesinin ise bipolar bozukluğu vardır. Ellis annesinden ihmalkar ve dalgın, aynı zamanda sosyal yaşamına önem veren kimi zaman “hareketli ve geveze” biri olarak bahsetmiştir.[1] Ellis annesinin sık sık gittiği briç partilerinden ve sinagogdan geç dönmesinden endişe duymuştur. Annesi babasından Ellis 11 yaşındayken kendisini bir arkadaşıyla aldattığı için boşanmıştır. Ellis bu durumu bir sene sonra teyzesi ve annesi gizlice konuşurken öğrenmiştir. Verdiği bir röportajda “Bu durum beni şaşırtmamıştı, beni asıl şaşırtan annem ve teyzemin bunu gizlice konuşmalarıydı.” demiştir.[1]

Ellis çocukluğu boyunca dört buçuk yaşında başlayan böbrek sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalmıştır. Dokuz yaşına kadar 9 kez hastaneye yatırılmıştır. Bir seferinde 10 ay boyunca hastanede yatmak zorunda kalmıştır. Bu süreç boyunca eğitimine ara vermiştir. İyileşme sürecinde dinlenmesi gerektiği için yaşıtları gibi, sportif etkinliklere katılamamıştır. Bu durum, onun ilgisinin kitaplara yöneltmiş ve bir bilim adamı olmasının temellerini atmıştır. Gerek ailesi gerek sağlık koşullarından dolayı zorlu geçen çocukluğu boyunca bu olumsuz koşullarla baş etmeyi kendi kendine öğrenmiştir. Bu durum için “Ben aslında kendim için bir terapist olarak doğdum. (In a way I was born a therapist for myself.)” diye belirtmiştir.[1]

Evlilik

Albert Ellis 19 yaşına kadar kız arkadaşlarının yanında çok utangaç ve mesafeli biridir. Fakat yirmi yaşından sonra kadınlara ilgisi artmaya başlamıştır. Utangaçlığını yenmek için Bronx Botanik Park'ta bir ay içerisinde yaklaşık 100'e yakın kadınla konuşmuştur. Bu şekilde kadınlara karşı olan utangaçlığını yenmiştir. Ellis, Karyl adında oyuncu bir kadınla tanışmıştır. Karyl çekici bir kadındır fakat kimi zaman ihmalkar kimi zaman ise fazlasıyla ilgilidir. Ellis 1939'da evlendikleri gece yaşadıkları bir güven probleminden dolayı boşanmaya karar vermiştir. Fakat boşanma kararlarına rağmen bir sene beraber yaşamışlardır. Ardından Gerthrude adında bir kadınla tanışmıştır. Bu ilişkisi için “Tüm insanlık tarihinin en romantik 4 yılıydı.” demiştir.[1] Fakat Ellis, Gertrude çok sosyal olduğu ve Ellis'in kendi çalışma odası olmasına karşı çıktığı için evlenmekten vazgeçmiştir. Sonrasında Rhoda adında dansçı bir kadınla tanışmıştır. İlişkilerinin başlarında ikisi de kendi işleriyle meşguldü fakat Rhoda ayağını sakatladıktan sonra Ellis'ten daha fazla ilgi beklemeye başlamıştır. 1956'da evlendikten 2 sene sonra boşanmışlardır. Boşandıktan sonra Rhoda, Ellis'in enstitüsünde aktif olmuş, çalışma grupları düzenlemiştir. Bu ayrılıktan sonra Ellis 1964'te  Janet Wolfe adında diğer ilişkilerindeki eşlerine benzemeyen, çekici olmayan, hisleri konusunda katı biriyle tanışır. Ellis ilişkilerinin duygusal olarak sağlam olduğunu belirtmiştir;[1] Ellis, Wolfe'den “Kaliteli zaman geçirebildiğim önemli bir insandı” diye bahsetmiştir. Wolfe, Ellis'in enstitüyü kurmasına büyük yardımlarda bulunmuştur. Ellis ve Wolfe çocuk sahibi olmama konusunda fikir birliği içindedirler. Ellis çocuk istememesinin nedenini çocuğa ayıracak nitelikli bir vaktinin olmaması, işine öncelik vermesi ile açıklamıştır. Hayattaki önceliklerini önce iş sonra kendisi sonra hayatındaki kadın şeklinde sıralamıştır.[1] Janet Wolfe ile 1966-2003 arası 37 yıl evli kalmıştır (Reiss, 2008). En son da psikolog Debbie Joffe ile evlenmiş, ölümüne kadar onunla evli kalmıştır (Dryden, 1989). Debbie 10-12 yaşlarındayken psikolog olan halasının kütüphanesinden bulduğu Albert Ellis'in kitaplarını okumaya başlamıştır. Melbourne Üniversitesi'nde okurken Ellis'in derslerine katılmış, psikolog olarak lisansını tamamlayıp ADDT üzerine çalışmaya başlamıştır. Ellis ile 15 yıl sonra APA'nın konferansında karşılaşmışlardır. Ellis ile Debbie'nin yakın arkadaşlıkları böyle başlamış ve düzenli olarak görüşmüşlerdir. Birkaç yıl sonra da romantik bir ilişkiye başlamışlardır (Ivay, 2016). En son da psikolog Debbie Joffe ile evlenmiştir, ölümüne kadar onunla evli kalmıştır.[1]

İlgi Alanları

16 yaşında operet ve müzikal, 20 yaşında politik aktivite, sonrasında seks, aşk ve evlilik konularıyla ilgilenir bu konularda 20 kitap yazar ve ardından akılcı davranışçı duygusal terapiyle ilgilenmeye başlamıştır. Bir şeylerle ilgili olma eğilimi aşk ilişkilerime de uyarlanabilir der, tutkulu bir insan olduğunu söylemiştir. Daniel Wiener, Ellis için “tutkulu bir kuşkucu” demiştir.[1] Ellis, ADDT’den bile kuşku duyduğunu, her şeyden kuşku duyduğunu söylemiştir. 12 yaşına kadar İncil’e inanmış ama daha sonra fiziksel coğrafya dersi alınca dünyanın milyonlarca yıl kadar yaşlı olduğunu öğrenmiş ve ateist olmuştur.[1]

Kariyer

1943 yılında yüksek lisansını ,1947 yılında doktorasını Klinik Psikoloji alanında Columbia Universitesi’nde yapmıştır. 1943 yılında Evlilik, Aile ve Seks Terapisi üzerinde çalışmaya başlamıştır. 1950 yılında New Jersey Enstitüler ve Acentelar Departmanı’nda psikolog olmuştur. 1952 yılında tam zamanlı olarak Psikoterapi, Evlilik Terapisi, Aile Terapisi, Seks Terapisi üzerine çalışmak üzere New York’a gitmiştir. 1955 yılında psikanaliz üzerine çalışmayı bırakmış, Akılcı Duygusal Terapi üzerine çalışmaya başlamıştır. 1959 yılında Akılcı Yaşam Enstitüsü’nü kurmuştur. Bu enstitüde bireysel ve grup terapisi, halkı ruh sağlığı konusunda bilgilendirmiş ve terapist eğitimleri yapmıştır. 1962’de Psikoterapide Akıl ve Duygu adlı çalışmasını yayımlamıştır. Bu çalışma Akılcı Duygusal Terapi’nin ilk profesyonel çalışması. 1972’de Yılın Hümanisti Ödülü’nü almıştır. 1974 yılında APA tarafından ödüllendirilmiştir. 1976’da Seks Eğitimcisi ve Seks Terapisti ödülünü almıştır.[2]

Akılcı Duygusal Davranışçı Terapi (ADDT)

Ellis bilişsel terapilerden kabul edilen kuramının adını ilk olarak 1955’te Akılcı Terapi olarak koymuştur[3] ve sonradan sadece “Akılcı Terapi” isminin eksik olduğunu düşünerek 1961'de Akılcı Duygusal-Terapi olarak değiştirmiştir. Ancak kullandığı bilişsel yöntemler ve bilişe yaptığı vurgu nedeniyle kuramının adında “bilişsel” isminin geçmesini istemiş fakat Beck ve Meichenbaum'un Bilişsel Davranışçı Terapisinin bu isimlerle anılmış olmasından dolayı çok geç kaldığını düşünmüştür. Davranışçı perspektif üzerinden yaptığı uygulamalar nedeniyle de son olarak 1993'te Akılcı Duygusal Davranışçı Terapi olarak değiştirmiştir.[4]

Ellis ilk olarak cinsel terapi, evlilik ve aile konularıyla ilgilenmiştir. Bu konularda danışanlarına bilgi vermeye başlamıştır. Ancak danışanlarının problemlerinin bilgi eksikliğinden olduğunu düşünüp psikanaliz eğitimi almıştır. Bir süre psikanaliz terapi uyguladıktan sonra bu yöntemin de eksik olduğunu düşünmeye başlamıştır. Ardından eklektik terapileri de deneyen Ellis bu yöntemleri de yeterli bulmamıştır. Bu denemeler boyunca Stoacı felsefenin insanların psikolojik rahatsızlıklarının nedeni olaylar değil, insanların olaylara bakışıdır.” görüşünden etkilenmiş ve kendi kuramını oluşturmuştur.[5] Sharf (2008)'a göre ADDT'nin felsefi temellerinin altında sorumluluk taşıyan hedonizm, temel insancıl inançları ve rasyonalizme bakış açısı ögelerinin yattığı belirtilmiştir

Kitapları

Türkçeye Çevrilen Kitapları

Akılcı Yaşam Kılavuzu

Başarının Şifresi

Kendinizi Daha İyi Hissedin, Daha İyi Olun, Daha İyi Kalın

Nasıl Mutlu Olursunuz

Sizi Mutlu Hissettirecek Altın Kurallar

En Çok Okunan Kitapları

How To Stubbornly Refuse To Make Yourself Miserable About Anything, Yes Anything

How To Keep People From Pushing Your Buttons

How To Control Your Anger Before It Controls You

Rational Emotive Behavior Therapy: It Works for Me - It Can Work for You

Kaynakça

  1. ^ a b c d e f g h i j Dryden, W. (1989). Albert Ellis: An efficient and passionate life. Journal of Counseling & Development, 8(67), 539-546.
  2. ^ Veinrach, S. (1980). Unconventional therapist : Albert Ellis. The Personel and Guidance Journal, 59(3).
  3. ^ Türküm, S.A. (1974). Akılcı-duygusal terapide yansımalar. Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi, 27(2), 969-974.[1] 3 Haziran 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  4. ^ Çivitci, A. (2014). Akılcı-duygusal davranış terapisi. A. Çivitci, S.A., Türküm, B. Duy ve Z. Hamamcı. Okullarda akılcı-duygusal davranış terapisine dayalı uygulamalar (2. baskı) içinde (1-13). Ankara: Pegem Akademi.[2] 30 Haziran 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  5. ^ Doğan, S. (1995). Akılcı-duygusal terapi: Kuramsal bir inceleme. Psikolojik Danışma ve Rehberlik Dergisi, 2(6), 29-36.[3] 7 Ağustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.


İlgili Araştırma Makaleleri

Psikoloji veya Ruh bilimi, içgüdüsel davranışları ve zihni inceleyen bilimdir. Bilinçli ve bilinçsiz olayların yanı sıra daha çok duygu ve düşüncenin incelemesini içeren Psikoloji, çok kapsamlı bir bilimsel alandır. Bu alanda uzman olan ve aynı zamanda bilgi araştırması yapanlara psikolog denir. Psikologlar, beyinin ortaya çıkan özelliklerini ve ortaya çıkan özelliklerle bağlantılı tüm fenomenleri anlamaya çalışırlar ve bu şekilde daha geniş nöro-bilimsel araştırmacı grubuna katılırlar. Psikoloji bilimi, bir sosyal bilim olmasına rağmen aynı zamanda doğa bilimleri olarak da kategorize edilebilir. Özellikle beyin biyolojisi bilgisini oldukça kullanır ve geliştirir.

Psikoterapi, bireylerin duygusal ve davranışsal sorunlarının çözümünü, ruh sağlıklarının geliştirilmesi ve korunmasını amaçlayan tekniklerin genel adı. Psikoterapi her zaman sadece tek tek bireyleri konu almaz, zaman zaman incelenen tüm bir ailenin etkileşimsel meseleleri zaman zamansa incelenen bir çiftin birbiriyle olan ilişkisindeki bazı sorunların ruh sağlığı temelindeki kökleri olabilir. Ruh-zihin sağlığına dair sorunların psikolojik, sosyolojik veya somatik boyutları olabilir.

Engelleme terapisi ya da aversiyon terapisi; bir davranış terapisi türüdür ve istenmediği halde tekrarlı olarak yapılan bir davranış biçimini engellemeyi kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Psikanaliz</span> Freudun çalışmaları üzerine kurulmuş bir psikolojik kuramlar ve yöntemler ailesi

Psikanaliz, kısmen bilinçdışı zihinle ilgilenen ve birlikte zihinsel bozukluklar için bir tedavi yöntemi oluşturan bir dizi teori ve terapötik tekniktir. Bu disiplin 1890'ların başında, çalışmaları kısmen Josef Breuer ve diğerlerinin klinik çalışmalarından kaynaklanan Sigmund Freud tarafından kurulmuştur. Freud, 1939'daki ölümüne kadar psikanaliz teorisini ve pratiğini geliştirmiş ve rafine etmiştir. Bir ansiklopedi maddesinde, psikanalizin temel taşlarını "bilinçdışı zihinsel süreçler olduğu varsayımı, bastırma ve direnç teorisinin kabulü, cinselliğin ve Oedipus kompleksinin öneminin takdir edilmesi" olarak tanımlamıştır. Freud'un meslektaşları Alfred Adler ve Carl Gustav Jung, psikanalizin bireysel psikoloji (Adler) ve analitik psikoloji (Jung) olarak adlandırdıkları dallarını geliştirdiler, ancak Freud'un kendisi bunlara yönelik bir dizi eleştiri yazdı ve bunların psikanaliz biçimleri olduğunu kesinlikle reddetti. Psikanaliz daha sonra Erich Fromm, Karen Horney ve Harry Stack Sullivan gibi neo-Freudyen düşünürler tarafından farklı yönlerde geliştirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Türk Psikologlar Derneği</span>

Türk Psikologlar Derneği merkezi Ankara'da olan bir sivil toplum kuruluşudur.

Hümanistik veya varoluşçu-hümanistik veya insancıl terapi, hümanistik psikoloji yaklaşımından hareketle oluşan, duygusal yönden rahatsız insanlar yerine psikolojik olarak sağlıklı insanlar üzerine odaklanan bir terapi biçimidir.

Akılcı (Rasyonel) Duygusal Davranışçı Terapi, Albert Ellis tarafından geliştirilmiş br psikoterapi yöntemidir.

<span class="mw-page-title-main">Aaron T. Beck</span> Amerikalı ruh hekimi (1921 – 2021)

Aaron Temkin Beck, Amerikalı psikiyatr. Bilişsel davranışçı terapinin kurucusu olarak kabul edilmektedir. 1954 yılında geçtiği Pensilvanya Üniversitesi'nin psikiyatri bölümünde vefatına kadar emekli öğretim üyesi olarak çalışmalarına devam etmekteydi. Ayrıca Beck, dört çocuğundan birisi olan, Dr. Judith Beck tarafından yönetilen bir araştırma ve eğitim merkezi olan, Beck Enstitüsü'nün de kurucusudur.

Maruz bırakma terapisi, davranışçı terapide anksiyete bozukluklarını tedavi etmek için kullanılan bir tekniktir. Maruz bırakma terapisi, hedef hastayı herhangi bir tehlikeye neden olmaksızın kaygı kaynağına veya bağlamına maruz bırakmayı içerir. Bunu yapmanın, endişelerini veya sıkıntılarını aşmalarına yardımcı olduğu düşünülmektedir. Prosedürel olarak, laboratuvar kemirgenleri üzerinde geliştirilen korku yok olma paradigmasına benzer. Çok sayıda çalışma, genel anksiyete bozukluğu, sosyal anksiyete bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk, TSSB ve spesifik fobiler gibi bozuklukların tedavisinde etkinliğini göstermiştir.

Online terapi, çevrimiçi terapi veya internet terapisi, internet teknolojileri kullanılarak bireysel veya grup terapilerinin gerçekleştirildiği bir uzaktan psikolojik yardım uygulamasıdır. Online terapi uygulamaları, başta ABD ve Avrupa olmak üzere çeşitli ülkelerde uzun yıllardır uygulanmakta olan bilimsel bir yöntemdir. Telepsikiyatri, Telepsikoloji, Çevrimiçi Psikolojik Danışmanlık gibi isimlerle ifade edilen bu uygulamanın dünyadaki gelişim sürecine bakıldığında oldukça eskiye dayandığı görülmektedir.

Psikoloji, davranış ve zihinsel süreçlerin bilimidir. Öncelikli hedefi, hem genel prensipler oluşturarak hem de spesifik vakaları araştırarak bireyleri ve grupları anlamaktır.

<span class="mw-page-title-main">Neriman Samurçay</span> Türk ruhbilimci

Neriman Samurçay (1923-2015), Türk bilim insanı, psikolog.

Bu liste dikkate değer psikologları ve psikoloji alanında önemli katkıda bulunan insanları gösterir. Liste söz konusu olan kişilerin soyadlarının alfabetik sıralanması sonucu oluşturulmuştur.

Gerçeklik Terapisi, Amerikalı psikiyatrist William Glasser tarafından geliştirilmiş bir psikolojik danışma/psikoterapi yaklaşımıdır. Yine Glasser tarafından ortaya konan Seçim Kuramı ile birlikte uygulanmaktadır. Günümüzde pek çok ruh sağlığı uzmanı tarafından bireysel, grup ve örgütsel bağlamda kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Psikoterapinin tarihi</span>

Modern, bilimsel psikoloji genellikle 1879'da Wilhelm Wundt tarafından ilk psikolojik kliniğin açılışına dayansa da, zihinsel sıkıntıyı değerlendirmek ve tedavi etmek için yöntemler yaratma girişimleri çok daha önce vardı. Kaydedilen en eski yaklaşımlar, dini, büyüsel ve/veya tıbbi bakış açılarının bir kombinasyonuydu. Bu tür psikolojik düşünürlerin ilk örnekleri arasında Patanjali, Padmasambhava, Rhazes, Avicenna ve Rumi bulunmaktadır.

Laura Perls, Gestalt psikoterapi okulunun kurulmasına yardımcı olan, Almanya doğumlu ünlü bir psikolog ve psikoterapistti. Aynı zamanda ünlü bir psikoterapist ve psikiyatrist olan Friedrich (Frederick) Perls'in karısıydı.

Cinsel terapi, cinsel işlevin geliştirilmesi ve cinsel işlev bozukluklarının tedavisi için kullanılan bir terapi stratejisidir. Bu, erken boşalma, geç boşalma, sertleşme bozukluğu, cinsel ilgi veya uyarı eksikliği, ağrılı cinsel ilişki gibi işlev bozukluklarını içerir. Ayrıca, cinsel ilgi alanlarına uymayan cinsel ilgi alanları (parafili), cinsel kimlik ve yönelim gibi konularda yaşadıkları sorunları ele alan, aşırı aktif libido veya hiperseksüalite, cinsel özgüven eksikliği ve cinsel istismarın üstesinden gelme ; yaşlanma, hastalık veya engellilikle ilişkili cinsel sorunları içerir.

Bu liste, farklı psikoterapi yöntemlerinin bir kısmıdır.

Bu liste, farklı bilişsel davranışçı terapi yöntemlerinin bir listesidir.

<span class="mw-page-title-main">Aile dizimi</span>

Sistemik Dizim, Sistemik Aile Dizimleri ya da Aile Dizimi Terapisi olarak da bilinen Aile Dizimi, aile terapisinin, varoluşsal görüngü biliminin, Zulu inançlarının ve aileye yönelik tutumların öğelerinden yararlanan sözdebilimsel terapötik bir yöntemdir. Tek bir oturumda, Aile Dizimi, sözüm ona, belirli bir ailedeki birçok kuşağı kapsayan, tanınmayan bir etkileşimi ortaya çıkarmaya, sonra da özneyi, temsilciler aracılığıyla geçmişin gizli kalmış gerçeklikleriyle yüzleşmeye ve bu gerçeklikleri kabul etmeye yönlendirerek bu tanınmayan etkileşimin zararlı etkilerini çözmeye çalışır.