İçeriğe atla

Akciğerli balıklar

Akciğerli balıklar
Yaşadığı dönem aralığı: 419,2-0 myö
Devoniyen-Günümüz[1] 
Lepidosiren paradoxa
Biyolojik sınıflandırma Bu sınıflandırmayı düzenle
Âlem:Animalia
Şube:Chordata
Üst sınıf:Sarcopterygii
Sınıf:Dipnoi
Müller, 1844[2]
Alt gruplar
  • Ceratodontiformes
  • Lepidosireniformes

Akciğerli balıklar (Dipnoi), Sarcopterygii sınıfından solungaç solunumu yapmakla beraber ihtiyaç duyulduğunda hava solunumu da yapabilen tatlı sularda yaşayan balıklar takımı.

Açıklama

Vücutları uzunca yapılı ve yuvarlakçadır. Sırt ve anal yüzgeçleri bulunmaz. Göğüs ve karın yüzgeçleri zeminde sürünmeye yarayacak biçimdedir. Bazılarının vücudu büyük yuvarlak pullarla örtülüdür. Pulsuz gözükenlerinde de deri altında küçük yuvarlak pullar mevcuttur. İskeletleri yeşil renkli olup, kısmen kıkırdak, kısmen kemiklidir. İki metre boyunda ve 15 kilogramdan ağır olanları vardır.[3]

Akciğerli balıkların burun delikleri ağız boşluğuna açılır. Solungaçlarından başka, kısa bir tüple yemek borusunun alt bölgesine bağlı bir veya iki adet akciğerleri vardır. Bunlar gerçek akciğer değildir. Etrafları bol miktarda kılcal damarlarla örülmüş hava keseleridir. İstenildiği zaman akciğer görevi yaparlar. Yaşadıkları çevrenin suyu kuruduğu zaman balçığa gömülerek akciğer solunumu sayesinde kurak mevsimi atlatırlar. Hem solungaç, hem de akciğer solunumu yaptıklarından çift solunumlu anlamına gelen Dipnoi ismiyle de anılırlar.[3]

Çoğunun nesli tükenmiş olmasına rağmen; bugün Avustralya, Güney Amerika ile Güney ve Batı Afrika'nın tatlı sularında yaşayan akciğerli balıklar vardır. Gündüzleri çoğunlukla su diplerinde göğüs ve karın yüzgeçlerine dayanarak dinlenir veya yavaş yavaş sürünerek yer değiştirirler. Balık, kurbağa ve sümüklü böcek gibi su hayvanlarını avlayarak beslenirler. Zaman zaman su yüzeyine çıkarak hava solumak suretiyle oksijen ikmali yaparlar. Akciğerlerini hava ile doldururken, geceleri çok uzaktan duyulan horultulu sesler çıkarırlar. Kendilerine yaklaşılınca yılan gibi tıslar ve ısırırlar.[3]

Kurak mevsimlerde sular çekilmeye başlayınca, akciğerli balıkların her biri kendine balçık içinde bir tünel kazarak içine yerleşir. Tünelin üzerinde havanın girişine yarayan gözenekli bir kapak bulunur. Balık, çamurdan koza içinde mukuslu bir sıvı ifraz eder. Bunun sayesinde derisinin kuruması önlenmiş olur. Balık, kozasında derin bir uykuya dalar. Vücut fonksiyonlarını da yavaşlatır. Akciğerli balıklar gerekli oksijeni yuvanın üstündeki delikten almaya devam ederler. Yaz uykusu süresince gerekli enerji için kendi kas dokularının bir kısmını eriterek harcarlar. Bu suretle yağmurların tekrar başlayıp, akarsuların canlanmasına kadar hayatlarını sürdürürler. Kas dokusunun besin olarak harcanması sonucu bir mevsim içinde 3 santimlik bir boy kaybı olur. Bazen uzun süren kuraklık dönemlerinde vücutlarının yarısını eritirler. Afrika akciğer balıklarının, çamur kozalarında dört yıldan fazla yaşadığı tespit edilmiştir.[3]

Dişiler yumurtlamak için su dibinde bazen bir metreden daha derin delikler açarlar. Yumurtalarını buraya bırakırlar. Erkekleri yumurtalara bekçilik yapar ve onları yüzgeçleriyle yelpazeleyerek su akımı meydana getirmek suretiyle havalandırırlar. Yumurtalar 10 gün içinde açılarak yavrular çıkar.[3]

Yerliler bu balığı avlayıp yerler. Bilhassa yaz uykusunda iken kozalarını bularak onları rahatça yakalarlar. Bazen de toprağı kenarlardan oyarak kozayı toprak tabakayla beraber uzaklara naklederler. Koza içinde uyuyan balık bunun farkına varmaz.[3]

Evrim

Yaklaşık 420 milyon yıl önce, Devonian döneminde, iki ayaklı balıkların ve kuaternivorların son ortak atasıiki ayrı evrimsel soy hattına ayrılmış, mevcut latakantların atası Sarcopterygians'ın atasından biraz daha önce ayrılmıştır.[4][5] Youngolepis ve Diabolepis, 419-417 milyon yaşında, Erken Devoniyen'de (Lochkovian), şu anda bilinen en eski çift kabuklu balıklardır ve göstermektedir, çift nefesli balıkların evrimlerinin çok erken dönemlerinde sert kabuklu avları (durofaji) içeren bir diyete uyum sağladıklarını göstermektedir.[6]

En eski iki ayaklı balıklardan biri olan Dipterus, modern Avustralya iki ayaklı balıklarınkine benzer yaprak şeklinde göğüs ve pelvik yüzgeçlere sahipti ve ilk formların da bugün yaşayan türlerinkine benzer işlevsel akciğerlere sahip olduğunu varsaymak mantıklı görünüyor.[7]

En eski çift kabuklu balıklar denizeldi.[8] Karbonifer sonrası çift kabuklu balıkların neredeyse tamamı tatlı su ortamlarında yaşar. Muhtemelen çift nefesli balıkların denizden tatlı su habitatlarına en az iki geçişi olmuştur. Yaşayan tüm iki ayaklı balıkların son ortak atası muhtemelen geç Karboniferdönemde, yaklaşık 300 milyon yıl önce yaşamıştır ve corona grubunun en eski üyeleri Permiyendönemden bilinmektedir.[9]

Sınıflandırma

  • Takım: Ceratodontiformes
  • Takım: Lepidosireniformes
    • Lepidosirenidae
      • Lepidosiren paradoxa (Güney Amerika akciğerli balığı)
    • Protopteridae
      • Protopterus (Afrika akciğerli balığı)
        • Protopterus aethiopicus (Mermer Afrika akciğerli balığı)
          • Protopterus aethiopicus aethiopicus (Habeş akciğerli balığı)
          • Protopterus aethiopicus congicus (Kongo akciğerli balığı)
          • Protopterus aethiopicus mesmaekersi
        • Protopterus amphibius (Doğu Afrika akciğerli balığı)
        • Protopterus annectens (Batı Afrika akciğerli balığı)
          • Protopterus annectens annectens
          • Protopterus annectens brieni
        • Protopterus dolloi (Benekli Afrika akciğerli balığı)

Kaynakça

  1. ^ "PBDB". paleobiodb.org. 18 Ekim 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ekim 2021. 
  2. ^ "ITIS". Erişim tarihi: 6 Haziran 2022. 
  3. ^ a b c d e f "Rehber Ansiklopedisi". web.archive.org. 27 Eylül 2007. 27 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Haziran 2021. 
  4. ^ "500 Million Years of Fish Evolution". www.thoughtco.com. 14 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ekim 2023. 
  5. ^ "Australian lungfish has largest genome of any animal sequenced so far". www.newscientist.com. 18 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ekim 2023. 
  6. ^ "The rapid evolution of lungfish durophagy". www.ncbi.nlm.nih.gov. 6 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ekim 2023. 
  7. ^ "lungfish". www.britannica.com. 24 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ekim 2023. 
  8. ^ "Tetrapods: The Fish Out of Water". www.thoughtco.com. 14 Ekim 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ekim 2023. 
  9. ^ "Evolutionary history of lungfishes with a new phylogeny of post-Devonian genera". www.sciencedirect.com. 30 Ekim 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Ekim 2023. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Balık</span> solungaç taşıyan, tetrapod olmayan ve suda yaşayan omurgalı hayvan

Balıklar poikloterm olan, neredeyse sadece suda yaşayan ve solungaçları ile solunum yapan, soğuk kanlı, yürekleri çift gözlü, çoğunun vücudu pullu, genellikle yumurta ile üreyen omurgalı hayvanlardır. Bazı türler canlı doğurarak ürer. Mesela tatlı su balıklarından Lepistes'in yumurtaları anne karnında çatlar ve canlı doğum gerçekleşir. Çiklitgillerde ise kuluçka süresi dişinin ağzında gerçekleşir. Ağzında yumurtaları çeviren, mantarlaşmasını engelleyen dişi yumurtalar çatlayana hatta yavrular serbestçe yüzmeye başlayana kadar onları ağzındaki kesesinde korur. Balıklar su yaşamındaki en önemli varlıklardan bir tanesidir. Nehir, göl, akarsu, okyanus ve denizlerde bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Omurgalılar</span> kordalılar alt şubesi

Omurgalılar, hayvanlar aleminin kordalılar şubesine ait bir alt şubedir.

<span class="mw-page-title-main">Kabuklular</span> Eklembacaklılar şubesine ait bir alt şube

Crustacea veya Kabuklular, Arthropoda şubesine bağlı bir hayvan altşubesidir. Çoğu deniz ve tatlı sularda, az bir miktarı ise karaların nemli bölgelerinde yaşar. Hepsi kanatsızdır. Kabuklu dış iskeletleri, yarık ayak şekilli bacakları, iki çift antenleri ve solungaç solunumları karakteristiktir. Böceklerde bir çift anten bulunur. Akrep ve örümcekler ise antensizdir.

<span class="mw-page-title-main">Kemikli balıklar</span>

Kemikli balıklar, iskeletleri kemik yapıda ve dentin kökenli elemanlar bulunan balıkları içeren bir omurgalı üst sınıf. Vücutları çeşitli şekillerde olabilir. Vücutları üzerindeki pullar sikloid, ktenoid veya ganoid tiptedir. Kuyruk yüzgeçleri genellikle homoserk yapıdadır, ancak çeşitli gruplarda farklılık gösterebilir. Yine farklı gruplarda, diğer yüzgeçlerde görülen yapısal değişiklikler, sistematik açıdan önem taşır.

<span class="mw-page-title-main">Karides</span>

Karides, Avrupa denizlerinde ve Kuzey Amerika kıyılarında yaşayan, kabuklular sınıfındandır. Silindirik vücutlu, uzun duyargalıdır. Boyu 5–6 cm'dir. Vücudu kalsiyum karbonattan meydana gelen bir zırhla örtülüdür. Gövdesi eklemlidir. Geniş yüzgeçimsi kuyruğunu sallayarak geri geri yüzer. Tatlı suda yaşayan türleri yumurtalarını bıraktıktan sonra yumurtalar açılıncaya kadar yürüme bacakları arasında tutar. Denizel türlerde yumurtalar sırt bölgesinde gelişerek açılması için suya bırakılır.

<span class="mw-page-title-main">Karındanbacaklılar</span>

Karından bacaklılar (Gastropoda), hayvanlar (Animalia) alemine ait yumuşakçalar (Mollusca) şubesinin en kalabalık sınıfıdır.

<span class="mw-page-title-main">Eklem bacaklılar</span> omurgasızların en büyük şubesi

Eklem bacaklılar ya da Arthropoda, omurgasızların en büyük şubesidir.

<span class="mw-page-title-main">Amfibiler</span> dört üyeli sınıf

İki yaşamlılar ya da iki yaşayışlılar, amfibiler, amfibyumlar, amniyotik yumurtaya sahip olmayan, değişkensıcaklı, derisi çıplak ve nemli, göğüs kemiği hiçbir zaman kaburgalarla bağlanmamış, çoğu ses çıkarabilen, omurgalı hayvan sınıfı. Sınıf, Gymnophiona, Anura ve Caudata olmak üzere 3 takımdan oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Solungaç</span>

Solungaç, su hayvanlarının solunum organı. Suda çözünmüş oksijenin kana alınmasını ve kandaki karbondioksitin atılmasını sağlayacak yapıdadır. Solunum yüzeyinin kıvrılması ve dallanması ile meydana gelirler. Solungaç solunumu, sürekli suda yaşayan omurgasız hayvanlarda, balıklar ve kurbağa larvalarında görülür. Amfiyoksüsta bağırsağın ön kısmı genişlemiş ve birçok yarıkla delinerek solungaç sepeti denilen kan damarlarıyla zengin özel bir organ halini almıştır.

<span class="mw-page-title-main">İstiridye</span>

İstiridye, yumuşakçalar (Mollusca) şubesinin yassı solungaçlılar sınıfından, ılıman ve sıcak denizlerde toplu halde yaşayan çift kabuklu bir hayvan.

<span class="mw-page-title-main">Mürekkepbalığı</span> balık türü

Mürekkepbalığı, Kafadanbacaklılar (Cephalopoda) sınıfının, Onkollular (Decapodiformes) grubundan denizlerde yaşayan bir yumuşakça. Hepsi ayrı eşeylidir. Diğer adı Sübye'dir.Solungaç solunumu yaparlar. Ağız bölgesinden çıkan 10 adet kolları vardır. İki kolu diğerlerinden daha uzundur. Dinlenme halinde içe çekilmiş olan bu kollarını avlarını yakalamak veya korunmak amacıyla ileri doğru fırlatırlar. Kollarının iç yüzeylerinde çok sayıda vantuz (emeç) bulunur. Vantuzların içleri dişli boynuzsu yapılarla bezenmiştir. Ilıman ve sıcak denizlerin kıyı sularında bol rastlanırlar. Boyları 17 cm ile 17 metre arasında değişen türleri vardır. Çoğu 50–60 cm arasındadır. Türkiye'de Akdeniz kıyılarında avlanırlar. Yırtıcı hayvanlardır. Balık, karides, yengeç ve diğer yumuşakçalarla beslenirler. Bazen balık sürülerine dalar veya ufak mürekkepbalığı kolonilerini takip edip karınlarını doyururlar. Mürekkepbalığı, avına arkasından yaklaşıp omuriliğini ısırarak kopartır ve felç etmek suretiyle öldürür. Bazen her avdan sadece bir ısırık alıp dinlenmeye çekilir. Vantuzlu dokunaçlarıyla avlarını yakalar, kollarıyla da ağza götürürler.

<span class="mw-page-title-main">Yumuşakçalar</span>

Yumuşakçalar, ilkin ağızlılar (Protostomia) kladı, Lophotrochozoa üst şubesinden bir hayvan şubesidir. Ahtapot, kalamar gibi kafadan ayaklılar, salyangoz ve sümüklü böcek gibi karından ayaklılar, midyeler ve kitonlar bu şubedendir. Çizgili kas ilk defa bu sınıfta ortaya çımıştır. Yaklaşık 85,000 yaşayan türü bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Kaya balığı</span>

Kaya balığı, oldukça geniş bir balık türü ailesi olan 200'den fazla cinsi ve 2.000'den fazla türü bulunan Gobiidae familyasından bir balıktır. Çoğunluğu tipik olarak 10 cm büyüklüğünde olup, göreceli olarak oldukça küçüktürler. Bu türden Trimmatom nanus ve Cüce kayabalığı, dünya üzerinde bilinen en küçük omurgalı türlerindendir ve büyüdüklerinde boyları 1 cm'nin (3/8) altında olur. Gobioides ve Periophthalmodon cinsleri gibi bazı kaya balığı türleri ise 30 cm (1 ft) uzunluğa kadar ulaşabilir veya bu boyu da aşabilirler. Az sayıda insan için bir gıda olarak önemi bulunmasına rağmen, özellikle morina, mezgit balığı, barramundi, yassı balıklar kadar ticari açıdan önemi olan balıklardır. Pek çok ülkede önemli bir av türüdürler. Brachygobius gibi bazı kaya balığı türlerine ise, akvaryumlarda beslemek için yoğun ilgi gösterilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Kıkırdaklı balıklar</span>

Kıkırdaklı balıklar, karmaşık yapılı çiftleşme organları ve pulları olan balıklardır.

<span class="mw-page-title-main">Pirana</span> Güney Amerikadaki akarsularda yaşayan, etçil veya otçul olabilen balık

Güney Amerika'daki akarsularda yaşayan, küçük ama yırtıcılığıyla dikkat çeken bir düzineyi aşkın balık türü Pirana adıyla bilinir. Piranalar etobur ve otobur olarak iki sınıfa ayrılır. Bu balıklar tatlı su balıklarıdır, tuzlu suda yaşayamazlar. Bu balıklar tetralar gibi, saldırgan olmayan çok renkli birçok akvaryum balığının akrabasıdır. Piranalar çok geniş bir alanı kaplayan Amazon havzasındaki akarsularda ve Orinoko gibi yakınındaki ırmaklarda yaşarlar. İçlerinden 4-5 tür özellikle tehlikelidir. Ancak pacular saldırgan değildir.

<span class="mw-page-title-main">Vatoz</span> Rajiformes takımına özgü balıkların ortak adı

Vatoz, Rajiformes takımına özgü balıkların ortak adıdır.

<i>Tiktaalik</i> dört üyeli benzeri et yüzgeçli balık

Tiktaalik, yaklaşık 375 milyon yıl önce, Geç Devoniyen döneminde yaşamış et yüzgeçlilerden monospesifik bir cinstir ve dört üyelilere benzer birçok özelliğe sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Akciğerin evrimi</span>

Akciğerin evrimi, oksijence fakir sularda yaşayan kemikli balıkların akciğerlerini geliştirmesinin evrimsel sürecini açıklar. Hava soluma, sudan karaya geçiş ve tetrapodların evrimi açısındam kritik bir olaydır. Omurgalı akciğeri, ilkel kemikli balıklarda bulunan bir progenitör yapıdan kaynaklanmıştır. Metabolik olarak üretilen CO₂'e duyarlı olan ve akciğer ventilasyonunu metabolik taleple eşleştirmek için solunum kaslarını ritmik olarak aktive eden nöral substratların kökeni henüz bilinmemektedir. “Öksürük” olarak tanımlanan, in vivo ve in vitro olarak Lamprey'de meydana gelen, belirli bir periyodik merkezi olarak oluşturulan ritmin, CO₂'e karşı merkezi duyarlılık tarafından modüle edildiği bulundu. Bu, tetrapodlarda nefes almanın evrimi için kritik olan elementlerin, akciğerin evriminden önce en temel omurgalı atalarında mevcut olduğunu göstermektedir. Bilim insanları, tüm omurgalılarda nefes alma evriminin, bu kritik temel unsurlardan türetilen eksaptasyonlar yoluyla gerçekleştiğini düşünmektedir.

Omurgalıların evrimi, 665 milyon yıl önce ortaya çıktığı düşünülen hayvanlardan, kökeni Kambriyen dönem'e dayanan kordalıların omurga geliştirmesini ve ana omurgalı gruplarının oluşumunu konu alır.

<i>Ichthyostega</i> Devoniyen döneminde yaşamış tetrapodomorf

Ichthyostega, Geç Devoniyen Dönemi'nin sonunda yaşayan erken bir tetrapodomorf cinsidir. Fosil kayıtlarındaki ilk dört ayaklı omurgalılardan biriydi. Ichthyostega, bataklıklarda ve sığ sularda gezinmesine yardımcı olan akciğerlere ve uzuvlara sahipti. Ichthyostega genellikle uzuvlara ve parmaklara sahip olması nedeniyle bir "tetrapod" olarak nitelende de, gerçek taç-tetrapodlardan daha bazal ("ilkel") idi ve daha doğru bir şekilde stegocephalian veya bazal tetrapod olarak adlandırılabilirdi. Aynı şekilde, amfibi yapısı ve alışkanlığı şüphesiz olsa da, ilk modern amfibiler Triyas Dönemi'nde ortaya çıktığı için dar anlamda grubun gerçek bir üyesi olarak kabul edilmez. 20. yüzyılın sonlarında diğer erken dönem stegosecaphalianların ve yakından ilişkili balıkların buluntularına kadar, Ichthyostega balık ve tetrapodlar arasında balık ve tetrapod benzeri özellikleri birleştiren bir geçiş fosili olarak tek başına durdu. Daha yeni araştırmalar, daha önce varsayıldığı gibi, bir semenderden çok bir yüzgeçayaklıya benzeyen olağandışı bir anatomiye sahip olduğunu göstermiştir.