İçeriğe atla

Akıl yürütme

Mantıkta akıl yürütme, muhakeme ya da uslamlama[1][2] bilinen olgular ve kurallar kullanılarak yeni bilgiye ulaşılmasıdır.[3] Akıl yürütme üç başlıkta incelenebilir: tümdengelim (dedüksiyon), tümevarım (indüksiyon) ve analoji. Klasik mantığın temelinde tümdengelim vardır.

Tümdengelim (Dedüksiyon)

Tümdengelim öncül bilgilerden yeni sonuçlar çıkarmaktır.[4] Öncüller halihazırda bilinen ya da varsayılan olgulardır. Örneğin, "Arabalar dört tekerlidir" ve "Kara Şimşek bir arabadır" öncüllerinden tümdengelim yoluyla "Kara Şimşek dört tekerlidir" sonucu elde edilebilir.

Tümevarım (İndüksiyon)

Tümevarım özelden yola çıkılarak genel hakkında bilgi elde edilmesidir.[3] Bilimsel yöntemin temeli olan tümevarımda, çok sayıda tikel bilgi kullanılarak tümel bir kural doğrulanır. Örneğin, "Serçe, güvercin, karga uçar", "Serçe, güvercin, karga kuştur" tikel bilgilerinden "Kuşlar uçar" tümel bilgisine varılabilir. Ancak, tümevarımsal akıl yürütme, tümdengelimde olduğu gibi kesin bir sonuca götürmez. Tümevarım var olan gözlemlerle tutarlı olmasına karşın, henüz yapılmamış gözlemlerle çelişmesi mümkündür.[4] Örneğin, "Penguen uçamaz" ve "Penguen kuştur" bilgileri edinildiğinde, daha dar bir öncül kümesiyle çıkarsanmış olan "Kuşlar uçar" önermesi geçersiz olacaktır.

Dışaçekim (Abduction, Geriçıkarım)

Dışaçekim, belli koşullara uyan olgular için bir açıklama üretmek için kullanılan akıl yürütme metodudur. En iyi açıklamanın üretilmesi şeklinde de ifade edilebilir. Dışaçekim, eldeki -çoğu zaman eksik olan- bilgi ile mümkün olanın en iyisinin yapılmaya çalışıldığı günlük karar verme süreçlerinin temelini teşkil eden bir muhakeme metodudur.

Bir dizi semptomun varlığı bilinirken bunları en iyi şekilde açıklayan teşhisi bulmaya yönelik tıbbi tanı çabası dışaçekimin en yaygın örneklerinden biri olarak verilebilir. Bir hâkimin, mahkemeye sunulan delilleri, savcının mı yoksa savunmanın mı argümanlarının daha iyi açıkladığını tespiti çabası dışaçekim örneğidir.

Peirce'ye göre her bilimsel araştırma şaşırtıcı gelen bir olgunun gözemlenmesi ile başlar. Bilimsel araştırmanın ilk adımı olan olan dışaçekim, gözlemlenen olgunun nasıl olup da ortaya çıktığını açıklamaya yönelik hipotez veya hipotezlerin geliştirilmesi sürecidir. Bu durumda Peirce, dışaçekimin salt bir akıl yürütme çeşidi olmayıp aynı zamanda bilimsel buluş metodu oluduğunu da ifade eder.

Analoji

Analoji iki şey arasındaki benzerliğe dayanarak birisi hakkında verilen bir hükmü diğeri hakkında da vermek şeklindeki akıl yürütme yoludur.[5] Örneğin, "Dünya gezegeninin atmosferi vardır ve üzerinde canlılar yaşar", "Mars gezegeninde atmosfer vardır" öncüllerinden hareketle "O zaman Mars gezegeninde canlılar bulunması gerekir" sonucunun elde edilmesi bir analoji örneğidir. Dünya ile Mars arasındaki bir benzerlikten hareketle Dünya için geçerli olan bir durumun Mars için de geçerli olması gerektiği kabul edilerek Marsta canlılar olması gerektiği hükmüne varılmıştır.

Analojinin hem indüktif hem dedüktif metodun kullanıldığı bir akıl yürütme yoludur. "Eğer atmosfer var ise canlı olmalıdır" ve "Dünya ve Mars'ın atmosferleri yapı olarak aynıdır" hükümleri induktif akıl yürütme ile zımni (örtülü) olarak üretilmiş daha sonra bu hükümden "O zaman Mars gezegeninde canlılar bulunması gerekir" hükmü dedüktif metotla üretilmiştir.

Analoji varsayımsal (hypothetique) bir dedüksiyon olup dayandığı zımni hükümler ispat edilmiş değil varsayılmıştır.[6] Bu sebeple analoji ile verilen hüküm bir zorunluluk değil ancak bir ihtimal bildirir.[3]

Kaynakça

  1. ^ Eroğlu, Gültekin (Aralık 2012). "Akıl Yürütme Formlarının Mantık ve Bilimlerde Yeri ve Değeri". Hikmet Yurdu. 5 (10). s. 184. 14 Ocak 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ocak 2018. 
  2. ^ GÜZEL, Cemal (2001). ""Batı" ile "Doğu"nun Tümdengelimli Uslamlamaları: Aristoteles'in Syllogismi ile Hintlerin Nyaya- Vaisesiası Üzerine". Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi. 18 (2). ss. 37-53. 14 Ocak 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ocak 2018. 
  3. ^ a b c Öner, Necati (1991). Klasik Mantık (5 bas.). Ankara: Ankara Ü. İlahiyat Fakültesi Yayınları. s. 104. 
  4. ^ a b Ho, Yu Chong (1994). "Abduction? Deduction? Induction? Is There a Logic of Exploratory Data Analysis?". EDRS. 
  5. ^ İmamoğlugil, Halil, Klasik Mantıkta Akıl Yürütme, Araştırma Yayınları, Ankara, 2018. s. 148
  6. ^ İmamoğlugil, H . "Necati Öner’e Göre Klasik Mantıkta Akıl Yürütme". Mantık Araştırmaları Dergisi 1 (2019): 36-82

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bilim</span> bilgiyi inşa eden ve organize eden sistematik sistem ve bu sistem tarafından üretilen bilgi kümesi

Bilim veya ilim, nedensellik, merak ve amaç besleyen, olguları ve iddiaları deney, gözlem ve düşünce aracılığıyla sistematik bir şekilde inceleyen entelektüel ve uygulamalı disiplinler bütünüdür. Kimi kullanımlarda bu tanımın "ilim" için geçerli olmadığının altını çizmek gerekir. Çünkü bilim somut, evrensel olayları kendine konu edinmişken ilim doğaötesi olaylarla da ilgilenebilir fakat somut kanıt sunmaz. Bilimi sınıflandıran bilim felsefecileri bilimi formal bilimler, sosyal bilimler ve doğa bilimleri olmak üzere üçe ayırır. Bilimin diğer tüm dallardan en ayırt edici özelliği, savunmalarını somut kanıtlarla sunmasıdır. Bu sayede bilim, bilinmeyen olguları açıklamamıza ve evreni idrak etmemize güçlü destek olur.

Matematiksel mantık, biçimsel mantığın matematiğe uygulanmasıyla ilgilenen bir matematik dalıdır. Metamatematik, matematiğin temelleri ve kuramsal bilgisayar bilimi alanlarıyla yakınlık gösterir. Matematiksel mantığın temel konuları biçimsel sistemlerin ifade gücünün ve biçimsel ispat sistemlerinin tümdengelim gücünün belirlenmesidir.

<span class="mw-page-title-main">Epistemoloji</span> bilginin doğası, kapsamı ve kaynağı ile ilgilenen felsefe dalı

Epistemoloji ya da bilgi felsefesi, bilgiyle ilgilenen bir felsefe dalıdır. Epistemologlar, bilginin doğası, kaynağı ve kapsamı, epistemolojik gerekçelendirme, inancın rasyonelliğini ve diğer çeşitli konuları incelemektedir. Epistemoloji, felsefenin etik, mantık ve metafizikle birlikte dört ana dalından biri olarak kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Mantık</span> bilginin yapısını inceleyen, doğru ile yanlış arasındaki akıl yürütmenin ayrımını yapan disiplin

Mantık ya da eseme, bilginin yapısını inceleyen, doğru ile yanlış arasındaki akıl yürütmenin ayrımını yapan disiplindir, doğru düşüncenin aletidir. Önceleri bir felsefe dalıyken daha sonra kendi başına bir ihtisas alanı olmuştur. Matematik ve bilgisayar biliminin de parçası haline gelmiştir. Bir disiplin olarak Aristoteles tarafından kurulmuştur. Aristoteles'den etkilenen Farabi tarafından iki kısımda kategorize edilmiştir. İbn-i Sina geçicilik ve içerme arasındaki ilişkiyi geliştirmiştir. Çağdaş zamanlarda Frege, Russell ve Wittgenstein önemli katkılar yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Aristoteles</span> Antik Yunan filozofu (MÖ 384–322)

Aristoteles veya kısaca Aristo, Antik Yunanistan'da klasik dönem aralığında yaşamını sürdürmüş olan Yunan filozof, polimat ve bilgedir.

<span class="mw-page-title-main">Platon</span> Antik Yunan filozofu

Platon veya Eflatun, Antik Yunan filozofu ve bilgesi.

<span class="mw-page-title-main">Ockhamlı William</span> İngiliz Fransisken ilahiyatçı (1287-1347)

Ockhamlı William, yaklaşık 1287 ve 1347 yılları arasında yaşamış İngiliz Fransiskan rahibi ve skolastik filozof.

<span class="mw-page-title-main">Astrobiyoloji</span> Dünyadaki ve uzaydaki yaşamın incelenmesi ile ilgilenen dirim bilimi dalı

Astrobiyoloji ya da eksobiyoloji, disiplinlerarası bir bilim olup, özellikle evrende yaşamın ortaya çıkmasını ve evrimini sağlayan jeokimyasal ve biyokimyasal etken ve süreçleri konu alır; bir başka deyişle, evrende biyolojik kökenin, evrimin, dağılımın ve canlıların geleceğinin incelenmesidir.

Tümevarımcılık, bilimsel teoriler geliştirmek için bilimsel yöntemin geleneksel ve hala yaygın felsefesidir. Tümevarımcılık, bir alanı tarafsız bir şekilde gözlemlemeyi, incelenen durumlardan yasalar çıkarmayı - dolayısıyla tümevarımsal akıl yürütmeyi - ve böylece nesnel olarak gözlemlenenin tek doğal doğru teorisini keşfetmeyi amaçlar.

Retorik ya da eski ismiyle Belagat, etkileyici ve ikna edici konuşma sanatıdır. Sözcük güncel kullanımda "etkileyici ve ikna edici olmakla beraber içtenlikten veya anlamlı içerikten yoksun lisan" anlamında da kullanılır. Kavram Yunanca rhētorikos (ῥητορικός) "hitabet" kavramından türemiştir. Antik Yunanistan'da MÖ 5. yüzyılda Sokrates çevresindekiler tarafından kullanılmış olan bu kelime, ilk kez Platon’un Gorgias adlı eserinde geçmiştir.

<span class="mw-page-title-main">İbn-i Tufeyl</span> 12. yüzyılda yaşamış filozof ve hekim

Ebu Bekir Muhammed bin Abdal Malik bin Muhammed bin Tufail el Kaisi el-Endülüsi (1106-1186), Endülüslü hekim, hukukçu ve filozof. Latin dünyasında Abentofail olarak da bilinir. Tanınmış İslam filozoflarındandır.

<span class="mw-page-title-main">Bilim felsefesi</span>

Bilim felsefesi, epistemoloji, ontoloji, etik ve estetik gibi felsefenin temel alt bölümlerinden birisidir.

Eleştirel düşünme akıl yürütme, analiz ve değerlendirme gibi zihinsel süreçlerden oluşan bir düşünme biçimidir. Eleştirel düşünme yerine kimi zaman tartışma mantığı ya da biçim dışı (enformel) mantık terimleri de kullanılmaktadır. Sorgulama ve şüpheciliğe dayanan eleştirel düşünme sağduyu ve bilimsel kanıtlarla uyuşan net hükümlere varmak için somut veya soyut konular üzerinde düşünme süreçlerini de içermektedir. Bu yönüyle diğer bir düşünme biçimi olan yaratıcı düşünmeyi tamamlamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Çevre kirliliği</span> Doğa sorunu

Çevre kirliliği, çevrenin doğal olmayan bir şekilde insan eliyle doğallığının bozulmasıdır. Bu ekosistemi bozma eylemleri; kirlenme şeklinde tabir edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Argüman</span> ikna etmeye çalışmak ya da sabitleştirmek veya gerçek bir sonuca varmak

Mantık ve felsefede argüman; sonuç ve onun doğruluk derecesini belirlemeye yönelik verilen öncüllerden kurulmuş bir dizi ifadedir. Bir argüman ifadelerden oluşur. Bunlardan biri sonuç, diğerleri sonucun doğruluğuna dayanak olarak verilen öncüllerdir. Herhangi bir düşünceyle karşılaştığımızda, o düşüncenin içerdiği esas iddiayı ileten ifade argümanın sonucu; onu destekleyen diğer tüm ifadeler argümanın öncülleridir. Bir argümanın doğal dildeki mantıksal formu, sembolik biçimsel dilde temsil edilebilir ve doğal dilden bağımsız şekilde, matematik ve bilgisayar bilimlerinde biçimsel olarak tanımlanmış argümanlar yapılabilir.

Bilimsel kuram; iyi kanıtlanmış, sürekli olarak test edilen ve doğrulanan deney ve gözlem ile bilimsel metot aracılığıyla elde edilen, doğanın bazı yönlerinin açıklamasıdır. Tüm bilimsel bilgiler gibi, bilimsel kuramlar doğaları gereği tümevarımsaldır, tahmin edilebilir gücü ve açıklayıcı kuvveti amaçlar. Bilimsel bir kuramın gücü, açıklayabildiği durumların çeşitliliği, anlaşılabilirliği ve kolaylığı ile ilişkilidir. Yeni bilimsel kanıtlar elde edildikçe, yeni bulgulara uymaması durumda, bilimsel bir kuram reddedilebilir ya da değiştirilebilir. Böyle durumlarda, daha doğru bir kuram benimsenir. Bazı durumlarda, doğruluğu kesin olmayan, değiştirilmemiş bir bilimsel kuram, özel bazı durumlara benzerliği açısından kullanışlı ise yine de kuram olarak ele alınır. Bilimsel kuramlar test edilebilir ve yanlış/çürütülebilir tahminler üretebilirler. Bilimsel kuramlar doğal olaylardan sorumlu bazı nedensel elementleri açıklarlar ve fiziksel evrenin yönleri ile elektrik, kimya, astronomi gibi özel araştırma alanlarını tahmin etmek ve açıklamak için kullanılırlar. Bilim insanları kuramları, teknolojiyi geliştirmek ve hastalıklara çare bulmak gibi amaçlar dışında, daha sonraki bilimsel bilgiler için temel olarak da kullanırlar. Bilimsel kuramlar, bilimsel bilginin en güvenilir, en kesin ve kapsamlı formudur. Bu, varsayım, hipotez ya da tahmin anlamlarına gelebilen kuram kelimesinin genel kullanımından büyük ölçüde farklıdır.

Hukuki yorum, bir hukuk meselesine uygulanacak olan hukuk kuralının belirlenmesi sürecinin önemli parçalarından biridir. Bazı hukuk kuralları, uygulanabileceği işlemler açısından yeterince açık olmayabilir. Bu nedenle söz konusu kuralın bulunduğu metnin incelenmesi ve anlamının belirlenmesi gerekebilir. İşte bu amaçla yapılan anlamlandırma faaliyetlerine hukuki yorum adı verilir.

Epistemolojide, fideizm, inancın akıldan bağımsız olduğunu veya akılla çatıştığını ve belirli gerçeklere ulaşmada akıldan üstün olduğunu savunan teori. Latince "inanç" anlamına gelen "fide" kelimesinden türetilmiştir.

Otomatik akıl yürütme, bilgisayar biliminin ve akıl yürütmenin farklı yönlerini anlamaya çalışan bir alandır. Otomatik akıl yürütme çalışması, bilgisayarların tamamen veya neredeyse tamamen otomatik olarak akıl yürütmesine izin veren bilgisayar programlarının üretilmesine yardımcı olur. Otomatik akıl yürütme, yapay zekanın bir alt alanı olarak görülse de, teorik bilgisayar bilimi ve felsefesi ile de bağlantıları vardır.

Akıl yürütme psikolojisi, insanların nasıl akıl yürüttüğünün incelenmesidir ve genellikle geniş anlamda insanların sorunları nasıl çözdüğünü ve karar verdiğini bildirmek için sonuçlara varma süreci olarak tanımlanır. Psikoloji, felsefe, dilbilim, bilişsel bilim, yapay zeka, mantık ve olasılık teorisi ile örtüşmektedir.