
Marksizm, özgün bir siyasal felsefe akımı, tarihin diyalektik materyalist bir yorumuna dayanan ekonomik ve toplumsal bir dünya görüşü, kapitalizmin Marksist açıdan çözümlenmesi, bir toplumsal değişim teorisi, Karl Marx'ın ve Friedrich Engels'in çalışmalarından çıkarılan, insanın özgürleşmesiyle ilgili bir düşünce sistemidir.
Sosyalizm, sosyal ve ekonomik olarak toplumsal refahın, katılımcı bir demokrasiyle gerçekleşeceğini ve üretim araçlarının hakimiyetinin topluma ait olduğunu savunan, işçi sınıfının yönetime katılmalarına ağırlık veren, özel üretim yerine kamu bazlı üretimi destekleyen, telkin ve propagandalarını eğitim, tarım ve vergi reformları üzerinde yoğunlaştıran ekonomik ve siyasi bir teoridir. Siyasi yelpazede ve dünyanın çoğu ülkesinde sosyalizm, standart sol ideoloji olarak kabul edilir. Sosyalizm türleri, kaynak tahsisinde piyasaların ve planlamanın rolüne ve kuruluşlardaki yönetim yapısına göre değişir.

Anarko kapitalizm özel mülkiyet hakkına, iktidar müdahalesinin reddine ve temel toplumsal etkileşim mekanizması olarak rekabete dayalı serbest piyasanın savunusuna dayanan siyasal düşüncedir. Anarko-kapitalizm, özel mülkiyeti şu şartlarda meşru görür: bir emek ürünü ise, ticaret etkinliğinin bir sonucu ise veya hediye olarak elde edilmiş ise. Ekole göre, anarko kapitalist toplumda; serbest piyasa işleyişini, toplumsal kurumları, yasa uygulamalarını, güvenliği ve altyapıyı, devlet yerine kâr amaçlı rekabete dayalı şirketlerin, yardım derneklerinin veya gönüllülüğe dayanan birliklerin düzenlemesi öngörülür.
Neoliberalizm veya neo-liberalizm, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra gerileme yaşayan serbest piyasa kapitalizmiyle ilişkilendirilen 19. yüzyıl fikirlerinin 20. yüzyılın sonlarında yeniden ortaya çıkması için kullanılan bir terimdir. Muhafazakar ve liberteryen örgütlerin, siyasi partilerin ve düşünce kuruluşlarının yükselişinde önemli bir faktör olan neoliberalizm, genellikle ekonomik liberalleşme politikalarıyla ilişkilendirilir. Bu politikalar arasında özelleştirme, düzenlemelerin kaldırılması, küreselleşme, serbest ticaret, para politikası, kemer sıkma politikaları ve devlet harcamalarının azaltılması gibi unsurlar yer alır. Bu politikalarla ekonomi ve toplumda özel sektörün rolünün artırılması amaçlanır. Neoliberal proje aynı zamanda kurumların tasarlanmasına odaklanmakta ve bir siyasi boyutu bulunmaktadır. Neoliberalizmin düşünce ve pratikte belirleyici özellikleri, büyük ölçüde akademik tartışmanın konusu olmuştur.
Serbest piyasa, ürün fiyatının alıcı ve satıcının karşılıklı anlaşmasıyla belirlendiği, arz ve talebe hükûmet tarafından müdahale edilmeyen piyasadır. Ekonomik faaliyet tam rekabet şartları içinde serbestçe yapılır, ekonomik sorunların çözümünde müdahale değil, fiyat mekanizmasının kullanımı esastır. Fakat, her ne kadar serbest piyasa, hükûmetin arz, talep veya fiyatlar üzerine herhangi bir müdahale yapmamasını gerektirse de, tüccarların birbirlerini zorlamamasını ya da aldatmamasını da gerektirir. Bu yüzden tüm alım ve satımlar gönüllü olarak yapılır.
Liberteryenizm, özgürlüğün ve özgürlüğün bileşenlerinin siyaset içerisinde en önemli değer olduğuna inanan bir siyaset felsefesidir. Liberteryen felsefeye göre insanlar özgür olduğunda herkes için daha güvenli, daha iyi ve daha adil bir dünya yaratılabilir. Liberteryenizmin bazı türleri ise negatif özgürlüğe daha çok odaklanır. Liberteryenler otonomi ve seçme özgürlüğünü maksimize etmeye çalışır; seçim özgürlüğü, gönüllü iş birliği ve bireysel karar önceliğini vurgular, bu doğrultuda da devletin minimize edilmesini savunur. Popüler anlamda, otoriterlik ile zıt anlamda kullanılır. Liberteryenler otorite ve devlet iktidarı konusunda aynı şüpheciliği paylaşıyorlar, ancak bazıları mevcut ekonomik ve politik sistemlere muhalefetlerinin kapsamı konusunda farklılaşıyor. Çeşitli liberteryen düşünce okulları, devletin ve özel iktidarın meşru işlevlerine ilişkin bir dizi görüş sunar ve genellikle zorlayıcı sosyal kurumların sınırlandırılmasını veya tasfiye edilmesini ister.
Ekonomik liberalizm, piyasa ekonomisinin bireyci hatlara dayanmasını ve üretim araçlarının özel mülkiyette olmasını destekler. Ekonomik liberaller, serbest ticareti ve açık rekabeti engellediği için piyasaya yapılan hükümet müdahalesine ve korumacılığa karşı çıkma eğilimindedir, ancak mülkiyet haklarını korumak ve piyasa başarısızlıklarını çözmek için yapılan hükûmet müdahalesini destekler. Ekonomik liberalizm, Büyük Buhran ve Keynesyenizm'in yükselişine kadar genel olarak klasik liberalizmin ekonomik modelini ifade etmek için kullanılmıştır.
Karma ekonomi, kamu hizmetleri, güvenlik, askeriye, refah ve eğitim gibi hem özel işletmeleri hem de kamulaştırılmış devlet hizmetlerini kabul eden bir ekonomik sistemdir. Karma ekonomi aynı zamanda halkı, çevreyi veya devletin çıkarlarını korumaya yönelik bir tür düzenlemeyi de teşvik eder.
Minarşizm, devletin tek meşru fonksiyonunun bireyleri saldırganlıktan, hırsızlıktan, sözleşmelerin ihlalinden ve dolandırıcılıktan korumak olduğunu ve devlet kurumlarının sadece askeriye, polis, yargı ve yasamadan ibaret olması gerektiğini savunan liberteryen siyaset felsefesidir. Bazı minarşistler vergilendirmeyi desteklerler. Minarşistler genellikle laissez-faire yaklaşımının ekonomik refahı arttıracağını düşünür.

Lysander Spooner, Amerikalı politik düşünür, deneme ve kitapçık yazarı, üniteryen, kölelik karşıtı, bireyci anarşist, hukuk kuramcısı, sosyalist Birinci Enternasyonal'in bir üyesi ve girişimcidir.
Sağ liberteryenizm, siyasi analistler, akademisyenler ve medya kaynakları tarafından öz-sahipliği, sınırlı hükûmeti savunan, özel mülkiyet haklarını ve serbest piyasayı destekleyen laissez faire eğimli liberteryen felsefeleri tanımlamada kullanılan bir terimdir. İlk olarak klasik liberalizm üzerinden yola çıkmıştır ve günümüzde bu düşüncenin daha uç şekli olarak kabul edilir.
Liberteryen sosyalizm veya özgürlükçü sosyalizm, güdümsüz, ekonomik ya da toplumsal katmansız, birey özgürlüğüne ve eşitliğine dayalı, her tür bilgiye erişmede ve kullanmada fırsat eşitliği sağlayan, anarşist özelliklere sahip bir sosyalizm anlayışıdır.

Murray Newton Rothbard, Avusturya Okulu'na mensup Amerikalı bir iktisatçı, iktisat tarihçisi, siyaset teorisyeni ve aktivisttir. Rothbard, 20. yüzyıl Amerikan liberteryen hareketinin, özellikle de sağ kanat kollarının merkezi bir figürüydü ve anarko-kapitalizmin kurucusu ve önde gelen teorisyenlerinden biriydi. Siyaset teorisi, tarih, ekonomi ve diğer konularda yirmiden fazla kitap yazdı.
Karşı ekonomi terimi aslen Samuel Edward Konkin III ve J. Neil Schulman gibi liberteryen aktivist ve teorisyenlerin kullandığı bir kavramdır. Teorisyenlere göre karşı ekonomi, piyasaya talebin çok artması ve hükûmetin kendi işlerine karışmasından açıkça kaçınan bir sektörün ekonomik bakımdan yeterince gelişmesinin sonucunda ortaya çıkabilir. Terim agorizm ile bütünleşmiştir.

Samuel Edward Konkin III, ayrıca SEK3 olarak bilinir, Yeni Liberteryen Manifestonun yazarı ve Agorizm olarak adlandırdığı siyaset felsefesinin savunucusu.
Ekonomik sistem, bir toplumda mal ve hizmetlerin üretimini, ticaretini, dağıtımını ve kaynakların üretime tahsis edilmesini düzenleyen, ayrıca üretimi kimlerin yapacağına karar veren uygulama ve ilkeler bütünüdür.
Sol piyasa anarşizmi, sol liberteryenizm, bireyci anarşizm ve liberter sosyalizmin bir formudur. Kevin Carson, Roderick T. Long, Charles Johnson, Brad Spangler, Samuel Edward Konkin III, Sheldon Richman, Chris Matthew Sciabarra, ve Gary Chartier gibi günümüz akademisyenleriyle ilişkilidir. Radikal bir şekilde serbest piyasaların değerini vurgulamaktadırlar. Bu liberteryenler serbest piyasalar aracılığıyla devletçi ve kapitalist ayrıcalıkların ortadan kalkacağına inanmaktadır. Taraftarları sol piyasa anarşistleri veya piyasa odaklı sol liberteryenler olarak ifade edilmektedir.

Siyaset sosyolojisi, devlet ve sivil toplumdan aileye kadar uzanan politik fenomenlerin sosyolojik analizi, araştırması vatandaşlık, toplumsal hareketler ve sosyal güç kaynakları gibi konuları araştırmakla ilgilenen bir bilim disiplinidir. Siyaset sosyolojisinin konusu toplumsal bağlamı içinde iktidardır. 19. yüzyıl ile beraber genel olarak toplumsal ve özel olarak siyasal düşüncenin bilimselleşmeye başladığı görülmüştür. Teknoloji, sanayileşme gibi unsurlar kalabalıklaşmayı beraberinde getirmiş, kalabalıklaşma ise siyasal düşünceye yönelim sağlamıştır.

Kapitalist Parti, Norveç'te kurulan bir sağ liberteryen ve klasik liberal görüşlü siyasi partidir. 2014 yılında kurulan parti, yasal olarak kendini 2016 yılında tescil ettirmiştir. Norveç genelinde tüm ilçelerde ve çeşitli belediyelerde parti şubeleri oluşturmuştur. 2016 yılından beri Uluslararası Liberteryen Partiler İttifakı üyesidir.

Atlas Silkindi, Ayn Rand'ın 1957 tarihli romanıdır. En uzun romanı, yaşamı boyunca yayınlanan dördüncü ve son romanı olan bu eser, yazarın kurgu yazarlığı alanındaki magnum opus'u olarak kabul edilmektedir. Atlas Silkindi'nin temasını "insan aklının varoluştaki rolü" olarak tanımlamıştır ve kitap bilimkurgu, gizem ve romantizm unsurları içermektedir. Kitap, Rand'ın daha sonra Objektivizm'i oluşturacağı akıl, mülkiyet hakları, bireycilik, özgürlükçülük ve kapitalizm gibi bir dizi felsefi konuyu ele almakta ve Rand'ın devlet baskısının başarısızlığı olarak gördüğü konuları tasvir etmektedir. Rand'ın kurgu eserleri arasında, felsefi sistemini en kapsamlı şekilde ifade ettiği eserdir. Kitabın adında bulunan "Atlas Silkindi" ifadesi Yunan mitolojisindeki Atlas'ın yerküreyi taşımasına yönelik bir atıftır.