İçeriğe atla

Abdurrahman el-Evzai

Ebu Emir Abdurrahman ibn Emir el-Evzâî (707–774) Evzaîlik adıyla bilinen fıkıh ekolünün ve mezhebinin kurucusudur. Evzaî, Banu Hamdan'ın bir parçası olan Evza (Arapça: الأوزاع) kabilesine ithafen bu isimle anılıyordu.[1]

Biyografi

707 yılında Lübnan'ın Baalbek kentinde doğdu, el-Evzai'nin yazılarının çok azı günümüze ulaştı ancak onun fıkhî içtihatları günümüzde de kullanılıyor. Evzaî'nin okulu Suriye, Mağrip ve Endülüs'te gelişti ancak sonunda 9. yüzyılda Maliki İslam hukuku içinde eridi. Bununla birlikte, Sünni bir imam ve dindar bir soy olarak otoritesi ve ünü göz önüne alındığında, görüşleri bir hukuk kaynağı ve alternatif hukuki yaklaşımlar ve çözümler için bir temel olma potansiyelini koruyor. 774 yılında öldü ve mezarının halen ziyaret edildiği Lübnan, Beyrut yakınlarında gömüldü.[2]

Bazı içtihatları

Malik ibn Enes' de olduğu gibi el-Evzai, askeri bir hedefe ulaşmak için gerekli görünse bile sivillerin öldürülmesine izin verilmediğini savunuyor ve savaş sırasında kadın ve çocukların öldürülmesine asla izin verilmediğini ilan etti.[3]

Teolojik olarak o, Kaderîlik'e karşı olarak biliniyordu, ama aynı zamanda onların ana tarihsel tanıklarından biriydi. Kaderîlerin sadece Hıristiyanlardan sapkın öğretileri aldığını iddia etti. Evzai bu mezhebin kurucusu Maʿbed el Cüheni ile tanışmıştı.[4]

El-Evzai, çoğu fıkhî mezhepten farklı olarak, İslam'da mürtedlerin, devleti ele geçirme niyeti hasıl olmadıkça, yani vatana ihanetin bir parçası olmadıkça idam edilmemesi gerektiğine inanıyordu.[5]

Kaynakça

  1. ^ "سير أعلام النبلاء". shamela (Arapça). 1 Aralık 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Kasım 2017. 
  2. ^ John Esposito, The Oxford Dictionary of Islam, Oxford University Press, 2003
  3. ^ Jonathan AC Brown, Is Islam a Death Cult? Martyrdom and the American-Muslim Imagination. 13 Eylül 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Yaqeen Institute. Retrieved 9-13-2017.
  4. ^ Steven C. Judd, "The Early Qadariyya" in The Oxford Handbook of Islamic Theology, ed. Sabine Schmidtke (Oxford: Oxford University Press, 2016), 47-48.
  5. ^ "8. Apostasy in Islam and the Freedom of Religion in International Law". Freedom of Religion under Bills of Rights. University of Adelaide Press. 2012. s. 169. 14 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Ocak 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Hadis</span> İslam peygamberi Muhammede isnat edilen sözler ve fiiller

Hadis, Muhammed'e atfedilen ve onun sözleri, fiilleri, onaylamaları ve sıfatlarını içeren bilgilerdir. Hadis âlimleri buna sahabe ve tabiînin söz ve fiillerini de eklemişlerdir. Ancak bunlar kaynak olma bakımından Muhammed'in fiil ve sözleri ile aynı seviyede değildirler ve hadis ilmi içerisinde farklı şekilde isimlendirilirler.

<span class="mw-page-title-main">İslam</span> tek tanrılı İbrahimî bir din

İslam (Arapça: اَلْإِسْلَامُ, romanize:

<span class="mw-page-title-main">Sünnilik</span> en yaygın İslam mezhebi

Ehl-i Sünnet ve'l-Cemâat, kısaca Ehl-i Sünnet ya da Sünnîlik, İslam dininin dünya üzerindeki iki büyük kolundan biri ve %77-80'lik bir oran ile en büyük mensubunun bulunduğu mezhepler grubudur. Zaman zaman Sünnî İslam veya Sünnî mezhebi ifadesi de kullanılır. Günümüzde Sünnîlik, kendi içerisinde günümüzde yaşayan iki akaid mezhebi, dört fıkıh mezhebini içermektedir.

Hâricîlik, Hâriciyye ya da Havâric, İslam dininde bir siyasi mezhep olarak Hicri ilk yüzyılda ortaya çıkmış ve asırlardır kendini değişik şekillerde sergileyen bir hareket. İslâm dünyası içerisinde %2'lik bir kısmı oluşturmaktadır. Tarihte Hâricîler'in en aşırı fırkalarından olan Ezarika'nın ana görüşleri itibarıyla İslâm'dan çıktığını kabul ettikleri ve kendilerinden olmayan diğer Müslümanları tekfîr ile ithâm ederek öldürdükleri bilinmektedir. Günümüzde ise Hâricîler içerisinde en ılımlı kol olarak bilinen İbâdiyye'nin sadece çoğunlukta oldukları bölge olan Umman Sultanlığı ile nüfusun azınlığını teşkîl ettikleri Cezayir, Tunus'un Cerbe adası, Zanzibar ve Tanzanya'nın bazı muhitlerinde yaşamakta oldukları bilinmektedir. Öte taraftan "Umman İbâdîleri" kendilerinin Hâricîler'in bir dalı oldukları savını kabul etmemektedirler.

Dürzîler; Orta Doğu kaynaklı Sâbiîlik ve Ezidilik gibi dinlerin etkisiyle, 11. yüzyılda İslâmiyet'in Şiîlik mezhebinin İsmâîlîyye kolundan köken alarak ortaya çıkmış olan tektanrılı bir dinî inanç topluluğudur. Bu dine inananlara Dürzî denir. Kendilerine birleştiriciler, tek tanrıcılar anlamına gelen Muvahhidun derler.

<span class="mw-page-title-main">Şâfiîlik</span> İslamın bir fıkıh mezhebi

Şafiî mezhebi veya Şafiîlik, İslam dininin dört büyük Sünnî (fıkıh) mezheplerinden birisi. Şâfiîlerin itikatta (inançta) mezhepleri ise Eş'ariliktir. İsmini asıl adı Ebû Abdillâh Muhammed b. İdrîs b. Abbâs eş-Şâfiî olan kurucusu Şafii'den (767-820) alır. Şafiî mezhebi, Malezya, Endonezya, Yemen ve Doğu Afrika'da yaygın olmakla birlikte, Suriye başta olmak üzere bazı Arap ülkelerinde yer yer mevcuttur. Türkiye'de daha çok Kürtler arasında, Kafkaslar'da Çeçenler ve Avarlar arasında yaygındır. Hanefîlik'ten sonraki en yaygın Sünni mezheptir.

<span class="mw-page-title-main">Arap Alevileri</span> Dini ve etnik topluluk

Aleviler, Arap Alevileri veya Nusayriler, çoğunlukla Levant bölgesinda yaşayan, dini ve etnik bir topluluktur. Şiiliğin erken dönemlerinde ortaya çıkan bir Galiyye kolu olduğu düşünülmektedir. On iki imamcı mezhebin ilk imamı olarak saygı duyulan Ali bin Ebu Talib, Alevi inancının bazı yorumlarında ilahi bir varlık olarak görülmektedir. Grubun 9. yüzyılda İbn Nusayr tarafından kurulduğuna inanılmaktadır. Bu nedenle Alevilere "Nusayri" de denilmektedir, ancak bu ifade günümüzde topluluğa mensup kişilerce tercih edilmemektedir.

Selefîlik veya Selefizm, temelleri çoğunlukla İbn-i Teymiye ve öğrencisi İbn Kayyim el-Cevziyye tarafından atılan bir İslâm inanç hareketidir. Günümüz Selefileri çoğunlukla, Vehhabîlik fikir akımının kurucusu Muhammed bin Abdülvehhâb'ın yazılarını ve görüşlerini rehber olarak kabul eder.

Şeytan ayetleri, Muhammed tarafından önce vahiy olarak açıklanıp sonrasında bu ayetlerin Şeytan isimli varlık tarafından kulağına söylendiği ifade edilerek Kur'an'dan çıkartıldığı belirtilen ayetlerdir. Bu ayetlerle ilgili rivayetler, Taberî, Vâkidî, İbn Sa'd, Ebu Cafer Taberi ve İbni İshak'ın eserlerinde yer almıştır. Şeytan ayetleri kavramı ilk defa İskoç tarihçi William Muir tarafından 1858'de kullanılmıştır.

Mute Muharebesi Eylül 629'da, Muhammed'in kuvvetleri ile Bizans İmparatorluğu ordusu ve onların Gassanî vasalları arasında gerçekleşmiştir. Ürdün Nehri'nin doğusundaki Palaestina Salutaris'in Mute köyünde ve günümüz Kerek'inde gerçekleşmiştir.

<span class="mw-page-title-main">İbn-i Mülcem</span>

İbn-i Mülcem, Havârîc fırkası mensuplarından biri ve Ali bin Ebu Tâlib’in katili.

<span class="mw-page-title-main">Ehl-i Hadis</span>

Ehl-i Hadis, İslam ın 2./3. yüzyıllarında Kuran'ı ve sahih hadisi hukuk ve inanç gibi meselelerde tek otorite olarak gören hadis alimlerinin bir hareketi olarak ortaya çıkan Sünni İslam'ın İslami bir okuluydu. Taraftarları aynı zamanda rivayetçi veya bazen de gelenekçiler olarak anılmıştır. Gelenekçiler, dördüncü İslami yüzyılda mezheplerin ortaya çıkmasından önce Sünni ortodoksluğun en yetkili ve baskın bloğunu oluşturuyordu. Ehl-i Hadis, hukuki muhakemelerini bilgilendirilmiş görüş رَأْي (re'y) veya yaşayan yerel uygulama عُرْف (ʽörf) üzerine temellendiren ve genellikle aşağılayıcı bir şekilde Ehl er-Re'y olarak anılan çağdaş fıkıhçıların çoğuna karşı çıktı. Gelenekçiler taklid suçlandılar veya kutsal metinler olmadan re'y) uygulamasını kınadılar. Buna karşılık ittiba'yı savundular. Buna karşılık Ehl-i Hadis, Kutsal Yazılara bağlı kalarak içtihadı savundu.

<span class="mw-page-title-main">Fazlurrahman Malik</span> Pakistanlı filozof

Fazlurrahman Malik, Pakistanlı akademisyen, ilim ve fikir adamı. Kendisini eğitim reformuna ve içtihadın farklı bir anlayışla yeniden canlanmasına adayan, İslam'ın önde gelen bir reformcusu olarak ve tarihselci görüşleriyle bilinir. Eserleri Pakistan, Malezya, Endonezya ve Türkiye gibi ülkelerde büyük ilgi görüyor.

Ehl-i Rey yasal kararlara varmak için muhakemenin kullanılmasını savunan erken bir İslami hareketti. Bunlar, İslam'ın ikinci yüzyılında ehl-i kelam ve ehl-i hadis yanında İslam hukukunun kaynaklarını tartışan üç ana gruptan biriydi. Ehl-i Re'y ya da Dirâyet Ehli, Ehl-i Hadis ekolüne karşı olarak kurulmuş olan, o günün anlayışında Modernist ya da Akılcı İslâm olarak da tanımlanan İslâmî düşünce ekolüdür.

İslam'dan çıkış genellikle bir Müslüman tarafından düşünce, söz veya fiil yoluyla İslam'ın terkidir. İslam'dan dönene mürted denir. Tanıma sadece başka bir dine dönen veya dini tamamen terk edenler değil küfür, sapkınlık veya inançsızlığı ima eden herhangi bir eylem veya söz yoluyla, İslam'ın "temel bir inanç veya akidesini" inkâr edenler de dahildir.

İslam dünyasında liberalizm ve ilerlemecilik, İslami anlayış ve pratik konusunda önemli bir ilerici düşünce birikimi oluşturan kendini bildiren Müslümanları içerir. Bu çalışmalar bazen "ilerici İslam" olarak adlandırılır. Bazı bilim insanları, Omid Safi gibi, "İlerici Müslümanlar" ile "İslam'ın liberal savunucuları" arasında ayrım yapar.

Yusuf bin Abdülber Lizbon'da on birinci yüzyıl Maliki bilginiydi. 2 Aralık 1071 (93 yaşında) öldü.

İslam'da mastürbasyon ya da dinî terim olarak İstimnâ konusuyla ilgili farklı görüşler bulunmaktadır. Mastürbasyon, sözlükte "meniyi dışarı çıkarmayı istemek" anlamına gelir. Terim olarak, cinsel ilişkide bulunmaksızın meniyi dışarı çıkarmayı ve cinsel doyuma (orgazm) ulaşmayı anlatır. İslamî metinler mastürbasyondan özel olarak bahsetmez. Bundan bahseden birkaç hadis bulunmakta, ama bunlar da zayıf olarak sınıflandırılmaktadır.

İslam ve çocuklar konusu, İslam'daki çocukların haklarını, çocukların ebeveynlerine karşı görevlerini ve ebeveynlerin hem biyolojik hem de evlatlık çocukları üzerindeki haklarını içerir. Ayrıca farklı düşünce okullarına ilişkin haklar konusundaki görüş ayrılıklarından bazıları da tartışılmıştır.

Aşağıda, bazı modern bilim insanları tarafından bir alanın kurucusu olarak tanımlanan Ortaçağ İslam medeniyetinin uluslararası alanda tanınan Müslüman alimlerinin bir listesi bulunmaktadır: