İçeriğe atla

Abaza isyanları

Abaza isyanları
Tarih1624-1632
Bölge
Anadolu, Rumeli, Afrika, Orta doğu
SebepII. Osman'ın katledilmesi
Sonuç İsyan bastırıldı.
Taraflar
Osmanlı İmparatorluğuAbaza Mehmed Paşa kuvvetleri
Komutanlar ve liderler
Hafız Ahmed Paşa
Hüsrev Paşa
Abaza Mehmed Paşa
Güçler
bilinmiyor 30.000
Kayıplar
Birçok Yeniçeri ve Paşa öldürüldü. bilinmiyor

Abaza isyanları, Osmanlı İmparatorluğunun duraklama dönemindeki isyanların bir parçasıdır. Osmanlı Padişahı I. Mustafa döneminden, IV. Murad zamanına kadar uzanır. İsyanlar çığ gibi büyümüş ve başladığı tarihten, 1632 yılında IV. Murad'ın mutlak saltanatının başlamasına kadar bastırılamadı.

Arka plan

Osmanlı hükümdarı II. Osman, 1621 yılında çıktığı Hotin seferinden istediği sonucu almamıştır. Bunun sebebi Yeniçerilerin savaş esnasında isteksiz savaşması ve başına buyruk davranmasıydı. Padişah artık gitgide bozulan ocağı kapatmaya karar verdi. Önce Yemen'de çıkan isyanı bastırmak için Anadoluya gitmeye çalışmış lakin dönemin şeyhülislamı Esad Efendi, bir padişahın bu kadar basit bir isyanı bastırmaya gitmesinin doğru olmadığını söyleyince sultan bu fikrinden vazgeçti. Aslında burada padişahın asıl amacı Türkmenler den bir ordu toplayıp ocağı yerle yeksan etmekti. Sultan Osman yeni bir fikirle bu seferde hacca gideceğini söylediyse de yine muhalefetle karşılaşmıştı hatta Yeniçeriler de sultanın ocağı kaldıracağı haberini duymuştu. Bu haberi işiten Yeniçeriler isyan etti ve Hoca Ömer Efendi, Süleyman Ağa gibi isimlerin kellerini istedi ancak padişah bunu kabul etmeyince isyan büyüdü. Saraya giren isyancılar I. Mustafa'yı tekrar padişah ilan ettiler ve Sultan Osman'ı yakalayarak çeşitli hakarete ve saldırılara maruz bıraktıktan sonra Yedikule zindanlarında padişahı katlettiler.

İlk isyan

Padişahın katledildiğini öğrenen Erzurum beylerbeyi Abaza Mehmed Paşa II. Osman'ın kanını dava ederek isyan etti. Anadolu'nun çoğu kalesini ele geçirmiş ve yakaladığı tüm Yeniçerileri kılıçtan geçirmişti. Bu isyan Yeniçerileri korkuya boğmuş ve Istanbul'da da padişahın katilleri aranmaya başlanmış hatta I. Mustafa da bir hatt-ı hümayun yazarak "Tiz katiller bulunsun" demiştir. Her ne kadar Sadrazam onu görevinden alsa da kendisi hanedana ve devlete sadık olduğunu ancak katillerin cezalandırılması gerektiğini savunarak faaliyetlerine devam etmiştir. Yeniçerilerden aynı şekilde nefret eden İç Anadolu'daki Türkmenlerde Abaza'ya katılarak davasına ortak olmuş. Tarih 1624 yılına geldiğinde Sadrazam Hafız Ahmed Paşa komutasındaki ordu Kayseri yakınlarında savaşmış ve Abaza'nın adamlarından bazıları ona ihanet ederek taraf değiştirmişlerdir bu yüzden de Abaza Paşa bu savaştan yenik ayrılmış ve Erzurum'a kaçmıştı. Daha sonralarında paşa yakalanmış ve padişahın huzuruna çıkarılmıştı. Herkes onun idam edilmesini beklerken Sultan IV. Murad onu abisinin kanını dava etmesinden ve cesaretinden etkilenmiş ve affetmişti. Abaza Paşa, Bosna Beylerbeyliğine atanmıştı.

İkinci isyan

Osmanlı-Safevi çatışmalarının sürdüğü vakit Safevi orduları artık Ahıska'yı tehdit ediyordu. Bunu fırsat bilen Abaza Paşa padişahtan orduyu yönetmek için izin istemişti ancak isteği kabul edilmedi. Abaza orduları ile birlikte savaş alanına yönelmişti. Orduya yardım etmek yerine isyan etmek için uygun bir vakit bekleyen Abaza Paşa vakti bulur bulmaz isyan etmiş ve isyan başarıya ulaşmıştı. Birçok yeniçeri ve paşayı öldürdü. Bu yenilgiden sonra Halil Paşa azledilmiş yerine Hüsrev Paşa sadrazam olmuştu.

Diğer isyanlar

Anadolu, Abaza Paşa ve beraberinde ki kuvvetleri ile kaynayan kazana döndüğü vakit diğer havalilerde de isyanlar başlamıştı. Haile-i Osmaniye (II. Osman'ın öldürülme vakası)'na bizzat tanık olan Hüseyin Tûgī şunları söyler: "Sultan Osman Han'ın şehadetinden sonra her gün bir hadise zuhur ederdi" diyerek padişahın ölümünden sonra bunu kimsenin kaldıramadığını ve o kargaşa dönemini çok iyi bir şekilde özetliyor.[1] Kırım'da padişahın ölümünü protesto etmek amacıyla dev bir ayaklanma başladı ardından Yemen, Mısır. Bu isyanlar ancak 1632 yılında bitti.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Tugi, Hüseyin (2010). Musîbetnâme: tahlil-metin ve indeks. Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 978-975-16-2231-0. 
  • TDV İslâm Ansiklopedisi - Abaza Paşa
  • TDV İslâm Ansiklopedisi - II. Osman

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">IV. Mustafa</span> 29. Osmanlı padişahı (1807–1808)

IV. Mustafa, 29. Osmanlı padişahı ve 108. İslam halifesidir. Babası I. Abdülhamid, annesi Ayşe Sineperver Sultan'dır.

<span class="mw-page-title-main">II. Osman</span> 16. Osmanlı padişahı (1618–1622)

II. Osman ya da Genç Osman, divan edebiyatındaki mahlasıyla Farisî, tahttan indirildikten sonraki adıyla Osman Çelebi ; 16. Osmanlı padişahı ve 95. İslam halifesidir. Babası I. Ahmed, annesi genel kanıya göre Mahfiruz Hatice Sultan'dır. II. Osman 13 yaşında iken, amcası Sultan I. Mustafa'nın tahttan indirilmesi üzerine Osmanlı tahtına oturdu. Annesi onun yetişmesi için çok titiz davrandı. II. Osman iyi bir terbiye ve tahsil gördü. Arapça ve Farsça öğrendi. Bazı batı kaynaklarında Latince, Yunanca ve İtalyanca gibi batı dillerini öğrendiği kaydedilirse de bunun doğru olma ihtimali olmadığı iddiasına karşın yabancı asıllı olan annesi tarafından bu dillere eğitildiği söylenir. Osmanlı şehzadeleri arasında en kültürlüsü olduğu belirtilir.

<span class="mw-page-title-main">IV. Murad</span> 17. Osmanlı padişahı (1623–1640)

IV. Murad, dîvân edebiyatındaki mahlası Murâdî, 17. Osmanlı padişahı ve 96. İslam halifesi. 1623 ile 1640 yılları arasında hüküm sürdü. Revan ve Bağdat fatihidir. IV. Murad İstanbul'da, Sultan I. Ahmed'in ve Kösem Sultan'ın oğlu olarak dünyaya geldi. Ağabeyi II. Osman'ın Yedikule Zindanları'nda bir grup isyancı tarafından öldürülmesi üzerine amcası I. Mustafa tahta geçmişti. Aklî dengesi bozuk olan amcası I. Mustafa'nın yerine 11 yaşındaki IV. Murad padişah yapıldı.

<span class="mw-page-title-main">II. Süleyman (Osmanlı padişahı)</span> 20. Osmanlı padişahı (1687–1691)

II. Süleyman, 20. Osmanlı padişahı ve 99. İslam halifesidir.

<span class="mw-page-title-main">Kösem Sultan</span> Osmanlı İmparatorluğunun Saltanat Naibi Sultan I.Ahmedin nikâhlı eşi, IV. Murad ve I. İbrahimin validesi ve torununun (IV. Mehmed) saltanatını gören tek Valide Sultandır

Mahpeyker Kösem Sultan, Osmanlı İmparatorluğu tarihinin en güçlü kadın figürlerinden birisi, Sultan I. Ahmed'in nikâhlı eşi ve IV. Murad ve İbrahim'in annesidir. Osmanlı tarihinin en güçlü ve etkili kadınlarından biri ve aynı zamanda sonradan Kadınlar Saltanatı olarak adlandırılan dönemin merkezi bir figürü oldu. Naip olarak, Osmanlı İmparatorluğu'nu yaklaşık 20 yıl boyunca etkin bir şekilde yönetti.

<span class="mw-page-title-main">Serdar Ferhat Paşa</span> 43. Osmanlı sadrazamı

Serdar Ferhat Paşa, III. Murad saltanatı döneminde 1 Ağustos 1591-4 Nisan 1592 tarihleri arasında yaklaşık sekiz ay, 16 Şubat 1595-7 Temmuz 1595 tarihleri arasında da yaklaşık dört ay sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Kara Davud Paşa ya da Sultan II. Osman'ı öldürdükten sonraki unvanıyla Hain Davud Paşa, Sultan I. Mustafa'nın ikinci padişahlık döneminde, 20 Mayıs 1622 - 13 Haziran 1622 tarihleri arasında 24 gün Veziriazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Mere Hüseyin Paşa, II. Osman'ın yeniçeriler tarafından tahttan indirilerek öldürüldüğü ve amcası I. Mustafa'nın ikinci kez tahta geçirildiği anarşi sırasında 13 Haziran 1622 - 8 Temmuz 1622 ve 5 Şubat 1623 - 30 Ağustos 1623 tarihleri arasında iki kez olmak üzere toplam yedi ay on sekiz gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Gürcü Hadım Mehmed Paşa I. Mustafa'nın ikinci kez tahtan indirilmesinden hemen önce 21 Eylül 1622 - 5 Şubat 1623 tarihleri arasında dört ay on gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Müezzinzade Hafız Ahmed Paşa IV. Murad saltanatının devlet idaresinin annesi Valide Kösem Sultan'ın elinde olduğu ilk dönemlerinde, 28 Ocak 1625- 1 Aralık 1626 ve 25 Ekim 1631-10 Şubat 1632 tarihleri arasında iki kez toplam iki yıl bir ay yirmi gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Gazi Ekrem Hüsrev Paşa veya kısaca Hüsrev Paşa, IV. Murad saltanatının devlet idaresinin annesi Kösem Sultan'ın elinde olduğu ilk dönemlerinde 6 Nisan 1628 - 25 Ekim 1631 tarihleri arasında üç yıl altı ay on dokuz gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Vaka-i Hayriye, 16 Haziran 1826 tarihinde, İstanbul'da Osmanlı Padişahı II. Mahmut tarafından Yeniçeri Ocağının topa tutularak yok edilmesi ve sağ kalanların ise 16-17 Haziran'da idam edilmesi ile sonuçlanan olaylara verilen isimdir.

Sofu Mehmet Paşa veya Mevlevi Mehmed Paşa, Osmanlı Padişahı I. İbrahim'in saltanatının son döneminde ve IV. Mehmed saltanatında 7 Ağustos 1648-21 Mayıs 1649 tarihleri arasında dokuz ay on beş gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamı. 18 Ağustos 1648'de İstanbul'da liderliğini yaptığı isyanda Sultan İbrahim'in boğdurulması emrini vermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Abaza Mehmed Paşa</span>

Abaza Mehmed Paşa (1576-1634), Osmanlı veziri, valisi, devlet adamı, kumandanı ve aynı zamanda isyancı lideri. Celali isyanları diğer birçok liderleri gibi hem Osmanlı Devleti'nin yüksek kademelerinde görev aldı, hem de Osmanlı Devleti'ne karşı bayrak açtı.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu gerileme dönemi</span> Osmanlı İmparatorluğunun reform dönemi

Osmanlı Devleti Gerileme Dönemi, Osmanlı tarihinde Karlofça Antlaşması'ndan (1699) başlayarak, Yaş Antlaşmasına kadar (1792) geçen süreye denir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu duraklama dönemi</span>

Duraklama dönemi, Sokollu Mehmed Paşa'nın ölümüyle başlayıp, ilk kez büyük çapta toprak kaybı yaşanılan Karlofça Antlaşması'na kadar olan dönemi kapsamaktadır. Osmanlı Devleti bu dönemde Ferhat Paşa Antlaşması ile doğudaki en geniş sınırlarına, Bucaş Antlaşması ile de batıdaki en geniş sınırlarına ulaşmıştır. Yaklaşık 120 yıl süren bu dönemde 12 padişah ile 61 sadrazam görev yapmıştır. Bu dönemde deneyimsiz kişilerin tahta geçmesi ile merkezi yönetimin bozulması sonucu, devlet yönetiminde otoritenin sarsılması, halkın devlete olan güveninin azalmasına ve iç isyanların çıkmasına neden olmuştur. Coğrafi keşiflerle ticaret yollarının önem kaybetmesi, sık padişah değişmeleriyle çok verilen cülus bahşişi ve yeniçerilerin artmasıyla verilen ulufe miktarının da artması Osmanlı ekonomisini yıpratmıştır. Bu dönemde benimsenen beşik ulemalığı sistemi de Osmanlı eğitiminin bozulmasına yol açmıştır. Osmanlı duraklama dönemi XVII yüzyılı kapsamaktadır. Osmanlı İmparatorluğu'nun bu döneminde saltanat hukukunda düzenlemeler yapılmış, ekber ve erşed sistemine geçilmiştir. Ekber ve erşed sisteminde hanedan ailesinin en yaşlı üyesinin padişahlık makamında bulunması söz konusu olmuştur.

İbşir Mustafa Paşa IV. Mehmed saltanatında 28 Ekim 1654 - 11 Mayıs 1655 tarihleri arasında altı ay on dört gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Abaza Paşa Ayaklanması</span>

Abaza Paşa ayaklanması, 1622'de Yeniçeriler tarafından öldürülen Padişah II. Osman'ın kanını dava ederek hareket eden Erzurum beylerbeyi Abaza Mehmed Paşa'nın Anadolu'nun bir kısmında etkin olarak gerçekleştirdiği ayaklanmadır. II. Osman'ın öldürülmesi üzerine bulunduğu yerlerdeki yeniçerileri öldürterek cezalandıran Abaza Paşa, I. Mustafa ve IV. Murad devrinin bir sorunuydu. I. Mustafa'nın ikinci padişahlığı devrinde ayaklanan Abaza Paşa, yeniçerileri öldürtmekteydi. Doğu Anadolu'dan Sivas'a kadar hedef alınan yeniçeriler dehşete düşmüştü. Yeniçeriler diz kapağındaki yanık üzerinden tanınmaya çalışılınca ilgisiz halk da yeniçeri oldukları iddiasıyla Abaza Mehmed Paşa'nın adamlarınca öldürülüyordu. Ele geçirilen yeniçerilerin boyunlarını vurduran Abaza Mehmed Paşa, 1626'da Dişlenk Hüseyin Paşa'yı da öldürttü. Esir aldığı yayabaşı ve bölükbaşılarından ise dördünü dörder parça ettirip Erzurum Kalesi burçlarına astırdı. Abaza Paşa sorunu ile meşgul olan Damat Halil Paşa bu hususta bir başarı elde edemeyince 1628 yılında IV. Murad tarafından görevden alındı. Bu sırada Abaza Paşa'nın iki adamı İstanbul'da yakalanınca IV. Murad'ın emri üzerine oyulan omuz başlarına mumlar dikilip çarmıha gerilerek binek hayvanları üzerinde İstanbul sokaklarında teşhir edildiler. Sonrasında ise birinin başı kesildi, diğeri de çengele vurularak öldürüldü. Yeni sadrazam Hüsrev Paşa'nın 1628'de düzenlediği sefer neticesinde teslim olan Abaza Paşa, IV. Murad tarafından yine de bağışlandı ve Bosna beylerbeyliğine atandı. Böylelikle Osmanlı için yıllardır sorun olan bir meseleye son verilmiş olundu.

<span class="mw-page-title-main">Haile-i Osmaniye</span>

Haile-i Osmaniye, Osmanlı Padişahı II. Osman'ın öldürüldüğü olaya verilen isimdir. 20 Mayıs 1622'de Yeniçeri Ocağı içindeki başıboş ve emir komuta zincirinden ayrı hareket eden bir tugay tarafından gerçekleştirilmiş olaydır. Olay sonucu Sultan II. Osman öldürülmüş, imparatorluğun dört bir yanında isyanlar çıkmıştır. Bu isyanlara Abaza İsyanları denmiştir.

Beylerbeyi Vakası veya Beylerbeyi İsyanı, III. Murad devrindeki ekonomik krize karşı çıkan ayaklanma. Aynı zamanda bu isyanda ilk kez isyancılar belirttikleri kimselerin öldürülmesini istedi.