
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ya da kısaca OPEC, net petrol ihraç eden ve bilinen dünya petrol rezervlerinin üçte ikisini ellerinde bulunduran 13 ülkenin oluşturduğu konfederasyondur. Küresel ham petrol piyasası üzerinde daha fazla kontrole sahip olmak için 2016 yılının sonlarında OPEC+ adlı daha büyük bir grup kuruldu.

İran'ın nükleer enerji elde etmek için başlattığını söylediği, ancak başta ABD olmak üzere bazı ülkelerin nükleer silah üretmek için başladığını iddia ettiği proje.

Irak-İran Savaşı, İran'da Tahmilî Savaş veya Mukaddes Müdafaa, Irak'ta Saddam'ın Kadisiyesi ve Arap Dünyasında Birinci Körfez Savaşı olarak anılan 1980-1988 yılları arasında İran ve Irak arasında yaşanmış savaş. Yaklaşık bir milyon kişinin ölümüne, iki milyon kişinin yaralanmasına, 150 milyar Amerikan Doları maddi hasara, her iki ülkede de ağır yıkımlara yol açmıştır. Irak'ın zaferleri ile başlayan savaş, İran'ın direnmesiyle yıpratma savaşına dönüşmüş ve galibi olmadan sonuçlanmıştır.
İran Petrol Borsası, İran'ın Kiş adasında 17 Şubat 2008'de faaliyete başlayan petrol borsası.

Aşağıda Kuzey Kore'nin nükleer silah gelişimi ile alakalı bir kronoloji verilmiştir. Beş ülke - Amerika Birleşik Devletleri, Güney Kore, Rusya, Çin ve Japonya, Piyongyang yönetimine nükleer silah gelişimi yönündeki hırsından vazgeçmesi için baskılarını artırmaktadır.

İran-Kontra skandalı veya Irangate, Ronald Reagan yönetimi sırasında Kasım 1986'da ortaya çıkan politik bir skandalın adıdır. Skandal, ABD'nin yönetim kademesinden bazı kişilerin İran'a silah satmasını ve gelirlerin yasa dışı bir şekilde Nikaragua'da dönemin solcu yönetimini devirmeye çalışan anti-komünist Kontraları desteklemek için kullanılmasını kapsar. Skandalla ilişkili önemli miktarda belge, Reagan yönetimi görevlilerince ya imha edilmiş ya da müfettişlerden gizlenmiştir. Skandal günümüzde dahi bilinmeyenlerle doludur. ABD ve İran arasında silah ve çeşitli askerî malzeme satışlarına ilişkin resmî olmayan görüşmeler 1986 Kasım'ında Lübnan'da yayın yapan Ash-Shiraa adlı dergi tarafından ortaya çıkarılmış, skandalın büyümesi üzerine Ronald Reagan bir televizyon konuşması yaparak olayın varlığını inkâr etmiştir. Bir hafta sonra, Reagan tekrar bir televizyon konuşması yaparak İran'a silah satışı yapıldığını doğruladı fakat bunun rehinelerin kurtarılması amacına yönelik olarak yapılmadığını söyledi.

İran ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki siyasi ilişkiler 1800'lerin ortasında başladı, ancak II. Dünya Savaşı sonrasındaki Soğuk Savaş dönemine ve Basra Körfezi'nden petrol ihracatının başlamasına kadar çok az bir önem ve gerginlik taşıdı. Bu tarihten itibaren Şah Muhammed Rıza Pehlevi ile yakın birer müttefik olmaktan 1979'daki İran devrimi sonrası açık düşmanlık sergilemeye kadar varan dramatik bir tablo sergilediler. Günümüzde yönetim değişikliği ve Ruhani'nin gelişiyle ilişkiler yumuşamaya başladı.
1973 Petrol Krizi, 15 Ekim 1973 tarihinde Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri Birliği'nin (OAPEC) Yom Kippur Savaşında ABD'nin İsrail Ordusuna destek vermesine karşılık olarak ilan ettiği petrol ambargosudur. OAPEC, ABD ve savaşta İsrail'den yana tavır sergileyen ülkelere artık petrol ihraç etmeyeceğini bildirir. Bununla beraber OPEC üyesi ülkeler dünya petrol fiyatlarını yükselterek ülkelerine giren kaynakları artırmaya karar verirler. Gelişmiş ülke sanayileri petrole bağımlı durumda olduğu için OPEC ülkelerinin önde gelen müşterileri durumundadır. 1973 yılında petrol fiyatlarındaki şaşkınlık verici artış ve 1973-4 dönemindeki borsanın çöküşü olan 1929 Wall Street iflası'ndan beri yaşanan küresel bir ekonomik krizdi ve sadece fiyat artışlarıyla açıklanamayacak mekanizmalara ve uzun dönem etkilerine sahipti.
Irak ambargosu, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından Irak'a yönelik uygulanan ekonomik ve ticarî yaptırımların toplamıdır. Irak’ın Kuveyt’i işgal etmesinden dört gün sonra 6 Ağustos 1990 tarihinde yürürlüğe konan yaptırımlar Körfez Savaşından sonra da sürmüş, 22 Mayıs 2003 günü Irak Savaşının ardından ülkenin işgal edilip Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesiyle yürürlükten kaldırılmıştır. Ambargonun açıklanan temel amacı Kuveyt'i işgal eden Irak Silahlı Kuvvetlerinin bu ülkeden çekilmesi olsa da, sonradan Kuveyt hükûmetinin talebi gereğince savaş tazminatının ödenmesi ve varolduğu iddia edilen kitlesel imha silahlarının tasfiye edilmesini sağlamak için tehdit unsuru olarak kullanılmıştır.
Petrol karşılığında Gıda Programı, 1990 yılı Ağustos ayında Irak'ın Kuveyt’i işgal etmesinin ardından ambargo altına alınan Irak'da halkın temel gıda ve sağlık ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 986 numaralı kararı ile gelir sağlayabilmesi için Irak hükûmetinin petrol satmasına izin veren programdır. 2003 yılındaki Irak Savaşı sonucunda ülkenin işgal edilmesiyle Saddam Hüseyin rejiminin devrilmesiyle yasaklama ve program sona ermiştir. Programın sona ermesinden sonra geçmişe yönelik çeşitli yolsuzluklar su yüzüne çıkmıştır.
Nixon Doktrini, ilk olarak Amerika Birleşik Devletleri başkanı Richard Nixon'un, 25 Temmuz 1969 tarihinde Guam'da yaptığı basın toplantısında dile getirilmiştir. ABD-Uzak Doğu ilişkileri uzmanı Gregg Brazinsky, Nixon'un bu konuşmasında, ABD'nin müttefik ve dostlarının gelişmesine ve savunmalarına yardım edeceğini, fakat özgür dünyanın jandarmalığına soyunmayacağının altını çizdiğini söylemiştir. Bu Doktrin uyarınca, ABD hiçbir müttefikinin savunmasından doğrudan sorumlu olmayacak, fakat talep halinde veya olası bir tehlike anında, onları nükleer koruma şemsiyesinin altına alacaktı. ABD ve müttefikleri arasında geliştirilecek iş birliği çerçevesinde, ülkeler arasında barışın tesis edilmesini öngörmekteydi. Richard Nixon bu Doktrinle, Asya'ya yönelik ABD politikalarının yönünü değiştirmek istiyordu. Özellikle Vietnamlaştırma (Vietnamizasyon) adı verilen yöntemle Vietnam Savaşı'ndan tamamıyla çıkmayı amaçlıyordu.

Dünya çapında uluslararası ortamda ülkelere giriş-çıkışlarda başlatılan pasaport ve vize zorunluluğu, yabancı ülkelerden İran'a gitmek isteyen kişiler için de geçerlidir. Diplomatik anlaşmalar yoluyla vize muafiyeti verilen ülke vatandaşları haricinde herkes ülkeye girişte vize sahibi olmak zorundadır. İsrail vatandaşları ise tüm şartları taşıyor olsalar dahi, ülkeye girişleri yasaktır.
Oghab 2, sabotaj ve siber savaş dâhil tehditlere karşı İran'ın nükleer tesislerini korumak için görevli bir İran karşı casusluk kuruluşudur. New York Times'a göre, İran'ın nükleer casuslukla mücadelede olduğunu kabul etti ve onların zenginleştirme tesislerinin dışında sırlarını geçmek için casusluk ve ayrılanları toplamak için girişimin başarısız olmasına yol açtı. New York Times, İran'ın ithal parçalarını sabote etmek için Amerika Birleşik Devletleri'nde George W. Bush Yönetimi altında başladığı rivayet edilen çabaları nedeniyle olabilirliğini belirtmektedir. Çabaların sonucu Birleşmiş Milletler tarafından uygulanan yaptırımlarda kötü tasarımlar ve güçlükle elde edilen parçaların, sorunlarla karşı karşıya olduğu ve tesislerin ABD Başkanı Barack Obama'nın yönetimi altında hızlandırılmış olduğu iddia ediliyor.

Terörizmi destekleyen devletler, Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı tarafından "uluslararası terör eylemlerine defalarca destek verdiği" iddia edilen devletler için kullanılan bir terimdir. Listeye dahil edilmek, tek taraflı katı yaptırımlara sebep olur.

İsmail Kaani İran Devrim Muhafızları Ordusu'nda İran'lı bir Tuğgeneralidir ve esasen askeri ve gizli operasyonlardan sorumlu bir birim olan Kudüs Gücü'nün komutanıdır.
Ekonomik yaptırımlar, bir veya daha fazla ülke tarafından hedeflenen bir devlete, gruba veya bireye karşı uygulanan ticari ve finansal cezalardır. Ekonomik yaptırımlar çeşitli siyasi, askeri ve sosyal konular için uygulanabilir. Ekonomik yaptırımlar yerel ve uluslararası amaçlara ulaşmak için kullanılabilir.

Chris Murphy tam adıyla Christopher Scott Murphy Amerikalı siyasetçi, yazar, avukat ve 2013'ten beri Connecticut senatörü olarak görev yapan politikacı. Bundan önce Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi'nde 2007-2013 yılları arasında Connecticut milletvekili olarak görev yaptı. Kongreye seçilmeden önce Murphy, Connecticut Eyalet Kongresi'nin her iki kanadının bir üyesiydi ve Connecticut Temsilciler Meclisi (1999–2003) ve Connecticut Senatosu'nda (2003–2007) iki dönem görev yaptı. Joe Lieberman, Ocak 2011'de Amerika Birleşik Devletleri Başkanlık seçimine katılmayacağını ve siyaseti bırakacağını belirtti. Bunun ardından Chris Murphy 2012'de ABD Senato seçimlerinde aday oldu ve 2012 ile 2018 seçimlerinde Connecticut senatörü seçildi.

2023 Dünya U23 Güreş Şampiyonası, 23-29 Ekim 2023 tarihlerinde Arnavutluk'un Tiran kentinde düzenlenen bir güreş yarışmasıdır. Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrasında uygulanan yaptırımlar uyarınca, Rusya ve Belarus'tan güreşçilerin Rusya veya Belarus'un adını, bayrağını veya marşını kullanmasına izin verilmemiştir. Bunun yerine "Bireysel Tarafsız Sporcular (AIN)" olarak katıldılar ve madalyaları resmi madalya tablosuna dahil edilmedi. Dünya Güreş Birliği'nin Hindistan Güreş Federasyonu'na seçimlerini zamanında yapmadığı için uyguladığı yaptırımlar sonucunda Hindistan güreşçilerinin Hindistan'ın adını, bayrağını veya marşını kullanmasına izin verilmedi. Bunun yerine turnuvaya Dünya Güreş Birliği (UWW) adı ve bayrağı altında katıldılar. Arnavutluk'un ev sahibi olarak belirlenmesinin ardından Arnavutluk hükûmeti, İran Devrim Muhafızları'nın Arnavutluk hükûmetine ve İran-Arnavutluk ilişkilerine yönelik siber saldırıları nedeniyle İran güreş takımına vize verilmeyeceğini açıkladı.
Suriye'ye yönelik yaptırımlar, Avrupa Birliği, Arap Birliği, ABD, İsviçre, Kanada, Avustralya ve öteki ülkelerce Suriye'de yaşanan siyasî karmaşa ile kısıtlamalar sonucu Suriye'ye uyguladığı bir dizi yaptırım ve kısıtlamadır.

Venezuela-İran ilişkileri Venezuela Cumhuriyeti'nin İran ile süregelen uluslararası politikaları içerir. Bu iki ülke arasındaki ilişkilerin büyük bir kısmı Amerikan emperyalizmine karşı mücadeleyi amaçlamaktadır. Venezuela ve İran'ın önceki cumhurbaşkanları olan Hugo Chávez ve Mahmud Ahmedinejad, dünya alanında kendilerini "Amerikan emperyalizmine karşı" gösterdiler. Örneğin, 6 Ocak 2007'de, daha önce açıklanan 2 milyar dolarlık ortak fonun bir kısmını "emperyalizmin boyunduruğundan kurtulma mücadelesinde çaba gösteren ülkelere" yardım etmek için kullanacaklarını duyurdular.