İçeriğe atla

Aşure Günü

   TürkçeAşure Günü
Arapçaعاشوراء ʻĀshūrā’ 
Ülkeİslam ülkeleri
KutlayanlarŞii Müslümanlar (azınlık Sunni Müslümanlar)
Tarih10 Muharrem

Aşure Günü veya Aşura Günü (Arapçaعاشوراء, ʿĀshūrāʾ; Farsçaعاشورا), hicrî takvimin ilk ayı olan Muharrem ayının onuncu günüdür. İslam inancında bugün de birçok önemli olay meydana geldiğine inanılır ve bugüne kıymet atfedilir. İslam peygamberi Muhammed’in torunu Hüseyin’in Yezid’in ordusu tarafından öldürüldüğü gündür. Muharrem ayında oruç ibadeti de yapılır.[1]

Tanımı ve özellikleri

Aşure/Aşura Arapça’da on anlamına gelen "aşara" kelimesinden türemiştir. Kelimenin Sâmî diller arasında ortak bir kelime olduğu düşünülmektedir.[] Ayrıca, sözcük (ve gün) Musevilik inancında Büyük Kefaret Günü için kullanılmıştır.[2] Hüseyin bin Ali ve beraberindeki 72 kişi hicri 61'de Muharrem'in onuncu gününde (10 Ekim 680) Kerbelâ'da Yezid'in Ordusu tarafından katledilmiştir. Bunun dışında Aşure Günü'nde gerçekleştiğine inanılan dini açıdan önemli bazı rivayetler bulunmaktadır. Bunlar; Âdem'in işlediği günâhtan sonra tövbesinin kabul edilmesi, İdris'in diri olarak göğe yükseltilmesi, Nuh'un gemisinin tufandan kurtulması, İbrahim'in ateşte yanmaması, Yakup'un oğlu Yusuf'a kavuşması, Eyyub'un hastalıklarının iyileşmesi, Musa'nın Kızıldeniz'den geçip İsrailoğulları'nı firavun'dan kurtarması, Yunus'un balığın karnından çıkması, İsa'nın doğumu ve ölümden kurtarılıp göğe yükseltilmesidir.[3][] Musevilerin de bu günü oruçla geçirdikleri, İslam peygamberi Muhammed'in bu günde oruç tutmayı tavsiye ettiği, Yahudilere benzememek açısından orucun Aşure günü ile bir gün öncesi veya bir gün sonrası ilâve edilerek tutulması gerektiğine inanılır.[]

Şiîlik inancında Aşûre Günü

Bahreyn'deki Muharrem Mâtemi törenleri sırasında Şiîler sine vururken.

Şiî inancında Aşûre Günü'ne, diğer İslam mezheplerinin atfettiği önemin dışında bir önem verilir. İnanca göre Şiîlik'te önemli bir figür olan İslam peygamberi Muhammed'in torunu İmam Hüseyin Kerbelâ'da muharrem ayının onuncu gününde öldürülmüştür. Muharrem ve Safer aylarını matem ayları olarak kabul ederler. İki ay boyunca düğün ve benzeri eğlenceler yapılmaz, mâtem günlerinde taziye meclisleri düzenlenerek mersiyeler okunur, ihsan yemekleri verilir. Bazıları için her ayın onuncu günü Aşuradır; kelime Muharrem ayında işlenen Hüseyin cinayetinden sonra tutulan geleneksel yasın diğer adı olarak yerleşmiştir. Türkiye'deki en büyük anma merasimi İstanbul Halkalı'daki Aşura Matem Merasimi'nde yapılır. Bu tören Aşura gününü en iyi şekilde anlatması yönünden UNESCO tarafından en iyi Aşura Merasimi seçilmiştir; ayrıca törende yapılan Aşura tiyatrosunun ve izleyicinin sayısı bakımından da Guinness Rekorlar Kitabına girmeye aday olmuştur. Anadolu'da çeşitli hububatlardan pişirilen, Aşure Nuh tufanı ile ilgili bir rivayet dolayısıyla yapılır. Rivayete göre gemidekilerin yiyecekleri tufan boyunca bitmiş, erzak çuvallarının dibinde kalan az miktardaki yiyecekler tek bir kazan içerisinde birleştirilerek yemek yapılıp yenmiştir.

Alevî inancında Aşûre Günü ve Muharrem Mâtemi

Alevîlerde, Hüseyin'in Kerbelâ'daki acısı başta olmak üzere On iki İmamlar'ın acılarını anmak ve anlamak için Muharrem Mâtemi tutulur. Muharrem Matemi'nin amacı: Bu türlü acıların bir daha yaşanmaması için gerekli olan insanlık değerlerini ve Alevî öğretisini özümsemektir. Matem süresince bıçağa ve kesici aletlere el sürülmez, kurban kesilmez ve et yenmez. Matem boyunca hiçbir canlıya eziyet edilmez. Kimsenin kalbini kırmamak, dili ile kimseyi incitmemek, kimse hakkında dedikodu yapmamak Mâtem Orucu'nun temel ilkesidir. Sağlığı yerinde olanlar oruç tutarlar. Matemden amaç, kendine eziyet yapmak değil, kötülük ve katliamların bir daha olmaması adına anmak ve unutmamaktır. Kerbelâ katliamında hasta olması nedeniyle İmam Zeynel Abidin'in kurtulması ve Ali'nin soyunun devam etmesi nedeniyle de Allah'a şükredilir. Bu nedenle Muharrem mâtemi, aşûre geleneği ile biter. 12 gün orucun ardından Aşûre Günü yapılır. 12 değişik malzemeden oluşan aşûre yenilir ve dağıtılır.

Kaynakça

  1. ^ "ÂŞÛRÂ - TDV İslâm Ansiklopedisi". Çeşitli din ve mezheplerin önem verdiği, muharremin onuncu günü. TDV İslam Ansiklopedisi. 23 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ağustos 2021. 
  2. ^ Tevrat, Levililer, 16, 29 vd
  3. ^ "Arşivlenmiş kopya". 25 Aralık 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Kasım 2010. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

Alevilik, Ali ve On İki İmam'ın öğretilerini öğretmiş olduğu varsayılan Hacı Bektaş-ı Veli'nin mistik Alevi İslami öğretilerini takip eden yerel bir İslami gelenektir. Alevi öğretileri dede adı verilen din adamları tarafından aktarılır. İslam'ın altı iman esası kabul edilir, ancak yorumlamada diğer mezheplerle farklılıklar bulundurur. Alevi öğretileri, yerel bir Türk dünya görüşüyle harmanlandı ve İslam'ın heterodoks bir yorumuna yol açtı. Geçmişin aksine günümüz Alevilerinin bir kısmı kendini Müslüman olarak tanımlandırmamaktadır. Hak-Muhammed-Ali teslis inancına bağlıdırlar.

<span class="mw-page-title-main">Kadir Gecesi</span> İslamda, Kuranın indirilmeye başlandığına inanılan Ramazan ayının içerisinde yer alan kutsal sayılan gece

Kadir Gecesi, İslam inancına göre Kur'an'ın, Allah tarafından Cebrail adlı melek aracılığıyla Peygamber Muhammed'e vahyedilmeye başlandığı gecedir. Tarihsel olarak Ramazan ayının son günlerinde yer alır. Kur'an'da bu günün ''bin aydan daha hayırlı'' olduğu belirtilmiştir.

7. yüzyıl, 601'den 700'e kadar sürmüş olan yüzyıldır.

Hicri Yılbaşı veya 1 Muharrem (kameri) hicrî takvime göre Zilhicce ayının son gecesini Muharrem ayının birinci gününe bağlayan zaman dilimi. İslami takvime göre bir sonraki güne saat 00:00 da değil güneş batması ile geçilir. Bu zaman dilimi ay takvimi esaslı olduğu için bir sonraki hicri yılbaşı 11 ya da 12 gün daha erken bir tarihe denk gelir. Muharrem ayı, Zilkade, Zilhicce ve Receb ile beraber Kur'an'da kıymet verilen dört haram aydan biridir. Bu aylarda barış içinde yaşanması, savaş yapılmaması ile ilgili İslam öncesi ve sonrası kurallar mevcuttur. Muharrem ayı, hicrî kamerî yılın birinci ayıdır. Şii Müslümanlar tarafından ise Muharrem ayının 10. günü Aşure Günü olarak kutlanır. Hz.Ömer’in halifeliği devrinde 17 yılında Resûl-i Ekrem’in Mekke’den Medine’ye hicretinin resmî takvim başlangıcı olarak kabul edilmesiyle muharrem hicrî yılın ilk ayı olarak belirlenmiştir.

Erbain, Miladi takvimde 22 Aralık - 31 Ocak günleri arasına rastlayan kırk günlük zemheri dönemi.

<span class="mw-page-title-main">İslami bayram</span>

İslam dininde Ramazan bayramı ve Kurban Bayramı olmak üzere iki büyük bayram vardır. Bayramlar kültür ve mezheplerin farklılığına göre değişik şekillerde kutlanır. İslami bayramlar ay takvimine göre düzenlenir. İslami takvimde 12 ay ve 354–355 gün vardır. Sünni ve Şia ay takvimleri her zaman örtüşmez. Bazen hem Şiilerin hem de Sünnilerin kutladığı bir bayram farklı günlere denk gelebilir. İslami bayramlar ay takvimine göre düzenlendiğinden 1-2 günlük farklılıklar olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Hasan bin Ali</span> Sünnilerin 5. halifesi, Şiilerin 2. imamı; sahabe

Hasan bin Ali bin Ebu Talib, Ali bin Ebu Talib ve Fatıma’nın büyük oğulları ve İslam peygamberi Muhammed'in ilk torunudur. Şiâ çoğunlukla onu on iki imamlarının ikincisi kabul eder, çok küçük bir fırkaya göre ise ikinci imam Hüseyin bin Ali'dir. Bununla birlikte hem Sünni, hem de Şiî ve Alevî İslam anlayışında çok önemli bir yeri vardır; onun, peygamberin Ehli beyt'inden olduğu konusunda herkes hemfikirdir. Babası ile 37 yıl, dedesi ile ise 8 yıl birlikte bulunmuştur. Soyundan gelenlere Şerif denilir.

<span class="mw-page-title-main">Kerbelâ Olayı</span> Hüseyin bin Ali ile Emevî halifesi Yezidin orduları arasında Kerbelâda gerçekleşen çatışma (680)

Kerbelâ Olayı veya Kerbelâ Savaşı ya da Kerbelâ katliamı, 10 Ekim 680'de, bugünkü Irak sınırları içindeki Kerbelâ şehrinde, Muhammed'in torunu Hüseyin bin Ali'ye bağlı küçük bir birlik ile Emevi halifesi I. Yezid'in ordusu arasında cereyan etmiştir. Hüseyin ve kafilesindeki herkes öldürülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Aşure</span> Türk ve komşu ülkeler mutfağından jöleli bir tatlı

Aşure, tahıllar, meyveler, kuru meyveler ve kuruyemişlerden oluşan bir karışımdan yapılan bir tatlıdır.

14 Mâsûm-u Pâk, Alevîlik'te küçük yaşta öldürülen Ehl-i Beyt ve On İki İmâmlar'ın oğulları için kullanılan bir kavramdır.

<span class="mw-page-title-main">Hüseyin</span> Alinin oğlu, Şianın 3. imamı, sahabe

Hüseyin bin Ali bin Ebu Talib, İslâm peygamberi Muhammed'in torunudur. Dördüncü Hâlife olan Ali bin Ebu Talib'in oğludur. Annesi, Muhammed'in kızı Fatıma Zehra’dır. On İki İmâmlar'ın üçüncüsü olan Hüseyin bin Ali, İslam Devleti’nin bir Emevî saltanatına dönüşmemesi için mücadele vermiş ve Emevîler tarafından öldürülmüştür. Soyundan gelenler Hüseynî ya da Seyyid olarak tanımlanır.

<span class="mw-page-title-main">Abbas bin Ali</span>

Abbas bin Ali lâkabı Ebulfazl Abbas, "Ebul Fazl" lakabıyla ünlenmiştir. Ali'nin beşinci ve Ümmü'l-Benîn’in ilk oğludur. Kerbela hadisesinden önceki hayatıyla ilgili çok bilgi ulaşmamıştır.

Hızır Orucu, Alevi inancında genellikle her yıl Şubat ayının ikinci perşembe günü Hızır günüdür. Salı, çarşamba ve perşembe günleri oruç tutulur. Perşembe günü kurbanlar kesilir, lokmalar dağıtılır. Perşembe gecesi ziyaretlerde mumlar yakılır. Hızır'a adanan bu oruç ardından Hızır Cemi yapılır, oruç boyunca geleneksel olarak Alevi köylerinde sazlar çalınır, deyişler söylenir ve Hızır peygamber ile ilgili hikâyeler anlatılır, oruç ardından kavrulmuş ve öğütülmüş buğday irmiğinden gavut isimli bir pilav pişirilip ortasına tereyağı dökülerek tüm komşularla birlikte dua edilerek yenir.

Alevîler'in dinî i'tikadı Siyâseten İslâmiyet’in “İmamiye-i İsnâ‘aşer’îyye / Onikicilik” fıkhî mezhebinden olan Alevîler, i’tikaden Horasan Melametîliği’nden köken alan Hoca Ahmed Yesevî’in kurduğu “Sünnîliğin Tasavvufî–Yesev’îyye Tarikâtı” ile Fâtımîler Halifeliği devrinde Orta Asya ve Türkistan’da çok önemli fa’aliyetlerde bulunan Muin’ed-Dîn Nâsır-ı Hüsrev’in kurucusu olduğu Pamir Alevîliği’nin de altyapısını oluşturan “Şiîliğin Bâtınî–İsmâilîyye” fıkhî mezhebinin şiddetli etkisi altında gelişimini tamamlayarak ortaya çıkan “Tasavvufî-Bâtın’îyye” i’tikadî mezhebi mensûplarıdır. Alevîlik içerisinde Kızılbaş, Dazalak, Kalender’îyye, Bedr’îyye, Bektâş’îyye, Câm’îyye, Şems’îyye, Edhem’îyye gibi farklı birçok bâtınî tarîkat (yol) yer almaktadır. 13. asırda Babâîlik’ten ve 14. asrın sonlarından itibaren de yoğun olarak Hurûfîlik’ten etkilenen Anadolu kaynaklı Bektaşilik Tarikatı bunların içlerinde en meşhur olanıdır. 14. ve 15. asırlarda “Fadl’Allah Ester-Âbâdî” tarafından Şiîlikten ayrılarak zuhur eden “Hurûfîlik” mezhebinin tesirleri altında kendisini yeniden yapılandırmış olan Bektâşîlik, Alevîliğin içinde yer aldığı varsayılan bir tarîkat (yol) olması itibarıyla Anadolu Alevîliği’nin tamamını tanımlamamaktadır.

Dînî ibadet, Alevîler, Muhammed’in son Peygamber olduğuna, Ali bin Ebu Talib’nin ise Veliliğine (ya da İmamlığına) inanırlar. Alevîler, ibâdetlerini Cemevi’nde yaparlar. Kadir Gecesi’yle bağlantılı olarak üç gün ve Muharrem ayında ise on iki gün oruç tutarlar. Muharrem’den sonra da üç gün Hızır Orucu tutarlar. Muharrem orucundan evvel üç gün Masumu Paklar orucunu tutarlar.

Alevilik'te mübârek günler aşağıda listelenmiştir.

<i>Kerbela</i> (oyun)

Kerbela, Ali Berktay'ın yazdığı iki perdelik tiyatro oyunu.

<span class="mw-page-title-main">Hüseyniye</span> Şiilerin matem törenlerini icra ettikleri yerlerin genel adı

Hüseyniye, imambargah ya İran'da tekye, Muharrem ayında Şiilerin matem törenlerini icra ettikleri yerlerin genel adı.

<span class="mw-page-title-main">Ümmü Gülsüm bint Ali</span>

Ümmü Gülsüm bint Ali,, Muhammed'in torunu, Ali ile Fatıma'nın kızı. Sünni ve bazı Şii kaynaklara göre Ömer'in eşidir.

<span class="mw-page-title-main">Hür bin Yezîd</span>

Hür b. Yezid b. Naciye Temimi Yerbui Riyahi, Kerbelâ Olayı’nda Hüseyin’in safına geçen Emevî kumandanı.