Yunanca (Yunanca: Ελληνικά Elliniká veya Eλληνική γλώσσα Ellinikí Glóssa
Dilbilim, dil bilimi, lengüistik ya da lisaniyat; dilleri dilbilgisi, söz dizimi (sentaks), ses bilgisi (fonetik), ses bilimi (fonoloji), biçimbilim (morfoloji) ve edimbilim (pragmatik) gibi çeşitli yönlerden yapısal, anlamsal ve bildirişimin çıkış bağlamını temel alarak sözlerin gönderimlerini ve iletişimde dilin yaptırım gücünü inceleyen bilim dalıdır.
Lehçe ya da diyalekt, bir dilin belli bir coğrafî bölgedeki insanlar tarafından konuşulan çeşididir. Lehçe sözcüğü Türkçeye Arapçadan geçmiştir. Lehçe anlamında bazı sözlüklerde diyelek ve ağgan sözcükleri de bulunmaktadır.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Atatürk'ün adını koyduğu bir bilim merkezidir.
Kırım Tatarcası ya da Kırımca, Türk dillerinin Kıpçak koluna ait bir dildir. Ancak bazı Oğuz grubuna ait özelliklere de sahiptir. Romanya'nın Dobruca yöresinde konuşulan şekline Dobruca Tatarcası adı verilir.
Şiveler, bir dilin belli bir tarihte ayrılmış kollarıdır, genellikle ağız ile karıştırılır ama ağız, dilin aynı ülke içindeki varyasyonlarıdır. Şive ise farklı ülkeler gibi birbirinden daha izole yerlerde oluşan ve evrilen konuşma biçimidir. Ağız, bir dilin bir bölge halkına veya bir etnik gruba özgü kullanım biçimidir. Örnek olarak; Türkçeyi Karadeniz ağzı, Rumeli ağzı, Konya ağzıyla konuşmak verilebilir. Aksan ise belli bir yabancı dilin konuşucularının, konuştukları yabancı dilin vurgularını, fonetiğini ve telaffuzunu kendi ana diline benzetmesidir yani bir Amerikalı Türkçe konuştuğunda buna Amerikan aksanı, bir Türk İngilizce konuştuğunda ise Türk aksanı denir.
Slav dilleri, Slavların konuştuğu dillerin oluşturduğu dil ailesi. Hint-Avrupa dil ailesinin Baltık-Slav dilleri koluna mensup olan bu dil grubu diğer Hint-Avrupa dilleri ile akraba olmasına rağmen aralarında pek çok farklılık bulunmaktadır.
Şorca veya Şor Türkçesi, Şorlar tarafından konuşulan Türk dillerinin Sibirya grubuna bağlı Türk dillerinden biridir. Tuvacaya büyük benzerlik gösterir. Rusya'nın Kemerovo bölgesinde 2010 yılı itibarıyla 2.840 kişi tarafından konuşulmaktadır. Günümüzde Şorca Kemerovo Üniversitesi'nde öğretilmektedir.
Halaçça, İran'da konuşulan bir Türk dilidir. Yazı dili kimliği yoktur, ağız olarak konuşurlara sahiptir. 2017 sayımlarına göre 52.800 konuşanı vardır. Bu dil Alman türkolog Gerhard Doerfer'in dikkatini çekmesiyle o güne kadar dilleri açısından sıradan bir Türk halkı oldukları, Azericenin bir ağzını konuştukları düşünülen Halaçlar ve dilleri Türk dilbilim araştırmalarında önemli bir yere sahip oldu. Fakat daha sonra Halaçlar'ın bir Azeri halkı olmadığı gibi dilleri de Azericenin bir ağzı olmayıp Eski Türkçeden de özellikler gösteren bir Türk dili olduğu ortaya çıktı. Dil, günümüzde büyük ölçüde Farslaşmıştır. Dilde belirsiz kökenli yaklaşık 150 kelime vardır.
Kantonca (廣東話) ya da Standart Kantonca, Güney Çin'deki Guangdong eyaleti civarında konuşulan Yue değişkesidir. Yue'nin geleneksel prestij lehçesidir. Yazı dili olarak geleneksel Çince karakterler esas alınır.
Kıbrıs Türkçesi, Kıbrıs Türkleri tarafından konuşulan Türkçe ağzıdır. Güney Anadolu ve İç Anadolu ağızlarının bir uzantısı olarak vurgulanır; ancak bununla birlikte Anadolu'nun farklı bölgelerindeki ağızlara özgü benzerlikler de taşıması nedeniyle bu iki bölgeyle birebir ilgi kurmak mümkün değildir.
Konuşma, kendi içinde bir düzeni ve bütünlüğü olan, sözeylemlerden oluşabilen ve kişiler arası iletişimin temelini oluşturan çok yönlü bir edimdir. Konuşma eylemi, insanların belirli bir dili kullanarak sesli şekilde iletişim kurmasını sağlar. Birçok hayvan duygularını dile getirecek çeşitli seslere sahiptir ancak insanlar bu sesleri gırtlak ve ağızda değiştirerek anlaşılabilir ve kompleks bir konuşma diline çevirmeyi öğrenmişlerdir.
Çin dilleri ya da Çin dil ailesi, Çin'de yaşayan Hanların konuştuğu dillerin tümüne verilen addır. Çin-Tibet dil ailesine dahil kollardan birini oluşturmaktadır. Bu diller ayrıca Sinitik diller olarak da adlandırılır.
Yazı dili bir ülkede konuşulan ağızlardan birinin yazılı anlatımlar için kabul edilmiş biçimidir; birleştirici özellikler taşıyan ortak dildir. Ölçünlü dil ve standart dil olarak da belirtilir. Yazı dilinin temelinde seslerin sembolleri olan harfler vardır, noktalama işaretleri kullanılır. Yazı dilinin tarihçesi ve gelişim süreci her türlü yazılı eserde ve sözcükler hakkında yapılan incelemeler sonucu belirlenebilir ve tarihlendirilerek takip edilebilir.
Adli dilbilim, bir suç veya hukuki uyuşmazlık konusunda maddi gerçeğe ulaşılması amacıyla dilsel verilerin incelenmesini içeren, uygulamalı dilbilimin disiplinlerarası bir sahası.
Bilgisayarlı dilbilim veya hesaplamalı dilbilim, doğal dilin istatistiksel veya kural tabanlı modelleme yöntemleriyle ve hesaplamalı bir perspektif ile inceleyen disiplinler arası bir bilgisayar bilimi alanıdır.
Uygulamalı dilbilim, genel dilbilimin bir alanıdır. Dil öğrenimi araştırmaları, dil betimlemesi, ayrıca dilbilimsel görüş altında doğa bilimleri, kültür bilimi, bilgi bilimi, hukuk ve ruhbilimdeki sorunlarla disiplinlerarası olarak ilgilenmektedir. Diğer alanlardaki dille ilgili problemlerin çözümlenmesinde dilbilimsel teori, metot ve bilgilerin kullanımı da bu alanın konusunu oluşturmaktadır. Araştırma nesnesi olarak dille ilgili çok farklı görüşler ile farklı yaklaşımlar ve dilbilimin başka bilimlerden yararlanma özelliğinden dolayı genel dilbilim ve uygulamalı dilbilim arasında genel belirlenmiş bir sınırlama yoktur. "Uygulamalı dilbilim" kavramı altında ne anlaşıldığı tam olarak net değildir. Bir taraftan gerçek uygulamalı dilleri araştıran bir alt alan olarak anlaşılırken, diğer taraftan uygulama sonunda elde edilen araştırma sonuçlarının kullanılmasıyla ilgili bir alt alan olarak anlaşılmaktadır. Genel/teorik ve uygulamalı dilbilim arasındaki bu özel durum sorun yaratmaktadır. İngiliz dili ile ilgili bilimsel alanda "applied linguistics" mi yoksa "linguistics applied" kavramının kullanılacağı konusundaki adlandırma karşıtlığı tartışılmaktadır.
Tarihsel dilbilim tarih biliminden yararlanarak dilin ortaya çıkışı ile dil bilgisi kurallarının tarihsel gelişimini açıklamaya yarayan bilimsel yöntemdir. Dil ailelerinin nasıl ortaya çıktığını da araştıran bu yöntemin ilgi alanları arasında dillerin neden değiştiği, konuşan toplulukların nasıl doğduğu ve sözcüklerin kökeni gibi konular da yer almaktadır.
Dilbilimde iki dillilik, bir topluluğun iki lehçesi ya da iki dili olmasıdır. Topluluğun her gün konuştuğu konuşma diline ek olarak, edebiyat, örgün eğitim ve bunun gibi özel durumlarda kullanılan kodlanmış bir dil vardır. Yüksek dil sıradan konuşmalarda kullanılmaz. Birçok durumda, yüksek dil kimsenin ana dili değildir ancak topluluktaki bireyler tarafından çeşitli akışkanlık seviyelerinde kullanılır.
John Cunnison "Ian" Catford, İskoç dilbilimci ve sesbilimcidir.