
Çaka Bey veya Çağa Bey, Selçuklu komutanı ve denizcisidir. 1071'deki Malazgirt Meydan Muharebesi'nin ardından Selçukluların Anadolu coğrafyasına yayıldıkları dönemde Smirni merkezli bağımsız bir beylik kurmuştur. Türk tarihinin ilk donanmasını oluşturduğu için tarihteki ilk Türk amirali olarak kabul edilmektedir.

Sicilya Emirliği, 10. ve 11. yüzyılda 107 yıl süreyle Sicilya adasında hüküm sürmüş olan Müslüman bir devletti. Başkenti bu dönemde Müslüman dünyasının önemli bir kültürel ve politik merkezi haline gelen Palermo idi.

II. Konstans yahut "Sakallı(Pogonatos) Konstantine", 641 ile 668 arasında Bizans imparatoru olmuştur. 642'de Konsül olup tarihte Roma Konsülü unvanı verilen son Bizans imparatordur. Vaftiz ismi Herakleios idi ve imparatorluk yaparken resmî ismi Konstantinos idi. Konstans ismi bu imparatora verilen indirgen bir lakaptır. Bizans tarih yazmalarında bu lakap isim olarak kullanılmış ve modern tarihçiler tarafından da bu lakap isim olarak kabul edilmiştir.

Konstantinopolis'in Birinci Arap Kuşatması 674 ila 678 yılları arasındaki Bizans-Arap Savaşları'nın büyük bir çatışması olup, Konstantinopolis'in savunmasının sınandığı sayısız kuşatmalardan biriydi. Savaş, Bizans İmparatorluğu ile Emeviler arasında cereyan etti. Muaviye, Emevi hükümdarı olarak ortaya çıkmıştı ve Şam'ı başkent yaparak; stratejik hedef olarak Bizans İmparatorluğu'nun ortadan kaldırılmasını açıkça ilan etmişti. Bu nedenle 668'de Muaviye, oğlu Yezid komutasında bir Arap ordusunu Bizans İmparatorluğu'na sefere göndermişti. Yezid ve ordusu, bütün Anadolu'yu katederek Kalkedon'a (Kadıköy) kadar ilerlemişti. Anadolu'da önemli bir Bizans kalesi olan Amorium şehri, bu sefer sonunda Araplar'ın eline geçmişti. Fakat Kalkedon'da, Konstantinopolis'in karadan ele geçirmenin imkansız olduğu anlaşıldı.

IV. Konstantinos (Yunanca adi: Κωνσταντίνος Δ', Kōnstantinos IV, ; 668 – Eylül 685 döneminde Bizans imparatoru.

III. Leon, 717'den 741'deki ölümüne dek hüküm süren Bizans imparatoru. Tahta geçmesi ile birlikte 695'ten beri süregelen Yirmi Yıllık Anarşi dönemini sonlandıran III. Leon döneminde Arapların Konstantinopolis kuşatması püskürtülmüş, Ekloga adında yeni bir kanun yazılmış ve ikonoklazm başlamıştır.

Leontios veya Leontius, ,, 695 ile 698 döneminde Bizans imparatorluğu imparatoru olmuştur. Bir gaspçı hanedansız imparator olarak II. Justinianos'a karşı bir isyanla ile imparator olmuş ve bir donanma komutanı olan III. Tiberios tarafından isyanla tahttan indirilmiştir. Leontias'in asıl adı ve tahtta iken kullandığı adı Leo olup zamanındaki ve sonraki Bizanslı tarihçiler onu Leontias diye anmışlardır.

II. Anastasios, 713-715 yılları arasında hüküm süren Bizans imparatoru.

III. Mihail, 842- 867 döneminde Amorian (Phrygian) hanedanının üçüncü ve son üyesi olarak Bizans imparatoru olmuştur. Sonradan gelen ve saltanatı gasp eden Makedon Hanedanı taraflısı ve daha önceki hanedanı kötüleme amacındaki tarihçiler tarafından "Sarhoş" lakabı verilmiştir. Fakat günümüzdeki modern tarihçilerin araştırmaları, saltanatı sırasında olan gelişmelerin 9. yüzyılda ortaya çıkan Bizans'ın yeniden güçlenmesine katkılarının hayati rolünü açıkça ortaya çıkarmıştır ve III. Mihail'in isminin ve ününün çok daha pozitif görülmesine neden olmuştur.

VI. Leon, lakabı "Bilge Leon" ya da "Filozof Leon", 886-912 yılları arasında tahtta kalan Bizans imparatoru.

Romanos Lekapenos, 920-944 arasında tahtı damadı VII. Konstantinos'la paylaşan ve gerçek iktidarı elinde tutan Bizans imparatoru.

II. Romanos, 959-963 yılları arasında tahta kalan Bizans imparatoru.

II. Nikiforos Fokas, 963-969 arasında Bizans imparatoru. Müslüman Araplara karşı elde ettiği askerî başarılar 10. yüzyılda Bizans İmparatorluğu'nun yeniden güçlenmesini sağlamıştır.

Mansur veya El-Mansur Nasrillah veya Arapça tam adıyla Ebu Tahir İsmail Mansur bi-Nasrillah, 18 Mayıs 946 – 19 Mart 953 arasında Fatımi Devleti halifesi.

Arap-Bizans savaşları, 7. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar Müslüman Araplar ile Bizans İmparatorluğu arasında yapılan savaşlardır. Çatışmalar, 7. yüzyılda İslam peygamberi Muhammed'in, Raşidun ve Emevi halifelerinin ilk Müslüman fetihleri sırasında başladı ve halefleri tarafından 11. yüzyılın ortalarına kadar devam etti.

Güney İtalya'da Müslümanların tarihi, 7. yüzyılda Kuzey Afrika'da gelişmiş olan Arap-Berber asıllı Müslümanların İtalya'nın Akdeniz adaları ve İtalya yarımadasının özellikle güneyini ellerine geçirip buraların Müslümanlar tarafından idare edilmesi ve bu süreçte söz konusuydu. Güney İtalya'da Müslümanların tarihi, yerel halkın bir kısmının Müslüman olması sürecini de ele almaktadır.

Bizans donanması ya da Doğu Roma donanması, Doğu Roma ya da Bizans İmparatorluğu donanma kuvvetidir. Öncülü olan Roma İmparatorluk donanmasının doğrudan devamıdır fakat devletin savunulmasında ve ayakta kalmasında, öncülünden çok daha fazla hayati rol oynamıştır. Birleşik Roma İmparatorluğu'nda deniz filoları daha az tehditle karşılaşmış, lejyonlar prestij sağlayan daha ikincil bir güç olmalarına rağmen Doğu'da bazı tarihçilerin "denizci imparatorluk" olarak adlandıracakları kadar imparatorluğun varlığının çok hayati bir parçası olmuştur.

Doğu Roma ya da Bizans İmparatorluğu (330-1453) tarihi boyunca gerçekleşmiş savaşlar ya da Harici ihtilafların listesidir. Dahili ihtilaflar için, Bizans isyan ve iç savaşları listesine bakınız.
868 tarihli Siraküza Kuşatması, Sicilya'nın fethi sırasında Bizans İmparatorluğu'na ait olan Siraküza'ya karşı Ağlebiler tarafından gerçekleştirildi. Kuşatma sırasında Ağlebiler, kentin yardımına gelen Bizans donanmasını bozguna uğrattı. Kuşatma şehri ele geçiremediği için Araplar inzivaya çekilmeden önce çevredeki kırsal bölge halkını yağmalamaya başladı. On yıl sonra, Ağlebiler 877-878 kuşatmasından sonra nihayet şehri fethettiler.

Dimyat'ın Yağmalanması, 22-24 Mayıs 853'te Nil Deltası'ndaki liman kenti Dimyat'a Bizans donanması tarafından yapılan başarılı bir baskındır. O sırada garnizonu bulunmayan şehir yağmalandı. Hem çok sayıda esir verdi, hem de Girit Emirliği'ne yönelik büyük miktarlarda silah ve malzeme de elde edildi. Sonraki yıllarda tekrarlanan Bizans saldırısı, Abbasi makamlarını şaşkına uğrattı ve kıyıları yeniden düzenlemek ve yerel filoyu güçlendirmek için acil önlemler alınarak, Tolunoğulları ve Fatımiler dönemlerinde doruğa çıkan Mısır donanmasının canlanmasına başlandı.