
Mars, Güneş Sistemi'nin Güneş'ten itibaren dördüncü gezegeni. Roma mitolojisindeki savaş tanrısı Mars'a ithafen adlandırılmıştır. Yüzeyindeki yaygın demir oksitten dolayı kızılımsı bir görünüme sahip olduğu için "Kızıl Gezegen" olarak da bilinmektedir.

Amalthea, Jüpiter'in doğal uydularından biridir. Düzenli iç yörünge grubunun üyesidir. Galilei uydularından sonra ilk bulunan Jüpiter uydusudur. Bu nedenle 'Jüpiter V' adını almıştır.

Astrobiyoloji ya da eksobiyoloji, disiplinlerarası bir bilim olup, özellikle evrende yaşamın ortaya çıkmasını ve evrimini sağlayan jeokimyasal ve biyokimyasal etken ve süreçleri konu alır; bir başka deyişle, evrende biyolojik kökenin, evrimin, dağılımın ve canlıların geleceğinin incelenmesidir.

Mars'ın uyduları Phobos ve Deimos adında iki küçük uydu olup nasıl oluştukları ve Mars'ın yörüngesine ne zaman geçtikleri bilinmemektedir. Fakat Mars'ın kütleçekim alanına kapılmış asteroitler oldukları düşünülmektedir.

Stephano, Uranüs'ün ters yön yörüngeye sahip düzensiz uydusudur. 18 Temmuz 1999'da Brett J. Gladman, Matthew J. Holman, John J. Kavelaars, Jean-Marc Petit ve Hans Scholl tarafından Hawaii adasındaki Mauna Kea Gözlemevi'nde Kanada-Fransa-Hawaii Teleskobu kullanılarak keşfedildi ve geçici olarak S/1999 U 2 adı verildi. Prospero ve Setebos da aynı anda keşfedilmiştir.
Trinculo, Uranüs'ün düzensiz uydularından biridir ve geçici adı S/2001 U1 idir, ayrıca Uranüs XXI olarak da bilinir. 1986 yılında Matthew J. Holman tarafından keşfedilmiştir. Adını William Shakespeare'in The Tempest oyunundan alır.

Harpalyke, Jüpiter'in ters yön yörüngeye sahip düzensiz uydusudur. 2000 yılında Hawaii Üniversitesi'nden Scott S. Sheppard liderliğindeki bir grup astronom tarafından keşfedilmiş ve geçici olarak S/2000 J 5 adı verilmiştir. Ağustos 2003'te, bazı anlatılarda Zeus (Jüpiter) ile de sevgili olan, Clymenus'un ensest kızı Harpalyke'nin adını almıştır.

Megaclite, Jüpiter'in doğal uydusudur. 2000 yılında Scott S. Sheppard liderliğindeki Hawaii Üniversitesi'nden bir gök bilimci ekibi tarafından keşfedildi ve geçici olarak S/2000 J 8 adı verildi.
Bebhionn, Satürn'ün küçük, düzensiz bir doğal uydusudur. Scott S. Sheppard, David C. Jewitt, Jan Kleyna ve Brian G. Marsden tarafından 12 Aralık 2004 ve 9 Mart 2005 tarihleri arasında yapılan gözlemlerle keşfedildi ve keşfi 4 Mayıs 2005 tarihinde açıklandı. Voyager 2 uzay aracının geçişinden 23 yıl sonra keşfedilen birkaç Satürn uydusundan birisidir.
S/2003 J 12, Jüpiter'in doğal uydularından biri olup Güneş Sistemi'nde bilinen en küçük uydudur. 2003 yılında Scott S. Sheppard liderliğinde Hawaii Üniversitesi astronom ekibi tarafından keşfedildi.

Telesto, Satürn'ün bilinen 146 uydusundan on altıncısı ve en küçüklerinden biridir. Smith, Reitsema, Larson ve Fountain tarafından 1980 yılında yer tabanlı gözlemlerle keşfedilmiş ve geçici olarak S/1980 S 13 belirtmesiyle adlandırılmıştır. Takip eden aylarda birkaç başka tezahürü daha gözlemlenmiştir: S/1980 S 24, S/1980 S 33, ve S/1981 S 1.

Tarvos veya Saturn XXI, Satürn'ün doğrusal yönlü bir düzensiz uydusudur. B. J. Gladman ve arkadaşları tarafından 23 Eylül 2000 tarihinde keşfedildi ve geçici olarak S/2000 S 4 adı verildi. Ağustos 2003'te verilen ad, Galya mitolojisinde sırtında üç turna kuşu taşıyan bir boğa tanrısı olarak tasvir edilen Tarvos'tan gelmektedir.

(101429) 1998 VF31 Mars'ın Lagrange noktalarında yörüngede bulunan küçük bir asteroittir. Ortalama 60°lik açı ile Mars'ı izlemektedir. Uydusu oldukça sabittir ve bir Mars trojeni olan 5261 Eureka ile ölçümsel açıdan benzer olduğu düşünülür. Bundan dolayı ikisinin de Mars'ın eski asteroitlerinden olduğu düşüncesi hakimdir.

Carme grubu Jüpiter uyduları arasında Carme ile benzer ters yön yörüngeli bir grup düzensiz uydudur. Benzer yörüngeleri ve yapıları sebebiyle ortak bir kökene sahip oldukları düşünülmektedir.

Romulus, ana kuşak asteroidi 87 Sylvia'nın dış ve daha büyük uydusudur. Asteroit etrafında neredeyse dairesel ve ekvatora yakın bir yörüngeyi takip eder. Bu bağlamda diğer 87 Sylvia uydusu Remus ile benzerdir.

Paaliaq, Satürn'ün ters yön yörüngede hareket eden düzensiz uydusudur. Ekim 2000'in başlarında J. J. Kavelaars, Brett J. Gladman, Jean-Marc Petit, Hans Scholl, Matthew J. Holman, Brian G. Marsden, Philip D. Nicholson tarafından keşfedilmiş ve geçici olarak S/2000 S 2 adı verilmiştir.

Tarqeq, Satürn'ün doğal uydusudur. Scott S. Sheppard, David C. Jewitt, Jan Kleyna ve Brian G. Marsden tarafından 5 Ocak 2006 ve 22 Mart 2007 tarihleri arasında yapılan gözlemler sonucunda keşfedildi ve 13 Nisan 2007 tarihinde duyuruldu. Adını İnuit ay tanrısı Tarqeq'ten almıştır ve İnuit grubunun bir üyesidir. Çapı yaklaşık yedi kilometredir. Cassini uzay aracı Tarqeq'i 15-16 Ocak 2014 tarihlerinde 1,5 gün boyunca gözlemlemişti.

Hermione, 1872 yılında keşfedilen çok büyük bir ikili asteroittir. Uzak dış asteroit kuşağındaki Kibele grubunda yörüngededir. Karanlık C spektral tipinde bir asteroit olarak, muhtemelen karbonlu malzemelerden oluşmaktadır. 2002 yılında Hermione'nin yörüngesinde küçük bir uydu bulunmuştur.

Sylvia, en büyük asteroitlerden biridir. Sylvia ailesinin ana gövdesi ve ana asteroit kuşağının ötesinde bulunan Kibele grubunun üyesidir. Sylvia, birden fazla uyduya sahip olduğu bilinen ilk asteroittir.

Mars truvalıları, Mars gezegeninin Güneş etrafındaki yörüngesini paylaşan bir grup truva cismidir. Mars'ın 60° önünde ve arkasında iki Lagrange noktası çevresinde bulunurlar. Mars truvalılarının kökeni tam olarak anlaşılamamıştır. Bir teori, bunların Güneş Sistemi oluşurken Lagrange noktalarında sıkışan, Mars'ın oluşumundan kalma ilkel nesneler olduğunu öne sürmektedir. Ancak, Mars truvalılarına yönelik olarak yapılan spektral çalışmalar, durumun böyle olmayabileceğini göstermektedir. Başka bir teori, Güneş Sistemi'nin oluşumunun ilerleyen dönemlerinde asteroitlerin düzensiz bir şekilde Mars'ın Lagrange noktalarına girmiş olmasıdır. Bu nesnelerin kısa dinamik ömürleri göz önüne alındığında bu da sorgulanabilir. Eureka ve diğer iki Mars truvalısının spektrumları olivin bakımından zengin bir bileşime işaret etmektedir. Asteroit kuşağında olivin bakımından zengin nesneler nadir olduğundan, Mars truvalılarından bazılarının Mars'ta gezegensel bir embriyo ile karşılaştığında yörüngeyi değiştiren büyük bir çarpışmadan yakalanan enkazlar olduğu öne sürülmüştür.