Kuyruklu yıldız ya da kirlikartopu, Güneş’in yakınından geçerken ısınarak gaz açığa çıkarmaya başlayan, buzlu, küçük Güneş Sistemi cisimleridir. Bu gaz çıkışı, görünür bir atmosfer veya koma ve bazen de bir kuyruk oluşturur. Bu fenomenler, kuyruklu yıldızın çekirdeğine etki eden güneş radyasyonu ve güneş rüzgarı etkilerinden kaynaklanır. Kuyruklu yıldız çekirdek’lerinin büyüklüğü, birkaç yüz metreden ile onlarca kilometreye kadar değişir ve gevşek buz, kozmik toz ve küçük kayalık parçacıklardan oluşur. Kuyruk bir astronomik birim ötesine uzanabilirken, koma Dünya'nın çapının 15 katına kadar çıkabilir. Yeterince parlaksa, teleskop yardımı olmadan Dünya'dan kuyruklu yıldız görülebilir ve gökyüzünde 30°'lik bir alt açı yayı olabilir. Kuyruklu yıldızlar eski çağlardan beri birçok kültür ve din tarafından gözlemlenmiş ve kaydedilmiştir.
Kadir, bir yıldızın veya Dünya'dan gözlemlenen diğer astronomik cisimlerin parlaklığının bir ölçüsüdür. Bir cismin görünür büyüklüğü, onun içsel parlaklığına, Dünya'dan uzaklığına ve gözlemcinin görüş hattı boyunca yıldızlararası tozun neden olduğu cismin ışığının sönmesine bağlıdır.
Halley kuyruklu yıldızı, resmî adıyla 1P/Halley veya bu kuyruklu yıldızlar üzerine çalışmalar yapan Edmond Halley'e ithafen Comet Halley, Güneş'in yörüngesinde hareket eden ve her 75–76 yılda bir görünen kuyruklu yıldızdır. Halley, çıplak gözle görülebilen bir kuyruklu yıldızdır. Ek olarak, yörüngesini insan ömrü içerisinde tamamlayan çıplak gözle görülen tek kuyruklu yıldızdır. Halley kuyruklu yıldızı, Güneş Sistemi içerisine en son 1986 yılında girmiştir. Hesaplara göre 2061 yılında tekrar görülecektir.
Alphonse Louis Nicolas Borrelly Fransız astronomdur.
İnsansız uzay gemisi ya da insansız uzay aracı, otomatik olarak uzayda uçabilen ve insansız uzay uçuşları için kullanılan uzay gemilerine verilen genel addır. Ne derece insanlardan bağımsız, yani özerk olduğu gemi modelleri arasında farklıdır. Uzaktan kumandalı, uzaktan güdümlü ya da tamamen özerk (robotik) olabilirler. Mesela Salyut 7, Mir ve UUİ'nun modülü Zarya, insansız uzaktan güdümlü şeklide istasyonu işletebilme, her iki yeniden ikmâl aracı ve yeni modüllerle kenetlenme imkânına sâhipti. En yaygın insansız uzay gemileri robotik uzay gemileri, insansız yeniden ikmâl araçları, uzay sondaları ve uzay rasathaneleridir. Her insansız uzay gemisi robotik olmamaktadır. Meselâ uzaya yollanan bir yansıtıcı top, robotik değildir.
C/2013 R1 (Lovejoy), 7 Eylül 2013 tarihinde Terry Lovejoy tarafından 0,2-metre Schmidt–Cassegrain teleskop kullanılarak keşfedilen uzun-dönemli bir kuyruklu yıldızdır.
Churyumov–Gerasimenko veya 67P/Churyumov–Gerasimenko, kısaca 67P/C–G veya basit olarak 67P, Klim Ivanovych Churyumov ve Svetlana Ivanovna Gerasimenko tarafından 1969 yılında keşfedilen bir kuyruklu yıldızdır.
Philae, Avrupa Uzay Ajansı'nın robotik bir iniş aracıydı. Rosetta uzay aracının taşıdığı Philae, 12 Kasım 2014 tarihinde 67P/Churyumov–Gerasimenko kuyruklu yıldızına inerek bir kuyruklu yıldıza inen ilk uzay aracı oldu.
Rosetta, Avrupa Uzay Ajansı tarafından imal edilip 2 Mart 2004'te fırlatılan bir uzay sondasıydı. İniş modülü Philae ile birlikte 67P/Churyumov-Gerasimenko (67P) kuyruklu yıldızının ayrıntılı bir incelemesini gerçekleştirdi. Uzay aracı, kuyruklu yıldıza yaptığı yolculuk sırasında Dünya ve Mars gezegenleriyle, 21 Lutetia ve 2867 Šteins asteroitlerinin yakınından geçti. SOHO / Cluster ve XMM-Newton'dan sonra ESA'nın Horizon 2000 programının üçüncü temel taşı görevi olarak başlatılmıştı.
Portia, Uranüs'ün iç uydusudur. 3 Ocak 1986'da Voyager 2 tarafından çekilen görüntülerden keşfedildi ve S/1986 U 1 geçici adı verildi. Uydu, adını William Shakespeare'in Venedik Taciri adlı oyununun kahramanı Portia'dan almıştır. Ayrıca Uranüs XII olarak da adlandırılır.
Deep Impact, Cape Canaveral Uzay İstasyonu'ndan 12 Ocak 2005, 18.47 UTC'de fırlatılan bir NASA uzay sondasıydı. Bir çarpma aygıtı bırakarak Tempel 1 (9P/Tempel) kuyruklu yıldızının iç bileşimini incelemek amacıyla tasarlanmıştır. 4 Temmuz 2005, 05.52 UTC'de çarpma aygıtı kuyruklu yıldızın çekirdeğiyle başarılı bir şekilde çarpıştı. Çarpışma, çekirdeğin iç kısmındaki enkazı kazarak bir çarpma krateri oluşturdu. Uzay aracı tarafından çekilen fotoğraflar kuyruklu yıldızın beklenenden daha tozlu ve daha az buzlu olduğunu gösterdi. Çarpışma, beklenmedik derecede büyük ve parlak bir toz bulutu oluşturdu ve çarpma kraterinin görünümünü gizledi.
Aşağıdaki liste, uzay araçlarınca ziyaret edilmiş bütün küçük gezegen ve kuyruklu yıldızların listeler.
Küçük Gezegen Merkezi tarafından 103P/Hartley olarak adlandırılan Comet Hartley 2, yörünge periyodu 6.46 yıl olan küçük bir periyodik kuyruklu yıldızdır. Malcolm Hartley tarafından 1986'da Schmidt Teleskop Birimi, Siding Spring Rasathanesi, Avustralya'da keşfedildi. Çapının 12 ila 16 kilometre olduğu tahmin edilmektedir.
Tempel 1, Wilhelm Tempel tarafından 1867'de keşfedilen bir periyodik Jüpiter-ailesi kuyruklu yıldızı’dır. Her 5.5 yılda bir Güneş yörüngesini tamamlar. Tempel 1, 2005 yılında kuyruklu yıldıza kasıtlı olarak yüksek hızlı çarpma fotoğrafını çeken Deep Impact uzay görevinin hedefiydi. 14 Şubat 2011'de Stardust uzay aracı tarafından tekrar ziyaret edildi ve Ağustos 2016'da günberiye geri döndü.
Deep Space 1 (DS1), bir asteroit ve bir kuyruklu yıldızın yakınından uçuş gerçekleştiren NASA'nın teknoloji kanıtlama amaçlı bir uzay aracıydı. Gelişmiş teknolojileri test etmek için tahsis edilmiş Yeni Binyıl Programı'nın bir parçasıydı.
Çekirdek, bir zamanlar kirli kartopu veya buzlu pislik topu olarak adlandırılan kuyruklu yıldız'ın katı, merkezi kısmıdır. Bir kuyruklu yıldız çekirdeği kaya, toz ve donmuş gazlar'dan oluşur. Güneş tarafından ısıtıldığında, gazlar süblimleşir ve çekirdeği çevreleyen koma olarak bilinen bir atmosfer üretir. Güneş'in radyasyon basıncı ve güneş rüzgarı tarafından komaya uygulanan kuvvet, Güneş'ten uzağa bakan muazzam bir kuyruğun oluşmasına neden olur. Tipik bir kuyruklu yıldız çekirdeğinin albedo değeri 0.04'tür. Bu kömürden daha siyahtır ve bir toz örtüsünden kaynaklanabilir.
Kuyruklu yıldız Giacobini–Zinner Güneş Sistemindeki bir periyodik kuyruklu yıldız'dır. 20 Aralık 1900'de Kova takımyıldızında gözlemleyen Michel Giacobini tarafından keşfedildi. İki yörünge sonra Ernst Zinner tarafından 23 Ekim 1913'te Beta Scuti yakınlarında değişen yıldızları gözlemlerken bulundu.
Aktif asteroitler, asteroit benzeri yörüngelere sahiptir ancak kuyruklu yıldız benzeri görsel özellikler gösteren küçük Güneş Sistemi cisimleridir. Yani, koma, kuyruk veya kütle kaybının diğer görsel kanıtlarını gösterirler, ancak yörüngeleri Jüpiter'in yörüngesi içinde kalır. Bu cisimler ilk olarak 2006 yılında astronomlar David Jewitt ve Henry Hsieh tarafından ana kuşak kuyruklu yıldızları (MBC'ler) olarak adlandırılmıştı, ancak bu isim onların bir kuyruklu yıldız gibi zorunlu olarak buzlu olduklarını ve yalnızca ana kuşakta var olduklarını, oysa artan nüfus Aktif asteroitlerin sayısı bunun her zaman böyle olmadığını gösterir.
Sönmüş kuyruklu yıldız, uçucu buzunun büyük bir kısmını kaybetmiş, kuyruk ve saç oluşturmak için çok az maddeye sahip olan bir kuyruklu yıldızdır. Durağan kuyruklu yıldız durumunda ise tükenmemiş olan uçucu bileşenler, hareketsiz bir yüzey tabakasının altına hapsedilmiştir.
C/2023 P1 (Nishimura), Hideo Nishimura tarafından 12 Ağustos 2023 tarihinde keşfedilen uzun dönemli bir kuyruklu yıldızdır. Yedi aylık bir gözlem yayı ile kuyruklu yıldızın yörünge süresi 433 yıl olarak tahmin edilmektedir. 0,996'lık bir dışmerkezlik, kuyruklu yıldıza Güneş'ten ortalama uzaklığı olan yarı büyük ekseni yaklaşık 57 AU olarak sağlar ve bu, Eris'in ortalama uzaklığı olan 68 AU ile karşılaştırılabilir. Kuyruklu yıldız, Güneş Sistemi'ni terk etmeyecek ve en uzak noktasına (günöte) 2227 yılında ulaşacaktır.