İçeriğe atla

1979 Kâbe Baskını

1979 Kâbe Baskını

Kâbe'ye ulaşan dehlizlerde harekâta katılan Suudi Arabistan askerleri
Tarih20 Kasım 1979 – 4 Aralık 1979
Bölge
Sonuç

Suudi Arabistan başarısı

  • Harem-i Şerif'in kontrolünün Suudi Arabistan Devleti tarafından tekrar sağlanması
  • Cuheyman el-Uteybi'nin idamı
Taraflar

Suudi Arabistan Suudi Arabistan

Cuheyman el-Uteybi ve milisleri
Komutanlar ve liderler

Suudi Arabistan Halid bin Abdülaziz el-Suud
Suudi Arabistan Abdullah bin Abdülaziz el-Suud
Suudi Arabistan Fahd bin Abdülaziz el-Suud

Suudi Arabistan Abdurrahman bin Abdulaziz Al Suud
Cuheyman el-Uteybi
Abdullah el-Kahtani
Muhammed Faysal
Muhammed Elias
Çatışan birlikler

Suudi Arabistan Silahlı Kuvvetleri
Pakistan Silahlı Kuvvetleri

Fransa Fransız Silahlı Kuvvetleri
Güçler

Suudi Arabistan Ulusal Muhafızları (10.000)
Pakistan komandoları

Fransız askerleri
243-1000 militan
Kayıplar
Ölü: 127
Yaralı: 451
(Suudi güçleri)
Ölü: 117
İnfaz / idam: 140
Yaralı: Belirsiz

1979 Kâbe Baskını, 20 Kasım 1979 tarihinde başlayan ve 4 Aralık 1979 tarihine kadar devam eden, Kâbe'de yaşanan silahlı çatışma.

1955-1973 seneleri arasında Suudi Arabistan Ulusal Muhafızlarında görev yapmış Cuheyman el-Uteybi bu baskını düzenleyen grubun başında bulunmaktaydı. Baskın sırasında Mescid-i Haram'da bulunan cemaati propaganda yapmak için rehin almış, yönetimden siyasi taleplerde bulunmuş ve kayınbiraderi Muhammed bin Abdullah el-Kahtani'yi mehdi ilan etmiştir. İki hafta süren baskın, Fransız antiterör birimlerinden alınan destek öncülüğünde yürütülen askerî operasyon sonucu sona erdirilmiş ve -Cuheyman el-Uteybi dâhil- yakalanan tüm üyeler, Suudi Arabistan kanunlarına göre kolları kesildikten sonra idam edilmiştir.[1]

Öncesi

Baskının liderliğini yapan Cuheyman el-Uteybi, Necid'in köklü Bedevi kabilelerinden Uteybe kabilesine mensuptur. Dedesi olduğu öne sürülen Sultan bin Bacad el-Uteybi, bu bölgede 1920'lerin sonunda Suud Hanedanı'na karşı isyan eden Selefi İhvan hareketinin liderliğini yapmıştı. Uteybi, ordudan ayrıldıktan sonra 1973 senesinde Medine'de üniversite eğitimine başladı ve gelecekte kız kardeşi ile evleneceği ve baskının diğer önemli ismi Muhammed Abdullah el-Kahtani ile burada tanıştı.[2] Eğitimi sırasında mehdi ve fitne hadislerine odaklanmış, dünyanın sonuna ilişkin hadisler ile o dönemki dünya koşullarını eşleştirmiştir. Selefi ve Vehhabi inanışları doğrultusunda İslam'a Çağrı adlı bir grup kurarak kendine taraftar toplamıştır. Uteybi önderliğindeki yüz kadar takipçisi 1978 senesinin yazında Suud yönetimi aleyhine gösteri düzenlemiş olsa da sorgulamaların ardından "zararsız" olduklarına kanaat getirilerek serbest bırakılmıştır.

Varlıklı çevrelerden sağladıkları kaynakları bu eylem için kullanmaya ayıran Uteybi ve takipçileri, aynı zamanda Suudi ordusundan silah, mühimmat ve çeşitli teçhizatı da kaçak yollarla temin ettiler ve bunları Kâbe civarındaki dehlizlere sakladılar.

Baskın

İdamından önce Cuheyman el-Uteybi

Baskın olayı

Hicri takvime göre 1 Muharrem 1400 (20 Kasım 1979) tarihinde sabah namazı vaktinde, Muhammed bin Abdullah Al Sebili'nin namazı imam olarak kıldırması sonrası baskın düzenlendi.[3] Daha önceden mescidin alt katlarına ve dehlizlerine gizlenen teçhizat, silahlar, mühimmat ve iaşe ortaya çıkarılarak savunma düzenine geçildi. Mescidin kapıları kapatılarak önce mescidin içerisindeki ses düzeneği ele geçirildi ve anonslarla propagandaya başlandı. İlk ilan edilen husus mehdinin ortaya çıktığı konusudur. Makam-ı İbrahim ile Hacer ül Esvet arasındaki mevkide baskıncılar biat töreni düzenlediler.

Hac döneminden yaklaşık iki hafta sonraya denk gelmesi ve böyle müstesna bir günün ilk namazı olduğu için Mescid-i Haram içerisinde 50.000 ile 100.000 arasında değişen sayıda Müslüman rehin kalmıştır. Bu rehineler arasında Petrol Bakanı Yamani'nin ailesi de bulunmaktaydı. Daha sonra propaganda yaptıkları hacıların isteyenlerinin çıkmalarına izin verdiler. Rehinlerden Kâbe İmamı Muhammed bin Abdullah Al Sebil'i de kapsayan büyük çoğunluk böylece serbest kalmıştır, çok küçük bir kısmı da basanlara katılmıştır. Olayın duyulmasını sağlayan iki olası durum söz konusudur. İlki, baskın başladığında inşaat çalışmalarının yapıldığı alandakiler -baskıncılar, telefon hatlarını keserek iletişimi sonlandırmadan önce- baskını haber verebilmişlerdir. Bir diğer bilgi de cemaatin çoğu ile mescitten ayrılan imamın haberi ilettiği yönündedir.

Baskın, Türk medyasında da geniş yankı buldu. Mekke'den gelen haberleri Akşam, "Kutsal Mekke Camii basıldı. Namaz kılanlar rehin alındı"; Hürriyet, "Kâbe'yi bastılar"; Türkiye, "Mekke İşgal Edildi", Tercüman, "Harem-i Şerif'e manfur tecavüz"; Son Havadis, "Kâbeyi bastılar"; Yeni Asya "Kâbe'de silahlı saldırı" şeklinde manşetlerine taşıdı.

Senenin başında İran İslam Devrimi'nin olması, çok gergin olan Suudi Arabistan-İran ilişkileri ve Şii anlayışında önemli yeri olan "mehdi"lik iddiası göz önünde bulundurularak ilk etapta olayın İranlılarca yapıldığı zannedilmiştir.[4] Olayın duyulması sonrasında Kâbe baskınından ABD'yi sorumlu tutan bir grup ise İslamabad'ta Amerikan elçiliğini basmıştır.

Amaçları

Baskını düzenleyen grubun bazı dinî ve siyasi talepleri bulunmaktaydı. Baskının lideri Cuheyman el-Uteybi, kayınbiraderi Muhammed Abdullah el-Kahtani'yi mehdi ilan etmiş ve bütün inananları ona biat etmeye çağırmıştır. Ayrıca Suudi rejimine destek veren ulemanın bundan vazgeçmesini talep etti. Nitekim saldırıdan sonra dahi baskına katılanları İslam dışı ilan edilmesine karşı çıkan ve onlardan "silahlı grup" şeklinde bahseden din adamları bulunmaktaydı. Baskın yapanların diğer siyasi talepleri arasında Suud Hanedanı'nın tekfir edilerek yabancı firmalarla iş yapanlarla birlikte yargılanması, dinî esaslara dayalı devlet anlayışının tesisi, petrol üretiminin azaltılması, ülkedeki yabancı üslerin kapatılıp askerlerin çekilmesi, kültürel yozlaşmayı engellemek için Batılı ülkelerle ilişkilerin kesilmesi bulunmaktaydı.

Kuşatma

Safâ ve Merve tepeleri tarafındaki harekât sırasında yükselen dumanlar

Ebu Kubays Dağı'na mevzilenmiş veya minarelere ve yüksek mevkilere çıkan Uteybi'nin adamları, Kâbe'yi çeviren Suudi birliklerini takip edebiliyor ve onları Harem-i Şerif'e yaklaştırmıyordu. Öte yandan Suudi Arabistan yönetimi ise içeridekilerin sayısından ellerindeki imkânlara ve yaptıkları hazırlıklara kadar hiçbir konuda net bir bilgi sahibi olamıyordu. Olayların büyümemesi ve ülkede kontrolü bir infialle tamamen kaybetmemek için ilk etapta Medine ve Taif olmak üzere bazı şehirlerde sokağa çıkma yasağı getirildi. Mekke tamamen boşaltılarak şehirle iletişim tamamen kesildi. Başta gazetecilere getirilen kontroller olmak üzere yayınlar, iletişim imkânları, ülkeye giriş çıkışlar konusunda denetim arttırıldı.

Verilen fetva doğrultusunda, verilen sürede teslim olmamaları neticesinde harekât başlamıştır. Baskının altıncı gününde ilk müdahale girişimleri, keskin nişancı ateşiyle Suudi güçlerinin geri çekilmesiyle sonuçlandı. Daha sonraki günlerde Pakistan'dan gelen özel eğitimli komando birliği de önemli bir katkı sağlayamadı. Nihayetinde Valéry Giscard d'Estaing'den istenerek Fransız terörizmle mücadele birliğinin çağrılmasına karar verildi. Ancak gayrimüslimlerin Mekke'ye girmeleri dinen yasaktı. Bu yasak, dönemin Mekke Kadısı Bin Bas'ın verdiği bir fetva ile halledilmiş ve Fransız askerlerin Mekke'ye varmalarından önce kağıda yazılmış kelimeişehadet okutulmasıyla Kâbe'nin etrafına konuşlandırılabilmiştir.[5]

Mescidin kapılarına karadan ve içerisine havadan düzenlenen operasyon ile mescidin zemin katı ve üst katları ele geçirildi. Alt katta ise hâlen bulunan ve direnenlere karşı Fransız birliğinin geliştirdiği strateji ile mücadele edildi. Dehlizlerde ve alt katta saklananlara sinir gazı verilerek mücadele edildi. Ayrıca o dönemde değiştirilen Mekke'nin su altyapısı, kanalların Mescid-i Haram'a yönlendirilmesi ile yeniden düzenlenmiştir. Kâbe ve dehlizlere pompalanan sulara elektrik verilmesi ile içeridekilerin çoğu öldürülmüştür. Yapılan operasyonda el-Uteybi sağ ele geçirilmiş, mehdi iddiasıyla ortaya çıkan el-Kahtani ise öldürülmüştür.

Sonrası

Yakalanan Uteybi ve adamları
Yakalanan baskıncılar

Yakalanan eylemcilerin hepsi Suudi kanunları ve verilen fetvalar uyarınca askeri mahkemece hüküm verilerek infaz veya idam edildi. Bu cezalarda Maide Suresinin 33. ayeti esas kaynaklardan biri olmuştur: "Allah’a ve Resul'üne savaş açanların ve yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çalışanların cezası; ancak öldürülmeleri yahut asılmaları veya ellerinin ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi yahut o yerden sürülmeleridir. Bu cezalar onlar için dünyadaki bir rezilliktir. Ahirette de onlara büyük bir azap vardır."[6]

170 kişi için verilen cezaların infazı ülkenin sekiz ayrı şehrinde gerçekleştirildi; baskıncılar kolları kesilerek idam edildi.[7] Liderlik ettiği belirlenen 63 eylemcinin ise kolları, bacakları ve başları kesilerek idam edildi.[8] El-Uteybi'nin de aralarında olduğu 63 eylemci halka açık biçimde 9 Ocak 1980 tarihinde Mekke'de idam edildiler.[9]

Bu baskının arka planı, düzenleyerek destek verenler aydınlatılamamış veya açıklanmamıştır. Bir görüşe göre bazı Suudi prenslerinin de olaylara dâhil olduğu ancak zamanın kralı Halid bin Abdülaziz el-Suud'un bu prensleri cezalandırmaktan çekindiği ancak bazılarını sadece sürgüne göndermekle yetindiği öne sürüldü.[5] Bir diğer nokta ise silahların gizlenmesine yardım ettiği öne sürülen, Kâbe'deki inşaatı yapmakta olan Suudi Bin Ladin Grubunun olaya dâhil olduğu ancak Suud Hanedanı ile ilişkilerini kullanarak olaydan sıyrıldıkları yönündedir.

Özellikle bu hadisenin ertesinde Suudi Arabistan yönetiminin ülkedeki Vehhabi, Selefi ve Şii mezheplerden kökten dinci ve aşırıcı gruplara karşı tavrı sertleşmiş, kanunlarda kapsamlı değişiklikler yapılmıştır. Öte yandan Cuheyman el-Uteybi, bugün hâlâ Suudi karşıtı Selefi-Vehhabi akım tarafından meczup bir kahraman olarak görülür ve saygıyla anılır; sadece mehdilik iddiası ve eylemin Kâbe'de düzenlenmesi eleştirilir.[10]

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ "'Aşırılığın başladığı gün'". Evrensel. 18 Eylül 2018. 21 Eylül 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Eylül 2018. 
  2. ^ "The Dream That Became A Nightmare" (PDF). Al Majalla. Cilt 1533. 20 Kasım 2009. 15 Temmuz 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Nisan 2013. 
  3. ^ "Kâbe İmamı Vefat Etti". 6 Eylül 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2016. 
  4. ^ "1979 gizemi ve Kâbe baskını". 28 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2016. 
  5. ^ a b "Tam 30 yıl oldu Kâbe baskını esrarını hâlâ muhafaza ediyor". 12 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2016. 
  6. ^ "Diyanet İşleri Başkanlığı Meali". 18 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2016. 
  7. ^ "Esrarını koruyan bir olay: Kâbe baskını". 26 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2016. 
  8. ^ ""Saudis behead zealots". The Victoria Advocate". 8 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2016. 
  9. ^ "Suudi Arabistan'da 47 idam". 8 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2016. 
  10. ^ "Pelin Çift ile Öteki Gündem - Kâbe'nin Tarihi - 23.02.2014". 26 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Mart 2016. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Mekke</span> Suudi Arabistanda bir şehir

Mekke ya da Mekke-i Mükerreme, bugünkü Suudi Arabistan'nın tarihi Hicaz'ında Mekke Bölgesi'nin yönetim merkezi olan şehir.

Vehhabîlik ya da Vahhabizm, İslam'a bağlı Sünni-Hanbelî mezhebinin bir altkolu olan ve 18'inci asırda Muhammed bin Abdülvehhâb tarafından başlatılmış fikir akımıdır. Muhammed bin Abdülvehhâb kendi düşüncelerini Kur'an ve Hadislerde olmayan her şeyin reddi, esas İslam'a dönüş olarak tanımlar. Abdülvehhâb'ın etkilendiği İbn Teymiyye ve Ahmed bin Hanbel gibi İslam alimlerinin düşüncelerinin ve şirk olarak görülen şeylere karşı duruşlarının etkisi Vehhabîlik akımında baskındır. Vahhabi(zm) terimi Abdülvehhâb'ın şahsı tarafından kullanılmadı, hatta bazı taraftarları "Selefî" terimini kullanmayı tercih ederek "Vahhabi" kullanımını reddederler. Bunun bir sebebi ise Muhammed bin Abdülvehhâb'ın yeni bir İslam yorumu getirmediği ve esas İslam'ı, Ahmed bin Hanbel'i takip ederek tekrar canlandırdığı düşüncesidir. Vehhabîlik tanımlamasını nadir olarak benimseyen Vehhabîler olsa da, sıklıkla bu mezhepte olmayanlar tarafından onları tanımlama amacıyla kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Medine</span> Suudi Arabistanda bir şehir

Medine, resmî adıyla Medine-i Münevvere veya eski adıyla Yesrib, bugünkü Suudi Arabistan'ın Hicaz bölgesinde, Mekke'nin kuzeyinde yer alan şehir.

<span class="mw-page-title-main">Suudi Arabistan</span> Orta Doğuda yer alan bir ülke

Suudi Arabistan veya Suudistan ya da resmî adıyla Suudi Arabistan Krallığı, Arap Yarımadası'nda bulunan en büyük ülkedir. Kuzeybatı'da Ürdün, kuzey ve kuzeydoğu'da Irak, doğuda Kuveyt, Katar, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri, güneydoğuda Umman, güneyde Yemen, kuzeydoğusunda Basra Körfezi ve batısında Kızıldeniz ile çevrilidir. Buraya iki kutsal caminin arazisi de denir; çünkü İslam'a göre iki kutsal şehir olan Mekke ve Medine bu ülkededir. Suudi Arabistan, Orta Doğu'daki bütün körfez ülkelerinde olduğu gibi hızla gelişmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Kâbe</span> İslamın kıblesi

Kâbe, bazen Kâbe-i Şerif, olarak anılan, İslam'ın en önemli camisi, Suudi Arabistan'ın Mekke kentindeki Mescid-i Haram'ın merkezinde yer alan bir yapıdır. İslam'ın en kutsal yeridir. Müslümanlar tarafından Beytullah olarak isimlendirilir ve namaz ibadetinin yerine getirilmesinde Müslümanlar için kıbledir.

<span class="mw-page-title-main">Ecyad Kalesi</span> Osmanlı Devleti tarafından yapılan kale

Ecyad Kalesi, Mekke'de 1781 tarihinde yapılan, 2002 yılında Suudi Arabistan tarafından yıkılan Osmanlı kalesi.

<span class="mw-page-title-main">Diriye Emirliği</span>

Diriye Emirliği veya İlk Suûdi Devleti, 1744 yılında kuruldu. Şeyh Muhammed bin Abdülvahhab, Diriye'ye yerleştiğinde Diriye Prensi Muhammed bin Suud Vahhabî'nin dâvâsını desteklemeye ve benimsemeye hazırdı.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı-Suudi Savaşları</span> Mısır eyaleti birlikleri ile Diriye Emirliği arasındaki savaş

Osmanlı-Suudi Savaşları, 1811-1818 Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa komutası altındaki birlikler ile, Diriye Emirliği ordusu arasında yapılan savaş.

<span class="mw-page-title-main">Suud Hanedanı</span> Suudi Arabistanı yöneten aile

Suud Ailesi, Suudiler veya Suud Hanedanı, Suudi Arabistan'ın kraliyet ailesi. Hanedan ilk Suudi Devleti olarak bilinen Diriye Emirliği'nin (1744-1818) kurucusu Muhammed bin Suud'un torunları ve kardeşlerinden oluşur, ancak ailenin egemen grubunu öncelikle Suudi Arabistan'ın modern kurucusu İbn Suud'un torunları oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Suudi Arabistan kralı</span> Suudi Arabistanın devlet ve hükûmet başkanı

Suudi Arabistan Kralı, Suudi Arabistan Krallığı'nın başı, aynı zamanda Devlet ve Hükûmet Başkanı'dır. Mutlak monarşi ile yönetilen Suudi Arabistan Suud Hanedanı tarafından yönetilmektedir. İdarenin bütün üst makamları kraliyet ailesine mensup olan erkeklerin elinde bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">İki kutsal caminin hizmetkârı</span> Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevinin koruyucusu olduğunu simgeleyen kraliyet unvanı

Hâdimü'l-Haremeyn ya da iki kutsal caminin hizmetkârı, Eyyûbî sultanları, Memlûk sultanları, Osmanlı padişahları ve günümüzde Suudi kralları dâhil olmak üzere İslam hükümdarları tarafından kullanılan kraliyet ünvanı. Bu ünvan, İslam dünyasının en kutsal iki mescidi olarak kabul edilen Mekke’deki Mescid-i Haram ve Medine’deki Mescid-i Nebevî'nin hükümdar tarafından korunması, sorumluluğunun garanti altına alınması ve sürdürülmesi anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Mescid-i Haram vinç faciası</span>

Mescid-i Haram vinç faciası, 11 Eylül 2015'te Suudi Arabistan'ın Mekke şehrinde bulunan Mescid-i Haram içerisinde, genişletme çalışmaları kapsamında bulunan bir vinç kulesinin çökmesi sonrası 107 kişinin ölümü ve 238 kişinin yaralanması ile sonuçlanan kaza.

Suudi Arabistan'ın birleşmesi 1902 ve 1932 yılları arasında İbni Suud'un liderliğinde günümüzdeki Suudi Arabistan Krallığının Arap Yarımadasında bulunan çeşitli kabile, emirlik ve krallıklarla birlikte Arap Yarımadasının büyük bir kısmını ele geçirdiği askeri ve politik süreç.

<span class="mw-page-title-main">Cüheyman el-Uteybi</span>

Cüheyman el-Uteybi, Suudi Arabistan Ulusal Muhafızları kurumunda 18 sene görev yapmış, 1979'daki Kâbe Baskını ile ünlenmiş şiddet yanlısı. İlkokul 4. sınıftan sonra İslam üniversitesine bağlı ortaokula geçmiş, daha ilk senede okulu bırakmıştır. Böylece eğitim hayatı bitmiştir. Menura kentinde Muhammed Abdullah el-Kahtani ile tanışmış, kız kardeşi ile evlenmiştir. Hicri 1400 yılında ünlü Kâbe Baskını için harekete geçmiştir.

Muhammed Abdullah el- Kahtani 28 Eylül 1935 yılında Suudi köylerinden birinde doğdu. AbdulAziz bin Baz 'ın öğrencilerinden biriydi. Cuheyman El Uteybi onu "beklenen mehdi" olduğuna ikna etti. Halid bin Abdülaziz el-Suud zamanında Suudi Arabistan devletine karşı Cuheyman El Uteybi ile birlikte Kabe'ye baskın düzenlediler. Baskının 4. günündeki çatışmalar sırasında öldürüldü. Ölümü sonraki günlerde ortaya çıkışında öldüğü için örgüt içerisinde şüphe ve sorgulama yarattı.

<span class="mw-page-title-main">Suud eş-Şureym</span> Suudi Arabistan. Kabe İmamlarından Suud Eş-şureym

Suud bin İbrahîm Muhammed eş-Şureym(Arapça: سعود بن ابراهيم بن محمد الشريم; d. 19 Ocak 1964, Riyad, Suudi Arabistan), Suudi Sünni şeyh, alim, Kabe imamı.

<span class="mw-page-title-main">Suudi Arabistan'da COVID-19 pandemisi</span> COVID-19 pandemi maddesi

Devam eden COVID-19 pandemisinin Suudi Arabistan'a sıçradığı 2 Mart 2020'de onaylandı. 8 Nisan'a kadar Suudi kraliyet ailesinin 150 kadar üyesinin testi pozitif çıktı. Kralın yeğeni Faysal bin Bandar Al Saud, yoğun bakım ünitesine koronavirüs komplikasyonları nedeniyle kaldırıldı. 14 Mayıs itibarıyla 46.869 doğrulanmış vaka var.

Mekke Kuşatması aşağıdaki anlamlara denk düşebilir.

<span class="mw-page-title-main">Suudi Arabistan tarihi</span>

Suudi Arabistan tarihi, Arabistan coğrafyası ve Suudi ailesinin tarihidir. Arabistan antik dönemlerden beri Arap kabilleleri varlık göstermiştir. Dinler tarihi açısındanda önemli bir yere sahiptir. İslami hanedanlıkların birçoğu Arabistan coğrafyasında varlık göstermiştir.

Mekke tarihi, Mekke kentinde geçen olayları kapsar. Mekke, tarihi boyunca pek çok devlete ev sahipliği yapsa da bu devletler genelde İslam devletiydi. Mekke, İslam dinin kutsal kentidir. Kâbe, Mekke tarihinin şekillenmesinde etkili olmuştu. Mekke ilk başta Arap kabilleleri tarafından kontrol edilmiş daha sonraları Muhammed tarafından fethedilmiştir. Dört Halife, Emevi Hanedanlığı, Abbasi Hanedanlığı, Fatımiler ve Osmanlı İmparatorluğunun idaresinde kalmıştı. Modern zamanda ise Hicaz Emirliği ve şu anda Suudi Arabistan'ın kontrolündedir. İslam tarihi boyunca Hac görevi için müslümanlar, Mekke'ye gitmiş ve İslam devletleri Mekke'ye gidişi kolaylaştırmak için bazı yerlere dinlenme yerleri kurmuşlardır.