
Hiroşima, Japonya'nın Hiroşima prefektörlüğünün merkezi ve Chūgoku bölgesinin en büyük şehridir. Şehrin adı Japoncada "geniş ada" anlamına gelmektedir. Yüzölçümü 905.01 km² dir.

Nükleer savaş, nükleer silahların kullanıldığı savaşlara denir. Tarihte nükleer silahlar sadece 2 kere ve tek taraflı olarak Amerika Birleşik Devletleri tarafından Japonya'ya karşı kullanılmıştır. Günümüzde ise bu terim nükleer silaha sahip ve karşıt devletlerin birbirleriyle tehditleşmesi durumunda kullanılır.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü ; eğitim, sanat, bilim ve kültür alanlarında uluslararası iş birliği yoluyla dünya barışını ve güvenliğini koruma amacını güden bir Birleşmiş Milletler kurumudur.

Jim Crow yasaları, 19. ve 20. yüzyılda Amerika Birleşik Devletleri'nin güney eyaletlerinde çıkartılmış ırksal ayırmacı (segregationist) yerel yasalardır. Yasalar, ABD'deki yeniden yapılanma döneminde Siyahilerin elde etmiş olduğu politik ve ekonomik kazançlara karşı çıkartılmıştır. Yasalar, Afroamerikalılar ile Beyazların sosyal ve politik hayatta ayrı kurumları kullanmalarını amaçlamış ve "ayrı, ama eşit" yasal doktrini ile temellendirilmişti.

Muhammed Ziyâülhak, Pakistanlı asker ve devlet adamı. Genelkurmay başkanlığı ve sıkıyönetim komutanlığı görevlerinin ardından 1978'de cumhurbaşkanı olarak 1988'e değin ülkeyi askeri rejimle yönetti.

Soğuk Savaş, iki Süper güç olan ABD önderliğinde Batı Bloku ile Sovyetler Birliği'nin önderliğinde Doğu Bloku ülkeleri arasında Truman Doktrini'nin ilanından (1947) SSCB'nin dağılmasına (1991) kadar devam ettiği kabul edilen uluslararası siyasi ve askeri gerginlik. Soğuk Savaş dönemi, Amerika liderliğinde batı dünyası ile Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin önderliğindeki komünist blok arasındaki dünya üzerinde geniş bir nüfusu etki etmesine verilen isimdir. Soğuk Savaş döneminde NATO, "Batı İttifakı" olarak da biliniyordu. Batı Bloku, NATO üyesi ülkeler ile NATO üyesi olmayan ancak ABD ile müttefik olan kapitalist ve antikomünist ülkelerden, Doğu Bloku ise Varşova Paktı'na üye olan komünist ve bu pakta üye olmayan diğer komünist ülkelerden oluşuyordu. Bu iki karşıt blokun yanı sıra hiçbir bloku desteklemeyen Bağlantısızlar Hareketi isimli üçüncü bir blok daha vardı. Çin ve Yugoslavya hem Doğu Bloku ülkeleri, hem de Bağlantısızlar Hareketi ülkeleriydi. Bu iki komünist ülkenin her iki blokta da olmasının nedeni Sovyetler Birliği ile olan görüş farklılıklarıydı.

Nükleer reaksiyon veya çekirdek tepkimesi, iki atom çekirdeğinin veya bir atom çekirdeğiyle atom dışından bir atomaltı parçacığın çarpışarak bir veya daha fazla yeni nüklide dönüşmeleri. Bu gibi reaksiyonlarda yer alan atomaltı parçacıklar proton, nötron veya yüksek enerjili elektron olabilir. Kimyasal reaksiyondan farkı, kimyasal reaksiyonların atomların elektronları arasında gerçekleşmesidir. Çekirdek tepkimesi sonucunda eğer proton sayısı değişiyor ise farklı bir elemente ait bir tanecik oluşmuş olur. Bir reaksiyonun nükleer reaksiyon sayılabilmesi için en az bir nüklidin başka bir nüklide dönüşmesi gerekir; böyle bir dönüşüm gerçekleşmezse yaşanan çarpışma sürecine saçılma adı verilir. Spontane olarak gerçekleşen radyoaktif bozunma, nüklit değişimine yol açsa da nükleer reaksiyon olarak kabul edilmez.
Rekabet hukuku, serbest piyasa ekonomisini destekleyen ve sürdürmeyi amaçlayan, şirketlerin rekabete aykırı davranışlarını düzenleyen bir hukuk dalıdır. Rekabet hukukunun amacı mal ve hizmet piyasalarındaki rekabeti engelleyici, bozucu veya kısıtlayıcı anlaşma, karar ve uygulamaları ve piyasaya hâkim olan teşebbüslerin bu hâkimiyetlerini kötüye kullanmalarını önlemek, bunun için gerekli düzenleme ve denetlemeleri yaparak rekabetin korunmasını sağlamaktır. Rekabet hukuku, Amerika Birleşik Devletleri'nde tarihsel nedenlerden dolayı "antitröst hukuku" olarak; Çin ve Rusya'da "anti-tekel hukuku" olarak bilinir. Modern anlamdaki ilk rekabet hukuku kanunu 1890 yılında Sherman Antitröst Yasası adıyla yürürlüğe girmiştir. Piyasalarda rekabetin düzenlenmesi ve korunması gerekliliği, zaman içinde diğer ülkeler tarafından da fark edilmiştir. Günümüzde, liberal ekonomik sistemi benimsemiş birçok gelişmiş ülkede rekabet yasaları ve otoriteleri mevcuttur.

Nükleer denizaltı, bir nükleer reaktör tarafından güç sağlanmış olan denizaltıdır. Nükleer denizaltının performans avantajları, geleneksel denizaltılara göre dikkate değerdir: nükleer güç, tamamen havadan bağımsız olduğu için geleneksel denizaltılarda gerekli duyulduğu gibi, denizaltının sıklıkla yüzeye çıkma ihtiyacından kurtarır; bir nükleer reaktör tarafından üretilen büyük miktardaki güç, nükleer denizaltıların yüksek hızda, uzun süre kullanılmasına olanak tanır; ve varış noktalarında sadece yiyecek gibi tüketilir malların depolanması gerekir. Yeni nesil nükleer denizaltılar 25 yıllık ömrü boyunca asla yeniden doldurulma ihtiyacı duymaz. Diğer yandan geleneksel denizaltılarda, elektrik akülerinde depolanan sınırlı güç, en gelişmiş geleneksel denizaltı bile düşük hızda sadece birkaç gün, en yüksek hızda ise sadece birkaç saat denizin altında kalabilir anlamına gelir. Havasız güç sağlamadaki son geliştirmeler bu dezavantajı biraz azaltmıştır. Nükleer teknolojinin yüksek gideri, pek az ülkenin nükleer denizaltılara sahip olabileceği anlamına gelir.

Eugene Paul "E. P." Wigner, Macar-Amerikalı teorik fizikçi ve matematikçiydi.

Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması, amacı nükleer silahların ve silah teknolojisinin yayılmasını önlemek, nükleer enerjinin barışçıl kullanımlarında iş birliğini artırmak ve nükleer silahsızlanma hedefini ilerletmek olan uluslararası bir antlaşma. 1968'de imzaya açıldı ve 1970'te yürürlüğe girdi. Antlaşma 11 Mayıs 1995'te süresiz olarak uzatıldı.

1946 tarihli Atom Enerjisi Yasası Amerika Birleşik Devletleri'nin nükleer teknolojiyi nasıl kontrol ve idare edeceğini düzenleyen yasadır. Yasa, II. Dünya Savaşı müttefik devletlerinden Birleşik Krallık ve Kanada ile birlikte hazırlanmıştır. Yasa ile nükleer silah geliştirme ve nükleer güç yönetiminin askeri değil sivil bir kuruluş olan Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Komisyonu aracılığıyla gerçekleştirileceği kararlaştırılmıştır.
1974 tarihli Enerjinin Yeniden Organizasyonu Yasası Nükleer Düzenleme Komisyonu'nu kuran Birleşik Devletler federal yasasıdır. 1954 tarihli Atom Enerjisi Yasası döneminde Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Komisyonu, nükleer silahların geliştirilmesi ve üretimi ile nükleer materyallerin sivil kullanımında güvenlik düzenlemelerinin yapılmasından tek başına sorumluydu. 1974 tarihli yasa; nükleer silahların geliştirilmesi ve üretimi, nükleer gücün teşviki ve enerji ile ilgili diğer çalışmaları yapma yetkisini Enerji Araştırma ve Geliştirme İdaresi'ne, savunma ile ilgili nükleer tesisler haricinde geri kalan düzenlemeleri yapma yetkisini ise Nükleer Düzenleme Komisyonu'na vererek görevleri dağıtmıştır. Yasa ayrıca Komisyonun eşit sorumluluğa sahip yapısını öngörmüş ve ana dairelerini kurmuştur.
1978 tarihli Nükleer Yayılmanın Önlenmesi Yasası, 22 U.S.C. § 3201, nükleer patlayıcı cihazların ABD'nın güvenlik çıkarına önemli bir tehdit oluşturduğunun belirtildiği Birleşik Devletler federal yasasıdır. 10 Mart 1978 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Atom Enerjisi Yasası, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'nde nükleer güç ve alternatif olarak nükleer silah üretimi ile ilgili mevzuatın genel kısa başlığıdır.
Call of Duty: Modern Warfare Remastered, Raven Software tarafından geliştirilen ve Activision tarafından yayımlanan 2016 yapımı birinci şahıs nişancı oyunudur. Oyun, 2007 yapımı Call of Duty 4: Modern Warfare oyununun yeniden düzenlenmiş bir versiyonudur ve ilk olarak Call of Duty: Infinite Warfare oyununun özel sürüm paketlerinin bir parçası olarak Kasım 2016'da PlayStation 4, Microsoft Windows ve Xbox One için piyasaya sürülmüştür. Bu platformlar için 2017 yılının ortalarında bağımsız bir sürüm yayımlandı. Oyunun hikâyesi, Orta Doğu'da ayrılıkçı bir gruba ve Rusya'da aşırı milliyetçi bir gruba karşı savaşmak için görevler üstlenen Amerika Birleşik Devletleri Deniz Piyadeleri (USMC) ve Özel Hava Kuvvetleri'ni (SAS) konu alıyor.

Nükleer silahlanma yarışı, Amerika Birleşik Devletleri, Sovyetler Birliği ve müttefiklerinin Soğuk Savaş süresince nükleer savaşta üstünlük kurmak için girdikleri bir silahlanma yarışıydı. Bu dönemde, ABD ve Sovyetler'in yanı sıra diğer ülkeler de nükleer silah geliştirmeye başladı, ancak hiçbiri savaş başlığı üretiminde diğer iki süper güç kadar etkin olmadı.
Daha önce Toprak Koruma Servisi olarak bilinen Doğal Kaynakları Koruma Servisi, çiftçilere ve diğer özel arazi sahiplerine ve yöneticilerine teknik yardım sağlayan Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı'nın bir ajansıdır.

Castle Bravo, Amerika Birleşik Devletleri'nin geliştirdiği ve 1 Mart 1954 günü Bikini Atolü'nde test ettiği Termonükleer silahtır. İçerisinde 15 megaton TNT bulunmaktadır, şu ana dek geliştirilmiş en büyük 3. nükleer bombadır. Patladığı zaman oluşturduğu mantar bulutu 40 km yüksekliğe ve 100 km çapa sahip olmuştur. Patlamayı 240 km uzaklıktaki Rongerik Mercan Adası'ndan izleyen bilim adamları acilen tahliye edilmek zorunda kalmıştır.

Amerika Birleşik Devletleri Atom Enerjisi Komisyonu (AEC), II. Dünya Savaşı'ndan sonra Amerika Birleşik Devletleri Kongresi tarafından atom bilimi ve teknolojisinin barış zamanındaki gelişimini de teşvik etmek ve kontrol altında tutmak için kurulan Amerika Birleşik Devletleri hükûmetinin bir kurumuydu. Başkan Harry S. Truman, 1 Ağustos 1946'da McMahon/Atom Enerjisi Yasası'nı imzalayarak, 1 Ocak 1947'den itibaren atom enerjisinin kontrolünü ordudan sivillere devretmiş oldu. Bu yasa Atom Enerjisi Komisyonu üyelerine savaş sırasında atom bombası üretmek için inşa edilmiş fabrikaların, laboratuvarların, ekipmanların ve personelin tam kontrolünü sağladı.