İçeriğe atla

1837 Büyük Ovalar çiçek hastalığı salgını

Çiçek hastalığı
Olağan başlangıcıMissouri Nehri vasıtasıyla
UzmanlıkEnfeksiyon hastalıkları Bunu Vikiveri'de düzenleyin
Süre1836-1840
İlaçÇiçek aşısı
Ölüm17.000+

1837 Great Plains çiçek hastalığı salgını 1836'dan 1840'a kadar devam etmiş ancak, 1837 baharında Amerikan Kürk Şirketi (İng. American Fur Company) isimli bir şirkete ait St. Peter vapuru ile Missouri Vadisi'ne taşınan enfekte insanlar ve malzemeler sebebiyle doruk noktasına ulaşmıştır.[1] Sadece Missouri Nehri boyunca 17.000'den fazla yerli ölmüş ve bazı kabileler neredeyse yok olmuştur.[2] Salgın özellikle bölgede yaşayan yerli halk olan Mandanları etkilmiştir.

Tarihçe

1515 yılına ait güvenilir salgın raporlarına göre, çiçek hastalığının İspanyol kaşifler tarafından batı yarımküreye taşınmasından sonra Amerikan yerlileri bu hastalıktan büyük oranda etkilenmiştir.[3] Çiçek hastalığı'nın özellikle Great Plains bölgesinde yayılması ve yerli halkı etkilmesinin sebebi, bu kişiler arasında daha önce böyle bir hastalıkla karşılaşılmaması ve bu yüzden herhangi bir bağışıklık mekanizmasının gelişmemesiydi. Bu sebeple bölgede ölüm oranları çok yüksekti. 1730'larda çiçek hastalığı batıya Kanada'ya ve Amerika Birleşik Devletleri'nin kuzeyine doğru yayıldı. Bölge büyük oranda Nakotalar ve Kanada Kızılderilileri tarafından kontrol ediliyordu, fakat hastalık yüzünden nüfusları büyük oranda azalınca bölgenin kontrolünü kaybettiler.[2] 1730'ların sonunda, Missouri Nehri boyunda yaşayan Arikara nüfusu yarıya inmişti. 1730'larda çiçek hastalığı sebebiyle yok olan diğer topluluklar arasında Çerokiler, Pavniler, Kaw kabilesi (Kanzalar) ve Loup nehri çevresinde yaşayan kabileler bulunmaktaydı.[2]

1796'da bir kişiye hafif sığır çiçeği enfeksiyonu enjekte etmenin çiçek hastalığına karşı bağışıklık sağladığı bulundu. Avrupa'da kullanımı yaygınlaşan bu tedavi yöntemi, Kuzey Amerika'da Thomas Jefferson tarafından hastalıktan korunabilmek için uygulamaya çalışıldı. Ne yazık ki aşının tedarikinde yaşanan hatalar sebebiyle 1830'lu yılların sonuna kadar, Güneybatı bölgeleri haricinde nüfusun büyük kısmı bu aşıdan mahrum kalmıştır.[4] Hudson's Bay Company'nin (kısaca HBC) tekel olduğu dönemde erken aşılama çabaları, düzensiz ve örgütlenmemişti. HBC aşılamanın potansiyelini fark etmesine ve daha fazla insanın kendileri için daha fazla müşteri anlamına gelmesine rağmen, salgın iyice başlayana kadar yürürlükte olan sistematik bir aşılama programı uygulayamadı. Çiçek hastalığı enfeksiyonları 1780'lerde artmaya başlamış ve 1837 salgınına kadar da devam etmiştir.

Salgın

Çiçek hastalığı salgınının Missouri Nehri boyunca 17.000 civarında kişiyi öldürdüğü tahmin edilmektedir.[2] St. Peter vapuru St. Louis'den Missouri Nehri boyunca Fort Union'a giderken, yol boyunca insanları enfekte ederek salgının yayılmasına sebep olmuştur.[5] Vapur 29 Nisan 1837 civarında Leavenworth'a ulaştı. Bu sırada bir güverte görevlisi çiçek hastalığı belirtileri gösteriyordu. Kısa bir süre sonra, üç Arikara üyesi kadın Mandan topluluğuna yapacakları yolculuk için gemiye katıldı. Kadınlar enfeksiyon belirtileri gösterseler de, köylerine dönmelerine izin verildi ve ardından hastalık topluluklarına da yayıldı.[6] Hastalık Mandan halkı arasında yayıldı ve en öldürücü, kötü huylu hemorajik forma sahipti. Temmuz 1837'de Mandan kabilesinin nüfusu yaklaşık olarak 2.000'di. Ekim ayına kadar bu sayı, bazı kaynaklara göre 23 veya 27'ye, bazı kaynaklara göre ise 138'e kadar azaldığı bildirilmektedir. Bu durum hastalığın, en az %93'lük bir ölüm oranını sahip olduğunu yansıtmaktadır.[7] Hastalık Fort Union'a ulaştığında, yayılmasını önlemek için bir çaba gösterildi, ancak sonunda Nakotalar'ı da yok edecekti. Daha sonra, Marias Nehri üzerinden Fort McKenzie'ye bir giden bir tekne vasıtasıyla hastalık Fort McKenzie'de yaşayan Karaayaklar arasında yayıldı. Salgın 1837 - 1840 yılları arasında Great Plains bölgesinde yayılmaya devam etti ve binlerce insanın ölümüne sebep oldu. Salgın sonucunda, Karaayaklar'ın üçte ikisi, Nakotalar ve Araikalar'ın yarısı, Apsalokeler'in üçte biri ve Pavniler'in dörtte birinin öldüğü bildirilmiştir.

Salgından etkilenen kabileler, ülke içerisindeki güç dengesini büyük oranda değiştirdi. Aşılanamayan Nakotalar ve Karaayaklar büyük ölümler sebebiyle hem nüfuslarının hem de topraklarının büyük kısmını kaybetmişlerdir. Hastalık, daha yoğun bir nüfusa sahip oldukları için bu kabileleri programından yararlanabildikleri için, mücadele içerisinde oldukları diğer yerli gruplara karşı üstünlük sağladılar. HBC'nin yürütmekte olduğu aşılama programında, kürk üretimi ile uğraşan topluluklara öncelik verildi. Bu uygulama sonucunda Saulteaux kabilesi ve Ova Kızılderilileri gibi topluluklar, sınırlarını oldukça genişletmişlerdir.[8]

Kaynakça

  1. ^ Jones, David S. (30 Haziran 2009). Rationalizing Epidemics. Harvard University Press. s. 76. ISBN 978-0-674-03923-0. 
  2. ^ a b c d Daschuk, James W. (2013). Clearing the Plains : disease, politics of starvation, and the loss of Aboriginal life. Regina: University of Regina Press. ISBN 978-0-88977-297-7. OCLC 840250990. 
  3. ^ Graubard, Mark (1 Mayıs 1947). "The Effect of Smallpox on the Destiny of the Amerindian. E. Wagner Stearn, Allen E. Stearn". Isis. 37 (1/2): 124-125. doi:10.1086/348012. ISSN 0021-1753. 8 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Eylül 2021. 
  4. ^ Hackett, F. J. Paul (Frederick John Paul) (2004). "Averting Disaster: The Hudson's Bay Company and Smallpox in Western Canada during the Late Eighteenth and Early Nineteenth Centuries". Bulletin of the History of Medicine. 78 (3): 575-609. doi:10.1353/bhm.2004.0119. ISSN 1086-3176. 
  5. ^ Ostler, Jeffrey (2004). The Plains Sioux and U.S. colonialism from Lewis and Clark to Wounded Knee. Cambridge: Cambridge University Press. ISBN 0-521-79346-7. OCLC 53951752. 
  6. ^ Dollar, Clyde D. (1977). "The High Plains Smallpox Epidemic of 1837-38". The Western Historical Quarterly. 8 (1): 15. doi:10.2307/967216. ISSN 0043-3810. 
  7. ^ C., Kohn, George (2008). Encyclopedia of plague and pestilence : from ancient times to the present. Facts On File. s. 252-253. ISBN 1-4381-2923-8. OCLC 1037505753. 19 Nisan 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Eylül 2021. 
  8. ^ Stadfeld, Bruce (1993). "Aboriginal Resource Use in Canada: Historical and Legal Aspects, Edited by Kerry Abel and Jean Friesen, Winnipeg: University of Manitoba Press, 1991, vii + 343 pp". Canadian journal of law and society. 8 (1): 263-267. doi:10.1017/s0829320100003069. ISSN 0829-3201. 3 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Eylül 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Çiçek hastalığı</span> ortadan kaldıran insan hastalığı

Çiçek hastalığı veya smallpox Orthopoxvirus cinsine ait olan variola virüsünün neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Doğal olarak ortaya çıkan son vaka Ekim 1977'de teşhis edilmiş ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 1980 yılında hastalığın küresel olarak yok edildiğini onaylayarak çiçek hastalığını yok edilen tek insan hastalığı haline getirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey Dakota</span> Amerika Birleşik Devletlerinde eyalet

Kuzey Dakota, Amerika Birleşik Devletleri'nin Kanada sınırı boyunca uzanan, ülkenin Ortabatı eyaletlerilerinden birisidir. Eyaletin komşuları kuzeyde Kanada, doğuda Minnesota, güneyde Güney Dakota ve batıda Montana eyaletleridir. Kuzey Dakota Birleşik Devletler'in büyüklük açısından 19. Eyaleti olmasına rağmen en az nüfusa sahip 3. eyaletidir. Kuzey Dakota, Dakota bölgesinin Kuzey bölgesinden oluşturulmuş bir eyalettir ve 2 Kasım 1889 tarihinde ABD'ye kabul edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Aşılama</span> hastalıklara karşı koruma için aşının uygulanması

Aşılama, bağışıklık sisteminin bir hastalığa karşı bağışıklık geliştirmesine yardımcı olmak için bir aşının uygulanmasıdır. Aşılar zayıflatılmış, canlı veya öldürülmüş halde bir mikroorganizma veya virüs ya da organizmadan alınan proteinler veya toksinler içerir. Vücudun adaptif bağışıklığını uyararak, bulaşıcı bir hastalıktan kaynaklanan hastalıkları önlemeye yardımcı olurlar. Bir nüfusun yeterince büyük bir yüzdesi aşılandığında, sürü bağışıklığı ortaya çıkar. Sürü bağışıklığı, bağışıklık sistemi baskılanmış - zayıflatılmış bir versiyonu bile kendilerine zarar vereceği için aşı olamayan - kişileri korur. Aşılamanın etkinliği geniş çapta incelenmiş ve doğrulanmıştır. Aşılama, bulaşıcı hastalıkların önlenmesinde en etkili yöntemdir; çiçek hastalığının dünya çapında ortadan kaldırılmasından ve çocuk felci ve tetanos gibi hastalıkların dünyanın büyük bir kısmından yok edilmesinden büyük ölçüde aşılama sayesinde sağlanan yaygın bağışıklık sorumludur. Bununla birlikte, Amerika'daki kızamık salgınları gibi bazı hastalıklarda, 2010'larda nispeten düşük aşılama oranları nedeniyle - kısmen aşı tereddütlerine atfedilen - artan vakalar görmüştür. Dünya Sağlık Örgütüne göre aşılama sayesinde yılda 3,5-5 milyon ölüm önlenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Tsutinalar</span>

Tsutinalar ya da eski adlarıyla Sarsiler, Kanada'nın Alberta eyaletinde Calgary yöresinde yaşayan, avcı ve toplayıcı, 18. ve 19 yüzyıllarda ata bağımlı tam göçebe, anasoylu, animist ya da şamanist Ova Kızılderilileri kültür grubundan Kızılderili halkı. Kuzey Atabaskları içinde tek başına alt grup oluştururlar. Diğer Kanada Kızılderilileri gibi Tsutinalar da yasal olarak Kızılderili rezervi adı verilen kamp benzeri toplama yerleşimlerde yaşamak zorundadırlar. Bugün Kanada'da yalnızca Tsuu T'ina Nation adını taşıyan ve 283.14 km² alan kaplayan tek rezervleri bulunur. Bu rezerv 1910-1996 yılları arasında Kanada Ordusu'nun eğitim kampı iken sonradan Tsutinalara devredilmiştir. 2001 sayımında 1.982 kişi olan nüfuslaerı 2012 sayımında 1.916 olarak kaydedilmiştir

<span class="mw-page-title-main">Kızılderili savaşları</span> Kuzey Amerika yerlilerinin beyaz yerleşimciler tarafından boyunduruk altına alınması

Kızılderili savaşları ya da ABD Kızılderili savaşları, Yeni Dünya'da Kuzey Amerika'nın yerlisi ABD Kızılderilileri ile Eski Dünya'dan gelen Avrupalı göçmen yerleşimciler arasında patlak veren ve 1622-1924 yıllarında aralıklı olarak asırlara yayılan Amerikan Bağımsızlık Savaşı öncesi ve sonrası bir dizi çatışmalar silsilesidir. Savaşın ana sebebi, keşfedildiği andan itibaren Amerika kıtasını doğudan işgal etmeye başlayan Avrupalı sömürgecilerin sürekli artması ve bu artış sonunda yerlileri batıya sürmeleridir. Bu savaşlar Amerika kıtasının doğu kıyısından batı kıyısına kadar genişlemenin mukadder olduğunu ifade eden Kader Manifestosu gibi ideolojiler tarafından teşvik edildiği gibi, politik kaygıyla zorla ya da antlaşmalarla Kızılderili Tehciri gibi etnik temizlik hareketleri de savaşların tetikleyici unsurlarıdır. Bu savaşlar sırasında ABD Kızılderili katliamları da görülür.

<span class="mw-page-title-main">Marias Katliamı</span>

Marias Katliamı ya da Baker Katliamı veya Heavy Runner Katliamı, 19. yüzyılın sonlarında Kızılderili savaşları sırasında 23 Ocak 1870 tarihinde binbaşı Eugene M. Baker komutasındaki Amerika Birleşik Devletleri Ordusu tarafından Montana'da Marias Nehri yakınlarında Karaayaklar konfederasyonundan Pikani (Piegan) Karaayaklarına yapılan katliam.

<span class="mw-page-title-main">Teksas-Kızılderili savaşları</span> Teksastaki göçmenlerle Kızılderililer arasında yaşanan çatışmalar

Teksas-Kızılderili savaşları, Teksas'taki göçmen yerleşimciler ile yerli Güney Ova Kızılderilileri arasında patlak veren ve 1820 - 1875 arası aralıklı olarak yıllara yayılan bir dizi çatışmalar silsilesidir. Bu savaşların ilki Fransız Teksası'ndan (1684-1689) sonra İspanyol Teksası'na (1690-1821) gelen ve büyük ölçüde İspanyollardan oluşan Avrupalı yerleşimciler ile yerli Kızılderili kabileleri arasında çıkmıştır. Sonra da Teksas'ın Meksika'daki parçası olan Meksika Teksası'nda (1821-1836) devam etmiştir. Teksas Cumhuriyeti (1836–1845) döneminde de süren savaşlar 1845'te Amerika Birleşik Devletleri'nin 28. eyaleti olmasıyla da sona ermemiş ve 1875 yılına kadar devam etmiştir. Kızılderili savaşları sırasında Arizona'dan sonra en fazla ölüm görülen eyalet Teksas'tır.

<span class="mw-page-title-main">Arikara Savaşı</span>

Arikara Muharebesi Ağustos 1823'te Birleşik Devletler ve Missouri Nehri yakınındaki Arikara halkı arasında yapılmış muharebedir. Bu bölge günümüzde Güney Dakota olarak geçmektedir.

İlk kolera salgını, aynı zamanda ilk Asya kolera salgını veya Asya kolerası olarak bilinen, Kalküta çevresinde oluşmuş ve Güneydoğu Asya, Ortadoğu, Doğu Afrika ve Akdeniz kıyılarına kadar yayılmış bir salgın hastalıktır. Kolera daha önce birçok kez Hindistan'a yayılmışken, bu salgın daha da ilerledi; sona ermeden önce Çin ve Akdeniz'e kadar ulaştı. Bu salgının sonucunda Avrupa'nın baskısıyla bölgeye gönderilen Britanyalı askerler de dahil olmak üzere yüz binlerce kişi öldü. Salgın, 19. ve 20. yüzyıllar süresince hem Asya hem Avrupa'da yayılan birkaç kolera pandemisinin ilkiydi. Salgın, benzeri görülmemiş bir şekilde çok sayıda bölgeye yayılmış ve Asya'daki hemen hemen her ülkeyi etkilemiştir.

Karaayak hakkında Yerli Amerikalıları ve Aborijin halkını çevreleyen çok sayıda efsane vardır. Karaayak, Alberta, Kanada ve Montana bölgeleri olarak bilinen bölgelerde Great Plains'de yaşar. Bu hikâyeler, mitler, kökenler ve efsaneler, dinleri, tarihleri ve inançları gibi günlük yaşamlarında büyük rol oynarlar. Sadece Karaayak kabilelerin yaşlılarının hikâyeleri anlatmasına izin verilir ve genellikle elde edilmesi zordur çünkü kabilelerin yaşlıları onları kabileden olmayan yabancılara söyleme konusunda isteksizdirler. George B. Grinnell, John Maclean, DC Duvall, Clark Wissler ve James Willard Schultz gibi insanlar, kabileler tarafından anlatılan bir dizi hikâyeyi elde edip kaydedebildiler.

<span class="mw-page-title-main">1557 grip salgını</span> Pandemi

1557'de öncelikle Asya'da pandemik olarak gözlenen grip türüdür. Sonrasında Afrika, Avrupa ve sonunda Amerika'ya yayıldı. Bu grip son derece bulaşıcıydı ve yoğun, bazen ölümcül semptomlarla kendini gösteriyordu. Thomas Short, Lazare Rivière ve Charles Creighton gibi tıp tarihçileri, modern tıp tarafından grip olarak kabul edilmiş nezle benzeri ateşli durumları derlediler. 1557 ve 1559 arasında bu ateşli hastalık o döneme dek en büyük yoğunlukta popülasyonları etkiledi. 1557 gribi, hükûmetlerin muhtemelen ilk defa doktorları salgına müdahale için bürokratik örgütlenme dışında hareket etmeye davet ettiği bir salgın oldu. Aynı zamanda, influenzanın patolojik olarak düşüklerle ilişkilendirildiği ve ilk kez İngilizce terminolojinin kullanıldığı, küresel olarak yayılan bir pandemiydi. Grip, tekrarlanan dalgalar halinde geri döndüğü için daha yüksek ölüm oranlarına, neredeyse evrensel enfeksiyona ve ekonomik kargaşaya neden oldu.

1924-1925 Minnesota çiçek hastalığı salgını en ölümcül çiçek hastalığı salgındır. Çiçek hastalığı nedeniyle ABD'nin Minnesota eyaletinde 500 kişi ölmüştür. Bunların 400'ü Minneapolis-Saint Paul metropol bölgesinde yaşamaktaydı. İkiz Şehirler olarak tanımlanan bu bölgede ölümlerinin neredeyse yüzde 90'ı Minneapolis'te gerçekleşti.

<span class="mw-page-title-main">1721 Boston çiçek hastalığı salgını</span>

1721'de Boston kötü bir çiçek hastalığı (variola olarak da bilinir) salgını geçirdi. Nisan 1721 ile Şubat 1722 arasında Boston'daki yaklaşık 10.600 kişiden 5.759'u enfekte oldu. Salgın, Püriten bakan Cotton Mather ve Harvardlı doktor Zabdiel Boylston'u, on üç koloni'nin halka açık aşılama konusundaki ilk deneyiminin bir parçası olarak Bostonluları etkiledi. Onların çabaları insanları çiçek hastalığına karşı bağışıklamak için daha fazla araştırmaya ilham verdi. Massachusetts Körfezi Kolonisini ilk aşı tartışmasının merkezine yerleştirdi ve Batı toplumunun hastalığa yönelik tıbbi tedavi yaklaşımını değiştirmiştir. Boston gazeteleri aşı çabalarına karşı çıkan ve destekleyen çeşitli bilgiler yayınlarken, salgın hastalık hakkındaki sosyal ve dini söylemler de çeşitlenmişti.

<span class="mw-page-title-main">1775-1782 Kuzey Amerika çiçek hastalığı salgını</span>

1775-1782 Kuzey Amerika çiçek hastalığı salgını Batı Yarımkürenin Yeni Dünyası olarak kabul edilen bölgede gerçekleşen salgındır.Kolomb'un Amerika'ya ilk yolculuğunun, çiçek hastalığı virüsünün Amerika'ya ilk gelişine yol açtığı ve Kuzey Amerika kıtasının çoğuna yayılmasını sağladığı söylenebilir. 1775 yılında başlayan salgında en az 130.000 kişinin öldüğü tahmin ediliyordu.

735-737 Japonya çiçek hastalığı epidemisi Japonya'nın çoğunu etkileyen büyük bir çiçek hastalığı salgınıdır. Tüm Japon nüfusunun yaklaşık 1/3'ünü öldüren salgının ülke genelinde önemli sosyal, ekonomik ve dini yansımaları oldu.

Massachusetts çiçek hastalığı salgını ya da Koloni salgını 1633'te Massachusetts'i vuran bir çiçek hastalığı salgınıdır. Ancak çiçek hastalığı salgınları 1633 ile sınırlı değildi ve neredeyse her on yılda bir meydana geldi.

<span class="mw-page-title-main">1972 Yugoslavya çiçek hastalığı salgını</span>

1972 Yugoslavya çiçek hastalığı salgını, Avrupa'daki son çiçek hastalığı salgınıydı. Merkezi Yugoslavya'nın bir eyaleti ve başkenti olan Kosova ve Belgrad'daydı. Müslüman bir hacı, Orta Doğu'da çiçek hastalığı virüsüne yakalanmıştı. Kosova'daki evine döndükten sonra 175 kişinin enfekte olduğu ve 35 kişinin öldüğü salgın başladı. Salgın, zorunlu karantina ve toplu aşılama ile etkili bir şekilde kontrol altına alındı. 1982 filmi Variola Vera bu olaya dayanmaktadır.

1974 Hindistan çiçek hastalığı salgını, 20. yüzyılın en kötü çiçek hastalığı salgınlarından birisi olarak adlandırılmaktadır. Salgında 188,000 kişi enfekte olmuş ve 31,000 Hint ise hayatını kaybetmiştir. Hindistan salgın sırasında, dünyadaki çiçek hastalığı vakalarının %86'sından fazlasına sahipti.

<span class="mw-page-title-main">Bulaşıcı hastalıkların yok edilmesi</span>

Bulaşıcı hastalıkların yok edilmesi (eradikasyon), bir bulaşıcı hastalığın küresel konak popülasyondaki prevalansının sıfıra indirilmesidir.

İnokülasyon, bir kişiye veya başka bir organizmaya bir patojen veya başka bir mikrop veya virüs yerleştirme eylemidir. Çeşitli bulaşıcı hastalıklara karşı yapay olarak bağışıklık kazandırma yöntemidir. "İnokülasyon" terimi ayrıca daha genel olarak mikropları, mikrobu kültürlemek için kullanılan bir Petri kabı gibi herhangi bir büyüme ortamına veya yoğurt gibi kültürlenmiş gıdalar ile bira ve şarap gibi fermente içecekler yapmak için gıda bileşenlerine kasıtlı olarak yerleştirmek anlamında da kullanılır. İnokülasyon, çiçek hastalığını ortadan kaldırmak ve çocuk felci gibi diğer bulaşıcı hastalıkları önemli ölçüde azaltmak için kullanılmıştır. "İnokülasyon", "aşılama" ve "bağışıklama" terimleri sıklıkla birbirlerinin yerine kullanılsa da aralarında önemli farklar vardır. İnokülasyon, bir kişiye veya başka bir alıcıya bir patojen veya mikrop yerleştirme eylemidir; aşılama, birine özel olarak bir aşı yerleştirme veya verme eylemidir; ve bağışıklama, bağışıklık sisteminin bir aşıya veya doğal enfeksiyona verdiği yanıttan kaynaklanan hastalık direncinin geliştirilmesidir.