C, c, ISO temel Latin alfabesi ve Türk alfabesinin üçüncü harfidir. İngilizce söylenişi şeklindedir. Türkçedeki söylenişi [d͡ʒ] şeklindedir.
Latin alfabesi, antik Roma tarafından Eski Latince yazmak için kullanılan Latin harfleri tabanlı alfabedir. 23 harften oluşan Latin alfabesi, Latin harflerini kullanan ilk alfabedir.
Fince (
A, a ISO temel Latin ve Türk alfabesinin ilk harfidir. İngilizce telaffuzu şeklindedir. Şekil olarak ise Yunan alfabesinde bulunan Αlfa'ya benzemektedir.
Kiril alfabesi, Avrasya'da çeşitli dillerin yazımı için kullanılan alfabedir. Çeşitli Slav, Türk, Kafkas, Moğol, Ural, ve İranî dillerinin resmî alfabesidir. En eski Slav kitaplarının yazıldığı iki alfabeden biri olan Kiril yazısı, Aziz Kiril ve kardeşi Metodius tarafından 9. yüzyılın ilk çeyreğinde oluşturulmuştur.
Fi, Yunan alfabesinin yirmibirinci harfidir. Harfin kökeni tam olarak bilinmemektedir. Eski Yunancadaki kopa'dan geldiği düşünülmektedir. Türkçedeki F sesi gibi sesletilir. Fakat Yunancada f sesini veren bir başka harf bileşiği daha vardır; bu nedenle sık kullanılan bir harf değildir.
Taf, Yunan alfabesinin on dokuzuncu harfidir. Türkçedeki /t/ sesine denk gelir. Türkçe transkripsiyonlarda aynı yazılmasına karşın Θθ harfi ile karıştırılmamalıdır. Yunan alfabesindeki Taf, Fenike alfabesindeki tav harfinden gelmektedir.
Ksi, Yunan alfabesinin on dördüncü harfidir. Fenike alfabesinin samekh harfinden gelmektedir. Ksi harfi, tek bir sesin değil, /k/ ve /s/ seslerinin birleşimini temsil eder. Türkçede bu harfi temsil eden tek bir harf yoktur fakat harf, yazı dilinde bazen kullanılan X harfiyle ile aynı görevdedir.
Ni Yunan alfabesinin on üçüncü harfidir. Fenike Αlfabesi'nin nun harfinden gelmektedir. Türkçedeki N sesine karşılık gelir. Küçük harf olan ν Lâtin harfi V ile karıştırılmamalıdır. Yunancadaki Ν ν hiçbir zaman genizsi söylenmez, dil ucu ön damağa değdirilerek söylenir. Kendisinden sonra taf harfi gelmesi durumunda iki harf birlikte Türkçedeki D harfine benzer bir ses verir.
Yy, Türk alfabesinin 28. harfidir. Türkçede /j/ sesini temsil eder.
Ww, Türk alfabesinde bulunmayan Latince kökenli bir harftir. İngilizcede ötümlü dudaksıl-artdamaksıl sürtünmesiz ünsüzü karşılar. Bu ses, dudaklar büzülerek söylenen V harfi gibidir. Fakat Lehçe, Türkmence, Almanca gibi birçok dilde V harfinin yerine kullanılır. W, internet sayesinde dünya çapında sıkça kullanılan harflerden biri hâline gelmiştir. Günlük hayattaki yaygın kullanımı üzerine Türk Dil Kurumu bu harfi "çift v" adıyla tanımlamıştır.
(Š: Büyük harf, š: Küçük harf) Latin Alfabesi'ndeki S harfinin haçek ile birleşmesiyle oluşan bir harftir. Genellikle Türkçedeki Ş gibi okunur. Š harfi içeren diller şunlardır:
İpsilon Yunan alfabesinin yirminci harfidir. İpsilon harfi /i/ sesini verir. Ne büyük harf şekli Υnin, ne de küçük harf şekli υnin, dilimizdeki benzerleri ile bir ilgisi yoktur. Υ ve υ harfleri yanına ω harfi aldığında bazen U sesi verir. Fenike alfabesi'nin vav harfinden gelmektedir.
Ä veya ä, çoğunlukla Kuzeybatı Avrupa dillerinde yaygınlık gösteren bir harftir. Almanca, Lüksemburgca, Fince, İsveççe, Slovakça, Türkmence, Gagavuzca, Aymaraca ve Estoncada kullanılır ve bazılarında, bazılarında sesini gösterir. Aynı ses Azericede Ə harfi ile, Norveççe, Danca, Faroece ve İzlandaca'da Æ harfi ile gösterilir.
Değişen yıldız belirtmesi, astronomi'de değişen yıldız'lara verilen özel bir tanımlayıcıdır. 17. yüzyılda Bayer tüm parlak yıldızları kataloglarken, takımyıldız adlarının kısaltmaları önüne eski yunan alfabesinin harflerini koyarak bir adlandırma yoluna gitmiştir. Yunan alfabesinin harfleri yeterli olmayınca bu adlandırmaya Latin alfabesinin küçük harfleri ve daha sonra da büyük harfleri ile devam etmiştir. Fotoğraf filminin astronomide kullanılmaya başlaması ile gözlenen yıldız sayısındaki hızlı artış sonucu, Hevelius ve Flamsteed, harflerle yapılan adlandırmanın yeterli olmayacağını düşünerek, bir takımyıldızdaki üyeleri sağ açıklık sırasına dizmişler ve takımyıldız adının önüne sayıları koyarak yıldızları adlandırmayı tercih etmişlerdir. Argelander, 19. yüzyıl ortasında "Bonner Durchmunsterung (1855)" kataloğu ve haritalarını oluştururken, çok sayıda ışık değişimi gösteren yıldızın var olduğunu görmüş ve bunların düzenli bir şekilde adlandırılması gerektiğini düşünmüştür. Argelander değişen yıldızların adlandırılması için arayış içinde iken Latin alfabesinin küçük harfleri tükenmiş, büyük harflerin ise bir kısmı kullanılmış durumdaydı. Alfabenin sonuna yakın harfler hiçbir takımyıldız üyesi için kullanılmamıştı. Argelander öncelikle, bir takımyıldızda 9 dan fazla değişen keşfedilemeyeceği düşüncesi ile Latin alfabesinin R, S, T, U, V, W, X, Y, Z harflerini takımyıldız isminin "in" halinin önüne koyarak adlandırmaya başlamıştır. Ancak yeterli olmadığını görünce, aynı harflerin ikili kombinasyonlarını kullanmıştır:
Εpsilon, Yunan alfabesinin beşinci harfidir. Türkçedeki ince E sesi gibi okunur. Örnek: benim, esir vb.
Heta(Ͱ) Yunan alfabesi harfi olan Eta (İta)'nin eski adı idir. Arkaik Yunan alfabesinde, Η veya olarak yazılan harf, klasik ve modern Yunancan'nın İta harfi gibi sesli harf olarak değil, net Latin "H" harfi gibi sessiz harf olarak kullanıldı. Daha sonra, /ē/ sesini temsil eden sesli Η geliştiği zaman, bazı Yunan lehçesinde, (Ͱ) olarak yazılan ve /h/ sesi temsil eden yeni bir simge bulundu. Şimdi de, "heta" adı hem orijinal sessiz "H" için de, hem yeni Ͱ harfi için de kullanılıyor.
Yunancanın romanizasyonu, genelde Yunan alfabesi ile yazılan Yunanca metinlerin, Latin alfabesi ile temsili veya bunu yapmayı sağlayan bir sistemdir. Yunancanın romanizasyonu için çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. Bu yöntemler, kaynak metnin Eski Yunanca mı Modern Yunanca mı olduğuna ve arzu edilen dönüştürmenin transkripsiyon mu transliterasyon mu olduğuna bağlı olarak değişiklik göstermektedir.
Tet (ט) Semitik alfabelerin dokuzuncu harfidir. Yunan alfabesinde Thita (Θ)'ya eşdeğer olup Arap alfabesinde Ta harfine tekabül eder. Sert kapantılı ünsüz olan /t/ geleneksel Temani ve Sefarad söyleniş şekillerinde [tˤ]'ye dönüşür.
Fi şu anlamlara gelebilir: