
Hokand Hanlığı,, bugünkü Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan, Tacikistan ve Doğu Türkistan'ı da kapsayan bölgede 1709 ile 1876 yılları arasında hüküm sürmüş Mangıt-Ming Hanedanlığı. Buhara Hanlığı ve Hive Hanlığı ile birlikte Buhara Hanlıkları olarak anılmıştır. Başkenti Hokand olan hanlığın yönetimi içerisinde Tacikler, Özbekler, Kırgızlar, Kazaklar, Farslar, Kıpçaklar, Soğdlar, Uygurlar bulunmaktaydı. Yönettiği şehirler arasında; Hokand, Taşkent, Buhara, Semerkand, Margilan, Namangan, Fergana, Andican, Türkistan, Çimkent, Taraz(Talas), Bişkek, Oş, Zaferabad, İsfara, Aksu, Kaşgar, Hoten vb şehirler bulunmaktaydı.,
Şerefname Kürt sülalelerinin ayrıntılı tarihçesidir. Şeref Han tarafından 1597 tarihinde Farsça olarak kaleme alınmıştır. Kürt tarihine ilişkin en önemli özgün kaynaklardan biridir.

Han Mahmud 19. yüzyılda yaşamış bir Kürt Emiridir. Müküs Beylerinin Eyyubhanbegi koluna mensuptur. Cizreli Bedirhan Bey ve Hakkârili Nurullah Bey gibi isimlerle çağdaştır. Van'ın Müküs Sancağında doğmuş ve genç yaşta Sancak Beyi olmuştur. 1847 yılında sürgün olarak gittiği Silistre Eyaletine bağlı Rusçuk kentinde, 19 senelik sürgün hayatından sonra 22 Teşrin-i sani 1282 günü ölmüştür. Han Mahmud, Müküs sancak beyi olduktan sonra bu küçük beyliği kısa sayılabilecek bir sürede genişleterek, bir nevi kardeş federasyonu kurarak Van Gölü havzasından İran sınırına kadar büyük bir bölgeyi denetimi altına almıştır. Bölge tarihi açısından gerçekleştirdiği en önemli olay 1830'lu yıllarda ünlü Hoşap Kalesini alarak kadim Mahmudi Emaretine son vermesi olmuştur. Bu onu Kürdistan coğrafyasının en güçlü Mirlerinden biri hâline getirmiş, ayrıca İran ile hemhudud olması hasebiyle İran canibinde de üne kavuşmasına vesile olmuştur. Han Mahmud bu genişleme hareketini hem Osmanlı Devletinin bölge paşalarına hem de büyük nüfuz sahibi olan Botan ve Hakkâri Emirlerine rağmen başarabilmiştir. Müküs Emiri Han Mahmud, 1838 ve 1847 yıllarında Osmanlı Devleti ile karşı karşıya gelmiş, sürgünle sonuçlanan bu isyanlarda, ilk sürgününde Dersaadet'te (İstanbul) bir yıla yakın kalmış, son sürgününde ise Tuna Nehri kenarındaki Rusçuk kentinden memleketine bir daha geri dönememiştir.

Artuklu Beyliği ya da diğer adıyla Artuklular, Harput, Mardin ve Hasankeyf bölgelerinde 1102-1409 yılları arasında hüküm sürmüş bir Oğuz Türkmen beyliğidir.

I. Tahmasb, Safevî Devleti'nin ikinci hükümdarıdır.

Buhara Emirliği, Aştarhan hanedanı'nın son hanı olan Ebül Gazi zamanında, Muhammed Rahim Han yönetimindeki Moğol kökenli Mangıtlar tarafından kurulan Özbek devleti. Moğol kökenli ancak Cengiz Han soyundan olmayan Mangitler 1747'de Buhara'yı işgal ederek 1753'te Emirliğini ilan etmişti. Dönemin Orta Asya'nın töresine göre Cengiz Han soyundan gelmeyen Han olamadığı için 1756'de "Amīr al-Mu'minīn" unvanını kullanmıştı. Ve 1785 yılında Aştarhan hanedanının Buhara Hanlığını yok etmişti.

Tâceddinoğulları Beyliği, 14. ve 15. yüzyıllarda günümüz Samsun ve Ordu yörelerinde hüküm süren Türk beyliği. Anadolu beyliklerinden biri olarak sınıflandırılmakta olup Orduköy ve Erbaa merkezli olarak yönetilmiştir. Taceddinoğulları Beyliği yine sınırdaş bir beylik olan Haciemiroğulları gibi Çepni boyuna mensuptur.

1578-1590 Osmanlı-Safevî Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu ile Safevî Devleti arasında tüm Kafkaslar ile Güney Azerbaycan'da cereyan eden ve Osmanlıların zaferiyle sonuçlanan savaş.
Şahruh bin Ferruh Yesar – Şirvanşahlar Devleti'nin 43. hükümdarı, Şirvanşah II. Ferruh Yesar'ın oğlu, Şirvanşahlar Devletinin son hükümdarıdır. Safevi Devleti Şahı I. Tahmasp tarafından 1539'da katledilmesiyle, Şirvanşahlar Devleti tarih sahnesinden silinmiştir

Soran Emirliği, 1830'da Osmanlı Devleti'nden bağımsızlığını ilan eden Kürt emirliği olup bugünkü Irak'ın kuzeyinde idi.
Bu listede, tarihte Kürtler tarafından kurulmuş devletler, hanedanlıklar ve otonomiler bulunmaktadır.

Bitlis Emirliği Bitlis'in 24 aşiretinin birleşmesiyle oluşan bir Müslüman Kürt beyliğidir.

Botan Emirliği, 1338-1855 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğuna bağlı Güneydoğu Anadolu'da topraklarında bulunan Kürt Emirliklerinden birisidir. Cizre, Şırnak ve Siirt'in Eruh ilçesini içine almaktadır. Emirliğin adını aldığı Bûhtî Kürtleri Orta Çağlarda günümüz Hakkâri ili ile Musul arasında yaşamışlardır. Ayrıca Bûhtî Kürtleri, bazı tarihçiler nezdinde köken olarak Mervani hanedanının kurucusu olan Humeydi Kürtleri ile ilişkilendirilmişlerdir. 16. Yüzyılda yaşamış olan Kürt tarihçi Şerefhan-ı Bitlisi kaleme aldığı Şerefname adlı eserinde; Botan Emirliğinin, isminin cesaret ve savaşçılıklarıyla tanınmış olan Bûhtî aşiretinden aldığını ifade etmektedir. Antropolog Martin van Bruinessen, Botan Emirliğinin askerî gücünün Şıllet ve Çoxsor olarak ikiye ayrıldığını söylemiştir.

Hakkâri Emirliği, yedi asır boyunca Hakkâri bölgesinde hüküm sürmüş Hakkâri Emirlerinin iktidarını ifade etmektedir. Hakkâri bölgesi günümüz Hakkâri şehrinin sınırlarını aşan bir bölgedir. Batı'da Cizre'ye sınırı olan, doğu'da Urmiye gölüne kadar uzanan, kuzeyde Van'ı içerisine dahil eden Hakkâri Bölgesi güneyde Erbil'e kadar uzanmaktadır. Günümüzde Türkiye sınırları içerisinde Hakkâri diye bilinen şehir ise Colemêrg olarak bilinen Hakkâri Emirliği'nin, İmadiye'den sonraki ikinci merkezi görevi üstlenmiştir.
Hasankeyf Emirliği, Eyyubiler'in 1260'de dağılmasıyla birlikte bağımsız olan bir emirliktir. Eyyubi Hanedanının Soyundan Gelmektedir Eyyubiler'in dağılmasından sonra kurulan emirlikler arasında en uzun süre varlığını koruyabilenidir. 1462'de Akkoyunlular'ın işgaline uğramıştır ve 1482'de Salih II. Halil'in bölgeyi almasıyla birlikte Akkoyunlu işgalinden kurtulmuştur. 1511'de ise Şah ismail' tarafından kuşatılmış fakat bu kuşatma başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Bunun üzerine Salih II. Halil tuzağa çekilmiş, bölgeyi Ustacalı Mehmet'e bırakmıştır.
Eğil Beyliği veya Eğil Emirliği, Emir Mansur'un neslinden Pir Bedir tarafından, Mirdasi aşireti ile Diyarbakır yöresinde Zazalar ve bazı Kürt aşiretlerinin yardımıyla 1049 yılında kurulan ve günümüz Eğil ve çevresinde hüküm süren beyliktir.
Mahmudi Beyliği, Hoşap'ta hüküm sürmüş Mahmudi aşiretinin kurmuş olduğu Kürt beyliktir. Mahmudi aşiretinin bölgeye nereden geldiği hakkında ihtilaflı bilgiler mevcuttur. Şerefname'de, Karakoyunlular döneminde Kara Yusuf tarafından Şam'dan veyahut Azerbaycan'dan bölgeye getirildikleri yönünde bilgiler yer almaktadır. Ayrıca Mahmudi aşireti reisi Mahmud Ağa'nın Cizre'den, Azerbaycan'a gittikleri ifade edilmiştir.
Hezo Emirleri, 11. yüzyıl ve 16. yüzyıllar aralığında merkezleri Hezo ve Sason olmak üzere Erzen bölgesini ellerinde tutmuş bir Kürt Beyliğidir.
Suveydi veya Bingöl Emirliği (1231-1864) yılları arasında Bingöl bölgesinde hüküm süren bir Kürt emirliğiydi.
Müküs Beyliği (1600-1847) Kürt Beyliği Beyliğin kurucuları Eyyubi soyundandır,Beylik Bahçesaray ve çevresinde hüküm sürmüştür.Şerefname’de de detaylıca anlatıldığı üzere Müks Beyliği, Hizan ve Spayert Beylikleri ile akraba olup, Hınıs’a bağlı Bilican kalesine gelmiş, oradan da Selçukluların da yardımıyla Van Gölünün Güneyindeki bölgelere yerleşmişlerdir. Bu aile 1207’de Ahlât Bölgesine yerleşen ve 1229’da Harzemşah istilası ile bölgeden ayrılan Eyyubi Hanedanının bir koludur.