İçeriğe atla

Şifalı bitki

Söğüt ağaçlarının kabuğu aktif metabolit ve aspirin olan büyük miktarda salisilik asit içerir. Söğüt kabuğu etkili bir ağrı kesici ve ateş düşürücü olarak binlerce yıldır kullanılmaktadır.[1]
Şifalı bitki bahçesi.

Şifalı bitkiler içerdiği çeşitli moleküller ve vitaminler ile insanlar için oldukça faydalı bitkilerdir.[2] Şifalı bitkiler birçok hastalığa iyi geldiği bilinmektedir. Siyatik ağrısı, eklem ağrısı, kas ağrısı, sırt ağrısı, baş ağrısı, kulak ağrısı, diş ağrısı, berelenme, kesik, burkulma, âdet sancısı, böcek ısırması gibi durumlarda ağrıları dindirme özelliğinden dolayı iyi geldiği bilinmektedir.[3]

İlaç olarak bitkilerin kullanımı, insanlık tarihinin en eski tıbbi tekniklerinden biridir. Etnobotanik (bitkilerin geleneksel olarak insanlar tarafından kullanımları) gelecek ilaçları keşfetmek için etkili bir yol olarak kabul edilmektedir.[4] Hekimlerin mevcut ilaçların çoğu aspirin, dijitalisten, kinin ve afyon içeren bitkisel ilaçlar olarak kullanımının uzun bir geçmişi var.[5]

Tarihçe

İlaç olarak bitkilerin kullanımı, yazılı insan tarihinin öncesine kadar dayanır. İnsanlar tarafından kullanılan baharatlar ve otlar birçok tıbbi ilaç ve hastalıkların panzehirleri için kullanılmıştır. Bu ot ve baharatların kullanılması gıda kaynaklı patojenlerin tehdidine bir tepki olarak kısmen geliştirilmiştir. Çalışmalar patojenler en bol olduğu tropikal iklimlerde, yapılan yemeklerin çok baharatlı olduğunu göstermektedir. Bundan sonra, baharat en güçlü antimikrobiyal aktivitiye sahip bitki seçilmiştir.[6] Bütün kültürlerde sebzeler etten daha az baharatlıydı çünkü muhtemelen onlar bozulmaya karşı daha dayanıklıydı.[7] Bu yüzden etler baharatlanarak uzun bir şekilde saklanabiliyordu. Sebzelerin ise genellikle böyle bir ihtiyacı yoktu. Tarihteki baharat yolunun en önemli özelliği de bu idi. Kapalı tohumlu bitkiler (çiçekli bitkiler) çoğu bitki ilaçlarının önemli kaynağı olmuştur. İnsan yerleşimlerinde bulunan çoğu otların, ısırgan ve hindiba gibi otlarında tıbbi özellikleri vardır.[8][9]

Hazırlanışı

Bitkisel materyaller genelde kurutulur ve bu şekilde bir yıl muhafaza edilebilirler. Bitkilerin kurutulması için özel odalar tutulur ve kurumaları beklenir. Bitkiler yağmurlu ve sisli havada toplanmamalı ve ıslatılmamalıdır. Bu onun küflenmesine yol açabilir.[10] Bu süreç önemli olduğu gibi toplanması da önemlidir. Özel kesme teknikleri ile alınan bitkiler çeşitli işlemlerden geçerler. Çabuk bir şekilde etkilerini kaybedebilirler. Genelde bu bitkiler kurutulduktan sonra mümkünse 1 yıl geçmeyecek sürede kullanılmalıdır.[11]

Kaynakça

  1. ^ Lichterman, B. L (2004). "Aspirin: The Story of a Wonder Drug". British Medical Journal. 329 (7479). s. 1408. doi:10.1136/bmj.329.7479.1408. 
  2. ^ "Bitkilerin vitamin değerleri". 17 Eylül 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ağustos 2014. 
  3. ^ "Faydalı Bitkiler". 23 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Haziran 2014. 
  4. ^ Fabricant DS, Farnsworth NR (Mart 2001). "The value of plants used in traditional medicine for drug discovery". Environ. Health Perspect. 109 Suppl 1 (Suppl 1). ss. 69-75. doi:10.1289/ehp.01109s169. PMC 1240543 $2. PMID 11250806. 
  5. ^ Swain, Tony (1968). Plants in the Development of Modern Medicine. Harvard University Press. ISBN 0-674-67330-1. 
  6. ^ Billing, Jennifer; Sherman, PW (Mart 1998). "Antimicrobial functions of spices: why some like it hot". Q Rev Biol. 73 (1). ss. 3-49. doi:10.1086/420058. PMID 9586227. 
  7. ^ Sherman, P; Hash, GA (Mayıs 2001). "Why vegetable recipes are not very spicy". Evol Hum Behav. 22 (3). ss. 147-163. doi:10.1016/S1090-5138(00)00068-4. PMID 11384883. 
  8. ^ Stepp, John R. (Haziran 2004). "The role of weeds as sources of pharmaceuticals". Journal of Ethnopharmacology. 92 (2–3). ss. 163-166. doi:10.1016/j.jep.2004.03.002. PMID 15137997. 
  9. ^ Stepp, John R. & Moerman, Daniel E. (Nisan 2001). "The importance of weeds in ethnopharmacology". Journal of Ethnopharmacology. 75 (1). ss. 19-23. doi:10.1016/S0378-8741(00)00385-8. PMID 11282438. 
  10. ^ "Nasıl toplanılır?". 20 Aralık 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ağustos 2014. 
  11. ^ "Nasıl Kurutulur?" (PDF). 28 Aralık 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Ağustos 2014. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yüksek tansiyon</span> atardamarlardaki kan basıncının yükseldiği kronik bir tıbbi durum

Yüksek tansiyon da denilen hipertansiyon, atardamarlardaki kan basıncının sürekli yükseldiği uzun süreli tıbbi bir durumdur. Yüksek tansiyon genellikle semptomlara neden olmaz. Ancak felç, koroner arter hastalığı, kalp yetmezliği, atriyal fibrilasyon, periferik arter hastalığı, görme kaybı, kronik böbrek hastalığı ve demans için önemli risk faktörüdür.

<span class="mw-page-title-main">Nezle</span> Soğuk almaktan ileri gelen, burun akması, aksırma ile beliren hastalık, ingin, tumağı, dumağı, çaputlama

Nezle ya da soğuk algınlığı, üst solunum sisteminde oluşarak kolay şekilde yayılan ve en çok burnu etkileyen bir bulaşıcı hastalıktır. Nazofarenjit, rinofarenjit veya akut koriza olarak da bilinen nezlenin semptomları arasında öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı (rinore) ve ateş yer alır. Semptomlar genellikle yedi ila on gün içinde ortadan kaybolur. Bununla birlikte, bazı semptomlar üç haftaya kadar sürebilir. İki yüzden fazla virüs nezleye sebep olabilmektedir. Nezlenin en yaygın nedeni rinovirüslerdir.

<span class="mw-page-title-main">Aspirin</span> ağrı, ateş ve iltihaplanmayı azaltmak için kullanılan bir ilaç

Asetilsalisilik asit (ASA) olarak da bilinen aspirin, ağrı, ateş ve/veya inflamasyonu azaltmak için ve antitrombotik olarak kullanılan nonsteroid antiinflamatuar bir ilaçtır (NSAID). Aspirinin tedavi etmek için kullanıldığı spesifik inflamatuar durumlar arasında Kawasaki hastalığı, perikardit ve romatizmal ateş yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Migren</span> Tekrarlayan orta-şiddetli baş ağrılarına neden olan bozukluk

Migren, nörolojik, sindirim sistemi ve otonom sinir sistemindeki değişikler ile beraber meydana gelen, aralıklı bir baş ağrısı bozukluğudur. Çoğunlukla otonom sinir sisteminde görülen orta şiddette ve şiddetli baş ağrısı ile karakterize kronik bir rahatsızlıktır. Kelimenin kendisi Yunanca ἡμικρανία (hemikrania), "başın bir tarafındaki ağrı" (ἡμι-, "yarım" ve κρανίον, "kafatası" ifadesinden türemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Parkinson hastalığı</span> beynin alt kısımlarındaki gri cevher çekirdeklerinin bozukluğuna bağlı bir sinir sistemi hastalığıdır

Parkinson hastalığı (PH) veya kısaca Parkinson, başlıca merkezî sinir sisteminin etkilendiği, uzun süreli bir nörodejeneratif hastalıktır ve hem motor hem de motor olmayan sistemleri etkiler. Semptomlar genellikle yavaş yavaş ortaya çıkar ve hastalık ilerledikçe motor olmayan semptomlar daha yaygın hale gelir.

<span class="mw-page-title-main">Kalp krizi</span> Kalbin bir kısmına kan akışının kesilmesi

Kalp krizi, kalp enfarktüsü ya da akut miyokard enfarktüsü, kan akımının azalması veya durması sonucunda koroner arterlerden birinde meydana gelen enfarktüs ile karakterize edilir. Tipik belirtiler arasında, sıklıkla sol omuz, kol veya çeneye yayılan, göğüs kemiğinin arkasında (retrosternal) göğüs ağrısı veya rahatsızlığı bulunur. Bu ağrı, bazen mide yanması gibi algılanabilir.

<span class="mw-page-title-main">Karabiber</span>

Karabiber, çiçekli bitkilerden Piperaceae familyasına ait Piper nigrum bitkisinin meyvelerinin kurutulup, baharat şeklinde kullanılmasıyla elde edilen toz şeklidir. Beyaz biber, yeşil biber gibi çeşitleri de vardır. Kökeni Hindistan olmasına karşılık, tüm sıcak iklimlerde yetiştirilebilir.

<span class="mw-page-title-main">İbuprofen</span> Kimyasal bileşik

İbuprofen, bir non steroidal antienflamatuvar ilaç etken maddesidir. Artrit, primer dismenore, grip semptomlarını azaltmak için ve ağrı kesici olarak kullanılır. Molekül DSÖ'nün Temel İlaçlar Listesi'nde yer almaktadır. Bir prematüre bebekte patent duktus arteriyozus kapatmak için de kullanılabilir. Ağızdan veya intravenöz şeklinde kullanılabilir. Genellikle bir saat içinde etki göstermeye başlar.

<span class="mw-page-title-main">Meyan</span>

Meyan, yaklaşık 120–150 cm'e kadar boylanabilen, Baklagiller ailesinden çok yıllık bir çalımsı bitkidir. Anavatanı Rusya ve Çin'dir.

<span class="mw-page-title-main">Baş ağrısı</span> rahatsızlık

Baş ağrısı, başta ve bazen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrı. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen hemen tüm insanlar değişik nedenlerle baş ağrısından muzdarip olurlar.

<span class="mw-page-title-main">Ateş (tıp)</span> vücut sıcaklığının yükselmesi ile karakterize olan yaygın tıbbi belirti

Ateş veya pireksi insanlarda, organizmanın enfeksiyona karşı savunma mekanizmasının bir belirtisidir ve vücut sıcaklığının hipotalamustaki sıcaklık set noktasının artması nedeniyle normal aralığı aşmasıyla ortaya çıkar. Normal sıcaklık için üzerinde mutabık kalınmış tek bir üst sınır yoktur: Kaynaklar insanlarda 37,2 ve 38,3 °C aralığında değerler kullanmaktadır. Set noktasındaki artış, artan kas kasılmalarını tetikler ve soğuk veya üşüme hissine neden olur. Bu durum, daha fazla ısı üretimine ve ısıyı koruma çabalarına yol açar. Set noktası sıcaklığı normale döndüğünde, kişi sıcak hisseder, kızarır ve terleme başlayabilir. Nadir olarak, ateş ateşli nöbeti tetikleyebilir, bu durum özellikle küçük çocuklarda daha yaygındır. Ateşler genellikle 41 ila 42 °C aralığını geçmez.

<span class="mw-page-title-main">Güzelavrat otu</span>

Güzelavrat otu, patlıcangiller familyasına ait çok yıllık otsu bir bitkidir. "Atropin" maddesi bu bitkinin halüsinojenik özellikleri olan oldukça zehirli yemişleri boyunca olan yapraklarından elde edilir.

<span class="mw-page-title-main">Paromomisin</span> kimyasal bileşik

Paramomisin; amebiasis, giardiasis, leishmaniasis ve tenya gibi bir dizi parazit enfeksiyonunu tedavi etmek için kullanılan bir antimikrobiyaldir. Hamilelik sırasında, amebiasis ve giardiasis enfeksiyonlarında ilk basamak tedavi seçeneğidir. Onun haricinde genelde ikinci basamak tedavi seçeneğidir. Ağız yoluyla, cilde uygulanarak veya kas içi enjeksiyon yoluyla kullanılır. Ağız yoluyla kullanımda iştah kaybı, kusma, karın ağrısı ve ishal sık görülen yan etkilerindendir. Cilde uygulandığında kaşıntı, kızarıklık ve kabarcıklar yan etkilerindendir. Enjeksiyon ile alındığında ateş, karaciğer problemleri veya işitme kaybı olabilir. Emziren anneler için güvenli görülür.

<span class="mw-page-title-main">Peter Medawar</span> İngiliz-Brezilyalı biyolog (1915 – 1987)

Sir Peter Brian Medawar, Brezilyalı/İngiliz biyolog. Graft reddi ve kazanılmış immün tolerans ile ilgili keşifleri organ nakli uygulamalarında önemli bir yer edinmiştir. 1960 yılında Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü'ne Sir Frank Macfarlane Burnet ile birlikte layık görüldü.

<span class="mw-page-title-main">Ağrı (tıp)</span> sıkıntılı ve hoş olmayan duygu türü

Ağrı genellikle yoğun veya zarar verici uyaranların neden olduğu üzücü bir duygudur. Uluslararası Ağrı Çalışmaları Derneği ağrıyı "gerçek veya olası doku hasarıyla ilişkili veya ilişkili olana benzeyen hoş olmayan duyusal ve duygusal deneyim" olarak tanımlar."

<span class="mw-page-title-main">Hepatit A</span> hepatit A virüsünün karaciğerde yol açtığı akut bulaşıcı hastalık

Hepatit A, hepatit A virüsünün (HAV) karaciğerde yol açtığı akut bir bulaşıcı hastalıktır. Çoğu vakada, özellikle küçüklerde çok az belirti verir ya da hiç vermez. Hastalığın bulaşması ile belirtilerin ortaya çıkması arasındaki süre iki ila altı haftadır. Hastalık belirti verdiğinde bu belirtiler tipik olarak sekiz hafta devam eder. Bu belirtiler arasında halsizlik, bulantı, kusma, ishal, sarılık, ateş ve karın ağrısı sayılabilir. Hastaların yaklaşık %10–15'inde hastalığın bulaşmasını izleyen altı ay içerisinde belirtilerin tekrarlandığı görülür. Akut karaciğer yetmezliği nadiren görülür ve daha çok yaşlılarda rastlanır.

<span class="mw-page-title-main">Atriyal fibrilasyon</span>

Atriyal fibrilasyon, anormal kalp ritmi ile karakterize edilen, kalp kulakçıklarının hızlı ve düzensiz bir şekilde kasılmasıdır. Zamanla daha uzun ve muhtemelen sabit hale gelecek kısa süreli anormal kalp atşları halinde başlayan atriyal fibrilasyonda genellikle semptom görülmez. Ancak bazen kalp çarpıntısı, bayılma, baş dönmesi, nefes darlığı veya göğüs ağrısı olabilir.

Azapironlar, anksiyolitik, antidepresan ve antipsikotik olarak kullanılan bir ilaç sınıfıdır. Genellikle seçici serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI'lar) gibi diğer antidepresanların yanında destekleyici olarak kullanılırlar.

<span class="mw-page-title-main">Aloksiprin</span>

Aloksiprin, kas, iskelet ve eklem rahatsızlıkları ile ilişkili ağrı ve iltihaplanma tedavisinde kullanılan tıbbi bir ilaçtır. Anti-inflamatuar, antipiretik ve analjezik bir ilaçtır. Alüminyum hidroksit ve aspirinin kimyasal bir bileşimidir.

Katin ve norpsödoefedrin olarak da bilinen D-norpsödoefedrin, bir uyarıcı olarak işlev gören fenetilamin ve amfetamin kimyasal sınıflarının psikoaktif bir ilacıdır. Cathinone ile birlikte doğal olarak Catha edulis'te bulunur ve genel etkilerine katkıda bulunur. Yaklaşık %7-10 amfetamin potensine sahiptir.