İçeriğe atla

Şeyh Bedreddin

Şeyh Bedreddin
شيح بدرالدين
İllüstrasyon
Doğum1359
Samonida,Osmanlı Beyliği
Ölüm18 Aralık 1420
Serez

Şeyh Bedreddin Mahmud, Bedreddin Simâvî veya Simavnalı Bedreddin[1] (1359 - 18 Aralık 1420, Serez), İslâm tasavvufunun Vahdet-i Vücud okuluna mensup mutasavvıf, filozof ve Osmanlı kazaskeri. Şeyh Bedreddin İsyanı diye bilinen dini ve siyasi ayaklanmanın lideri.

Yaşamı

Yaşamı hakkında bilinenler büyük oranda torunu Hafız Halil'in yazdığı Menakıbname'ye dayanır. Şeyh Bedreddin'in atası olan Abdülaziz, Osmanlı beyliğinin Rumeli fethine katılmış ve Dimetoka'da yapılan savaşta hayatını kaybetmiştir. Franz Babinger'e göre II. İzzeddin Keykavus'un kardeşi Abdülaziz'in Musevi asıllı hanımından olan İsrail adındaki oğlu, Dimetoka kalesi Rum Beyi'nin kızı olan Melek Hatun ile evlenmiş ve bu evlilikten Şeyh Bedreddin doğmuştur.[2] Şeyh Bedreddin, Edirne yakınlarında ve Karaağaç ile Dimetoka arasında kalan Samona kalesinde doğduğundan "Simavna kadısıoğlu" diye tanınmış, daha sonradan yakıştırma sonucu yanlışlıkla Kütahya'nın Simav yerleşimiyle ilişkilendirilerek Bedreddin Simavi denilmiştir.[3]

Şeyh Bedreddin eğitim çağına gelince Bursa'ya gelerek ders arkadaşı Bursalı Kadızade Rumi diye bilinen Musa (meşhur matematikçi ve astronom) ile birlikte onun babası Bursa kadısı Koca Mahmud efendiden, daha sonra da Konya'da Allame Feyzullah'dan ders almıştır. Buradan sonra ilk olarak Suriye'ye, sonrasında Kahire'ye gitmiştir. Burada Mübarekşah Mantıkî'den ilahiyat, felsefe ve mantık okuyarak yüksek eğitimini tamamlamış ve bu arada Kahire'de inziva halinde yaşayan Hüseyin Ahlati'den de tasavvuf okumuştur. Onun emriyle Tebriz'e ve sonrasında Kazvin'e giderek Bâtınî inancını öğrenerek Kahire'ye dönmüştür. Şeyh Bedreddin, Memlûk sultanı Berkuk' un saygı gösterdiği Hüseyin Ahlatî'nin tavsiyesiyle sultanın oğlu Ferenc'in hocalığına tayin edilmiş ve burada bulunduğu sırada fıkıh eserlerini yazmaya başlamış ve 1397'de şeyhinin ölmesi üzerine onun yerine şeyh olduktan bir süre sonra Anadolu'ya dönmüştür. Anadolu'ya geldiği zaman yerleşimleri dolaşarak tasavvufunu yaymaya başlamıştır.[3]

Şeyh Bedreddin önce Karaman ve Germiyan Beyliklerinin topraklarına gider. Gittiği yerlerde tanınmaktadır. Buradan Menderes Vadisi boyunca ilerleyerek Aydın'a gelir. Menakıbname'ye göre yolu üzerindeki Nizar köyünde en önemli müritlerinden Börklüce Mustafa ile tanışır. Daha sonra Tire üzerinden İzmir'e geçer. Menakıbname'de İzmir'den Hristiyan nüfuslu Ceneviz hakimiyetindeki Sakız Adası'na geçtiği anlatılır. Kütahya ve Domaniç üzerinden Bursa'ya yaptığı yolculuğu sırasında Sürme köyünde diğer önemli müridi Torlak Kemal ile tanışır.

Rumeli'ye geçerek Edirne'ye yerleşen Şeyh Bedreddin burada kendisini ziyarete gelenlerle görüşerek faaliyetlerini genişletmiştir. Şeyh Bedreddin'in bu faaliyetleri Osmanlı Devleti'nin parçalanıp şehzadelerin birbirleriyle mücadele ettiği döneme denk gelmiştir. İlim ve erdemi etrafta duyulmuş ve Edirne'de hükümdarlığını ilan etmiş olan Musa Çelebi tarafından 1411 yılında kazasker tayin edilmiştir. Çelebi Mehmet, kardeşi Musa Çelebi karşısında galip gelip 1413 yılında hükümdar olunca Şeyh Bedreddin kazaskerlik görevinden alınmış, ilim ve erdemine saygı duyulduğundan maaş bağlanarak İznik'te oturtulmuştur. Şeyh Bedreddin, eski müritleri Börklüce Mustafa ve Torlak Kemal'in faaliyetlerini ayrı ayrı yerlerde (Aydın ve Manisa) arttırdıklarını duyunca hacca gitmek bahanesiyle çocuklarını bırakarak önce Kastamonu'ya, oradan da Sinop'a geçmiştir.

Şeyh Bedrettin'in II. Mahmud Türbesi haziresine nakledilen kabri

1416 yılının yaz aylarında maiyeti ile birlikte Kırım'a geçmek üzere gemiyle Sinop limanından ayrılmış, ancak aynı sıralarda o bölgede Trabzon İmparatorluğu ve Ceneviz donanmaları arasındaki mevcut savaş hali nedeniyle oraya ulaşamamıştır. Bunun üzerine mecburen rotasını Karadeniz'in batı sahillerine çevirmiş ve Eflak voyvodasına sığınmıştır.[4]

Daha sonra Eflak'tan ayrılıp, Osmanlı topraklarına geçmiş ve Silistre, Dobruca taraflarında görüşlerini yayarak çok sayıda taraftar kazandıktan sonra ayaklanmanın merkezi olarak Deliorman'ı seçmiştir. Şeyh Bedreddin üç ayrı yerde birden müritleriyle birlikte ayaklanma başlatmıştır. Börklüce Mustafa ve Torlak Kemal isyanlarının bastırılması sonucu Şeyh Bedreddin ve yanındakilerin moralleri bozulmuş ve şeyhin etrafındakilerin bir kısmı dağılmıştır. Küçük bir çarpışmadan sonra ele geçirilen Şeyh Bedreddin, padişahın bulunduğu Serez'e gönderilmiş ve burada yargılanarak 1420 yılında Serez'de idam edilmiştir.[3]

Kemikleri 1961'de Divanyolu'ndaki II. Mahmut Türbesi haziresine defnedilmiştir.

Şeyh Bedreddin İsyanı

Kazaskerliği sırasında kethüda olarak yanına aldığı Börklüce Mustafa, Bedreddin'in sürgüne gitmesiyle beraber Aydın'a döner. Burada Osmanlı idaresinden memnun olmayan köylüleri ve yoksul dervişleri etrafına toplayarak isyan eder. İsyanın merkezi Karaburun Yarımadası'dır. İsyancıların sayısını Bizanslı tarihçi Dukas 6.000, Osmanlı tarihçilerinden Şükrullah bin Şehabettin 4.000, İdris-i Bitlisî ise 10.000 olarak verir. İsyanı bastırmak üzere harekete geçen Saruhan Beyinin ordusu bozguna uğrar. Bunun üzerine Sultan Çelebi Mehmed (I. Mehmed) oğlu Murat ile veziri Beyazıt Paşa'yı bölgeye yollar. İsyan bastırılır, isyancılar Börklüce Mustafa'nın gözü önünde kılıçtan geçirilir. Börklüce Mustafa ise bir deve üzerinde çarmıha gerilerek öldürülür ve şehirde dolaştırılır.

Börklüce isyanıyla muhtemelen aynı zamanlarda, Manisa civarında Torlak Kemal liderliğinde bir isyan daha patlar. Daha küçük olan bu isyan da şiddetle bastırılır ve isyancılar öldürülür.

Börklüce Mustafa ve Torlak Kemal isyanlarının Bedreddin'in onayıyla gerçekleşip gerçekleşmediği belirsizdir. Ancak bu kişilerin Bedreddin'in müritleri olduğu konusunda tüm kaynaklar hemfikirdir.

Bedreddin gizlice Sinop limanından Rumeli'ye kaçar ve Deliorman bölgesinde Alevi Türkmenlerin yoğun yaşadığı bölgelerdeki propaganda faaliyetleri yürütür. Üzerine gönderilen Osmanlı kuvvetleri isyanı bastırır ve Şeyh Bedreddin yakalanarak Serez'e, padişah I. Mehmed'in huzuruna getirilir. I. Mehmed, Şeyh Bedreddin'in idamını infaz etmeden önce ulemaya danışır ve fetva ister. Şeyhülislam ve beraberindekilerin kararı idam olmuştur. Şeyh Bedreddin 1420'de Serez çarşısında idam edilmiştir.

Mutasavvıflığı

İslâm tasavvufu Vahdet-i Vücud okuluna mensup diğer mutasavvıfların etrafındaki tartışmaların bir benzeri Şeyh Bedreddin için de yapılmıştır. Kimileri kendisini bâtıl olarak, kimileri de büyük bir sûfî olarak görmüş, hatta eseri Varidat'a şerhler yazmışlardır. Mutasavvıflardan Sofyalı Bâlî Efendi, Aziz Mahmud Hüdayi Efendi ilk görüşe sahip olanlardır. Ancak mutasavvıf ve şair Niyazi Mısri ve son devrin Melamî şeyhlerinden Seyyid Muhammed Nûr'ül Arabî ikinciler arasında yer almışlardır.

Yapıtları

Ölümünden sonra eserlerinin birçoğu gizlenmiş veya kaybolmuştur. Menakıbnameye göre 48, başka kaynaklara göre 38 yapıtı vardır. Bazı yapıtlarının adı bilinmekle beraber günümüze ulaşmamıştır. En iyi incelenmiş yapıtı Varidat'tır.

  • Varidat
  • Camiu’l-fusulin
  • Letai'fü’l-işarât
  • Teshil
  • Meserretü’l-kulûb
  • Ukudü’l-cevahir
  • Çerağu'l-fütuh
  • Nurü'l-kulub

Letâifu'l-İşârât, Camiu'l-Fusuleyn ve et-Teshil adlı eserleri 2012'de Fıkıh Ekolleri Arasındaki Tartışmalı Konuların İncelikleri adı altında Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yayınlandı.[5]

Şeyh Bedreddîn hakkında son dönemde yapılan çalışmalar

Şaban Er, “Şeyh Bedreddîn Hakkında Son Söz” kitabında Şeyh Bedreddîn’in Ehl-i Sünnet Mezhebi’nde, kâmil ve mükemmil bir mürşid olduğunu, kendisine isnâd edilen isyânla, sosyalist ideolojiyle, Osmanlı düşmanlığıyla alâkasının olmadığını savunmuş; Kemalpaşazade’nin, Çatalcalı Alî Efendi’nin, Şeyh İbn-i Nüceym-i Mısrî’nin, Seyyid İbn-i Âbidîn Efendi de dâhil onlarca Ehl-i Sünnet âliminin kitaplarına Şeyh Bedreddîn’in hepsi Arapça “Câmi’u’l-Fusûleyn”, “Letâ’ifü’l-İşârât”, “Teshîl” kitaplarından yüzlerce kez alıntı yaptıklarını bildirmiş; Şeyh Bedreddîn’in lehinde ve aleyhinde yazılan bütün orijinal kaynakları tercüme etmiş, bilhâssa en çok tartışma ve itirâz konusu olan “Vâridât” kitâbı hakkında kaynaklar ortaya koymuştur.[6] Ayrıca; Hakikat Şeyh Bedrettin adında bir filmi çekilerek 2021 yılında vizyona girmiştir.[7]

Konuyla ilgili yayınlar

  • Cemil Yener, Varidat, İstanbul: Elif Yayınları, 1970
  • Vecihi Timuroğlu, Şeyh Bedrettin Varidat, Ankara: Türkiye Yazıları Yayınları, 1979
  • İsmet Zeki Eyüboğlu, Şeyh Bedreddin Varidat, Derin Yayınları, 1980
  • Cengiz Ketene, Varidat: Simavna Kadısıoğlu Şeyh Bedreddin Simavi, 823/1420; trc. Cengiz Ketene, Ankara: Kültür Bakanlığı, 1990
  • Seyyid Muhammed Nûr : Varidat şerhi. Simavna Kadısıoğlu Şeyh Bedreddin Simavi, 823/1420; Haz. Mahmut Sadettin Bilginer, H. Mustafa Varlı, İstanbul : Esma Yayınları, 1994
  • Michel Balivet, Şeyh Bedreddin Tasavvuf ve İsyan Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2000
  • Radi Fiş, Ben de Halimce Bedreddinem, Evrensel Basım Yayın
  • Nazım Hikmet, Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı, YKY
  • Esat Korkmaz, Şeyh Bedreddin ve Varidat, Anahtar Kitaplar Yayınevi, 2007
  • Ernst Werner, Şeyh Bedreddin ve Börklüce Mustafa Kaynak Yayınları 8 Ağustos 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  • Eren Omay, “Şeyh Bedreddin’in soyu ve gençliği” Bilim ve Ütopya Dergisi(sayı:105)
  • Eren Omay, “Şeyh Bedreddin’in düşüncesi ve eserleri” Bilim ve Ütopya Dergisi (sayı:105)
  • Eren Omay, “Şeyh Bedreddin’in ihtilali” Bilim ve Ütopya Dergisi (sayı:105)
  • Radi Fiş, "Ben de Halimce Bedreddinem" Evrensel Basın Yayın, 2002
  • Hikmet Kıvılcımlı, “Şeyh Bedreddin” Bilim ve Ütopya Dergisi (sayı: 105)
  • Hikmet Kıvılcımlı, “Şeyh Bedreddin” (sayı: 106)
  • Ömer Tuncer, “Karşıdevrime direnen filozof: Şeyh Bedreddin” Bilim ve Ütopya Dergisi (sayı:107)[1] 2 Nisan 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  • Erol Toy, Azap Ortakları
  • Orhan Asena, Simavnalı Şeyh Bedrettin, Gerçek Sanat Yayınları
  • Mine G. Kırıkkanat, Gülün Öteki Adı
  • Hamit Baldemir, Şeyh Bedreddin'in Toplumsal Düzeni, Nam Yayıncılık
  • Beyaz Arif Akbaş, Bir Ayşekadın Masalı Kadı Bedrettin, Edirne 2010
  • Kaya Ataberk, Bedreddin Yaşamı ve Mücadelesi, İleri Yayınları
  • Hasan Aktaş, Yeni Türk Şiirinde Şeyh Bedreddin Arkeolojisi ve Doktrini, Yort Savul Yayınları, Edirne, 2003
  • Selahattin Döğüş, Şeyh Bedrettin ve Rumeli Gazileri, Ankara Üniversitesi Basımevi
  • Attilâ İlhan, Şeyh Bedrettin-i Simaviye Gazel
  • Murat Kaya, “Türk-Yunan Nüfus Mübadelesine Mezarlıklar Penceresinden Bir Bakış: Şeyh Bedreddin Mezarı”, Mübadele Sempozyumu Bildiri Kitabı, Tekirdağ, 2017
  • Kadir Mısıroğlu, Kavuklu İhtilalci Şeyh Bedreddin, Sebil Yayınevi, İstanbul, 2010
  • Bezmi Nusret Kaygusuz, Şeyh Bedreddin Simaveni, Yayına Hazırlayan, Haydar Ersöz, La Kitap Yayınları, Ankara 2019

Popüler Kültür

Bibliyografya

  • Şaban Er, "Melâmîlik ve Osmânlı Devri Melâmîleri", Kutupyıldızı Yayınları, İstanbul, Ağustos 2015 (Cildli 638 Sayfa, ISBN 978-605-5291-54-9 )
  • Kemal Derin  : Kalplerin Işığı: Börklüce Mustafa, Destek Yayınları 2014
  • Kemal Derin  : Şeyh Bedreddin-Her Yüce Duruma, Aşamaya ve Durağa "Cennet" Dendiğini Bilesin, Destek Yayınları 2020
  • Michel Balivet : Şeyh Bedreddin Tasavvuf ve İsyan Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2000
  • Mehmet Yavuz: Şeyh Bedreddin'in Alevi-Bektaşi Toplumundaki Yeri ve Alevi-Bektaşi Şairlerinde Şeyh Bedreddin Telmihi, Winter 2010, Civilacdemy Journal of Social Sciences. sf, 97-121
  • Kim Kimdir? 22 Haziran 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  • Abdülbâki Gölpınarlı, Melâmilik ve Melâmîler, Gri Yayın, İstanbul, 1992.
  • Dr. Mesut Keskin : Das Toleranzverständnis der anatolischen Heterodoxie am Beispiel Scheich Bedreddin Mahmud Israils, 2 cilt, Berlin 1999

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ Fuad Köprülü, Bizans Müesseselerinin Osmanlı Müesseselerine Tesiri, s. 114-115.
  2. ^ Franz Babinger, Mehmed der Eroberer und seine Zeit. Weltenstürmer einer Zeitenwende. München 1953.
  3. ^ a b c Osmanlı Tarihi, II. Cilt, 10. baskı, sf: 534-658-659, Türk Tarih Kurumu Yayınları-2011, Ord. Prof. İsmail Hakkı Uzunçarşılı
  4. ^ Zehiroğlu, A.M. "Trabzon İmparatorluğu" 3.cilt (2018) s.136-139 ISBN 978-6058103207
  5. ^ "Döne döne okunmalı Bedrettin 12 Mart 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.". Radikal. 9 Mart 2013. En son 9 Mart 2013 tarihinde erişildi.
  6. ^ Şaban Er, "Edirne-Simâvne Kâdîsı ve Emîri İsrâ’îl Oğlu Şeyh Bedreddîn Hakkında Son Söz", Kutupyıldızı Yayınları, İstanbul, Hazîran 2016 ( Cildli 657 Sayfa, ISBN 978-605-5291-65-5 )
  7. ^ "Hakikat Şeyh Bedreddin (2021)". 4 Ekim 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  8. ^ Zülfü Livaneli (23 Kasım 2018). "Şeyh Bedrettin Destanı". Youtube. 22 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Aralık 2023. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">I. Mehmed</span> 5. Osmanlı padişahı (1413–1421)

I. Mehmed veya Mehmed Çelebi, beşinci Osmanlı padişahı. Tarihî kaynaklarda ismi, Mehmed isimli diğer padişahlarınki gibi, Muhammed şeklinde geçer. Babası I. Bayezid, annesi cariye olan Devlet Hatun'dur.

Melamîlik (ملامتيه) ya da Melamîler 8. yüzyılda Samanîler devrinde Horasan, İran’ında faaliyet gösteren bir sufi topluluktur. Melamet kelimesi, "kınanmışlık; itab ve serzenişlik; rezillik ve rüsvaylık" anlamlarına gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">II. Murad</span> 6. Osmanlı padişahı (1421–1444; 1446–1451)

II. Murad veya Koca Murat, 6. Osmanlı padişahı, I. Mehmed'in oğlu, Fatih Sultan Mehmed'in babasıdır.

Bayezid Paşa Osmanlı Devleti'nin Fetret Devri'nde, 1413'te Sultan I. Mehmed Çelebi saltanatında sadrazam olmuş; devleti toparlama süreci içinde yanında bulunmuş ve sonra da II. Murad döneminde Düzmece Mustafa'ya Sazlıdere'de yenilip teslim olup onun emriyle öldürüldüğü Temmuz 1421'e kadar başvezirlik yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Börklüce Mustafa, Şeyh Bedreddin'in başlıca müridi, Türkmen Alevi halk önderi. 14. yüzyılın ikinci yarısı ile 15. yüzyıl başında yaşadı. Günümüzün komünist sistemini andıran bir sistem vaaz ederek, 1415-1416 yıllarında Karaburun Yarımadası'nda etrafına topladığı Türkmen köylüler, Rum denizciler ve Yahudi tüccarlar ile toplanan fahiş vergilere ve yapılan haksızlıklara isyan etti. Nâzım Hikmet, Şeyh Bedrettin Destanı'nda "yarin yanağından gayri paylaşmak her şeyi" dizeleri ile Börklüce Mustafa'nın yaydığı öğretiyi anlatmış, Bedreddin'i ve Börklüce'yi günümüzde de popüler hale getirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Nâzım Hikmet</span> Türk şair ve yazar (1902–1963)

Nâzım Hikmet, Türk şair ve yazardır. Şiirleri elliden fazla dile çevrilmiş ve eserleri birçok ödül almıştır. Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin en önemli isimlerindendir. Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.

Sufi metafiziği başlıca vahdet (birlik) düşüncesi etrafında gelişmiştir. Öyle ki varlık bir "Mutlak Varlık" ve O'nun aynada yansımalarından oluşan görüntülerden ibarettir. Bu anlayışı açıklayan iki farklı ifade biçimi kullanılır; Vahdet-i vücud ve vahdet-i şuhut. Bazı İslami reformcular bu iki deyim arasındaki farklılığın sadece semantik ve deyimle ilgili olduğunu, özünde bir farklılık içermediğini söylerler. Sufi metafiziğinde diğer dikkat çeken konular hulul, teşkik ve maksut birliği gibi konulardır. Allah ile evren arasındaki ilişkinin tarzı sufiler arasında olduğu gibi, sufi olmayan müslümanlar arasında da tartışılagelmekte olan bir konudur.

<span class="mw-page-title-main">Abdülbaki Gölpınarlı</span> Türk edebiyat tarihçisi ve tercüman

Abdülbaki Gölpınarlı, asıl adı Mustafa İzzet Baki olan edebiyat tarihçisi ve mütercimdir.

Kalenderîlik ya da Kalender'îyye 10. yüzyılda İran'da, Horasan Melametiliği'nden kaynaklanan bir sufilik akımı olarak ortaya çıkan 12. yüzyılın sonunda Cemaleddin-i Savi adlı Safevi Devletinden bir sufinin gayretiyle teşkilatlanarak Orta Doğu'da ve Orta Asya'da geniş taraftarlar toplayan bir tasavvuf akımıdır. Kalenderîler, mala, mülke ve şöhrete önem vermeyen, toplumdan önemli ölçüde kendilerini tecrid etmiş, kanaat anlayışına sahip bir topluluktu. Kalenderilik, yaşadığı toplumun nizamına karşı çıkararak dünyayı kaale almaya değer görmeyen ve bu düşünce tarzının günlük hayat ve davranışlarıyla da açığa vuran tasavvuf akımıdır. Kalenderîlik söz konusu mistik temelini ve sosyal niteliğini tarihî akış içinde İslâm dünyasının çeşitli yerlerinde ve değişik zamanlarda yeni unsurlarla zenginleştirerek geliştirmiş ve hep muhalif bir çevre olarak süregelmiştir.

İzmiroğlu Cüneyd Bey Osmanlı Devleti'nin yaşadığı Fetret Devri ve II. Murad'ın saltanatının ilk yıllarında gündemde kalmış, Osmanlı Devleti'nin bu 20 yıllık süredeki bütün toparlanma çabalarında karşısına çıkmış bir yerel yönetici ve asidir. İsmi bu anlamda Fetret Devri ile özdeşleşmiştir.

Kayıkçı Kul Mustafa, Türk halk edebiyatının Bektaşî koluna bağlı halk ozanı. Şairin doğum ve ölümüyle ilgili net bilgiler bulunmamakla beraber; 17. yüzyıl ozanı olduğu belirlenebilmiştir. Kimi kaynaklarca 1658'de öldüğü rivayet edilmektedir. Ancak bu iddianın tersi olarak 1659'dan sonra öldüğünü savunan araştırmalar da vardır. Edebiyatçı Ahmet Kabaklı ise Kayıkçı Kul Mustafa'nın ölümünün 1646'dan sonra gerçekleştiğini söylemektedir.

Yesevîlik, adını Nakşibend’îyye tarikâtı şeyhi Yusuf Hemedanî'nin müritlerinden Hoca Ahmed Yesevî'den alan, İslâm'da kadın-erkek denkliğini yaşatan, Anadolu Alevîliği üzerinde bir hayli tesirleri olan, Bektâşî Tarikâtı'nın da beslendiği tasavvufî yol ve Türk tarikatı.

1998 yılında Kitap-lık dergisinin Türkiye'nin kuruluşunun 75. yıldönümü sebebiyle edebiyat dünyasında yaptığı bir anket sonucu şekillenen liste. Listede Cumhuriyet'in kuruluşundan 75. yılına kadar öne çıkan 75 yazılı eser belirlenerek bir Türk Edebiyatı Kanonu oluşturulmaya çalışılmıştır.

Torlak Kemal, Torlak Hu Kemal ya da Manisalı Samuel, Şeyh Bedreddin'in izleyicilerinden. Börklüce Mustafa'yla birlikte Şeyh Bedreddin isyanı olarak bilinen halk ayaklanmasına önderlik etmiştir.

Muhammed Nur'ül Arabi, Son dönem melamiliğin piri. 1813-1887 arasında yaşamış sufi. Çeşitli sufi üstadlarından ders almış olan ve hayatının büyük kısmını Anadolu ve Rumeli topraklarında geçiren Seyyid Muhammed Nur, Abdülbaki Gölpınarlı tarafından Üçüncü Devir Melamiliği şeklindeki tanımlanan dönemin de öncüsü kabul edilmektedir.

Safevi Tarikatı, Safiyüddin Erdebilî tarafından Erdebil kentinde kurulmuş bir sufi tarikattır. Erdebil, Hazar Denizi’nin güney batı kıyısında, günümüzde İran’ın kuzey batı bölgesinde yer alan bir kenttir.

Ekberilik, Muhyiddin İbn Arabi'nin temel kavramlarını geliştirdiği sufi metafiziğinin Vahdet-i Vücud denilen meşrep veya okuluna bağlı olan sufileri tanımlamakta kullanılan bir terim.

<i>Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı</i>

Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı, Nâzım Hikmet'in 1936 yılında yayımlanan destanî şiiridir. Mehmed Çelebi'ye karşı ayaklanma hazırladıkları gerekçesiyle asılan Şeyh Bedreddin, Börklüce Mustafa ve Torlak Kemal'in hikâyesini anlatmaktadır. Türk edebiyatında Şeyh Bedreddin'i ilk defa bir edebî metnin öznesi yapan eserdir.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Alevilere yapılan haksızlıklar, Osmanlı Sultanı I. Selim'in hükümranlığıyla (1512–1520) ve 1514'te Safevîlere karşı savaşıyla bağlantısı olan bir durumdur. Ancak 14. yüzyıldan beri Osmanlı İmparatorluğu ve Alevi vb. toplumları arasında önceden bulunan problemleri işaret eden örnekler vardır.

Kemal Derin, Türk yazar, hukukçu.