İçeriğe atla

Şehita

        

Musevilikte yenilmesi serbest olan hayvanlar ile ilgili kesim kurallarına Şehita adı verilir.

Musevilikte bir hayvanın etinin yenilebilmesi için, o hayvanın yenilmesine izin verilen bir hayvan olması yetmez. Aynı zamanda o hayvanın da Musevi dini kurallarına uygun olarak kesilmesi gerekir. Şehita kurallarına uyulmadan yapılan kesim sonucu ortaya çıkan etler trefa sayılır ve Musevilerce tüketilemez. Şehita kurallarını bilen ve bu kurallara uygun kesim yapan kişiye ise Şohet adı verilir.

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yahudilikte Seçilmiş Halk inancı</span>

Yahudiler, İbrahim'in putperestliğin ilahlarını değil tek Tanrı'yı arayışından dolayı onun kavminin Tanrı tarafından seçildiğine, onlarla ahit yapıldığına ve kendilerinin de bu kavmin devamı olduklarına inanırlar.

<span class="mw-page-title-main">Minyan</span>

Minyan: Musevilik'de bir dini törenin icra edilebilmesi için, Bar Mitsva törenini yapmış, yani 13 yaşını doldurmuş ve bir gün almış en az 10 Musevi erkeğe ihtiyaç vardır.

<span class="mw-page-title-main">Şohet</span>

Şohet, Musevilik'de yenilmesi serbest olan hayvanların kesiminin Şehita adı verilen kurallar dahilinde, özel bir kesim tekniği ile bu işin eğitimini almış ve anatomi bilgisi olan yetkili bir kişi tarafından yapılması gereklidir bu kişiye Şohet adı verilir.

Musevilikte bir et şehita kurallarına uygun olarak bir şohet tarafından kesilmiş olsa bile bu hayvanın arka butları içerisinde siyatik siniri olduğundan yenilmesi yasaktır. Bu siyatik sinirini tek parça halinde çıkartan ve bunun eğitimini alan kişiye menaker adı verilir.

Trefa ya da Taref, Musevilikte bir yiyeceğin dini kurallara göre yenilmesinin haram olması durumu (Mundar). Bu kelime “Kaşer” (koşer) kelimesinin zıt anlamlısı olarak kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Parve</span>

Kaşerut kurallarına göre Musevilikte et ile süt ürünlerinin aynı anda tüketilmesi yasaktır, et yiyen bir kişinin bunun üzerine süt veya süt ürünü içeren bir yiyecek yiyebilmesi için 3-6 saat kadar bir süre geçmesi gerekir. Yahudiliğe göre et veya süt grubundan sayılmayan sebze, meyve, hububat gibi besinlere Parve adı verilir.

Hanukiya, Musevilikte Hanuka Bayramı'nda yakılan Menora'ya benzeyen fakat fazladan iki kolu daha olan 9 kollu şamdan.

Koşer veya kaşer, Yahudiliğe göre; yenilmesi ve kullanılmasında dinen bir sakınca bulunmayan ürünlerdir. Bunları belirleyen kurallara ise kaşerut ya da kaşrut kuralları adı verilir.

<span class="mw-page-title-main">Et</span> hayvanların yenebilen kas dokularına et denir

Et, insanlarda ve hayvanlarda deri ile kemik arasındaki kas ve yağdan oluşan tabakaya, kasaplıkta ise hayvanlardan sağlanan kaslardan oluşmuş besin maddesine denir.

<span class="mw-page-title-main">Vaftiz</span> Katolik ve Ortodoks kiliselerinde vazgeçilmez 7 Sakramentten biri

Vaftiz, kişinin alnını ıslatmak veya tüm vücudunu suya batırmak şeklinde icra edilen bir dini "arınma" ve "yeniden doğma" törenidir.

<span class="mw-page-title-main">Gotthold Ephraim Lessing</span> Alman yazar, filozof ve sanat eleştirmeni (1729-1781)

Gotthold Ephraim Lessing, Alman yazar, filozof, gazeteci ve Alman Edebiyatının ilk önemli eleştirmenidir. Aydınlanma Çağı'nın önde gelen temsilcilerindendir.

<span class="mw-page-title-main">Otomobil yarışı</span>

Otomobil Yarışları, 1894 yılında Fransa'da başlamıştır. Bugün en popüler izleyici sporlarından biridir.

<span class="mw-page-title-main">Kasap</span> Etin hazırlanması ve satışından sorumlu kişi

Kasap, besi hayvanlarının kesimi, derilerinin yüzülmesi, depolanması ve etlerinin satımı etkinliklerinden herhangi birini ya da bu dört görevi birlikte yapan kişi.

Adak, herhangi bir dilek yerine geldiğinde karşılığında yapılacağı veya verileceği söylenen şey ve bunun sonucunda insanın kendisini Tanrı'ya karşı yükümlü kıldığı durum. Osmanlıca nezir kelimesinin Türkçe karşılığıdır. Kutsal varlıklardan yardım dilemek amacıyla kurban kesme, saçı verme, mum yakma, para bağışlama gibi eylemlerde bulunma taahhüdü. Hatta bir şeyden vazgeçme örneğin bir hayvanı doğaya salma bile adağın kapsamına girer. Örneğin Türkçe ile uzak akraba olan Yakut dilinde Adık olarak söylenen bu sözcük bazı nesnelerin yakılmasını ve hayvanların özgür bırakılmasını da ifade eder. Bu yüklenim yerine getirilmediği takdirde kişinin başına olumsuzluklar, hatta felaketler geleceğine inanılır.

<span class="mw-page-title-main">Giyim</span>

Giyim, vücudun bir kısmını veya tamamını kapsayan her türlü kıyafet ve aksesuar. Giyim kuşamın en önemli ve muhtemelen en eski işlevi, vücudu doğa şartlarından korumasıdır. Hava koşullarından korumasının yanı sıra, spor ve yemek yapmak gibi tehlikeli faaliyetler sırasında deri ile çevre arasında bariyer görevi görerek güvenliği artırır. Ayrıca vücuda hijyenik bir bariyer sağlayarak vücuda toksinlerin ve mikropların girişini sınırlandırır. Giyim kuşamın en önemli işlevlerinden biri de kişinin stilini, zevklerini ve modayı yansıtmasıdır. Her halka ve ülkeye ait ulusal giyimler mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Temiz olmayan hayvan</span>

Temiz olmayan hayvan, bazı dinlerde etinin yenmesi ve temas edilmesi tabu sayılan hayvandır. Bu dinlere göre bu hayvanlarla temas eden kişiler kendilerini temizlemek için bazı temizlenme ritüellerini uygulamak zorundadırlar.

<span class="mw-page-title-main">Mezbaha</span> Hayvan kesimlerinin yapıldığı yer

Mezbaha ya da kesimhane, hayvanların yiyecek olarak kullanılmak üzere öldürüldükleri tesislerdir. Mezbahalar, daha sonra ambalaj departmanının sorumluluğu altında olan eti tedarik etmektedir.

Antik zamanlardan günümüze kadar hayvanlar dinlerde aktif rol almışlardır. Çeşitli dinlerde ve mitolojilerde tanrı seviyesinde görülmüş, bazen tanrıları temsilen kullanılmış bazen de tanrıların elçileri olarak görülmüştür. Lakin İslam ve diğer semavi dinler hayvanları din içinde çok kullanmaz. İslam yayıldığı coğrafya gereği Ortadoğu'ya özel bazı varlıkları dini hikâyelerde anmıştır. Bunlardan en çok bilineni Muhammed ve Ebubekir'in müşriklerden kaçmak için sığındığı Sevr Dağı çevresinde bulunan bir mağaraya saklanmaları ve mağaranın girişinin bir örümcek tarafından ağ ile gizlenmesi hikâyesidir. Başka bir hikâye ise Nuh ile ilgili olan hikâyedir. İnanışa göre Nuh tufan sırasında gemisine her ırktan iki cinsiyete ait canlılar almış ve tufandan sonra bu canlılar üreyerek soyunu devam etmiştir. İslam neredeyse tüm İbrahimî dinler gibi insanları hayvanların sahibi olarak kabul eder. Kur'an'da ise hayvan kelimesi bazen hakaret olarak kullanılır. Lakin Allah Kur'an'da hayvanlara merhameti de emretmiştir. Muhammed'in kedisi Müezza bu konu üzerinde fikir vermek için kullanılabilir. Kaynaklara göre bir gün kedi Muhammed'in kıyafeti üstünde uykuya dalmış, Muhammed ise onu uyandırmamak için kıyafetindeki kumaşı kesmiştir. Bu yüzden kedi beslemek İslam inancına göre sünnettir. Muhammed'in kedi sevgisine atıfta bulunan bir başka hikâye ise Uhud Savaşı sırasında gerçekleşir. Muhammed ordunun önüne yavrularını emziren bir kedi çıkınca durdurmuştur. Ayrıca kedinin başına ezilmemesi için bir nöbetçi dikmiş, orduyu o kedinin etrafından dolaştırmıştır. Savaş sonunda ise nöbetçiden kediyi geri istemiş ve ismini Müezza koyup sahiplenmiştir. İddialara göre Müezza siyah ve beyaz renklerinde bir Habeş kedisidir. Müezza isminin geçtiği son hikâye ise kedilerin temizliği ile ilgilidir. Muhammed, kedisi Müezza içtikten sonra kapta kalan su ile abdest alacakken Sahabe-i Kiram Ebu Nuaym "Ya Resul o sudan kedi içti" deyince, Muhammed "Onlar en temiz ağıza sahiptirler." demiş ve abdest almıştır. Ayrıca Muhammed'in Umeyr adını verdiği kuşu ölen Zeyd adlı bir çocuğa taziye ziyaretine gittiği de söylenir. Deve ayrıca coğrafya gereği İslam kaynaklarında geçer, Muhammed ile ilgili hikâyelerin bazılarında deve geçer. Bunlardan biri Muhammed'in torunlarının deve isteğidir. Muhammed parası olmadığı için deve alamamış ama çocukları sırtına almıştır. Bu konuyla ilgili son hikâye ise Abdullah bin Ömer'in deve istediği hikâyedir. Bir gün Abdullah, babası ve Muhammed'in bulunduğu bir kafilede deveye biniyordu. Abdullah hafif olduğu için hızlı gidiyor ve sık sık kafilenin başına geçiyordu, babası ise bu duruma oldukça kızıyordu. Bunun üzerine Muhammed deveyi satın almak istedi, Abdullah'ın babası ise ücretsiz olarak vermek istedi, Muhammed ısrarcı oldu ve deveyi satın aldı. Deveyi aldıktan sonra ise deveyi çocuğa verdi. Ayrıca istediği kadar hızlı gidebileceğini söyledi.

Zevahim ("Kurbanlar"), Mişna'nın Kodaşim faslının ilk bölümü. 14 kısmı, hayvan kesimi ve bunların ve kuş sunularının kanının Tapınak'ta serpilmesi ile ilgili kurallardan bahseder. Mişna; sunuların yedi türünü, bir sunu getirildiğinde kişinin niyetini, "şehita" esnasında uygulanacak olan doğru prosedürü, kanın toplanması ve serpilmesini, sununun kahine ait bölümünün ayrılmasını ve korbanın kanı ile kirlenmiş olan elbiselerin ve kapların temizlenmesini konu edinir.

<span class="mw-page-title-main">Hayvan kesimi</span>

Hayvan kesimi, genellikle gıda ve birçok amaçlarla kümes hayvanları ve çiftlik hayvanlarının öldürülmesidir. Her yıl 80 milyar kara hayvanının gıda için kesildiği tahmin ediliyor. Kesim işlemi kafanın kesilmesi, kürkün veya tüylerin çıkarılması, vücut boşluğu'nu açmağı, bağırsak ve sakatatı çıkarmağı içeriyor. İşlem avcı, kasap ve uzmanlar tarafından mezbaha veya açık alanda yapılabilir.