İçeriğe atla

Şükûfezâr

Şükufezar
EditörÂrife
Sıklıkİki haftada bir
İlk sayı1884 veya 1886
ÜlkeOsmanlı İmparatorluğu Osmanlı İmparatorluğu
DilTürkçe

Şükûfezar, İstanbul'da 1884 veya 1886 yılında çıkarılan bir kadın dergisi.[not 1]

Osmanlı Devleti'nde çıkarılan sahibi ve tüm yazarları kadın olan ilk Müslüman kadın dergisi olarak bilinir.[2]

Kadın dergisi olarak yayınlanan önceki yayınlardan farklı olarak herhangi bir gazetenin ya da yayının eki değil, kadınlar için kadınlar tarafından çıkarılan başlı başına bir dergi idi ve bu özelliği nedeniyle "ilk Müslüman kadın dergisi" olarak kabul edilmiştir.[1]

Kadınları ilme, eğitime teşvik çabası, onları bir nevi uyandırma, harekete geçirme endişesi ile çıkarılmıştır. Derginin imtiyaz sahibi, dönemin Maarif Nazırı Münif Mehmed Paşa'nın kızı Ârife Hanım, diğer yazarları ise Fatma Nevber ve Münire’dir.

Günümüze beş sayısı ulaşan dergide Arife, Fatma Nevber ve Münire Hanımların farklı türlerdeki eserleri ve okuyucu mektupları yayımlanmıştır. Yazar kadrosu üç kişi ile sınırlı dergi, okur mektupları ve bunlara verilen cevaplar ile şekil almıştır.[1] Okur mektupları çoğunlukla dönemin öğretmen okulu olan Dar'ül-Muallimat mezunlarındandır.[3] Edebiyat dergisi olmamasına rağmen dergide edebi eserlere yer verilmiştir. Dördüncü sayıda Fatma Nigar’ın bir şiiri yayımlanmıştır.[4]

Her bir sayısı 16’şar sayfadır ve günümüze ulaşan sayıların toplamı seksen sayfadır.[3] Sadece yıl olarak tarih verildiğinden ne sıklıkla yayımlandığı bilinmez ancak ilk sayısında 15 günde bir yayımlanacağı duyrulmuştur. Günümüze ulaşan beş sayının tamamı Erzurum Atatürk Üniversitesi’ne ait kütüphanede Özege Koleksiyonu’nda bulunur.[3]

İlk sayıda belirtildiğinde göre, "çiçek bahçesi" anlamına gelen Şükûfezâr ismini şair Abdülkerim Sabit Bey vermiştir.[1] Her sayının kapağında Şeyh Vasfi'ye ait şu dörtlük yer almaktadır:[1]

Ey talibe-i safa-yı mana
İman ile bak şükûfezara
Ezhar-ı edeb şemimi solmaz
Tercih eder ehl-i dil bahar[not 2]

Derginin her sayısında önsöz olarak şu ifade derginin misyonunu açıklar:

Bize “saçı uzun aklı kısa” diye erkeklerin hande -i istihzâsına hedef olmuş bir taifeyiz. Bunun aksini isbat etmeğe çalışacağız. Erkekliği kadınlığa kadınlığı erkekliğe tercih etmeyerek şâhrâh-ı sa’y u ilmde mümkün olduğu kadar pay- endâz-ı sebât olacağız.[not 3]

Ayrıca bakınız

Notlar

  1. ^ Araştırmacı Fatma Tunç Yaşar'ın belirlemesine göre derginin tarihlendirmesinde bazı karışıklıklar vardır. İlk sayının ilk sayfası Rumi 1301, dış kapağı 1303 tarihlidir. O nedenle çıkış yılı kimi kaynaklarda 1884, kimi kaynaklarda 1886 olarak belirtilir.[1]
  2. ^ Ey gerçek mananın talebesi
    Çiçek bahçesine (şükufezara) iman ile bak
    Edeb çiçeklerinin kokusu solmaz
    Gönül ehli edebi, bahara tercih ede
  3. ^ "Biz; saçı uzun, aklı kısa denilerek erkeklerin alaycı gülüşlerine hedef olan bir tayfayız. Erkekliği kadınlığa, kadınlığı erkekliğe tercih etmeyerek bunun aksini ispat etmeye çalışacağız!"

Kaynakça

  1. ^ a b c d e Tunç Yaşar, Fatma. "Şükûfezar: Kadınlar Tarafından Kadınlar İçin İlk Süreli Yayın". Dem Dergi, Yıl 1, Sayı 4. 3 Mart 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Eylül 2023. 
  2. ^ Dicle, Esra (10 Ocak 2023). "Tiyatroda kadın yazarlığının yüz yılı aşan tarihi". Gazete Duvar. 12 Ekim 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ekim 2023. 
  3. ^ a b c Derya, Ciran (17 Ocak 2016). "Şükûfezar; Osmanlı'da İlk Müslüman Kadın Dergisi". Dunyalilar.com. 6 Aralık 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Eylül 2023. 
  4. ^ Çavuş, Burak (Aralık 2021). "Osmanlı Kadın Yazınında Şükûfezâr Dergisi ve Derginin Tam Çevirisi". Edebi Eleştiri Dergisi “Takvîm-i Vekâyi’den 1928 Yılına Süreli Yayınlar ve Edebiyat” Özel Sayısı. 1 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Eylül 2023. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Fatma Aliye Topuz</span> Türk yazar, çevirmen ve feminist (1862–1936)

Fatma Aliye Topuz veya Fatma Aliye Hanım, Osmanlı Türkü yazar, çevirmen ve aktivist. Tanzimat'tan İkinci Meşrutiyet'e uzanan süreçte roman, felsefe, İslam, kadın hakları ve tarih üzerine eserler vermiştir. Zafer Hanım'ın 1877 yılında yayımladığı Aşk-ı Vatan adlı bir roman mevcut olsa da, yazarın tek romanı olduğu için Zafer Hanım değil, beş roman yayımlayan Fatma Aliye Hanım ilk kadın romancı unvanını aldı. 2009 yılında 50 Türk lirası'nın arkasında portresine yer verildi.

<span class="mw-page-title-main">Gülüstü Hanım</span>

Fatma Gülüstü Hanım, son Osmanlı padişahı Mehmet Vahidettin'in annesi ve Sultan Abdülmecid'in eşlerinden dördüncü ikbaliydi.

<span class="mw-page-title-main">Dergi</span> yayın türü

Dergi, belirli aralıklarla yayımlanan, genellikle kuşe veya mat kâğıda basılan ya da elektronik olarak dağıtılan süreli yayın. Dergiler genellikle belirli zaman aralıklarıyla piyasaya çıkan sayılar halinde yayımlanır ve her sayı birden fazla içerik barındırır. Reklam alma, satış ve abonelik yöntemleriyle gelir elde ederler.

<span class="mw-page-title-main">İsmail Gaspıralı</span> Kırım Tatar siyasetçi

İsmail Gaspıralı (Gasprinskiy), Kırım Tatarı fikir adamı, eğitimci ve yazar-yayıncı. Gaspıralı, Rus İmparatorluğu'nda Türk ve İslam toplumlarının eğitim, kültür reformu ve modernleşmeye ihtiyacını betimleyen Türkçü aydındır. Soyadı, Kırım'daki Gaspra şehrinden gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Fatma Ulviye Sultan</span>

Fatma Ulviye Sultan veya Fatma Ulviye Germiyanoğlu, son Osmanlı padişahı Vahdettin’in büyük kızı.

<span class="mw-page-title-main">Nezihe Muhiddin</span> Türk kadın hakları savunucusu

Nezihe Muhiddin Tepedelengil, Osmanlı-Türk düşünür, gazeteci, yazar, kadın hakları savunucusu.

Türk Kadını, 1918-1919 yıllarında on beş günde bir İstanbul’da yayımlanmış Osmanlıca kadın dergisi.

Hanımlara Mahsus Gazete, İstanbul'da 1895-1906 yılları arasında yayımlanmış kadın dergisi.

Kültür Haftası, Peyami Safa'nın ağabeyi İlhami Safa ile beraber 5 Ocak 1936'da yayımlamaya başladığı düşünce, kültür ve edebiyat dergisidir. Dergiyi çıkaran kişi Peyami Safa olmasına rağmen derginin mülkiyetini ve genel yayın müdürlüğünü Hafta dergisinde olduğu gibi İlhami Safa üstlenmiştir. Derginin ilk sayısı çok sayıda entelektüeli bir araya getirmiştir ve toplamda 21 sayı çıkmıştır. Toplamda dört yüksek lisans tezine de konu olmuştur.

Türkiye'de feminizm kavramının literatüre girişi, Türk milliyetçiliğinin ve Türkçülüğün düşünce babalarından Ziya Gökalp'in "Türkçülüğün Esasları" adlı kitabının "Türk Feminizmi" adlı bölümünde "feminizm" kavramına övücü bir dille değinmesiyle oldu. Jön Türkler ve İttihat & Terakki Cemiyeti içerisinde oldukça yetkili olan; Ziya Gökalp, Ahmet Rıza, İbrahim Hilmi ve Enver Beylerin başını çektiği Türk milliyetçisi kanat kadınların özgürleşmesinin milletin bir bütün olarak özgürleşmesindeki önemine dikkat çekerek kadınların eğitimine yönelik oldukça yoğun çabalar harcadılar. Bu çabalar sonucunda kadınlar için İnas Sanâyi-i Nefîse Mektebi ve İnâs Darülfünunu gibi üniversite düzeyinde eğitim veren kurumlar yanında İstanbul'da ve Anadolu'da kız liseleri açılmasını sağladılar. Ayrıca yine bu milliyetçi kanat Türkiye tarihindeki ilk feminist kadın derneği olan Teali-i Nisvan Cemiyeti ile dönemi için oldukça sert taleplerde bulunan Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti'nin ve kadınların iş gücüne katılımı için mücadele yürüten Osmanlı Kadınları Çalıştırma Cemiyeti'nin kuruluşuna önayak oldular. Ek olarak günlük yaşamda kadınları rahatlatmak için kadınlara uygulanan tek başına faytona binememek ve giyim-kuşam kısıtlamaları gibi bazı yasakları da kaldırdılar.

<i>Kadınlar Dünyası</i> Türkçe yayımlanan feminist kadın dergisi

Kadınlar Dünyası, Balkan Savaşları sonrasında 4 Nisan 1913 tarihinde yayın hayatına başlayan ve 1921'e kadar yayında kalan kadın dergisi.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti</span> Osmanlı İmparatorluğu’nda kadın haklarını savunma derneği

Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti, Osmanlı feministlerinin kadın haklarını savunmak için 28 Mayıs 1913 tarihinde kurdukları feminist özellikteki cemiyettir. Cemiyetin çıkış noktası Kadınlar Dünyası adlı dergiydi. Derginin 55. sayısında cemiyetin kuruluşu duyurulmuş, sonrasında dergi ve cemiyetin çalışmaları birlikte yürütülmüştür. Her ikisinin de imtiyaz sahibi kişisi Nuriye Ulviye Mevlan Civelek idi. Cemiyetin üç temel amacı kadınların giyimine yönelik kuralların yeniden düzenlenmesi, kadınların çalışma hayatına girmesi ve kadınların eğitiminin iyileştirilmesidir. Bu üç amaç, sonraki sayılarında Kadınlar Dünyası dergisinin ağırlık verdiği konuları teşkil eder. Boşanma hakkının kadınlara da verilmesi ve mirastan eşit şekilde pay alım gibi ancak Cumhuriyet döneminde gerçekleşecek uygulamaları savunan cemiyet dönemine göre en radikal kadın cemiyetiydi.

Osmanlı İmparatorluğu'nda feminizm genel olarak II. Meşrutiyet sonrasındaki göreceli özgürlük ortamında ivme kazandı. Daha öncesinde ise dinsel ve geleneksel nedenlerden dolayı kısıtlı olan kadın yaşamı Tanzimat ile değişime uğramıştı. Tanzimat döneminde yetişen eğitimli kadınlar sonraki kuşaklarda Osmanlı'da hak arayışlarına girdi. II. Meşrutiyet döneminde ise örgütlü hareket edilmeye başlandı ve çeşitli kadın cemiyetleri kurulup kadın dergileri çıkarıldı. 19. Yüzyılda Avrupa feminizmi oy hakkını savunup bu konuda mücadele verirken Osmanlı kadını daha fazla özgürlük, iş olanağı, eğitim ve sosyal yaşam mücadelesi veriyordu. Özellikle Kadınlar Dünyası adlı dergi ile Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti feminizm bağlamında Osmanlı'da uç noktalardaydı. Ülkeye geç gelen milliyetçilik anlayışı doğrultusunda da bazı kadınlar eski Türklerde var olan kadın-erkek eşitliğini verdikleri mücadelede dile getiriyordu.

Âsâr-ı Nisvân veya daha sonraki adıyla Kadın Yazıları, 1925-1926 yılları arasında yayınlanmış kadın dergisidir. Toplam 28 sayı olarak yayımlanan derginin tüm kadrosu kadınlardan oluşmuştur. Dergi, Osmanlı Türkçesi ile başlangıçta on beş günde bir yayımlanırken yirminci sayıdan sonra ayda bir olarak ve Kadın Yazıları adıyla yayımlanmaya başlamıştır.

<i>Alem-i Nisvan</i>

Alem-i Nisvan dünyadaki ilk Türk-Müslüman kadın dergisidir. "Kadınlar Dünyası" anlamına gelir. Arap alfabesini kullanarak Kırım Tatar dilinde 1906-1912 arasında Kırım'da basılmıştır. Baş Editörlüğünü, Şefika Gaspıralı (Gasprinskaya) (1886-1973) yapmıştır.

<i>Demet</i> (dergi)

Demet, II. Meşrutiyet sonrasında çıkan haftalık kadın dergisi. Toplamda 7 sayı çıkan dergide çocuk eğitimi, moda dünyası, Osmanlı kadınının bilinçlendirilmesine yönelik içerikler yayımlanıyordu. İlk sayılarında yazarların çoğu İttihatçı Jön Türklerdi. Derginin sahibi ve imtiyazlı kişisi Celâl Sahir (Erozan) idi. Şefika Kurnaz'a göre ağırlıkla şiir ve hikâyelere yer veren bir edebiyat dergisi mahiyetindeydi. Kadınlığa dair fikir yazıları ise oldukça azdı. Meşruti yönetimi destekleyen dergideki 44 imzadan sadece 11'i kadın yazarlara aitti. Bu yazarlar arasında "Halide Salih" imzasıyla Halide Edib Adıvar, Selim Sırrı Tarcan, Mithat Cemal Kuntay, Cenap Şahabettin, "Enis Avni" imzasıyla Aka Gündüz ve Tahsin Nahit gibi isimler yer almaktaydı.

Kadın, 1908-1909 yılları arasında Selanik'te yayımlanan ilk kadın dergisidir. Kadınların eğitim durumu, toplumsal yaşamdaki görünürlük ve örgütlenmeleri derginin gündeme aldığı başlıca konulardı. İlk sayısı 13 Teşrin-i Evvel 1324 tarihinde yayımlandı, ilk 30 sayının sahib-i imtiyazı Mustafa İbrahim'di ve müdürü Aka Gündüz'dü. Asır Matbaası'nda neşredilen dergi haftalık olarak pazartesi günleri çıkmaktaydı. Yayın sürecinde kopukluklar olunca bir özür metni yayımlanarak durum açıklanırdı.

Elbis Gesaratsyan Osmanlı Dönemi basınının ilk Ermeni asıllı kadın gazetecisi olarak kabul edilen yazardır.

Dzağig (Çiçek), 1886-1911 arasında İstanbul'da Ermenice ve Ermeni harfli Türkçe çıkan süreli yayındır.

Fatma Şadiye, Türk gazeteci, yazar.