İçeriğe atla

İzotermik proses

Bir İzotermal Proses Grafiği

İzotermal proses, sıcaklık değişiminin sıfır olduğu yani sıcaklığın sabit kaldığı sistemlerdeki termodinamik prosestir.

Örneğin; izotermal bir sıkıştırma prosesinde akışkanın sıcaklığı sabit tutularak sıkıştırma işlemi gerçekleştirilir.

ro(q)=ro(w) şeklinde gösterilir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">MP3</span>

MP3 olan sıkıştırılmış ses biçimi ve bu biçimde kaydedilen seslere verilen ad. Fraunhofer-Institute tarafından geliştirilmiştir. Sayısal hale getirilmiş sesler üzerinden insan kulağının duyamayacağı titreşimlerin silinmesi yöntemine dayanır.

Yoğunluk veya özkütle; fizikte ve kimyada, belirli sıcaklık ve basınç altında birim hacimdeki madde miktarıdır. veya harfi ile sembolize edilir. Yoğunluk, maddenin karakteristik özelliği olmasına rağmen sadece yoğunluğu bilinen bir maddenin hangi madde olduğu anlaşılamayabilir. Bir maddenin hangi madde olduğunun anlaşılabilmesi için birden fazla ayırt edici özelliğinin incelenmesi gerekir. Sabit basınç ve sıcaklık altında; kütlesi artan bir maddenin hacmi de artar, dolayısıyla hacimle kütle doğru orantılı olduğu için yoğunluk değişmez. İki tür yoğunluk vardır. Birincisi mutlak yoğunluktur ki, pratikte mutlak kelimesi kullanılmaz, sadece yoğunluk denir. İkincisi ise bağıl yoğunluktur. Sembolü harfi, birimi g/cm³ ve m kütle, v hacim olmak üzere formülü;

<span class="mw-page-title-main">Azot</span> simgesi N ve atom numarası 7 olan element

Azot ya da nitrojen, simgesi N olan bir element olup atom numarası 7'dir. Renksiz, kokusuz, tatsız ve inert bir gazdır. Azot, dünya atmosferinin yaklaşık %78'ini oluşturur ve tüm canlı dokularında bulunur. Azot ayrıca, amino asit, amonyak, nitrik asit ve siyanür gibi önemli bileşikler de oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Mach sayısı</span>

Mach sayısı, akışkanlar mekaniğinde hareket halindeki bir kütlenin hızının, kütlenin bulunduğu şartlardaki ses hızına oranıdır. Kısaltması Ma ya da M'dir. Adını Avusturyalı fizikçi ve filozof Ernst Mach'tan alır. Ernst Mach'tan önce bu konu üzerine Fransız fizikçi Sarrau da incelemeler yaptığından Sarrau sayısı da denir.

<span class="mw-page-title-main">Erime noktası</span>

Erime noktası, kristal ve saf olan bir maddenin katı halden sıvı hale geçtiği belirli bir sıcaklıktır. Bu sıcaklığa o maddenin erime noktası denir. Bütün kristal yapıya sahip saf maddelerin erime noktasında, yani katı halden sıvı hale geçene kadar, sıcaklığı sabit kalır. Ancak tamamen sıvı hale geçtikten sonra sıcaklığı yükselir. Saf kristal cisimlerin erime noktası ile donma noktası arasında sıcaklık farkı yoktur. Mesela saf su, 0 °C de donar. Fakat saf olmayan maddelerin, yani karışımların donma ve erime noktaları farklıdır.

<span class="mw-page-title-main">Türbin</span>

Türbin, bir akışkanın enerjisini işe çevirmek için kullanılan alettir. Türbin bir mil ve üzerinde kanatçıklardan oluşur. Kullanılan akışkana göre türbinin yapısı değişir. Çalışma prensibi şu şekildedir. Akışkan türbinin kanatçıklarına çarparak türbin miline hareket verir, hareket milin çıkışında mekanik işe dönüşür.

<span class="mw-page-title-main">Carnot çevrimi</span>

Carnot çevrimi, Sadi Carnot tarafından 1820'lerde ortaya konmuş özel bir termodinamik çevrimdir ve Benoît Paul Émile Clapeyron tarafından 1830 ve 1840'lı yıllarda geliştirilmiştir.

Brayton çevrimi, genel olarak gaz türbinlerinde kullanılan, periyodik bir prosestir. Günümüzde geçerli olan gaz akışkanlı güç çevrimleri içinde önemli bir yer tutar. Diğer içten yanmalı güç çevrimleri gibi açık bir sistem olmasına rağmen; termodinamik analiz için egzoz gazlarının ikinci bir ısı değiştirgecinden geçtikten sonra içeri alınıp tekrar kullanıldığı farzedilir ve kapalı bir sistem gibi analize uygun hale gelir. İsmini, mucidi olan George Brayton’dan almıştır. Aynı zamanda Joule çevrimi olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Termodinamik çevrim</span>

Termodinamik çevrim, bir veya daha çok hal değişimi gerçekleştiren, veya enerji üreterek veya enerjiyi transfer ederek ilk haline dönen bir çalışma akışkanı içeren çevrimlerdir. Tabloda termodinamik çevrimlerin listesi verilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Stirling motoru</span>

Stirling motoru, sıcak hava motoru olarak da bilinir. Dıştan yanmalı motorlu bir ısı makinesi tipidir. Isı değişimi prosesi, ısının mekanik harekete dönüşümünün ideal verime yakın olmasına izin verir.

Miller çevrimi, 4 zamanlı içten yanmalı motorlarda kullanılan bir yanma prosesidir. Miller çevriminin patenti 1940'lı yıllarda Amerikalı mühendis Ralph Miller tarafından alınmıştır. Bu motor tipi ilk kez gemilerde ve güç üretim istasyonlarında kullanılmış fakat daha sonra Mazda firması tarafından otomotive adapte edilmiş, Subaru tarafından hibrid modellerde kullanılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Ericsson çevrimi</span>

Ericsson çevrimi, ismini John Ericsson’dan almış termodinamik bir çevrimdir. Gerçekte 2 çevrim bulmuş ve ısı makineleri üzerinde uygulamalarını göstermiştir. İlk çevrim Brayton çevrimi olarak bildiğimiz çevrimle hemen hemen aynıdır. İkinci çevrim Carnot çevrimine eşit verim ortaya koyar. Her ikisi de sık sık dıştan yanma kabiliyetleri açısından Stirling motoru ile karşılaştırılır ve ikinci çevrim aynı verimliliktedir.

<span class="mw-page-title-main">Isı pompası</span> Isıyı bir alandan diğerine aktaran sistem

Gerçekte bir soğutma çevrimi olan ısı pompası çevriminin temel prensibini Nicolas Léonard Sadi Carnot 1824 yılında ortaya atmıştır. 26 yıl sonra 1850 yılında Lord Kelvin'in, soğutma cihazlarının ısıtma maksadı ile kullanılabileceğini ileri sürmesiyle ısı pompası uygulamaya girdi. II. Dünya Savaşı'ndan önce ısı pompasının geliştirilmesi ve kullanılır hâle getirilmesi için birçok mühendis ve bilim insanı bu alanda araştırmalar ve çalışmalar yaptı. Savaş yıllarında endüstri, imkânlarını daha acil problemlere yönelttiği için ara verilen bu çalışmalara savaştan sonra tekrar başlandı.

<span class="mw-page-title-main">Çözünürlük (kimya)</span> katı, sıvı veya gaz halindeki bir maddenin bir çözücü içinde çözülme kapasitesi

Çözünürlük, belli bir miktar çözünenin, belirli şartlar altında, spesifik bir çözücü içinde çözünmesidir. Çözücü akışkan solvent olarak adlandırılır ve birlikte çözeltiyi oluştururlar. Çözümlendirme işlemi solvasyon olarak adlandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Boru</span>

Boru, genelde tesisat yapımında kullanılan, içi boş silindir şeklinde bir malzemedir. Kullanım yerine göre seramik, plastik, metal gibi malzemelerden imal edilebilir. Boruların malzeme tipi ve imalat yöntemlerine göre değişik imalat ve ölçü standartları vardır.

<span class="mw-page-title-main">Digital Video Broadcasting</span> Dijital televizyon yayıncılığı için bir açık standart

Sayısal Video Yayınlama,, televizyon ve radyo yanında interaktif hizmetler de aktarmaya yarayan sayısal televizyon yayın sistemidir. Yayın sistemini, içinde televizyon endüstrisinden 270'in üzerinde firmanın bulunduğu konsorsiyum tarafından oluşturulmuş yayın standartları dizisi oluşturur. Oluşturulan standartlar Avrupa standart organizasyonları tarafından yayınlanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Termodinamiğin üçüncü kanunu</span>

Termodinamik'in üçüncü yasası bazen ‘mutlak sıfır sıcaklığında dengede olan sistemlerin özelliklerine ilişkin’ olarak şu şekilde tanımlanır:

<span class="mw-page-title-main">Soğutma grubu</span> chiller

Soğutucu, buhar sıkıştırmalı, adsorpsiyonlu soğutma veya absorpsiyonlu soğutma çevrimleriyle sıvı soğutucudan ısıyı alan makinedir. Bu sıvı daha sonra ekipmanı soğutmak için ısı değiştiriciden veya başka proses akışından dolaştırılabilir. Soğutma, ortama verilmesi gereken veya yüksek verimlilik için ısıtma amacıyla geri kazanılması gereken atık ısı oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Kimyasal tesisi</span>

Kimyasal tesisi, genellikle büyük ölçekte kimyasallar üreten bir endüstriyel proses tesisidir. Bir kimyasal tesisinin genel amacı, maddelerin kimyasal veya biyolojik dönüşümü ve birbirlerinden ayrılması yoluyla maddi zenginlik yaratmaktır. Kimyasal tesisleri üretim sürecinde özel ekipmanlar, üniteler ve teknolojiler kullanırlar. Polimer, ilaç, gıda, bazı içecek üretim tesisleri, enerji santralleri, petrol rafinerileri veya diğer rafineri çeşitleri, doğal gaz işleme ve biyokimya tesisleri, su ve atık su arıtım tesisleri, kirlilik kontrol ekipmanları gibi diğer tesis çeşitlerinin hepsi, akışkan sistemleri ve kimyasal reaktör sistemleri gibi kimyasal tesis teknolojilerine benzer teknolojiler kullanmaktadır. Bazı kaynaklar bir petrol rafinerisinin, bir ilaç veya bir polimer üreticisinin de bir kimyasal tesisi olarak kabul etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Proses kontrol</span>

Proses kontrol, proses emniyeti, üretim kapasitesi ve ürün kalitesinde belli hedeflere ulaşılabilmesi için kontrol sistemlerinin analizi, tasarımı ve uygulanmasıdır. Herhangi bir prosesin istenilen koşullarda emniyetli ve verimli bir şekilde çalıştırılması, çevresel standartlara uyumun ve ürünlerin kalite açısından gerekliliklerinin sağlanması, proses kontrol uygulamalarının ana hedefleridir. Petrol rafinerileri, kimyasal tesisleri, kâğıt fabrikaları, elektrik santralleri gibi birçok büyük ölçekli entegre tesiste sıcaklık, konsantrasyon ve basınç gibi binlerce proses değişkeni ölçülmeli ve kontrol edilmelidir. Proses kontrol sistemleri, bu değişkenlerin kontrolü için akış hızı gibi birçok başka proses değişkeni üzerinde değişiklik yapılmasını sağlar ve prosesin istenilen değerler dahilinde çalışmasına olanak tanır.