Pilav; pirinç, bulgur gibi taneli bitkilerin veya şehriye, kuskus gibi makarna türlerinin suda pişirilmesiyle yapılan bir yemektir.
Kebap, mangalda meşe kömüründe veya odun fırınında, ayrıca günümüzde fırınlarda da pişirilerek yenen et yemeklerine verilen isimdir. Doğrudan doğruya ateşin üzerinde tutularak ya da bir kap içinde susuz olarak pişirilir.
Limonata , limon suyu, şeker ve sudan yapılan bir içecektir. Limonata dünyanın hemen hemen her ülkesinde yapılır ve içilir. Limonun her tarafıyla yapıldığı da olur, özellikle dışarıda büfe ve lokantalarda bu şekilde servis edilebilir. Bu tarife göre, limonlar dilimlenip üzerine şeker atılır ve bekletilir, bir gün gibi bir zaman içerisinde süzülüp posası atılır. 1 porsiyonu 41 kaloridir.
Kökeni Sanskritçe’den gelen İngilizce çorba (soup) kelimesi, ‘iyi beslenme’ anlamı taşır. Yaklaşık 10 bin yıl öncesinde çorba hazırlandığını ve içildiğini gösteren kayıtlar bulunmaktadır. Çinde 2400 yıllık çorba arkeologlar tarafından Şian antik kentinde bulundu. İnsanlığın çorbayla tanışması, MS 3. yüzyıla rastlıyor. O devrin azizlerinden olan St. Patroklus, arpa ekmeğini suya batırıp üstüne tuz serperek yermiş. Bu daha sonraları, karanlık çağlardan itibaren Avrupa'nın beslenme sistemine girecek çorbanın ilk hali olarak karşımıza çıkıyor. Avrupa'da alta ekmek koyup, üstüne su veya etsuyu dökerek yapılan çorba çeşidi bugün Fransızlar'ın ünlü soğan çorbası olarak hala yerini koruyor
Piruhi; un, yumurta, tulum peyniri, tereyağı, et suyu ve ceviz içinden yapılan bir hamur yemeğidir. Pirohi, piruhi ve piruşki Rusça kökenli bir kelimedir. Bir çeşit mantıdır. Osmanlı mutfağında yer alır.
Pilaki, Türk mutfağının zeytinyağlı, başlıca soslu yemeklerinden birkaçına verilen isimdir. En bilineni "Barbunya Pilaki"nin içinde ana malzeme olarak benekli kuru hali kullanılan bir çeşit fasulye olan barbunyadır. "Balık Pilaki" ise yazın Levrek, kışın palamut veya uskumru ile yapılır.
Pâté, genel anlamda içeriğinde ördek, sülün gibi kanatlı kümes hayvanlarının ciğerinin bulunduğu et ezmesidir.
Tas kebap veya tas kebabı, Türk mutfağında yer alan etli bir sulu yemektir. Macar yemeği gulaş ile karşılaştırılabilir. Basılı ilk yemek kitabı Melceü’t-Tabbâhîn'de tas kebabı tarifi vardır.
Fırında makarna makarna ile yapılan yemektir. Osmanlı mutfağında yapılmaktadır.
Süt kebabı, kuzu veya koyun eti ile yapılan bir kebaptır.
Muhzır kebabı (Mübaşir kebabı),kuzu veya koyun eti ile yapılan bir kebaptır.
Fasulye pilaki, Türk mutfağında pişmiş bir fasulye yemeğidir. Başta bombay fasulye(Phaseolus coccineus) ve zeytinyağı ile yapılır. Bazen başka sebze veya sucuk de eklenebilir. Osmanlı mutfağında bulunur.
Özbek pilavı, bir çeşit pirinç pilavıdır. Afganistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kazakistan, Tacikistan, Kırgızistan’da yapılır. Pirince et ile birlikte çeşitli baharatlar, sebzeler, meyveler veya yemişlerin eklenmesi ile yapılır. Türkiye'de Afyonkarahisar mutfağında yapılmaktadır.
Acem pilavı, bir çeşit pirinç pilavıdır. Koyun eti veya dana eti ile hazırlanır. Çam fıstığı, üzüm, tarçın, karanfil ve kakule eklenerek hazırlanır.
Türkistan pilavı, bir çeşit pirinç pilavıdır. Malzemeleri pirinç, havuç, soğan, kavurma, kuyruk yağı, sarımsaktır. Uygur Türklerinde Türkistan pilavı hazırlanır. Uygurlar için Türkistan pilavı etnik kimliklerinin bir göstergesidir.
Kulak çorbası Türk mutfağında yapılan bir çeşit mantıdır. Bazı yörelerde Kulaklı makarna denilir. Hazırlanan hamurun şeklinin kulağa benzemesinden dolayı bu isim verilmiştir.
Salamura, fermantasyon yöntemi ile hazırlanmış yemeklerdir. Osmanlı mutfağında Mükemmel ve Mufassal Aş Ustası yemek kitabında bamya salamurası, yaprak salamurası, fasulye salamurası, patlıcan salamurası, enginar salamurası, domates salamurası, sardalya salamurası, uskumru salamurası, lâkerda, kolyoz salamurası ve hamsi salamurası tarifleri verilmiştir. Melceü’t-Tabbâhîn yemek kitabında bamya salamurası tarifi verilmiştir.
Presika bir çeşit sütlü tatlıdır. Koyun sütü, şeker, vanilya, enginar çiçeği suyu ile hazırlanır.Aşçı Mektebi ve Mükemmel ve Mufassal Aş Ustası yemek kitaplarında tarifi verilmiştir.
Lohuk (çevirme) veya çevirme tatlısı bir çeşit ağda tatlısıdır. Yunanistan kralı Otto'nun saray şekercisi Alman asıllı Friedrich Unger, 1835'te İstanbul'u ziyaret etmiş ve yazdığı Conditorei des Orients yemek kitabında sakız, meyve, çiçek, yemiş kullanılarak yapıldığını yazmıştır. Lohuk, esasında tıbbî bir ilâçtı. Bol şeker veya balla yapıldığından, zamanla hoş, lezzetli bir şekerleme olarak yapılmaya başlamıştır. Osmanlı'da merheme de lohuk denir.
Süngeriye, bir çeşit sütlü ve şerbetli tatlıdır. Malzemeleri; yumurta akı, pirinç unu, süt, şeker ve sudur. Basılı ilk yemek kitabı Melceü’t-Tabbâhîn'de tarifi verilmiştir. Mükemmel ve Mufassal Aş Ustası yemek kitabında da süngeriye tarifi verilmiştir.