İçeriğe atla

İzlanda'da balina avcılığı

Reykjavík limanındaki balina avlama gemileri

İzlanda'da balina avcılığı 12. yüzyılın başlarında zıpkınla avlama yöntemiyle başladı ve diğer ülkelerin modern ticari uygulamalar ortaya koyduğu 19. yüzyılın sonlarına kadar körelmiş bir biçimde devam etti. Günümüzde İzlanda, Uluslararası Balinacılık Kurulu tarafından 1986 yılında kurulan moratoryuma itiraz eden başlıca ülkelerden biridir,[1][2] bu yöntem hala balina avcılığında kullanılmaktadır. Günümüzde, bir şirket Japonya'ya ihraç etmek üzere oluklu balina avlarken, diğer şirket ise yerel tüketim için minke balinası avlar. Bu balina türü turistler arasında popülerdir ve daha çok turistler tarafından tüketir.[3] 2018'de, İzlandalı balina avcıları mavi balina kesmekle suçlandılar.[4]

Ülke halkının balinalarla olan kültürel ilişkisi İzlandaca diline de yansımıştır. Hvalreki kelimesi "plaj balinası" anlamına geldiği gibi, "beklenmedik bir şekilde sizin olan şey" anlamına da gelir.[5] İzlanda, günümüzde kendi balina izleme sektörüne sahiptir. Bu, balina avcılığı sektöründe huzursuzluğa ve gerilime sebep olmaktadır.[6]

Kaynakça

  1. ^ "History of Whaling". The Húsavík Whale Museum. 27 Aralık 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mayıs 2010. 
  2. ^ "Modern Whaling". The Húsavík Whale Museum. 4 Mart 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mayıs 2010. 
  3. ^ Boffey, Daniel (18 Nisan 2018). "Iceland sets target of 191 kills as country resumes whaling". the Guardian. 18 Nisan 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Nisan 2018. 
  4. ^ "Whale killing: Iceland accused of slaughtering rare whale". 26 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Ağustos 2018. 
  5. ^ "Saving the Whales, Again". Los Angeles Times. 21 Ekim 2006. 27 Ocak 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Aralık 2006. 
  6. ^ Marianne Rasmussen. "7". Whale Watching: Sustainable Tourism and Environmental Management. Cambridge University Press. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İzlanda</span> Kuzey Atlantik Okyanusundaki ada ülkesi

İzlanda, Atlas Okyanusu'nun kuzeyinde Grönland'ın güneydoğusu ile İskandinavya ve Büyük Britanya'nın kuzeybatısında yer alan bir ada ve Avrupa ülkesi. İzlanda, kuzeyinde Arktik Okyanusu ile çevrilidir. 356.991 nüfus ve 103.000 km² yüzölçümüyle Avrupa'nın en seyrek nüfuslu ülkesidir. Başkent ve en büyük şehir Reykjavík'tir, nüfusun üçte ikisinden fazlası ülkenin güneybatısında yer alan bu şehir ve çevresinde yaşar. İzlanda volkanik ve jeolojik olarak aktif bir adadır. Adanın iç kısmında kumluklar, lav sahaları, dağlar ve buzullar içeren bir plato bulunur ve birçok buzul nehri kaynağını buradan alarak denize akar. İzlanda Kuzey Kutup Dairesi'nin kuzeyinde yer almasına rağmen Körfez Akıntısı nedeniyle aynı enlemdeki diğer bölgelere göre daha ılık bir iklime sahiptir. Yüksek enlem ve denizellik yazların serin geçmesine yol açar. İzlanda'ya bağlı birçok ada kutup iklimine sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">İskandinavya</span> Avrupanın kuzeyinde bir bölge

İskandinavya, Kuzey Avrupa'da, kendisini oluşturan halklar arasında güçlü tarihi, kültürel ve dilsel bağları olan bir alt bölgedir. İngilizce kullanımında, İskandinavya genellikle Danimarka, Norveç ve İsveç'i ifade eder. Bazen daha geniş anlamda Finlandiya, İzlanda ve Faroe Adaları'nı da kapsayacak şekilde ifade edilebilir. Bu ülkelerin dilleri Fince dışında birbirine benzemektedir. Bu dillere Kuzey Cermen dilleri veya İskandinav dilleri denir. Danimarka Danca, Norveç Norveççe, İsveç İsveççe, İzlanda İzlandaca dillerini kullanmaktadırlar.

<span class="mw-page-title-main">Oluklu balina</span>

Oluklu balina ya da Fin balinası, Çatal kuyruklu balina, oluklu balinagiller (Balaenopteridae) familyasına ait bir balina türü. Gök balinadan sonra yaşayan ikinci büyük balina, ikinci en büyük canlı türüdür, ve 27 metreye kadar büyüyebilirler. Dünyadaki okyanuslardan her birinde yaşayan oluklu balinalar kutupsal iklimden, tropikal iklime kadar her türlü suda yaşamlarını sürdürebilirler. Bulunmadıkları kısıtlı yerler okyanuslardan uzak, hareket olanağını azaltan, kuzey ve güney kutuplarındaki yüzen buz kütlelerinin olduğu alanlardır. Popülasyonlarının en çok olduğu yerler ılıman sulardır. 20. yüzyılda kontrolsüz avlanmaları sonucu bugün sayıları oldukça azdır bu nedenle koruma altındaki türler arasında yer alırlar. Uluslararası Balinaavı Komisyonu (IWC) bu türün avlanmasına ilişkin bir erteleme kararı yayınlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Balina</span> çeşitli türlerden oluşan büyük plasentalı deniz memelileri

Balina yaşamını tamamen suda sürdüren ve yaygın olarak dünya okyanuslarında bulunan farklı çok sayıda türden oluşan plasentalı deniz memelileridir. Cetacea infra takımı içinde genellikle yunusları ve musurları hariç tutarak oluşturulmuş formel olmayan bir gruplamada yer alırlar. Balinalar, yunuslar ve musurlar çift toynaklılarla birlikte Cetartiodactyla takımında yer alırlar. En yakın akrabaları olan su aygırlarından 55 milyon yıl kadar önce ayrılmışlardır. Balinaların iki parvo takımı dişsiz balinalar (Mysticeti) ve dişli balinalar (Odontoceti) birbirlerinden yaklaşık 34 milyon yıl kadar önce ayrılmışlardır. Yaşayan ve balina olarak kabul edilen familyalar şunlardır: Balaenopteridae, Balaenidae, Cetotheriidae, Eschrichtiidae, Monodontidae, Physeteridae, Kogiidae ve Ziphiidae.

<span class="mw-page-title-main">Balina avcılığı</span>

Balina avcılığı, geçmişi MÖ 3.000 yılına kadar uzanan bir eylemdir. Geleneksel Arktik evrim ile 17. yüzyıl başlarında balina avı filolarının geliştirdiği balina avcılığı, 18. ve 19 yüzyılda ulusal bir rekabet hâline gelmiş ve endüstri hâlini almıştır. 1930'lu yıllara kadar balina avcılığı adı altında yaklaşık 30.000 balina öldürülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Uluslararası Balinacılık Kurulu</span>

Uluslararası Balinacılık Kurulu 2 Aralık 1946 tarihinde Washington'da kurulmuş uluslararası bir oluşumdur. Uluslararası Balina Avcılığının Düzenlenmesi Sözleşmesi hükümlerine göre kurulmuştur. Amacı, balina stoklarını uygun biçimde korunması ve böylece balina endüstrisinin düzenli gelişimini sağlanması olarak belirlenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Buzul balinası</span>

Buzul balinası, Kuzey Atlas Okyanusunda yaşayan çok büyük bir balina türüdür. Eskiden Eubalaena cinsinin tek türü olarak kabul ediliyordu. Günümüzde sayıları ancak 400 kadar kalmış olup soyu tehlikedeki türler arasındadır.

Birgitta Haukdal Brynjarsdóttir, İzlandalı şarkıcı.

<span class="mw-page-title-main">Húsavík</span> İzlandanın bir ilçesi

Húsavík, 2237 nüfuslu, İzlanda'nın kuzey kıyısı olan Skjálfandi körfezinin kıyısında, Norðurþing belediyesinde bir ilçedir. Şehrin en ünlü yeri, 1907 yılında inşa edilmiş ahşap kilise Húsavíkurkirkja'dır.

<span class="mw-page-title-main">Sık dişli gagalı balina</span>

Sık dişli gagalı balina veya Blainville gagalı balinası, gagalı balinagiller (Ziphiidae) familyasından iki dişli balina (Mesoplodon) cinsine ait bir balina türü. Adı, Fransız zoolog Henri de Blainville tarafından 1817 yılında tanımlanması nedeniyle verilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey şişe burunlu balinası</span> memeli türü

Kuzey şişe burunlu balinası, gagalı balinagiller (Ziphiidae) familyasından Hyperoodon cinsine ait iki balina türünden biridir. Norveç ve Birleşik Krallık'ta 19. yüzyıl ve 20. yüzyıl başlarında avlanmıştır. 1453 metre ile bilinen en derine dalabilen memelidir. Johann Reinhold Forster tarafından 1770 yılında tanımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Güney şişe burunlu balinası</span>

Güney şişe burunlu balinası, gagalı balinagiller (Ziphiidae) familyasından Hyperoodon cinsine ait iki balina türünden biridir. Çok az gözlenebilen ve avlanan bu tür, muhtemelen Antarktik sularda en bol bulunan balinadır. İlk olarak İngiliz zoolog William Henry Flower tarafından 1770 yılında tanımlanmıştır.

<i>Mesoplodon perrini</i>

Mesoplodon perrini, yeni dönemde tanımlanan gagalı balina türü. Türe ait örnekler 1970'li yıllarda ortaya çıkarılmıştır. İlk örnekler 1975 yılında, ardından 1978 ve 1979 yıllarında Kaliforniya sahillerinde bulunmuştur. Son örnek Eylül 1997'de bulunmuştur. Bu türler başta Hektor gagalı balinası ve Cuvier gagalı balinası olarak tanımlanmalarına rağmen, sonradan 2002 yılında yapılan DNA merkezli bir çalışmada tür yeni olarak tanımlanmış ve William F. Perrin'in adı verilerek "Perrin gagalı balinası" olarak anılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Dev şişe burunlu balina</span>

Dev gagalı balina, gagalı balinagiller (Ziphiidae) familyasından Berardius cinsine ait üç balina türünden ikisi Güney yarıküre'nin soğuk sularında yaşayan Arnoux gagalı balinası ve Büyük Okyanus'un kuzeyindeki soğuk sularda bulunan Baird gagalı balinasıdır. Üçüncü bir tür 2016 yılında tanımlanmış ancak adlandırılmamıştır. Gagalı balinagillerin en büyükleri olup boyları 10-12 metreye ulaşabilmektedir. Dört dişli balina veya dev gagalı balina olarak da adlandırılsalar bile genellikle cins isimleri olan Berardius olarak bilinirler. Arnoux ve Baird gagalı balinaları o kadar birbirine benzerdir ki ayrı tür olup olmamaları tartışma konusu olmuş ancak genetik kanıtlar ve yaşadıkları coğrafyaların farklılığı nedeniyle ayrı ayrı sınıflandırılmalarına karar verilmiştir. Arnoux gagalı balinası, ilk olarak Georges Louis Duvernoy tarafından 1851 yılında Baird gagalı balinası ise 1883 yılında Leonhard Hess Stejneger tarafından tanımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Eubalaena</span>

Gerçek balinalar büyük dişsiz balinaların üç türünü kapsayan Eubalaena cinsidir: Buzul balinası, Kuzey Pasifik gerçek balinası ve Güney gerçek balinası. Bu türler grönland balinası ile birlikte Balaenidae ailesinde dınıflandırılmışlardır. Gerçek balinalar yusyuvarlak bir gövde yapısına sahiptirler, v şeklinde hava delikleri ve koyu gri ya da siyah ten renkleri vardır. Bu balinalar 18 m (59 ft) uzunluğundan daha çok büyüyebilirler ve bilinen en uzun gerçek balina ise 19.8 m (65 ft) uzunluğundadır; kiloları ise 100 kısa ton ya da daha fazla olabilir. 20.7 m (68 ft) uzunluğunda ve 135,000 kg (298,000 lb) kilosunda bir de 21.3 m (70 ft) uzunluğunda kesin olmasa da bireyler olduğu bilinmektedir ki bu değerler kambur, gri, bryde ve b. omurai gibi diğer balina türleri ile karşılaştırıldığında oldukça büyüktür, ama mavi balinadan küçüktür. Gerçek balinalara bu ismi veren balinacılar "gerçek" ismini bu türün bir avdayken bol yağ ve balina çubuğu sağlayabilmesi nedeniyle vermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Şişe burunlu balina</span> memeli cinsi

Hyperoodon gagalı balinagiller (Ziphiidae) familyasına ait balina cinsidir. Türleri: Kuzey şişe burunlu balinası ve Güney şişe burunlu balinasıdır Pasifik gagalı balinası türü, fisiksel görünüşleri nedeniyle tropikal şişe burunlu balinası olarak adlandırılır ve sınıflandırılır. Cins, Bernard Germain de Lacépède tarafından 1804 yılında tanımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İzlanda Penis Müzesi</span> Reykjavík, İzlandada yer alan müze

İzlanda Penis Müzesi, Reykjavík, İzlanda'da yer alan ve dünyanın en büyük penis ve penis bölümleri koleksiyonuna ev sahipliği yapan müzedir. 280 farklı örnekten oluşan koleksiyon, 93 farklı hayvan türünün organlarını içerir. 55 penis balinalardan, 36 penis foklardan, 118 penis ise karada yaşayan memelilerden elde edilmiştir. İddiaya göre, huldufólklar ve trollerin penis örnekleri de bu sayıya dahildir. Temmuz 2011'de, bağışçı olmaya söz veren dört kişiden birinin yaptığı bağışla, müze, insan penisini koleksiyonuna dahil etmiş oldu. Bağışçının vücudundan penisi ayırma işlemi planlandığı gibi gitmedi. Penis, grimsi-kahverengi bir buruşuk kütleye dönüştü ve formaldehitten oluşan bir kavonuzun içinde salamura edildi. Müze, günümüzde, "daha genç, daha büyük ve daha iyi bir penis" için arayışlarını sürdürmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Keşif Müzesi</span>

Keşif Müzesi eski kâşiflerden uzayın keşfine kadar tüm insan keşif tarihine adanmış bir müzedir. Müze, Kuzey İzlanda'daki Húsavík şehrinin merkezinde yer alır. Kuzey Kutup Dairesi'ne 50 kilometre (30 mi) uzaklıktadır. 2011 yılında açılan müze, 2014 yılında İzlanda başkanı tarafından resmi olarak açılmıştır.

İzlanda'da turizm son 15 yılda ekonomik açıdan önemli ölçüde büyüdü. 2016 itibarıyla, turizm endüstrisinin İzlanda GSYİH'sine yaklaşık yüzde 10 katkı sağladığı tahmin edilmektedir. Yabancı ziyaretçi sayısının 2017 yılında ilk kez 2.000.000'i aşmıştır. Ülkenin ihracat gelirinin yaklaşık yüzde 30'luk payından turizm sorumludur.

Yüzyıllar boyunca İzlanda'nın ana endüstrileri balıkçılık, balık işleme ve tarım olmuştur. 19. yüzyılda İzlandalıların yaklaşık %75'i çiftçilik yapıyordu, ancak yıllar içinde bu oranda yaşanan düşüş ile çiftçilik yapanlar nüfusun %5'inden azını oluşturur hale geldi. Bu sayının gelecekte de düşmeye devam etmesi beklenmektedir. Günümüzde toplam arazi alanının(100.000 km2) sadece %1'i ekim yapılabilir durumdadır.