İçeriğe atla

İstidrâk

İstidrâk över gibi görünerek yerme, yerer gibi görünerek övme mantığına göre oluşturulan bir edebi sanattır. Edebiyatta ve hitabette kullanılır. Yermeyi ve övmeyi güçlendirmeye yarar. Divan edebiyatında, istidrâk sanatını Nef'i sıklıkla kullanmıştır.

Örnekler

Göz ucuyla ‘âşıka geh lutfeder gâhî ‘ itâb
Bir su’âle yer komaz ol gamze-i hâzır-cevâb
Nef'i
Dehrde anlamayup bilmediği varsa meğer
Tama’u buğz u nifak u hased u gadr u sitem
Nabî
Öyle nâzik ki eğer şapkalı bir kunduracı
Evine gelse eder tâ kapudan istikbâl
Ziyâ Paşa

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Edebiyat</span> sözlü ya da yazılı anlatıma dayanan sanat

Edebiyat, yazın veya literatür, dil aracılığıyla; duygu, düşünce, hayal, olay, durum veya herhangi bir olgunun edebî bir tarzda ve etkili bir şekilde yazılı veya sözlü anlatımını gerçekleştiren; malzemesi söz ve ses; muhatabı insan olan bir sanat dalıdır. Edebî yazılar yazan sanatçılara edebiyatçı denir. Daha kısıtlayıcı bir tanımla, edebiyatın; bir sanat formu olarak oluşturulan yazılar olduğu düşünülmüştür. Bunun nedeni, günlük kullanımdan farklı olarak edebiyatın, dil ürünü olmasıdır.

Mizah ya da gülmece, hayatın güldürücü yönünü ortaya çıkaran sanat türüdür. İnsanı gülmeye sevk eden resim, karikatür, konuşma ve yazı sanatıdır. Mizah eserleri sadece şaka, güldürme maksadıyla söylenip, yazılıp, çizilmediği gibi belli fikirleri ifade etmek için de ortaya konulabilir.

Beş Hececiler, I. Meşrutiyet'ten sonra hece vezniyle ve konuşulan halk diliyle, Millî Edebiyat akımının görüşleri doğrultusunda şiir yazan beş şairin Türk edebiyatındaki genel adıdır.

<span class="mw-page-title-main">Klasisizm</span>

Klasisizm, Antik Yunan ve Roma sanatını temel alan tarihselci yaklaşım ve estetik tutumdur. "1660 ekolü" olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Cahit Külebi</span> Türk şair

Mahmut Cahit Külebi, Türk şairdir.

<span class="mw-page-title-main">Nef'î</span> hiciv şair

Nef'î, 17. yüzyıl Türk şâirlerindendir. Kasidede gerçek bir varlık göstermiş ve gerek kendi zamanında, gerekse sonraki yüzyıllarda kaside yazan bütün şairlere etki eden şâir, edebiyatçı ve hiciv üstadı.

Divan edebiyatı, Türk kültürüne has süslü ve sanatlı bir edebiyat türüdür. Bu edebiyata genellikle "divan edebiyatı" adı uygun görülmekte olup bunun en büyük nedenlerinden birisinin şairlerin manzumelerinin toplandığı kitaplara "divan" denilmesi olduğu kabul edilmektedir. Öte yandan, divan edebiyatı gibi tabirlerin modern araştırmacılar tarafından geliştirildiğini ve halk-tekke-divan edebiyatları arasındaki ayrımların bazen oldukça muğlak olduğu ve bu edebiyatlar arasında ciddi etkileşimlerin de bulunduğu vurgulanmalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Bazilika</span> Hristiyan kutsal mekanı

Bazilika, eski Roma kentlerinde forumun yanında bulunan, içinde mahkemelerin görüldüğü veya diğer resmi hizmetlerin görüldüğü büyük çatılı kamusal binalara; Erken Hristiyanlık ve Orta Çağ dönemlerinde ise yan geçitleri bulunan, galerili veya galerisiz olabilen kiliselere verilen isim.

Nefes, akciğerlere çekilen veya akciğerlerden atılan hava.

Taşlama, Türk halk edebiyatına ait satirik şiir biçimi. Gazel, kaside, murabba, muhammes gibi nazım biçimleriyle yazılabilirler.

Soru işareti, bir noktalama işaretidir.

Makalat, Hacı Bektaş Veli'nin İslam dininin genel hükümlerini konu alan ve 1423 yılında yazdığı dinî tasavvufî ahlakî Tekke edebiyatı eseridir. Alevi-Bektaşi inancındaki dört kapı ve kırk makam Makalat'ın ana konusudur. Kitap Arapça kaleme alınmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Hiciv</span> bir kişi, bir olay ya da durumun, iğneleyici sözlerle, alaylı ifadelerle eleştirildiği bir tür

Hiciv, hicviye ya da yergi, edebiyat ve sanatta, bir kişi, bir olay ya da durumun, iğneleyici sözlerle, alaylı ifadelerle eleştirildiği bir türdür..

Fantezi, sinema, resim gibi çeşitli sanat dalları ve edebiyatta gerçek olmayan hikâyelerin anlatımıdır. Fantezi hayale dayalı anlatım tarzı olup, retorikte dört temel durumdan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Fırat Cewerî</span>

Fırat Cewerî, Kürt yazar, çevirmen ve gazeteci.

Sözlük anlamıyla “parça” demek olan kıt'a, nazım terimi olarak iki ya da daha çok, 9-10 beyte kadar olan, matla ve mahlas beyti bulunmayan, gazelde olduğu gibi, yani xa xa xa kafiyeli bir nazım şeklinin adıdır. Matla ve mahlas beytinin yokluğu dışında da kıt'a ile gazel arasında şekil ve konu bakımlarından ayrılıklar vardır. İki beyitli kıt'a yazıldığı halde bu kadar kısa ga­zel yoktur. Ayrıca gazelin beyit sayısı sınırlı olduğu halde 15 beyitten de uzun 30-40 beyte kadar uzayan kıt'alar yazılmıştır. Böyle uzun kıt'alara Kıt'a-i ke­bîre denir. Gazeller genellikle aşk ve sevgili konularını işledikleri halde kıt'anın konusu daha geniştir: Felsefî, tasavvufî bir fikir, bir hayat görü­şü, bir nükte, bir kişiyi övme ya da yerme, bir olayın tarihi kıt'anın konusu olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Söz sanatı</span>

Söz sanatları ya da edebî sanatlar, ifade edilmek isteneni kelimelerin düz anlamlarının dışına çıkarak ifade etmeye denir. İfadeye zenginlik katmak, etkiliğini artırmak, monotonluğu kırmak ya da az sözle çok şey ifade etmek için yapılır. Türk edebiyatında söz sanatları genellikle aşağıdaki gibi gruplanır.

<span class="mw-page-title-main">Santa Sabina</span> Romada bazilika

Santa Sabina bazilikası, Roma'da Aventine Tepesi üzerinde bulunan tarihi bir kilisedir. Tiber Nehri'nin kuzeyi ve Circus Maximus'un doğusunda konumlanan Santa Sabina bilinen en eski Roma Bazilikasıdır. Bu haliyle orijinal kolonadlı dikdörtgen plan şemasını hala korumaktadır. Diğer birçok kiliseye kıyasen, örneğin Santa Maria Maggiore, Santa Sabina'nın geçirdiği restorasyonlar onun orijinal dekorasyonunu bozmamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Yeni Aziz Apollinare Bazilikası</span> Geç antik çağda bir bazilika

Yeni Aziz Apollinare Bazilikası (Sant’Apollinare Nuovo), 35 metre uzunluğunda ve 21 metre genişliğinde, Teoderik tarafından 500lü yıllarda inşa ettirilen bir geç antik çağ bazilikasıdır. Yapıyı ilginç kılan özelliklerinden birisi Konstantinopolis'ten getirilen Prokonnesos mermeri yapımı olan sütunları ve yapı içerisindeki eşşiz mozaiklerdir.

Siham-ı Kaza, "Kaza Okları" anlamına gelen, Nef'i tarafından yazılmış manzum eser. Türk edebiyatının kaside ve hiciv üstadı olarak kabul edilen Nef'i'nin Siham-ı Kaza adlı eseri, yergi üslubunun en meşhur eseri olarak kabul edilmektedir. Eser 12 kaside, 2 terkib-bend ve 208 şiirden oluşmaktadır.