
Siyonizm, tarihî İsrail Toprakları olarak tanımlanan topraklarda bir Yahudi devletinin asırlar sonra yeniden kurulmasını destekleyen, savunan ve Yahudi milliyetçiliğini temel alan ideolojik fikir hareketidir. Modern Siyonizm, 19. yüzyılın sonlarında Orta ve Doğu Avrupa'da ulusal bir canlanma hareketi olarak hem şiddetlenen antisemitizm dalgalarına tepki olarak hem de "Yahudi Aydınlanması" olarak da bilinen Haskala'ya bir cevap olarak ortaya çıktı. Kuruluşundan çok kısa bir süre sonra varlıklı Yahudi soyluların ilgisini çeken hareket, Osmanlı İmparatorluğu'nun kontrol ettiği Filistin'de sürdürülebilir bir Yahudi devletini, 1900 yıl sonra tekrar yaratmayı amaçlıyordu.

David Ben-Gurion veya David Grün, İsrail'in ilk başbakanı ve İsrail Devleti'nin kurucusudur. 14 Mayıs 1948'de Tel Aviv'de İsrail Bağımsızlık Bildirgesi'ni okumuş ve 1948 Arap-İsrail Savaşı'nda ülkenin liderliğini yapmıştır. 1942 yılında New York'ta düzenlenen Biltmore Konferansı'nın programını hazırlayan kişi oldu. Ayrıca Gurion, hükûmetteki görevinden ve daha sonra Knesset'ten ayrıldıktan sonra Ulusun Atası payesi ile onurlandırılmıştır.

İsrail, resmî adıyla İsrail Devleti (İbranice: מְדִינַת יִשְׂרָאֵל,

Golda Meir, İsrailli öğretmen, kibbutznik, devlet kadını, politikacı ve İsrail'in dördüncü başbakanıydı.

Moşe Şaret, David Ben-Gurion'un başbakanlık yaptığı iki dönem arasında iki seneye yakın görev aldı. İsrail'in ikinci başbakanıdır (1954-1955).

Hindistan Yahudileri Hindistan'da bulunan dini bir azınlıktır. Yahudiliğin, Hindistan'a giren ilk gayri-Dharma dinlerden olduğu tarihte kayıtlıdır. Antik çağlardaki cemaatler kültürel asimilasyona uğramıştır. Her Yahudi cemaati, Yehuda Krallığı ve Kayıp On Kabile gibi farklı kökenlerden geldiği için ülkedeki Yahudi sayısını kestirmek zordur. Toplam Yahudi nüfusunun yarısı Manipur ve Mizoram'da, çeyreği de Mumbai'de yaşamaktadır. Dünyadaki birçok ülkenin aksine Hintlerin kontrolündeki Hindistan'da antisemitizm olayları görülmemiştir. Bölgede görülen tek antisemitik olaylar, Portekiz'in Goa'yı işgal edip engizisyonları başlattığı dönemdir. Yahudiler Malabar kıyılarındaki Kodungallur'a yerleşip 1524'e kadar barış içinde ticaretle uğraştılar. Hem İngiliz hakimiyetinden önce hem de sonra Yahudiler Hint prensleri altında, hükûmette, orduda ve endüstride önemli mevkilere geldiler.

Yahudi diasporası, günümüz Yahudilerinin ataları olan inançlı İbranilerin anavatanı Kenan topraklarından zorla çıkartılıp, dünyanın diğer bölgelerine zorunlu göçe mecbur bırakılmaları ile başlayan, Yahudilerin 'İsrail Diyarı' dışındaki oluşumu. Modern İbranicede "dağınık" anlamına gelen Tefutzot (תפוצות) kelimesi Alman asıllı Amerikan akademisyen Simon Rawidowicz tarafından 1930'larda kullanılmaya başlandı.

İsrail kültürü, 1948 yılında devlet kurulmadan önce gelişmeye başladı ve içerisinde dindar ve laik hayatların mirasını bulundurmaktadır. İsrail kültürünün çeşitliliği, nüfusunun çeşitliliğinden gelir. Kökeni Doğu Akdeniz ülkelerinden ve dünyanın her tarafından çeşitli kültürel geçmişleriyle gelen göçmenler, İsrail’in kültürünün gelişmesinde büyük rol oynadı ve bu kültür dünyadaki kültürel trendleri ve kültürel değişimleri, yapısı gereği takip eder. İsrail kültürü ayrıca diasporadaki Yahudi tarihini de yansıtır. Bunun içerisinde 19. yüzyıl sonuna doğru başlayan Siyonist akımı ideolojisi de vardır.

İsrailliler, farklı etnik kökenlerden insanların yaşadığı, çok-ırklı bir ülke olan İsrail Devleti'nin vatandaşları veya daimi sakinleri. İsrail'deki en büyük etnik gruplar sırasıyla: Yahudiler (75%), Araplar (20%) ve diğer azınlıklar (5%). İsrail Yahudi popülasyonu Aşkenazi Yahudileri, Mizrahi Yahudileri, Sefaradi Yahudileri, Etiyopya Yahudileri ve diğer Yahudi etnik bölümlerinden gelmektedir; ancak 50%'lik oran ile oluşumun büyük çoğunluğunu Mizrahi Yahudileri oluşturmaktadır.

Yahudiler veya Yahudi milleti, tarihî İsrail ve Yehuda'nın İsrailoğulları ve İbranilerinden köken alan bir etno-dinî grup ve millettir. Yahudilik, Yahudi milletine özel etnik bir din olduğundan Yahudi etnisitesi, milleti ve inancı birbiriyle güçlü bir şekilde ilişki içerisindedir.

Dünya Siyonist Teşkilâtı, Ağustos 1897'de İsviçre'nin Basel kentinde gerçekleşen I. Siyonist Kongresi'nde Theodor Herzl'in girişimi ile Siyonist Kuruluş olarak kuruldu. Kurulduğunda, Siyonist hareketin hedefleri, bu Kongreden gelen ve "Basel Programı" olarak bilinen bir kararla belirtildi.

Kürdistan Bölgesel Yönetimi-İsrail ilişkileri, Kürt ve Yahudi halkları arasındaki ilişkilerin tarihsel arka planını ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile İsrail arasındaki mevcut siyasi ve ekonomik ilişkileri kapsamaktadır.

Aliyah, Yahudilerin diasporadan İsrail topraklarına göç etmesini ifade eden terim. Ayrıca "yukarı çıkma" olarak tanımlanan ve "İsrail topraklarına geçerek Aliyah yapma" olarak tanımlanan durum, Siyonizm'in temel ilkelerinden birisidir.
İşçi Siyonizmi ya da Sosyalist Siyonizm, Siyonist hareketin solcu kanadıdır. Yıllar boyunca, Siyonistler ve Siyonist kuruluşlar arasında en kayda değer eğilim olmuştur. Harekete mensup gruplar, kendilerini, Doğu ve Orta Avrupa’daki Yahudi işçi hareketlerinin Siyonist dilimi olarak gördüler ve birçok ülkede çok sayıda Yahudi üyeye sahip yerel birimler kurdular. Theodor Herzl tarafından kurulan ve Haim Wiezmann tarafından desteklenen Politik Siyonizm’in tersine, İşçi Siyonizmi, bir Yahudi devletinin, İngiltere, Almanya ve ya Osmanlı İmparatorluğu gibi büyük devletlere yanaşıp yardım isteyerek basit bir şekilde kurulamayacağına inanıyordu. Aksine, İşçi Siyonistler, bir Yahudi devletinin ancak Yahudi işçi sınıfının gayretleriyle, İsrail topraklarına yerleşerek ve çalışarak kurulacağına inandılar. Yahudiler, kibbutz ve moşavlar ile ilerici bir Yahudi toplumu ve şehirli Yahudi proletaryasını kurmalıydılar.
Geri Dönüş Kanunu, 5 Temmuz 1950 tarihinde geçen, Yahudilere İsrail’e dönme ve İsrail vatandaşı olma hakkını tanıyan İsrail kanunudur. Geri Dönüş Kanunu’nun ilk bölümünde şu deklarasyon vardır:
- "Her Yahudi, bu ülkeye oleh (göçmen) olarak gelme hakkına sahiptir."
İsrail ve Alman Federal Cumhuriyeti arasındaki Tazminat Anlaşması 10 Eylül 1952 tarihinde imzalandı ve 27 Mart 1953 tarihinde yürürlüğe girdi. Anlaşmaya göre, Batı Almanya, İsrail’e tazminat ödeyecek ve mülkünü kaybeden her Yahudinin kayıplarını telafi edecekti. İsrail’e verilen tazminatın nedeni, İsrail’in yerlerinden olmuş çok sayıdaki fakir Yahudiyi yeni evlerine getirmesi ve bunun karşılığında ödediği masraftı. Ayrıca Almanya, Nazi zulmüyle Yahudilerin kaybettiği mülk ve varlıklarını tek tek telafi etmeliydi.

İsrail yerleşim birimleri, İsrail vatandaşlarının yaşadığı, neredeyse tamamen Yahudilerden oluşan, İsrail’in 1967 Altı Gün Savaşı’nda ele geçirdiği topraklar üzerine inşa edilmiş olan yerleşim alanlarıdır. İsrail yerleşim birimleri günümüzde, içinde Doğu Kudüs’ün de bulunduğu Batı Şeria’daki Filistin topraklarında ve Suriye sınırları içinde olan Golan Tepeleri’nde bulunmaktadır. Daha öncelerde, İsrail 2005 yılında tek taraflı çekilmeden, Gazze Şeridi’nde 21, Batı Şeria’da 4 ve 1978 Mısır-İsrail Barış Anlaşması öncesinde, Mısır sınırları dahilinde olan Sina Yarımadası’nda 18 ayrı yerleşim birimi daha vardı. İsrail, barış anlaşmasından sonra yarımadadaki birimleri boşaltıp dağıttı. Uluslararası toplum yerleşim birimlerini uluslararası hukuka aykırı bulmaktadır ve Birleşmiş Milletler ise İsrail’in yerleşim birimleri inşa etmesini Dördüncü Cenevre Sözleşmesini ihlal etme olarak görmektedir.

Rusça, İsrail nüfusunun kayda değer bir kısmı tarafından ana dil olarak konuşulmaktadır. 1989 yılına kadar toplam nüfusun yaklaşık yüzde 20'sinin hâkim olduğu Rusça, çoğunlukla 1990'ların başında ve sonraki yıllarda eski Sovyetler Birliği'nden gelen göçmenler tarafından konuşulmaktadır. Rusça, ülkedeki önemli yabancı dillerden biri olup hayatın birçok alanında kullanılmaktadır. Devlet daireleri ve işletmelerde genelde ülkenin resmî dili İbranice ve özel statüsü bulunan Arapçanın yanı sıra Rusça da hizmet verilir ve Rusya göçmenlerinin yoğun olarak bulunduğu bazı bölgelerde yarı resmidir. İsrail'in Rusça konuşan nüfusu, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nden sonra eski Sovyetler Birliği ülkeleri dışındaki en büyük üçüncü Rusça konuşan nüfus olup İsrail, eski Sovyetler Birliği dışında en yüksek Rusça konuşan nüfus oranına sahiptir. 2013 itibarıyla, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana, Sovyetlerden ayrılan devletlerin 1,2 milyon vatandaşı İsrail'e göç etti. 2017 itibarıyla 8,7 milyon nüfusa sahip İsrail'de 1,5 milyona yakın kişi Rusça konuşabilmekte olup bu oran, nüfusun yaklaşık olarak %17'sine tekâbül etmektedir.
Bağımsızlık Günü, 1948'de İsrail Bağımsızlık Bildirgesi'ni anan İsrail'in ulusal günüdür. Resmi ve resmi olmayan bazı etkinliklerle kutlanır.